Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. …2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/510 Esas – 2023/428
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/510 Esas
KARAR NO : 2023/428
BAŞKAN :…
KATİP : ….
DAVACI :….
DAVALI ….
DAVA : İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177))
DAVA TARİHİ : 24/06/2022
KARAR TARİHİ : 31/05/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirketin alacağının tahsil edilebilmesi adına, karşı taraf … Konut Yapı Kooperatifi aleyhine …9. İcra Dairesi nezdinde 2015/6086 E. sayılı dosya ile kambiyo senetlerine mahsus genel haciz yoluyla takip başlattığını ve ödeme emri ile dayanak belge suretlerini 17.09.2015’te borçluya tebliğ ettiğini, alacağın tahsilinin sağlanması için icra dosyası üzerinden birçok işlemler yapılmasına karşın borçlunun haczi kabil herhangi bir mal varlığı değeri bulunamadığını, işbu hususta geçici aciz vesikası mahiyeti taşıyan haciz tutanağının ekte sunulduğunu, Borçlu Kooperatifin herhangi bir malvarlığı değeri bulunamaması üzerine icra dairesinden Kooperatifler Kanunu m. 30’a dayalı olarak bir kısım kooperatif üyelerine ödeme emri gönderilmesinin talep edildiğini, bu talebe binaen gönderilen ödeme emirlerine karşı üyelerce şikâyet yoluyla …11. İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvurulduğunu, bu yönde …11. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2022/296 Esas Sayılı dosyası ile görülen şikayet başvurusunun, üyelerin sorumluluğuna başvurulabilmesi için öncelikle kooperatifin iflasının istenmesi gerektiği sebebiyle kooperatif üyeleri yönünden kabul edildiğini, işbu nedenle müvekkili şirketin alacağını tahsil edebilmesi için borçlu kooperatifin iflasını istemek mecburiyetinin doğduğunu, İcra ve İflas Kanunu’nun 177. maddesi ile kooperatif alacaklılarına, bazı haller özgü olarak iflas takibi başlanmaksızın doğrudan iflas isteyebilme imkanı tanındığını, bu hallerden birisinin de ikinci bentteki borçlunun ödemelerini tatil eylemiş olması durumu olduğunu, borçlunun ödemelerini tatil eylemiş olması kavramından anlaşılması gereken borçlunun muaccel borçlarını genel bir ödeyememe durumu içinde bulunması olup bunun en tipik hali borçlunun acz halinde olması olduğunu, somut olayda da karşı taraf Sınırlı Sorumlu Yeni Tuğçe Konut Yapı Kooperatifi acz halinde olduğunu, müvekkiline olan borcunu ödeyemediğini, borçlunun borcunu ödeyememe halinin çok uzun bir süredir mevcut olduğunu belirterek, acz halinde olan … Konut Yapı Kooperatifi’nin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iflas talebin konu kambiyo senetlerinin eski yönetim kurulu üyeleri tarafından malen kaydı ile düzenlendiğini, Kooperatif eski yönetim kurulunun 26.01.2014 tarihinde yapılan 2013 yılı olağan genel kurulunda seçildiklerini, genel kurulun eski yönetim ve denetim kurulunu ibra etmediklerini, Kooperatif aleyhine 25.03.2015 tarihinde icra takibi başlatıldığını, icra takibine itiraz edilmediğini, dava açılmadığını, takibin kesinleştiğini, ibra edilmeyen kooperatifi yönetim ve denetim kurulu üyelerinin kooperatif defterlerini, belge, makbuz ve kasa hesabını yeni yönetime devretmediğini, defterlerin ihtarname keşidesinden sonra genel kuruldan 2 ay sonra teslim edildiğini, defter ve belgeler üzerinde yapılan incelemede de; davalı şirket adına malen düzenlenen senetler ile ilgili olarak, taraflar arasında akdedilmiş sözleşme, davalı şirket tarafından müvekkili kooperatif adına düzenlenmiş fatura, mal teslimine ilişkin irsaliyeye de dahil olmak üzere hiçbir belge ve bu belgelerin defter kaydının bulunmadığının tespit edildiğini, bu sebeplerle olacak ki, alacaklı şirketin 02.07.2015 takip başlangıcından 13.11.2021 tarihli haciz işlemine kadar dosyada hiçbir işlem yapmadığını, Kooperatif yeni yönetiminin de somut olaydaki işin kooperatif eski yönetiminin birçok usulsüz ve Kooperatifler Kanunu’na aykırı işlemlerinden olduğu sebebi ile icra takibi ile ilgili olarak şirket aleyhine dava açma gereği duymadığını, Kooperatifin eski yönetim ve denetim kurulu üyeleri hakkında …Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/82016 saruşma dosyası ile kovuşturma başlatıldığını, davaya konu senetlerin de ceza kovuşturmasının konularından birisi olduğunu, ceza davasının yanı sıra TTK hükümlerine aykırı işlemler nedeniyle davalar bulunduğunu, 5’ten fazla davanın kooperatif Iehine sonuçlandığını, müvekkili Kooperatifin icra dosyalarında toplamda 1.500.000,00 TL’den fazla alacağının mevcut olduğunu, bu Kooperatif alacaklarının, iflasa konu davacı alacağının onlarca katı olduğunu, davacının UYAP üzerinden icra dosyasındaki alacaklar üzerine haciz işlem tesis etmiş olması halinde işbu davanın açılmasına gerek kalmayacağını, somut olayda, müvekkilinin ödemelerini tatil ettiğine delalet edecek olaylarda hiçbirisinin mevcut olmadığını, sonuç olarak somut olayda müvekkilinin davacıdan başka alacaklısı bulunmadığını, kaldı ki icra takibi kesinleşmiş olsa dahi icra takibin konu senetlerin bedelsiz senetler olduğunu, icra takibine konu edilen senetleri malen kaydı ile düzenlendiğini, kooperatife ait inşaatların emanet usulü şeklinde değil müvekkili ile inşaat sözleşmesi akdeden yüklenici tarafından hakediş usulüne göre yapıldığını, senetler her ne kadar illetten mücerret ise de senette yer alan malen kaydının illetten mücerretlik ilkesinin istisnasını oluşturduğunu, müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine yönelik olarak …3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/456 E. sayılı dosyasında açılan menfi tespit davasının derdest olduğunu, bu sebeplerle menfi tespit davasının bekletici mesele sayılmasını, mahkemenin bu konuda aksi görüşte olması halinde davanın birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, İİK 177/2 maddesi gereğince doğrudan iflas talebine ilişkindir.
Davacı tarafından …9. İcra Müdürlüğü’nün 2015/6086 Esas sayılı dosyasında toplam 16 adet senetten dolayı 96.000,00 TL asıl alacak, 7.889,66 TL işlemiş faiz, 288,00 TL komisyon, 1.600,00 TL protesto masrafı olmak üzere toplam 105.777,66 TL alacağın tahsili için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Davacı alacağın tahsilini sağlanması için icra dosyası üzerinden bir çok işlemler yapılmış ancak borçlunun haczi kabil herhangi bir mal varlığı değerinin bulunmadığı, davalının acz içinde olup müvekkiline borcunu ödeyemediği gerekçesiyle iş bu dava açılmıştır.
İİK’nın 177 maddesinde “Aşağıdaki hallerde alacaklı evvelce takibe hacet kalmaksızın iflasa tabi borçlunun iflasını isteyebilir.
1 – Borçlunun malum yerleşim yeri olmaz, taahhütlerinden kurtulmak maksadiyle kaçar, alacaklıların haklarını ihlal elen hileli muamelelerde bulunur veya bunlara teşebbüs eder yahut haciz yoliyle yapılan takip sırasında mallarını saklarsa;
2 – Borçlu ödemelerini tatil eylemiş bulunursa;
3 – 308 inci maddedeki hal varsa;(1)
4 – İlama müstenit alacak icra emriyle istenildiği halde ödenmemişse Türkiye’de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır.” hükmü düzenlenmiştir.
Her ne kadar davalı tarafından davacı aleyhine …3 ATM’nin 2022/456 Esas sayılı dosyasında takip nedeniyle menfi tespit davası açılmış ise de, iflas davasına konu takibin kesinleşmiş olması nedeniyle menfi tespit davası bekletici mesele yapılmamıştır.
Borçlunun ödemeleri tatil edip etmediğinin tespiti için dosya bilirkişiye tevdi edilerek, bilirkişiden 20/02/2023 tarihli kök ve 10/04/2023 tarihli ek rapor alınmıştır.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre, davalı kooperatifin 2013, 2014, 2015 yıllarında kasa ve bankalar hesaplarından çok sayıda ödeme işleminin gerçekleştiği, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında da banka hesabından icra dosyaları ve banka masraf ödemelerinin yapıldığı, kasa hesabından vergi, huzur hakkı ve bir kısım fatura bedellerinin ödendiği, 2019, 2020, 2021, 2022 yıllarında banka hesabında ödeme yapılmadığı ancak kasa hesabından ticaret odası aidatı, vergi, huzur hakkı, bir kısım fatura bedellerinin ödendiği, kooperatifin banka ve kasa hesabından yapılan ödemelere göre borçlunun ödemelerini tatil ettiğine mahkememizce kanaat getirilmediği, bu şekilde İİK 177/2 maddesindeki iflas şartlarının oluşmadığı anlaşılmakla, davanın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda, kanun yolu olarak 2 hafta yazılmış ise de İİK’ya göre kanun yolunun 10 gün olması nedeniyle kısa karardaki maddi hata HMK 304 maddesi kapsamında düzeltilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harçtan mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde davacıya İADESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 10 gün içinde …Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.31/05/2023
Başkan…
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır