Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/22 E. 2022/395 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/22 Esas – 2022/395

TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/22 Esas
KARAR NO : 2022/395

HAKİM :…
KATİP …

DAVACI :…
DAVALI :…

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/07/2020
KARAR TARİHİ : 02/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili Av. … ‘ın mahkememize ibraz ettiği 27/07/2020 tarihli dilekçesinde özetle; davalı şirketlerin üniversiteye ait bir kısım işleri ihale yoluyla üstlenen yüklenici firmalar olduğunu ve idare tarafından yapılan hizmet alımı sözleşmelerinin tarafı olduklarını, söz konusu şirketlerin yüklenici oldukları dönemde iş yeri devri hükümlerine göre önceki şirket işçilerini devralarak çalıştırmaya devam etmekte olduğunu, dava dışı Necdet Gökmen’in bahsi geçen hizmet alımı sözleşmeleri kapsamında davalı şirketlerin işçisi olarak üniversite bünyesinde çalıştığını, … … Mahkemesinin 2017/874 Esas sayılı dosyası ile bir kısım işçilik alacaklarının tahsili talebiyle üniversite aleyhine dava açtığını, iş bu davanın mahkemece 2018/862 Karar sayılı kararı ile kabul edilerek dava konusu edilen işçi alacaklarının üniversiteden tahsiline karar verildiğini, ardından dava dışı Necdet Gökmen tarafından … … Müdürlüğü’nün 2018/6983 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, bu takip neticesinde idarece 04/09/2019 tarihinde 66.415,22 TL … … Müdürlüğü’nün anılan dosyasına yatırıldığını, idarece ödenen tüm hak ve alacakların rücuen davalı şirketlerden tahsilinin gerektiğini, davalı şirketler ile imzalanan hizmet alım sözleşmelerinin eki niteliğindeki teknik şartnamelerde davalı şirketlerin çalıştırdığı işçilerin iş akitlerinden ve iş kanunundan doğan alacaklarından sorumlu olacağına dair hükümlerin mevcut olduğunu, açıklanan nedenlerle mahkemece resen dikkate alınacak nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 66.415,22 TL idare zararının ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile sorumlulukları oranında davalılardan tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Dava dilekçesi davalı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı müflis şirket vekilince ibraz edilen 22/01/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle ; davanın usulden reddine, davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, ilk iki itirazın kabul edilmemesi halinde İİK 194. Maddesi uyarınca dosyanın müvekkili müflis açısından tefrik edilerek yargılamanın ikinci alacaklılar toplantısından 10 gün sonrasına kadar durdurulmasına, usule ilişkin itirazlar doğrultusunda davanın zaman aşımı nedeniyle reddine, s esasa ilişkin itirazları göz önünde bulundurularak davanın reddine, müvekkili müflis şirketin sorumlu olduğu kanaat kurulduğu takdirde iflas kuralları uyarınca koşullu tahsile, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizin 2020/172 Esas sayılı dosyasında görülen iş bu davada, 15/06/2021 tarihli celsede davalı şirket açısından dava öncesinde şirketin iflasına karar verildiğinden dosyanın tefrik edilmesine karar verilmiştir. Tefrik sonrasında davalı şirket açısından mahkememize yönelik yetkisizlik kararı verilerek anılan kararın kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği ve dosyanın mahkememizin işbu esas sayısına tevzi olunduğu anlaşılmıştır.
Alacağın tahsiline yönelik dava tarihinden önce davalının iflas edilmesi durumuna ilişkin … BAM 11. HD.’sinin 2020/1158 E. Ve 2021/1450 K. Sayılı kararı işbu dava içinde yol gösterici niteliktedir. “….Dava açıldıktan sonra iflas halinde; davaya İcra İflas Kanunun 194. maddeye göre, iş mahkemesinde devam edilmesi gerekmektedir.
Dava tarihinden önce iflas edilmesi halinde ise; İİK`nin 191. maddesi gereğince, iflas açıldıktan sonra müflisin masaya giren mal ve hakları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıntıya uğrar; müflis artık, masa mevcudunu azaltıcı nitelikteki tasarruflarda bulunamaz. Bu mallar ve haklar topluluğunu, iflas açıldıktan sonra, aynı Kanun`un 226. maddesi gereğince, kanuni mümessil olan iflas idaresi temsil edeceğinden, açılacak davalarda husumetin iflas idaresine yöneltilmesi ve varlığı iddia olunan alacakların, İİK`nin 219. maddesi gereğince, masaya karşı ileri sürülmesi gerekir. Bu nedenle kural olarak iflastan sonra müflis aleyhine masaya giren mal ve haklara ilişkin olarak doğrudan dava açılamaz. İflas masasından hak iddia eden alacaklının alacağının masaya kaydını talep etmesi, bu talebin İflas idaresince kabul edilmemesi halinde, İİK.nun 235/2.maddesinde öngörüldüğü şekilde sıra cetveline itiraz davası açması gerekmektedir. Buna rağmen, iflâstan sonra müflise karşı bir alacak davası açılırsa, bu davaya, iflâs idaresine karşı sıra cetveline itiraz davası (m.235,II) olarak devam edilmelidir. (Kuru Baki, İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Adalet Yayınevi, 2013, sayfa 1235)
Sıra cetveline itiraz davasında da, görevli mahkeme İcra ve İflas Kanunun 235/1 maddesine göre iflas kararını veren Ticaret Mahkemesinin bulunduğu yerdeki herhangi bir Ticaret Mahkemesidir. (… 10.HD 2016/18601E, 2019/3967K sayılı, 06/05/2019 tarihli; … 9.HD 2021/3300E, 10838K sayılı, 24/06/2021 tarihli kararları)…..”
Dosya içerisine alınan tüm beyan ve delillerin incelenmesi neticesinde; davalı şirketin tefrik kararı verilen mahkememizin 2020/172 E. Sayılı davasından önceki tarihte, … …Ticaret Mahkemesinin 2015/483 E. Ve 2016/759 K. Sayılı kararı ile davalı şirketin dava tarihinden önce 28/12/2016 tarihinde iflasına karar verilmiş sonrasında … 23. HD.’sinin 2017/2881 E. Nolu dosyası ile de iflas kararının kesinleştiği anlaşılmıştır. İflas eden davalı şirketten tahsili talep edilen alacak davasının yukarıda atıf yapılan BAM kararında da belirtildiği şekilde alacak hakkının iflastan sonra doğduğu, davaya konu alacağın iflastan sonra doğması nedeniyle kayıt kabul istemine konu olabilecek bir alacak olmadığındanj mahkememizin görevli olmadığı, HMK’nın 114/c maddesi gereğince dava şartlarından olan mahkemenin görevli olması koşulu gerçekleşmediği ve davaya bakmaya görevli mahkemenin davanın ilk açıldığı …… Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşıldığından aşağıda yazılı olduğu şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1-Davalı şirketin … …Ticaret Mahkemesinin 28/12/2016 tarihinde iflasına karar verildiği, rücuen alacak talebine konu ödemenin 04/09/2019 tarihinde yapıldığı ve alacak hakkının iflastan sonra doğduğu, davaya konu alacağın iflastan sonra doğması nedeniyle kayıt kabul istemine konu olabilecek bir alacak olmadığı anlaşılmakla mahkememiz görevli olmadığından HMK’nın 114/c maddesi gereğince dava şartlarından olan mahkemenin görevli olması koşulu gerçekleşmediğinden davanın DAVA ŞARTI YOKLUĞU NEDENİ İLE USULDEN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya görevli mahkemenin davanın ilk açıldığı …… Hukuk Mahkemesi olduğuna,
3-Görevsizlik kararına karşı kanun yoluna başvurulmaması halinde dosyanın merci tayini için … ilgili hukuk dairesine gönderilmesine,
4-HMK’nın 331/2.maddesi gereğince yargılama, harç masraf ve giderlerinin görevsizlik kararından sonra dosyanın gönderildiği mahkemede davaya devam edilmesi halinde bu mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, davacı vekillinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 02/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır