Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/239 E. 2022/239 K. 08.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/239 Esas
KARAR NO : 2022/239

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
VEKİLİ : Av. … -….
İLİŞKİLİ KİŞİ/(LAR) : …

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/12/2021
KARAR TARİHİ : 08/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Mahkememizin 2021/790 E.sayılı dosyasına sunulan, davacı vekiline ait dava dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun bir kamu iktisadi teşebbüsü olduğunu, bina ve eklentilerinin güvenliğinin sağlanmasının ihale yöntemiyle özel güvenlik şirketlerinden satın alındığını, özel güvenlik hizmetinde, ihale edilen her bir yüklenici firmanın ihale konusu hizmeti yürütmek üzere çalıştıracağı işçileri kendileri belirlemekte söz konusu firmalarla yapılan sözleşmeler gereği işe alma ve işten çıkarma yetkileri ile bundan doğacak sorumlulukların bu firmalara ait bulunduğunu, dava dışı …, …, Orgün Çağan, Fatih Yapan ve Şaziye Solmaz adlı özel güvenlik işçilerinin de müvekkili kurumun özel güvenlik işlerini üstlenen davalı şirketlerin bünyesinde işe girmiş ve en son çalıştığı şirket tarafından işten çıkarıldıklarını, bunun üzerine dava dışı işçiler tarafından Ankara 44. İş Mahkemesi’nin 2016/1461-1462-1463-1464-1465 sayılı dosyaları ile işe iade istemli dava açıldığını, yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verildiğini ve iş bu kararların kesinleştiğini, Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2017/19751-19752-19753-19754-19755 esas sayılı dosyaları ile icra takipleri başlatıldığını, toplamda 13.131,14 TL’nin müvekkili kurum tarafından icra dosyalarına yatırıldığını, dava dışı işçilerin müvekkili idare bünyesinde ihale ile özel güvenlik hizmetlerinde bulunan davalı şirketler bünyesinde çalışan işçi olduklarını, söz konusu şirketler ile müvekkili kurum arasında imzalanan sözleşme ve şartnamelerin ilgili maddeleri uyarınca müvekkili kurum tarafından ödenen bedelin davalı şirketler tarafından müvekkili kuruma ödenmesi gerektiğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı tutularak, Ankara … İş Mahkemesi dosyalarına binaen Ankara … İcra Müdürlüğü’nün dosyalarına ödenen toplam 13.131,14 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizin 2021-790 E.sayılı dosyasında, 21/03/2022 tarihli celsesinin 1 no’lu ara kararı ile dava dışı işçi … dışında kalan 4 işçiye ilişkin davanın her bir işçi yönünden ayrı ayrı tefriki ile ayrı esaslara kaydedilmesine karar verilmiş olup, dava dışı işçi …’e ilişkin dava, Mahkememizin 2022/239 esasına kaydedilmiş ve yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı vekili tarafından 29/03/2022 tarihli beyan dilekçesi ile her bir işçi yönünden talep edilen alacak tutarı açıklanmış ve tefrik edilen her bir dosya yönünden harç depo edilmiştir.
Dava dışı işçi …’e ilişkin hizmet döküm cetveli, işyeri ünvan listesi ile Ankara… Mahkemesi’nin 2016/1461 E.sayılı dava dosyası, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2017/19755 E.sayılı takip dosyası celp edilerek incelenmiştir.
Ankara… Mahkemesi’nin 2016/1461 E.sayılı dava dosyası incelendiğinde; dava dışı işçi … tarafından, … Genel Müdürlüğü, ….Ltd.Şti., …..Ltd.Şti. aleyhine iş aktinin haklı bir neden gösterilmeksizin feshedildiği belirtilerek iş aktinin feshinin geçersizliğinin tespiti, işe iade edilmesi ve 4 aylık brüt ücretinin davalılardan müteselsilen tahsili istemi ile dava açıldığı, yapılan yargılama neticesinde; davanın kabulü ile, işçinin işe iadesine, 4 aylık ücretin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verildiği, iş bu kararın temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay …HD’nin 2017/40914 E.sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, iş bu kesinleşen ilama dayalı olarak, Ankara …İcra Müdürlüğü’nün 2017/19755 E.sayılı takip dosyası ile toplam 2219,42 TL alacağın tahsili amacı ile ilamlı takip başlatıldığı, davacı … tarafından 30/10/2017 tarihinde takip giderleri ile birlikte takip dosyasına 2.686,42 TL depo edildiği görülmüştür.
Dava, rücuen alacak istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın taraflar arasında akdedilen hizmet alım sözleşmesine istinaden dava dışı işçi …’e ödenen işçilik alacağının rücuen tazminin istenip istenemeyeceği, istenebilir ise tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2/6. maddesinde, “Bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denir. Bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumludur,” hükmü bulunmaktadır.
Öte yandan, 6552 sayılı Kanun ile 4857 sayılı İş Kanunu’nun 112.maddesine eklenen 8. maddenin gerekçesinden, alt işveren işçilerinin hak kazandıkları kıdem tazminatının alamamalarının büyük sorun olduğu, alt işverenlerin her yıl değişmesinin bu şirketlerde çalışan işçilerin bir yıllık çalışma şartını sağlamalarını zorlaştırdığı, aynı şekilde kıdem şartını yerine getirse dahi işçilerin kıdem tazminatlarının birçok alt işveren tarafından ödenmediği, herhangi bir uyuşmazlık durumunda alt işverene ulaşılamadığı, özellikle kamu sektöründe iş alan alt işverenlerin işçilerinin hak ettiği kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından doğrudan işçinin banka hesabına aktarılarak sorunun çözümleneceğinin öngörüldüğü anlaşılmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre, alt ve üst işverenin, işçiye karşı dış ilişkide birlikte sorumlu olmasına, hatta İş Kanunu’nun 6552 sayılı Yasa ile değişik 112.maddesi uyarınca işçinin kıdem tazminatını üst işveren kamu kurumunun ödemesi gerekmesine rağmen, iç ilişkide tarafların serbest iradeleri ile düzenlemiş oldukları sözleşme hükümleri kendilerini bağlayacaktır. Taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesi, tarafların birbirlerine karşı hak, borç ve yükümlülüklerini düzenlemekte olup, işçiye karşı yükümlülüklerin düzenlendiği İş Kanunu hükümlerine aykırılığının ileri sürülmesi mümkün değildir.
Bu açıklamalar ışığında; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin eki mahiyetindeki teknik şartnamenin 14.,22.maddelerinde; “Yüklenicinin bu şartname kapsamındaki tüm hizmet, görev ve yükümlülüklerin ifasından idareye karşı sorumludur., …yüklenici istihdam edilen personelin işvereni olarak kabul edilecek ve mevzuattan doğan bütün borç ve yükümlülükler ile istihdam edilen personelin hakları ile ilgili Kanun ve bunlara ilişkin tüzük, yönetmelik ve tebliğlerle belirlenmiş tüm yükümlülükler yüklenici tarafından yerine getirilecektir,” şeklinde düzenleme bulunmaktadır.
Yukarıda açıklanan sözleşme hükmünün tarafları bağladığı, iş bu sözleşme ve genel şartnameye göre, yüklenicinin istihdam ettiği tüm işçilerin tüm hak ve alacakları bakımından sorumlusunun davalı yükleniciler olduğu, bu suretle davacı kurum tarafından yapılan ödemenin, sözleşme hükümlerine göre rücuan davalılardan istenebileceği kanaatine varılmakla, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Rücuen tazminat talebi, başkasına ait bir borcu yerine getiren kişinin mal varlığında meydana gelen kaybı gidermeye yönelen tazminat niteliğinde olup, davacının mal varlığındaki eksilme ödeme tarihinde gerçekleştiğinden ödeme gününden itibaren, avans faizi ile birlikte(tarafların tacir olduğu gözetilerek) davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş olup, (Yargıtay … Hukuk Dairesinin 13/04/2016 tarih ve 2016/2239-2016/4044 E.-K. Sayılı emsal kararı), aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KABULÜ İLE, 2.686,42 TL’nin 30/10/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Alınması gereken 183,51 TL harcın, peşin olarak yatırılan 80,70 TL harçtan mahsubu ile, bakiye kalan 102,81 TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70 TL harcın davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.686,42 TL vekalet ücretinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 93,70 TL yargılama giderinin davalılardan müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
Posta Masrafı : 13,00 TL
Başvurma Harcı : 80,70 TL