Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/838 E. 2022/363 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/838 Esas
KARAR NO : 2022/363

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Ticari Şirket
DAVA TARİHİ : 22/12/2021
KARAR TARİHİ : 25/05/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %16,30 oranında pay sahibi olduğunu, davalı şirketin 10/09/2021 tarihinde gerçekleştirilen genel kurulunda TTK’nın 420. Maddesi gereğince finansal tablolar ve buna bağlı konuların görüşülmesi amacıyla toplantının 1 ay sonraya ertelendiğini ve 10/10/2021 tarihinde olağan genel kurul toplantısının 2. oturumunun yapıldığını, 2. oturumdaki görüşmelerde müvekkiline teslim edilen bilgi ve belgelerin davalı şirketin tüm iş ve işlemlerini hesap verilebilirlik ve şeffaflık ilkelerine uygun olarak izah etmeye yeterli olmadığını, eksik olduklarını ve bu nedenle genel kurul toplantısı 2. oturum tutanağında yer alan belirli olayların davalı şirketçe izah edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, TTK’nın 438. Maddesi uyarınca belirtilen konuların araştırılması adına özel denetçi atanmasının talep edildiğini, müvekkilinin bu talebinin davalı şirket tarafından herhangi rasyonel ve kabul edilebilir bir gerekçe olmaksızın reddedildiğini, özel denetim isteme hakkı talep edilmeden önce bilgi alma hakkını kullanarak huzurdaki davanın ön koşulunun gerçekleştirildiğini, müvekkilinin genel kurulda tutanakta belirtilen hususlarda kendisine TTK 437. Maddesi kapsamında izahatte bulunulmasını, bu sebeple genel kurulun bir kez daha ertelenmesini ve TTK’nın 438. Maddesi uyarınca açıklanması istenilen konularla ilgili özel denetçinin atanmasının talep ettiğini, bilgi alma ve inceleme hakkı engellenen ve özel denetçi tayini talebi de reddedilen müvekkilinin başvuracağı son çarenin TTK 439. Maddesi kapsamında mahkemeden özel denetçi atanmasını talep etmek olduğunu, somut olayda davalı şirket yönetim kurulunun müvekkilinin belirli olaylara ilişkin sorularına karşı yukarıda anılan prensiplere uygun yanıt vermekten imtina ettiklerini, davalı şirket yönetim kurulu üyelerince müvekkiline karşı uygulanan sistematik baskı ve dışlamanın davalı şirketin finansal ve idari durumunun gizlendiği şüphesini kuvvetlendirdiğini, davalı şirketin müvekkilinin yasadan kaynaklanan bilgi edinme hakkının da ayrıca hukuka aykırı bir şekilde kısıtladığından söz konusu hakkının tesisi adına ayrıca Konya ATM nezdinde dava açıldığını, müvekkilinin gerek birinci gerekse de ikinci oturumda yasaların kendisine vermiş olduğu hakları kullandığını, soru ve taleplerini açık ve doğrudan divan heyetine iletmekle yetindiğini, muhalif olduğu gündem maddelerine muhalefet şerhini yazdırdığını belirtmiş ve davanın kabulü ile genel kurul tutanaklarında yer alan soruları araştırmak üzere TTK ‘nın 439. Maddesi uyarınca en az şirketler hukuku alanında uzman bir hukukçu ve 45.06-denetim alanında uzman bir yeminli mali müşavirden oluşan iki kişilik heyetten müteşekkil bağımsız denetçi atanmasına ve bu hususta rapor hazırlatılmasına karar verilmesini istemiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; eldeki davaya zaman aşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, davanın TTK’nın 438 ve devamı maddelerinde devamı bulunan pay sahibinin özel denetim istemi olduğunu, davada incelemesi gereken hususların davacının pay sahipliğinden kaynaklı özel denetim hakkının bulunup bulunmadığı, davanın süresinde açılıp açılmadığı, özel denetim talebinin usulüne uygun olup olmadığı, özel denetim talebi açısından dava şartlarının oluşup oluşmadığı olduğunu, davacı tarafından bir çok dava açıldığını, özel denetçi atanması için gerekli olan dava şartlarının oluşmadığını, yönetim kurulu üyesi olan davacının bilgi alma ve inceleme hakkının TTK 392 ye uygun olarak kullanması gerektiğini, davacının henüz bilgi alma ve inceleme kapsamında sorular cevaplanmadan özel denetim yapılmasını talep ettiğini, davacının sorularına eksik veya yanlış cevap verildiğinin dahi beklemeksizin verilen cevaplar karşısında gizli kalan noktaları tespit etmeksizin özel denetim talebinde bulunmasızın hakkın kullanımı için ön şartın sağlanamaması neticesini doğurduğunu, bilgi alma ve inceleme kapsamında davacının sorduğu soruların tamamına cevap verildiğini, davacının özel denetim talebinin belirlilik, gereklilik ilkelerine uygun olmadığını, tahmine ihtimale bağlı olarak hiç bir bilinmeyen bir konuda herhangi bir zarar doğmuş olabileceği ümidi ile özel denetim talep edilemeyeceğini, kanun veya esas sözleşmenin ihlal edilmediğini, şirketin herhangi bir zarara uğratılmadığını, dava dilekçesi incelendiğinde kanun ve esas sözleşmenin ihlal edildiğinin, pay sahiplerini ve şirketin zarara uğratıldığının ikna edici bir şekilde ortaya koyulmasının zaten söz konusu olmadığı gibi bu konuda bir iddia dahi ileri sürülebilmiş olmadığını, netice itibariyle özel denetime dair şekli ve maddi şartlar oluşmadığı gibi davacının amacının şirket ve ortakların haklarının korunmasından ziyade hisselerini rayicin üzerinde bir bedelde devretmek olduğu düşünüldüğünde vicdani olarak da davacının haksız olduğunu belirtmiş ve davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
GEREKÇE:
Dava, TTK 439. Maddesine dayalı olarak özel denetçi atanması talebine ilişkindir.
Anonim şirketlerde pay sahibine tanınan özel denetim isteme hakkı 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunun 438 ve devam eden maddelerinde düzenlenmiştir.
Kanunun Genel kurulun kabulü başlıklı 438. Maddesinde ” (1) Her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir.
(2) Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir. ” ve Genel kurulun reddi başlıklı 439. Maddesinde ” (1) Genel kurulun özel denetim istemini reddetmesi hâlinde, sermayenin en az onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibarî değeri toplamı en az birmilyon Türk Lirası olan pay sahipleri üç ay içinde şirket merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesinden özel denetçi atamasını isteyebilir.
(2) Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır.” hükmü bulunmaktadır.
Davalı şirket Konya TSM ‘ne kayıtlı iken merkezini …’ya naklettiği ve … TSM’nin 467423 sicil numarasına 29/11/2021 tarihinde tescil edildiği, davacının şirketin pay sahibi olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirketin 10/10/2021 tarihinde yapılan genel kurulunda gündemin üçüncü maddesi görüşülürken davacının söz alarak TTK madde 420 ve 437 kapsamında bilgi ve belge talep hakkının yinelenmesi, anılan düzenleme uyarınca genel kurulun erteleme talebinin yinelenmesi, aşağıda detayları yer verilen hususlar kapsamında 438. Madde uyarınca özle denetçi talebinin yerine getirilmesi taleplerini genel kurula gereği için arz ettiği, bilgi alma hakkı kapsamında tutanağın 1 a, 1 b, 1 c ve 1 d bentlerinde yazan hususlar konusunda bilgi ve belge talep ettiği, akabinde üst başlıkta detaylarına yer verilen hususların özel denetimle açıklığa kavuşturulması için özel bir denetçi görevlendirilmesini talep ettiği, daha sonra Barış Ünal’ın söz alarak davacının talepleri konusunda cevaplar verdiği, 2020 yılı gelir tablosu ve bilançosunun ibra edilmesine, yönetim kurulunun ibrasına, 2020 yılı yönetim kurulu faaliyet raporunun ibrasına, şirket merkezinin taşınmasına, yönetim kurulu ve süresi ile ilgili esas sözleşme değişikliği, kar dağıtımı , yeni yönetim kurulu seçimi ve huzur hakkı konusunda kararlar alındığı, dilek, temenniler ve kapanışla ilgili 9. Maddenin görüşülmesi sırasında davacı …’ın söz alarak yukarıda ilgili maddelerde nedenlerini açıkça belirttiği üzere özel denetçi talep ettiği, daha sonra Barış Ünal’ın söz aldığı ve beyanında yukarıda da defalarca belirtilen gerekçeler ile özel denetçi talep edilmesini gerektiren herhangi bir husus olmadığı gibi genel kurulcada bu talebin reddedildiği şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmıştır.
Davacının özel denetim istemini bildirdiği 3. Maddenin görüşülmesi sırasında gelir tablosu ve bilançonun ibrasına ve yönetim kurulunun ibrasına ilişkin genel kurulca karar alındığı, dilek temenniler ve kapanış gündemi madde de herhangi bir karar alınmadığı, davacının özel denetim talebi ile ilgili genel kurulca verilmiş red kararının bulunmadığı tespit edilmiştir.
TTK 439 maddesi kapsamında özel denetçi atanabilmesi için öncelikle 437. Madde gereğince bilgi alma hakkının kullanılması gerektiği ayrıca genel kurul tarafından özel denetçi atanması talebinin reddedilmesi ve özel denetçi atanmasını isteyen pay sahibinin şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koyması gerekmektedir.
Yapılan yargılama sonucunda TTK 439. Maddesi kapsamında özel denetçi atanması talep edilmiş ise de davacının özel denetçi atanması talebi konusunda 10/10/2021 tarihli olağan genel kurul toplantısında , genel kurul tarafından oylama sonucu bir karar alınmadığı, ayrıca davacı tarafından şirket yönetim kurulunun kanunu veya esas sözleşmesi ihlal ederek şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını ikna edici bir şekilde ortaya konulmadığı, bu şekilde özel denetçi atanması için TTK nın 439. Maddesinde ön görülen şartların oluşmadığı kanaatine varılmakla davacının davasının reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının reddine,
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli 87,70 TL harçtan dava açılırken peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu eksik yatan 28,40 TL nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3- Davalı kendini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürülükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ÖDENMESİNE,
4- Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına, kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya İADESİNE,

Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/05/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır