Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/467 E. 2023/113 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/469 Esas – 2023/51
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/469 Esas
KARAR NO : 2023/51

HAKİM :…
KATİP :….

DAVACI :….
….

DAVALI : ….

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/06/2022
KARAR TARİHİ : 30/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31.01.2022 tarihinde davalı… Sigorta A.Ş.’ne trafik sigorta poliçesiyle sigortalı, davalı …’in maliki /işleteni olduğu, davalı …’nın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, kırmızı ışıkta bekleyen … idaresindeki … plakalı araca çarptığı, çarpmanın etkisi ile iş bu aracın yanında bulunan ve kırmızı ışıkta beklemekte olan davacı … idaresindeki … plakalı araca çarpıp duruşa geçtiği, müvekkiline ait … plakalı aracın hasara ve dolayısıyla da değer kaybına uğramasına neden olduğunu, kazanın meydana gelmesinde ise … plakalı araç sürücüsü davalı …’nın tamamen kusurlu olup diğer araç sürücülerinin ise kusursuz olduklarını, müvekkiline ait aracın kaza öncesi değeri 3.000.000,00 TL civarındayken kaza sonrası ise araç değerinin 2.000.000,00 TL civarında ve dolayısıyla araçta 1.000.000,00 TL civarında bir değer kaybının meydana geldiğini belirtilerek, şimdilik kaydıyla 11,00 TL’lik araç değer kaybının haksız fiil tarihinden itibaren, mümkün olmaması halinde dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsili, bununla birlikte davalılar … ve … yönünden hasarsızlık indirimi kaybından doğan zararın giderilmesi amacıyla zararın belirlenebilir olduğu andan itibaren şimdilik 1,00 TL tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı …’e ait … plakalı araç sürücüsünün buzlu havada idaresindeki aracı kaydırarak 06 BB 0704 plakalı araca çarptığını ve çarpmanın etkisiyle bu aracın da davacıya ait … plakalı araca çarpmış olduğunu, dolayısıyla kazanın meydana gelmesinde dava dışı 06 BB 0704 plakalı araç sürücüsünün de müterafik kusurunun olacağını, yine yolun bakımından sorumlu kurum ve kuruluşların kusurlu ve sorumlu olduklarını, dava konusu kaza nedeniyle … plakalı aracın sadece sağ ön tarafının hasarlanmış olduğunu ve bunun kaza tutanağı ile de sabitken, eksper raporunda … plakalı aracın arkadan da çarpılmış gibi düzenlendiğini ve değişmesi gereken bir çok parçanın değişmiş gibi bedellerinin rapor kapsamına alınmış olduğunu, nitekim hasar görmeyen bagaj kapağı ve bir çok parçanın değiştirilmiş gibi, ekspertiz raporunun gerçeğe aykırı şekilde düzenlenmiş olduğunu, oysa kaza tutanağında da aracın sadece sağ ön tarafından hasarlandığının işaretlendiğini belirterek, açılan haksız davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı… Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketine 20.03.2021 – 20.03.2022 tarihleri arasında 291425599 numaralı ZMMS(Trafik) Sigorta Poliçesiyle sigortalı olduğunu ve sorumluluklarının da sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında 50.000,00 TL poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, taraflarına yapılan müracaat üzerine hasar dosyası açılarak davacıya ait … plakalı araç için 50.000,00 TL hasar bedelinin ödendiğini ve sorumluluklarının kalmadığını, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı bedeli ve hasarsızlık indiriminin kaybından kaynaklı zararın tazmini istemine ilişkin olup, uyuşmazlığın kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur oranı, kaza ile davacının talebine konu zarar arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığı, davalıların iş bu talebe konu zarardan sorumlu olup olmadıkları hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
26/10/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı… Sigorta A.Ş.’ne trafik sigorta poliçesiyle sigortalı olup davalı …’in de maliki/işleteni olduğu, … plakalı araç sürücüsü davalı …’nın meydana gelen kazanın oluşumunda, 2918 sayılı KTK’nun, 52/b. ve 30/a. maddeleri kural ihlallerini işlemiş olmakla %100 oranında kusurlu olduğu,… araç sürücüsü dava dışı … ve … plakalı araç sürücüsü davacı … ‘ın meydana gelen kazanın oluşumunda izafe edilecek herhangi bir kural ihlalleri olmamakla kusursuz oldukları, davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 310.000,00 TL, sigorta genel şartlar hesaplama yöntemine göre ise 247.886,00 TL olacağı bildirilmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 26/12/2022 tarihli talep artırım dilekçesinde özetle;bilirkişilerce belirlenen değer kaybı tazminatı yönünden (Sigorta Şirketinin sorumluluğu bilirkişi raporundaki gibi 2918 sayılı KTK.nun 91 maddesi gereği 43.000,00 TL poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) 12,00 TL olan dava değerini 309.988,00TL artırarak, 310.000,00TL’ nin temerrüt tarihinden, aksi halde dava tarihinden itibaren işletilecek reeskont faizi olmadığı takdirde yasal faizi, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte davalılar ve sigorta limitleri aşılmamak üzere davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davacı vekilinden katıldığı oturumda; “…. her ne kadar bilirkişi raporunda hasarsızlık indirimine ilişkin herhangi bir hesaplama yapılmamış ise de, bizim yeniden bu alacak kalemi yönünden rapor alınması talebimiz yoktur, talep artırım dilekçemizi sunmak ve harcı depo etmek üzere süre istiyoruz, dosyadaki şuanki mevcut hali ile talep ettiğimiz değer üzerinden ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir talebimiz vardır,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında, davalıya ait aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalı sigorta şirketi tarafından, dava tarihinden önce 27/05/2022 tarihinde, maddi hasarlar için araç başına 50.000,00 TL olan poliçe limitinin tamamının, davacıya ait aracın kasko sigorta şirketine ödendiği anlaşıldığından, davalı sigorta şirketi aleyhine açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Diğer davalılar yönünden ise; hükme esas alınan ve denetime elverişli bilirkişi raporu ile, davaya konu trafik kazasının meydana gelmesinde, davalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 310.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.
Anayasa Mahkemesi 17/7/2020 tarihinde E.2019/40 numaralı dosyada, Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği bu nedenle sigorta genel şartlarına göre yapılan hesaplamaya itibar edilmeyerek gerçek zararın belirlenmesinde Yargıtay içtihatları da dikkate alınarak reel piyasa şartlarına göre yapılan hesaplama yöntemi ile zarar hesabı dosyaya uygun görülmüştür.
Davalı araç sürücüsü ve araç işletenin oluşan değer kaybına ilişkin zarardan, araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmakla, davacının reel piyasa koşullarına göre araç değer kaybına ilişkin talebi yerinde görülmüş ve 310.000,00 TL’nin davalı asillerden müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Davalı araç sürücüsü ve araç işletenin haksız fiil tarihi olan kaza tarihi itibariyle temerrüde düştükleri kabul edilmiş olup, davacının dava dilekçesinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini talep ettiği ve talep artırım dilekçesi ile netice-i talebini değiştiremeyeceği dikkate alınarak, temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle araç değer kaybına ilişkin tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiştir.
Araç hasarsızlık indirimine ilişkin olarak ise; davacı vekilinin katıldığı oturumda; “…. her ne kadar bilirkişi raporunda hasarsızlık indirimine ilişkin herhangi bir hesaplama yapılmamış ise de, bizim yeniden bu alacak kalemi yönünden rapor alınması talebimiz yoktur, talep artırım dilekçemizi sunmak ve harcı depo etmek üzere süre istiyoruz,” şeklinde beyanda bulunduğu, bu suretle davacının, bilirkişi incelemesine ilişkin delile dayanmadığı ve bahse konu alacak yönünden davacının davasını ispat edemediği dikkate alınarak, hasarsızlık indirimi kaybından doğan zarara ilişkin açılan davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalı… sigorta A.Ş adına açılan davanın reddine,
2-Davalılar … aleyhine araç değer kaybı istemine ilişkin açılan davanın kabulü ile, 310.000,00 TL’nin kaza tarihi olan 31/01/2022 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Hasarsızlık indirimi kaybından doğan zarara ilişkin açılan davanın reddine,
4-Alınması gerekli 21.176,1‬0 TL harçtan peşin ve tamamlama harcı adı altında alınan toplam 5.374,7‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye 15.801,4‬0 TL harcın davalılar … ‘den müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 5.374,70 TL peşin ve tamamlama harcının davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 46,400,00 TL vekalet ücretinin davalılar … ‘den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Davalı sigorta şirketi kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,(sigorta şirketinden 43.000 TL poliçe limiti ile sınırlı olarak talepte bulunulduğundan)
8-Davalılar … ve … kendisini vekille temsil ettirdiklerinden, red edilen tutar üzerinden hesaplanan 1,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ya verilmesine, (red sebebi ortak olduğundan)
9-Davacı tarafından yapılan 1.313,45 TL ( ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1313,31 TL’sinin davalılar … ‘den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
11-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1319,86 TL’sinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen , bakiye kalan 0,14 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekilleri ve davalı asil …’in yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 30/01/2023

Katip…
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
Bilirkişi Ücreti : 1.000,00 TL
Posta Masrafı : 221,25 TL
Başvurma Harcı : 80,70 TL
Vekalet Harcı : 11,50 TL