Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/11 E. 2023/225 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/11 Esas
KARAR NO : 2023/225

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … –
Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … ….
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/07/2017
KARAR TARİHİ : 30/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan itirazın iptali (ticari satımdan kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, taraflar arasında mevcut ticari satım ilişkisi kapsamında dava konusu faturalara konu malların müvekkili tarafından imal edilip davalı firmaya teslim edildiğini, davalı tarafından yapılan ödemelerin mahsubu sonrasında bakiye alacağın tahsili amacıyla…17. İcra Müdürlüğü’nün 2017/10239 Esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinin haksız itiraz nedeni ile durduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hüküm olunmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, dava konusu malların satın alınma amaçlı olarak teslim alınmadığını, davacı tarafın daha sonra üretmeyi ve bu maksatla satışı yapılması planlanan ürünler için teşhir maksatlı üretildiğini, ancak davacının teşhir maksatlı üretilen bu malların devamını üretemeyeceğini müvekkiline e-posta ile yazılı olarak bildirildiğini, taraflar arasında oluşması beklenen ticari işbirliğinin gerçekleşmediğini, teşhir malların iade alınması için davacı şirket yetkilileri ile görüşüldüğünde davacının bu malları iade almaya yanaşmayarak taraflarına 21/03/2017 tarihli, 25.293,00 TL tutarlı faturanın gönderildiğini, faturaya konu mallar satın alınma maksatlı olarak alınmadığı için faturanın 29/03/2017 tarihinde ihtarname ile iade edilip, malların teslim alınmasının yazılı olarak istenildiğini, faturaya konu emtianın davacıya iade edilebilir durumda depoda muhafaza edildiğini, buna rağmen haksız icra takibi yapılıp, mevcut davanın açıldığını savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hüküm olunmasını talep etmiştir.
KANITLAR: Yapılan yargılama sonucunda Mahkememizce 13/12/2018 Tarihli, 2017/515 Esas -2018/949 Karar sayılı karar ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, anılan kararı davacı vekili istinaf etmiş, tesis edilen bu karar, … BAM 31. HD’nin 11/11/2021 Tarih, 2020/913 Esas-2021/1059 Karar sayılı karar ile özetle; davacının tacir olup olmadığının araştırılması, mahkemenin görevinin değerlendirilmesi, mobilyanın teşhir amaçlı alındığına yönelik ikrarın, bağlantılı bileşik ikrar niteliğinde olduğu, davalının savunmasını ispat etmesi gerektiği, bu durumu ispat edemediği, yemin deliline dayandığı, bu hakkın hatırlatılmasının gerektiği, bedelin içtihatlara göre tespit edilmesi, ödemelerin düşülmesi, inkar tazminatına hükmedilmesi koşulları olmadığı halde karar verilmesi gerekçeleriyle kaldırılmış, davacının esasa yönelik itirazlarının bu aşamada incelenmemesi yönünde hüküm kurulmuştur.
… BAM 31. HD’nin 11/11/2021 Tarih, 2020/913 Esas-2021/1059 Karar sayılı kararına uyulmuştur.
Muhammet Karagüzel Vergi Dairesi Müdürlüğünün 14/06/2022 tarihli yazısından davacının 27/07/2018 tarihi itibariyle faaliyetini terk ettiği, birinci sınıf tüccar ve bilanço hesabı esasına göre defter tuttuğu, sicil ve defter bilgilerinin gönderildiği bildirilmiştir.
Nitelikli hesap uzmanı ile mobilyacı bilirkişiden oluşturulan bilirkişi kurulundan rapor alınmış, anılan raporda; dava konusu edilen ürünlerin, davalının siparişi üzerine üretildiği, davalı tarafından bedelinin ödeneceğinin taahhüt edildiği, davalının ürünlere ve ürünlerin ücretine, değerine ve bedeline itirazının bulunmadığı, bu nedenle davacının 21/03/2017 tarihli 25.293,00 TL’lik fatura bedelini talep edebileceği, söz konusu faturaya ilişkin olarak önceden temerrüte düşürülmediğinden takip tarihi olan 22/05/2017 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 2/2 maddesi gereğince tarafların tacir olması sebebiyle aşamalı avans faizi talep edebileceği hususları görüş olarak açıklanmıştır.
Taraf vekillerinin rapora yönelik itirazlarının değerlendirilmesi ve ayrıca BAM kararında belirtildiği üzere teslim edilen mobilyalar nedeni ile hak ettiği iş bedelinin tespiti yönünde bilirkişi kurulundan ek rapor alınmış, anılan raporda: dava konusu edilen ürünlerin, davalının siparişi üzerine üretildiği, davalı tarafından bedelinin ödeneceğinin taahhüt edildiği, teslim edilen mobilyalar nedeni ile hak ettiği iş bedelinin KDV dahil 26.058,24 TL olduğu, davacının taleple bağlılık ilkesi çerçevesinde KDV dahil 25.293,00 TL talep edebileceği, davacının 009800 nolu fatura bakiyesinden kaldığı anlaşılan 464,99 TL talep edebileceği, söz konusu faturaya ilişkin olarak önceden temerrüte düşürülmediğinden, takip tarihi olan 22/05/2017 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 2/2 maddesi gereğince tarafların tacir olması sebebiyle aşamalı avans faizi talep edebileceği hususları görüş olarak bildirilmiştir.
Davalı taraf, emtianın teşhir amaçlı teslim edildiği savunmasının kanıtlanması bakımından yemin deliline başvurmayacaklarını 30/03/2023 tarihli celsede açıklamıştır.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı bakiye satım bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Çekişme, mobilya emtiasının imali ve teslimi yönünde taraflar arasında ticari bir ilişkinin olup olmadığı, davacının, takip ve dava tarihi itibariyle bir kısım bakiye alacağının bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı yönlerinde toplanmaktadır.
BAM kaldırma kararı sonrasında davacının tacir olup olmadığı hususu araştırılmış, tutmuş olduğu defter ve ticari hacmi nedeniyle tacir olduğu sonucuna varılmış, mahkememiz görevli kabul edilerek davanın esası incelenmiştir.
Dava konusu uyuşmazlıkta yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, önce tesis edilen karar, … BAM 31. HD’nin kaldırma kararı, sonrasında yapılan araştırma, alınan kök ve ek rapor kapsamından, taraflar arasında önceye dayalı ticari ilişki olduğu, bu ilişkiden kaynaklı davacının bakiye 464,99 TL alacağının bulunduğu, uyuşmazlığa konu 25.293,00 TL tutarlı fatura kapsamı mobilyanın davalıya teslim edildiği, davacının bu teslimi eser sözleşmesi kapsamında yerine getirdiğini, bedelinin ödenmediğini ileri sürdüğü, davalının ise teşhir amaçlı olarak teslim alındığını, iadeye rağmen davacının kabul etmediğini savunduğu, bu durumda yüklenici davacının teslim olgusunu ispat ettiği, davalının bağlantılı bileşik ikrar niteliğindeki savunmasını ispatla yükümlü olduğu, bu yönde bir kanıt sunmadığı, yemin teklif etme hakkını da kullanmadığı, o halde iş bedelinin ödendiğini de kanıtlamakla yükümlü bulunduğu, bu yönde bir kanıt sunulmadığı, bilirkişi raporuyla KDV dahil iş bedelinin 26.058,24 TL olduğunun tespit edildiği, anacak davacının KDV dahil talebinin ise 25.293,00 TL tutarında bulunduğu, taleple bağlı kalınması gerektiği, davacı alacağının likit olmadığı, başka bir ifadeyle belli ve bilinebilir nitelikte bulunmadığı, varlığının ve miktarının tespitinin yargılamayı gerektirdiği, davalının takipten önce usulüne uygun temerrüte düşürülmediği, takip talepnamesindeki koşulların dikkate alındığı, taraflar tacir olduğu için avans oranında temerrüt faizi talep edilmesinde bir yanlışlık görülmediği, bakiye alacakla birlikte davacının asıl alacağının 25.757,99 TL bulunduğu sonucuna varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının kısmen kabulüne, davalının…17.İcra Dairesi’nin 2017/10239 takip sayılı dosyasında yaptığı itirazın kısmen iptaline, icra takibinin 25.757,99 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans oranında temerrüt faizi uygulanmasına,
2-Koşulları oluşmayan inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 1.759,53 TL harçtan peşin alınan 447,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.312,36‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 447,17 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 426,59‬ TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.970,3‬0‬ TL (31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 2.600,00 TL bilirkişi ücreti, 121,30 TL İstinaf Kanun Yoluna Başvurma harcı, 212,95‬ posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 2.921,90 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde…Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
30/03/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır