Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/73 E. 2022/662 K. 19.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. …2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/73 Esas – 2022/662
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/73 Esas
KARAR NO : 2022/662

BAŞKAN :…
KATİP ….

DAVACILAR ….
DAVA : Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 19/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/11/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Dava dilekçesinde davacılar vekili özetle; müvekkili şirketin ağırlıklı olarak yol , tünel , baraj, hes santralleri, demir yolları inşaatları için akaryakıt beton çimento taşıma , beton pompası işletmeciliği, hafriyat taşımacılığı, hes santralleri atıklarının taşınması alanlarında nakliye ve taşımacılık hizmeti verdiğini, bu faaliyetleri gerçekleştirmek için kredi kullanarak iş makinası ve nakliye araçları satın almak için borçlandığını, müvekkilinin ekonomik dar boğaza girdiğini, konkordato kapsamında alacaklı bulunanlara alacaklarının tamamına vade verilmek suretiyle kavuşmasını istediğini belirtmiş ve davacı şirkete konkordato geçici ve kesin mühleti tayinine akabinde konkordatonun tasdikine karar verilmesini istemiştir.
Tensip ara kararı ile davacı… hakkındaki davanın tefrikine karar verilerek davacı şirket hakkındaki davaya iş bu esas üzerinden devam edilmiştir.
GEREKÇE:
Talep, konkordato mühleti verilmesi ve konkordatonun tasdiki talebine ilişkindir.
Davacı tarafça İİK 286 maddesinde düzenlenen belgelerin sunulduğu anlaşılmakla, 03/01/2019 tarihinde 3 aylık geçici konkordato mühleti verilmiştir.
Komiserler kurulunun raporu dikkate alınarak 02/04/2019 tarihinde geçici mühletin 2 ay uzatılmasına ve komiserler kurulunun 17/05/2019 tarihli kök ve 29/05/2019 tarihli ek raporu dikkate alınarak 30/05/2019 tarihinde İİK 289/3 maddesi gereğince davacı şirkete 1 yıllık konkordato kesin mühlet verilmiştir.
30/05/2020 tarihinde sona erecek olan 1 yıllık kesin mühletin 7226 sayılı kanunun geçici 1 maddesi gereğince 26/08/2020 tarihine kadar uzadığı tespit edilmiştir.
Komiserler kurulu tarafından 04/08/2020 tarihinde nihai rapor sunulmuş olmakla, 06/08/2020 tarihli ara kararla İİK 304 maddesi gereğince tasdik yargılamasının başlanmasına, İİK 304/2 maddesi gereğince kesin mühletin 1 ay uzatılmasına karar verilmiştir.
25/09/2020 tarihli ara kararla da tasdik yargılamasının bitirilememesi nedeniyle İİK 304/2 maddesi gereğince 26/09/2020 tarihinde dolacak kesin mühletin 1 ay uzatılmasına karar verilmiş ve kesin mühlet içerisinde 08/10/2020 tarihinde nihai karar verilmiştir.
Kesin mühlet sürecinde konkordato komiseri tarafından 04/08/2020 tarihli rapor sunulmuştur.
Konkordato komiseri tarafından sunulan raporda özetle; alacaklar toplantısının 17/07/2020 tarihinde saat 14.00 de yapıldığını, alacaklılar toplantısında, toplam konkordatoya tabi 20.002.940,38 TL tutarındaki alacağı olan 66 alacaklıdan 41 alacaklının olumlu oy kullandığı ve bu kişilerin alacaklarının toplamının 8.388.410,16 TL olduğu, 4 alacaklının olumsuz oy kullandığı, 21 alacaklının ise oy kullanmadığı, bu alacaklılarının alacak toplamının 11.614.530,22 TL olduğunu, alacak miktarı açısından İİK 302/3 deki çoğunluk şartın sağlanamadığını, İİK 305/1 a da yer alan adi konkordatoda teklif edilen tutarın borçlunun iflası halinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktarda fazla olacağının anlaşılması şartının gerçekleştiğini, davacının konkordato kapsamında olan ve konkordato harici borç toplamının 32.003.947,83 TL olduğunu, tahsil kabiliyeti olacağı düşünülen toplam gelirlerinin yaklaşık 7.596.000,00 TL olduğunu, devam eden işlerden elde etmesi muhtemel gelirin 4.980.801,00 TL olduğunu ve toplamda 12.576.801,000 TL muhtemel gelirin olduğunu, İİK 305/1 b de yer alan teklif edilen tutarın borçlunun kaynaklarıyla orantılı olması şartının gerçekleşmediğini, şirketin varlıklar toplamının 15.274.626,41 TL, borçlar toplamının 32.003.947,83 TL olduğunu ve varlıkların borçlarını karşılama oranını %-48 olduğunu ve bu duruma göre şirketin borca batık olduğunu bildirmişlerdir.
Davacı vekilinin itirazı üzerine komiserler kurulundan 22/09/2020 tarihli ek rapor alınmıştır.
Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 302. Maddesinde, konkordatonun tasdiki şartları ise aynı kanunun 305. Maddesinde düzenlenmiştir.
İİK’nın 302. Maddesinde ; ” Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir.
Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.
Konkordato projesi;
a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya
b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini, aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.
Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.
Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.
Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır.
Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhâl imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur.
Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder. ” ve 305. Maddesinde ; ” 302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır:
a) Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.
b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).
c) Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması.
d) 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır).
e) Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.
Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir. ” hükmü yer almaktadır.
İİK 302/4 maddesine göre konkordato projesi için oy kullanabilecek alacakların alacak miktarına göre projenin kanunun aradığı çoğunlukla kabul edilmemiş olduğu, İİK 305/1 maddesine göre; 302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdikinin maddede düzenlenen diğer şartların gerçekleşmesine bağlı olduğu, projenin 302. Maddede ön görülen çoğunlukla kabul edilmemesi nedeniyle İİK 305 . Maddesi gereğince tasdik şartlarının oluşmadığı ayrıca tasdik şartlarından olar ve İİK 305/1 – b maddesinde düzenlenen “Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder). ” şartınında komiserler kurulu raporuna göre gerçekleşmediği anlaşılmakla konkordato tasdik talebinin reddine karar verilmiştir.
Alacaklılar… .. A.Ş. Ve Çimya .. Ltd. Şti. Vekili 09/09/2020 tarihli dilekçesi ile oylama sırasında vermiş oldukları red beyanını geri alarak konkordato teklifini kabul ettiklerini beyan etmiştir.
Komiserler kurulunun ek raporunda… ve Çimya’nın değiştirdiği kabul oyunun mahkemece dikkate alınması halinde alacak miktarı yönünden çoğunluk şartının gerçekleşmiş olacağını bildirilmiştir.
Her ne kadar alacaklılardan… .. A.Ş. ve Çimya .. Ltd. Şti. vekili 09/09/2020 tarihli dilekçesiyle oylama sırasında vermiş oldukları red beyanını geri alarak konkordato teklifini kabul ettiklerini beyan etmiş ise de, konkordato projesinin kabulü için en son, iltihak süresinin sonuna kadar oy verilmesi gerektiği, bu sürenin hak düşürücü süre olduğu, alacaklı daha önce verdiği red oyunu kabule çevirse bile hak düşürücü süreden sonra verilen oyun dikkate alınamayacağı zira İİK’nın 302/7 maddesinde toplantının bitimini takip eden 7 gün içerisinde gerçekleşen iltihaklarında kabul olunacağının ön görüldüğü, bu şekilde kanun koyucu tarafından kural olarak alacaklılar toplantısında konkordato projesinin kanunda aranan çoğunlukla kabul edilmiş sayılmasının arandığı, ancak toplantının bitimini takip eden 7 gün içinde projenin kabulü için yapılan iltihakların da kabul edileceğinin ön görüldüğü, söz konusu hükmün karşıt kavramından 7 günlük süreden sonraki iltihakların dikkate alınamayacağının kabulü gerektiği, nitekim 7101 sayılı kanunu değişikliğinden önce de Yargıtay tarafından konkordatoya iltihakın 10 gün içinde mümkün olduğu sonraki iltihakların kabul olmayacağının kabul edildiği (Yargıtay İİD, 11/10/1969 tarih 9369/9240, Baki Kuru İcra ve İflas Hukuku Cilt 4 S.3691 1997 İstanbul) bu nedenle iltihak süresinden sonra red oyunu kabule çeviren alacaklının oyunun kabul olarak değerlendirilemeyeceği ve iltihak süresinin son günü itibariyle projenin kanunda aranan çoğunlukla kabul edilmemiş olduğu mahkememizce kabul edilmiştir.
Komiserler kurulunun nihai raporu ve ek raporuna göre davacı şirketin borca batık olduğu, şirketin varlıklar toplamının 15.274.626,41 TL, borçlar toplamının 32.003.947,83 TL olduğu ve varlıkların borçlarını karşılama oranını %-48 olduğu, davacı tarafın ek rapora yönelik itirazlarında bildirdiği varlık kalemlerinin aktiflere eklenmesi durumunda dahi şirketin aktiflerinin borçlarını karşılamaya dolayısıyla davacı şirketin borca batıklıktan çıkmasına imkan vermeyeceği, bu duruma göre İİK 179 maddesi gereğince sermaye şirketi olan davacının borca batık olmasının doğrudan iflas sebebi olduğu ve aynı kanunun 308. Maddesi gereğince doğrudan iflas sebeplerinin mevcut olması halinde konkordato talebi reddedilen sermaye şirketinin iflasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davacı 631 070 1051 Vergi Kimlik Numaralı… LOJİSTİK İNŞAAT SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ”nin İİK 308 maddesi gereğince iflasına mahkememizin 2018/985 esas sayılı dosyasında karar verilmiştir.
Karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, …Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından 03/02/2021 tarih 2021/112 esas 2021/194 karar sayılı kararla istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.
…Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin kararının temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesince 23/12/2021 tarih, 2021/2765 esas ve 2021/2530 karar sayılı kararla “…1-İİK’nın 308.maddesi uyarınca konkordato tasdik edilmezse borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin mevcut olması halinde mahkeme, borçlunun iflasına resen karar verir. Doğrudan doğruya iflas İİK’nın 177.maddesinde düzenlemiştir. Kanunun 177/3. fıkrasında ise İİK’nın 308. maddesindeki koşulların varlığı doğrudan doğruya iflas hali olarak sayılmıştır. Bu durumda 308. madde gereğince iflas kararı verilebilmesi 177. maddenin şartlarına tabi kılınmıştır. 177/4. maddesi uyarınca iflas kararı verilmeden önce Türkiye’de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlunun dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağrılacağı düzenlenmiştir. 308. madde uyarınca iflas kararı verilmesi 177. madde şartlarına tabi kılındığına göre 308. maddesi uyarınca iflas kararı verilmeden önce İİK’nın 177/4. maddesi gereğince borçlunun dinlenilmesi gerektiği sonucuna varmak gerekir.
Somut olayda, konkordato talep eden borçlu şirketin yetkili temsilcisinin yargılama sırasında mahkemeye çağrılarak dinlenmediği, İİK 177/4 madde hükmünün yerine getirilmediği dosya kapsamından anlaşılmıştır. Bu durumda konkordato talep eden borçlu şirket yetkilisinin mahkemeye çağrılarak dinlenmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir…” gerekçesiyle mahkememiz kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Yargıtay bozma ilamına uyularak borçlu şirket yetkilisi duruşmaya çağrılmış olup şirket yetkilisi 23/03/2022 tarihli duruşmada “Davacı şirketin yetkili temsilcisiyim, konkordato talep etmiş olduğumuz 2019 yılından bu yana çok kötü zamanlarda geçirdik, çalışmamız o dönemden itibaren de devam etmiştir, bir çok alacaklının borcunu ödediğimiz gibi ödemediğimiz borçta kalmıştır, eğer şirkete ait araçlar ve şirketin faaliyeti devam ederse borcun geri kalalını da ödeyebilecek durumdayım, araçlar çalışmadan borcun ödenmesi mümkün değildir, davalılardan… İnşaat tarafından bu şirkete olan borcum dolayısıyla karşılıklı görüşmemiz sonucunda bir anlaşma yaptık buna göre davacı şirkete ait araçların bir kısmı adı geçen davalının iş yerinde çalıştı, bu çalışmalarının karşılığının bir kısmı davacı şirkete ödendi bir kısmı ise şirketin borcuna sayıldı öte yandan adı geçen davalı şirketin avukatları Av. Kübra Düzgün ve Av. Orhan Arslan bize senet düzenleyip verirseniz iflasınızı istemeyeceğiz, borcunuz da sona ermiş olacak ve konkordatosunu tasdik ettireceğiz söylemeleri nedeniyle davacı şirket olarak 7.000.000,00 TL civarında bedelli senet verdik, imza ve miktar kısmını doldurarak imzalayıp davalı şirkete verdik, en yüksek alacaklı bu davalı olması nedeniyle projenin tasdikinde evet oyu kullanacaklarını söyledikleri için biz de onlara bu şekilde senet verdik, buna rağmen davalı taraf senedi icraya koymuşlar, bu senet yüzünden sürekli icra takibine maruz kalmaktayız, ben borcumu ödemek istiyorum, borcun %60 ı civarında kısmını ödedim, SYCS çimentoya 6.000.000,00 TL civarında borcumuz vardır, bankalara 56.000,00 TL ayrıca sigorta ve vergi borçları kalmıştır, bunlar içinde yapılandırma yapılmış olup, taksitler halinde ödemeler devam etmektedir, bu sebeple eğer şirket faaliyetlerine devam eder ve araçlarımız da çalışırsa borcu ödeyebilecek durumdayız.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
13/04/2022 tarihli duruşmada davacı vekili Halkbank ve Şekerbank’ın borçlarının müvekkili şirket tarafından ödendiği onun dışında başka ödemelerde yaptığı yapılan ödemelerin nisabı borca batıklık ve şirketin borçtan kurtulma durumunu değiştirecek miktarda olduğunu bu sebeple bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmiştir.
Mahkememize davacı vekili ile alacaklı vekillerinin yazılı ve sözlü beyan ve itirazları dikkate alınarak bilirkişi kurulundan rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi kurulu tarafından sunulan 10/08/2022 tarihli raporda şirket defterlerinin sunulması gerektiği bildirilmiştir.
Davacı şirket temsilcisinin 14/09/2022 tarihli duruşmadaki ticari defterlerin …21. İcra Müdürlüğünde olduğuna ilişkin beyanı üzerine dosyanın rapor alınan bilirkişilere tevdi edilerek, …21. İcra Müdürlüğü’nde bulunduğu davacı şirket yetkilisi tarafından bildirilen davacı şirket defterlerinin yerinde incelenerek davacı şirketin rayiç değer bilançosuna göre borca batık olup olmadığı konusunda ek rapor düzenlenmesinin istenmesine ve bilirkişilere …21. İcra Müdürlüğü’nde bulanan şirket defterleri üzerinde yerinde inceleme yetkisinin verilmesine, karar verilmiştir. …21. İcra Müdürlüğü tarafından İcra Müdürlüğünün bilirkişi …’ e hitaben yazdığı 07/10/2022 tarihli yazıda müflis şirkete ait defterlerin müdürlüğe sunulmadığının belirtildiği tespit edilmiştir. Bilirkişi kurulu tarafından 10/10/2022 tarihli ek raporda aynı husus belirtilmiştir.
Her ne kadar davacı tarafca borca batıklığın değiştiği iddia edilse de defterlerin sunulmaması nedeniyle şirketin önceden tespit edilen borca batıklık durumundan çıktığını tespit edilemediği davacı tarafça 17/07/2020 tarihli konkordato komiserler kurulunun nihai raporunda belirlenen %-48 oranındaki borca batıklıktan kurtulduğunun ispat edilemediği kanaatine varılmakla davacı şirketin hala borca batık olduğu kabul edilmiştir.
Sonuç olarak Yargıtay bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda İİK 302/4 maddesine göre konkordato projesi için oy kullanabilecek alacakların alacak miktarına göre projenin kanunun aradığı çoğunlukla kabul edilmemiş olduğu, İİK 305/1 maddesine göre; 302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdikinin maddede düzenlenen diğer şartların gerçekleşmesine bağlı olduğu, projenin 302. Maddede ön görülen çoğunlukla kabul edilmemesi nedeniyle İİK 305 . Maddesi gereğince tasdik şartlarının oluşmadığı ayrıca tasdik şartlarından olan ve İİK 305/1 – b maddesinde düzenlenen “Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder). ” şartının da komiserler kurulu raporuna göre gerçekleşmediği anlaşılmakla konkordato tasdik talebinin reddine ve Komiserler kurulunun nihai raporu ve ek raporuna göre davacı şirketin borca batık olduğu, şirketin varlıklar toplamının 15.274.626,41 TL, borçlar toplamının 32.003.947,83 TL olduğu ve varlıkların borçlarını karşılama oranını %-48 olduğu, davacı tarafın ek rapora yönelik itirazlarında bildirdiği varlık kalemlerinin aktiflere eklenmesi durumunda dahi şirketin aktiflerinin borçlarını karşılamaya dolayısıyla davacı şirketin borca batıklıktan çıkmasına imkan vermeyeceği, bu duruma göre İİK 179 maddesi gereğince sermaye şirketi olan davacının borca batık olmasının doğrudan iflas sebebi olduğu ve aynı kanunun 308. Maddesi gereğince doğrudan iflas sebeplerinin mevcut olması halinde konkordato talebi reddedilen sermaye şirketinin iflasına karar verilmesi gerektiği anlaşılmakla davacı 631 070 1051 Vergi Kimlik Numaralı… LOJİSTİK İNŞAAT SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ”nin İİK 308 maddesi gereğince iflasına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının konkordato tasdik talebinin REDDİNE,
2-Davacı 631 070 1051 Vergi Kimlik Numaralı… LOJİSTİK İNŞAAT SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ”nin İİK 308 ve 179 maddesi gereğince iflasına, iflasın 19/10/2022 tarih saat 10:40 itibariyle AÇILMASINA,
3-İflas kararının derhal …21. İcra Müdürlüğüne BİLDİRİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen tedbir kararlarının KALDIRILMASINA,
5-Kararın İİK 288 maddesi gereğince ilanına ve ilgili yerlere BİLDİRİLMESİNE,
6-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin olarak alınan 35,90 TL harcın mahsubu ile kalan 44,80 TL harç davacı tarafından alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Yapılan yargılama giderlerinin konkordato talep eden üzerine BIRAKILMASINA,
8 -Talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK’ nın 333. Maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde yatırana İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davacı yönünden kararın tebliğinden, itiraz eden diğer alacaklılar yönünden ise kararının ilanından itibaren 10 gün içinde Yargıtay’a Temyiz Yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 19/10/2022

Başkan…
e-imzalıdır
Katip…
e-imzalıdır