Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/47 E. 2023/126 K. 27.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. …2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/47 Esas – 2023/126
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/47 Esas
KARAR NO : 2023/126

HAKİM :…
KATİP :…

DAVACI ….

DAVALI : ….

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/01/2022
KARAR TARİHİ : 27/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalıya ait …plakalı tırın benzinlik içindeki müvekkiline ait elektrik direğine çarparak olay yerinden kaçtığını, müvekkili şirkete ait iletkenlerde ve varlıklarda hasara sebebiyet verdiğini, söz konusu zararları meydana getiren olay sonucunda davalıya hasar bedelinin ödenmesi için başvurulduğunu, ancak bir sonuç alınamadığını, bu nedenle oluşan zararın tazmini için davalı borçlu aleyhine …13. İcra Müdürlüğü’nün 2020/10200 esas sayılı dosyasında icra takibi yapıldığını, davalı şirketin kötü niyetli olarak borca, yetkiye ve icra takibine itiraz etmesi üzerine dava şartı arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, tarafların anlaşmaması üzerine işbu davanın açıldığını, açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı borçlu tarafından icra takibine yapılan itirazın 1.851,57 TL asıl alacak ile 63,87 TL İşlemiş faiz olmak üzere toplam 1.915,44 TL üzerinden iptaline ve takibin aynı şartlarla devamına karar verilmesini, davalının %20′ den az olmamak üzere inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının ve iddialarının haksız ve mesnetsiz olduğunu, müvekkili tarafından davacıya verilmiş hiçbir zarar bulunmadığını, davacının, kendisinin elektrik direğine zarar verilmesi talebi ile iş bu davayı açtığını, davanın konusu haksız fiile dayanan tazminat olup davacının öncelikle kendisine taraflarından bir zarar verildiğini ispat etmesi gerektiğini, lakin davacının iddialarına dayanan dosyada somut ve geçerli hiçbir delil bulunmadığını, müvekkili şirketin, lojistik ve taşımacılık işleri ile uğraştığını, İstanbul’a Türkiyenin dört bir yanından düzenli olarak meyve ve sebze taşıdığını, müvekkilince davacıya hiçbir zarar verilmediğini, davacının sunduğu tutanakta kırmızı bir tırın elektrik direğine hasar verdiği tespiti yapıldığını, öncelikle o direğe çarpan herhangi bir tırın oradan hasarsız bir şekilde ayrılıp da trafiğe çıkmasının imkanı olmadığını, davacının kötü niyetli olduğunu, bu nedenle kötü niyet tazminatı ödemesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle davacının haksız ve kötü niyetli olarak açmış olduğu işbu davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyetli takip başlatmış olması nedeniyle takip borcunun %20′ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup; uyuşmazlığın davalıya ait …plakalı aracın, davacıya ait elektrik direğine çarpmak suretiyle hasara sebebiyet verip vermediği ve hasar tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
…13. İcra Müdürlüğü’nün 2020/10200 esas sayılı takip dosyası incelendiğinde; davacının, davalı aleyhine, toplam 9030,29 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının yasal süre içerisinde, takibe konu borca, ferilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Davacı tanığı …; “ben … da çalışmaktayım 12/06/2020 tarihinde Cumayanı köyü benzinlik girişinde gerçekleşen olayı hatırlamıyorum bu şekilde çok fazla olaya gidiyoruz, bu kaza nedeni ile orada ki direği demir direk ile değiştiğini hatırlıyorum şahsı hatırlamıyorum olayı hatırlamıyorum tanıklık ücreti talebim yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “ben Başkent elektrikte vardiya sorumlusu olarak çalıştım halen çalışmaktayım şuanda ise bakım biriminde çalışıyorum, bir trafik kazası tutanağı tutuldu, birisi elektrik direğine çarpıp kaçmış elektrik direğine çarpan kişinin plakasını benzinlik görevlilerinden arkadaşlar tespit etmiş bu şekilde tutanak tutulmuştur. Hasar tespit tutanağı tutulup bu şekilde hasar belirlenmiştir. Kamera kaydı veya güvenlik kaydı incelemedik bizim öyle bir yetkimiz yoktur benzin istasyonundakiler plakayı bildirdi, biz de bunun üzerine tutanak tuttuk bu olay 2020 yılında gerçekleşmiştir üzerinden iki yıl geçmiştir. Biz hasarı olay yerinde görüyoruz fotoğraflamaları yapıp amirlerimize iletiyoruz, hasar gören neyse biz onu yazarız zarar tespitini amirlerimiz yapıyor. Bu olayda sadece elektrik direği zarar görmüştür. Tanıklık ücreti talebim yoktur ” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı …; “ben … da çalışıyorum bu olay olduğunda arıza bölümünde çalışıyordum şuan bakım bölümünde halen çalışmaktayım, bize ihbar geldi, ihbar üzerine olay yerine gidiyoruz şahıs elektrik direğine çarpıp kaçmış benzin istasyonunda çalışan görevliler plakayı alıp kağıda yazmışlar, biz de onlardan aldık, biz etraftan soruştururken onlarda plakayı yazdıklarını söyledi, biz de hasar tespit tutanağı tuttuk herhangi bir kamera kaydı incelemedik plakayı bize verince ona göre tutanak tuttuk. Hasarı olay yerini bizzat görerek tespit ettik bana göre fatura bedeli tespit ettik. Bu olayda sadece elektrik direği zarar görmüştür. Tanıklık ücreti talebin yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında, davacı tarafın, iddialarına dayanak olarak bila tarihli tutanak sunduğu, iş bu tutanakta; “ihbar üzerine olay yerine gidildiği, benzinlik çalışanlarının vermiş olduğu bilgiye göre …plakalı tırın elektrik direğine çarptığı ve hasar verdiğinin öğrenildiğinin belirtildiği, dava konusu olaya ilişkin kaza tespit tutunağı ya da resmi bir kaydın olmadığı, bahse konu aracın tramer kayıtları incelendiğinde, iddia edilen tarihte kaza geçirdiğine dair bir hasar dosyasının oluşturulmadığı, kaza anınını gösteren mobese kayıtlarının mevcut olmadığı, bu suretle davalıya ait tırın kaza yaptığı ve davacı kuruma ait elektrik direğine hasar verdiğine dair somut delil sunulmadığı anlaşıldığından, ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Diğer taraftan kötüniyetli olarak takip başlatıldığı ve bu nedenle maddi zarara uğradığı yönünde davalı taraf delil sunamadığından, davalının kötüniyet tazminatı isteminin de reddine karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 1.915,44 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/02/2023

Katip …
¸

Hakim ….
¸