Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/751 E. 2023/414 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/751 Esas
KARAR NO : 2023/414

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. ……
DAVALI : … – …
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2021
KARAR TARİHİ : 25/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan alacak (hizmet sözleşmesinden kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili, tarafların müvekkili firmanın işletmesinde uygulanacak hizmetlerin yerine getirilmesi hususunda anlaştıklarını, tarafların sözleşme niteliğindeki ‘Teklif ve Sipariş’ formunu, yerine getirilecek hizmetleri de sıralayarak 09/06/2021 tarihinde imza altına aldıklarını, davalının 12/07/2021 tarihine kadar edimlerini yerine getirmediğini, edimlerinin 1 adet 3,70×2,25 Giotin Zincirli Sistem, 1 adet 3,07×2,48 Giotin Zincirli Sistem, 1 adet 2,20×248 Giotin Zincirli Sistem, 1 adet 0,90×2,48 Sistem Alüminyum Kapı, 1 adet 4,90×2,21 Beşli Sürme Sistem Cam ürünlerinin temini, teslimi ve montajından oluştuğunu, bedelin tamamı olan 40.000,00 TL’nin müvekkili tarafından ödendiğini, davalının ise edimlerin büyük bir kısmını ifa etmediğini, ifa edilen kısmın ise yanlış ifa edildiğini, 12/07/2021 tarihine kadar hazır edilip tamamlanması gerekirken davalının üzerine düşen edimi eksik ve yanlış olarak yerine getirdiğini, davalının sözleşmeye aykırı hareket etmesi sebebiyle müvekkili tarafından … 9. Noterliğinin 27/08/2021 tarih, 20399 yevmiye nolu ihtarname gönderildiğini, davalının ihtarnameyi 30/08/2021 tarihinde tebellüğ ettiğini, ancak ihtarnameye cevap vermediği gibi müvekkilin talep ettiği bedellerini de ödemediğini, taraflar arasında yapılan ek olarak davalı tarafça kırılmaz cam olarak temin edilen camlardan birinin ufak bir darbe ile kırılması sebebiyle davalıya sözleme bedeline ek olarak 5.000,00 TL daha ödendiğini, iş bu davanın açılma tarihi itibariyle sözleşme konusu edimlerin hale yerine getirilmediğini belirterek, davanın kabulü ile, fazlaşa ilişkin talep ve dava hakları saklık kalmak kaydıyla; müvekkili tarafından sözleşme bedeli olan 40.000,00 TL ile sözleşme edimdeki hata nedeniyle ödenen 5.000,00 TL olmak üzere toplam 45.000,00 TL’lik alacağının şimdilik 1.000,00 TL’sinin, sözleşmenin ifa edilmemesi nedeniyle müvekkilinin işletmesinde müşteri kapasitesini, plandığı gibi artıramaması nedeniyle yoksun kalınan kazanıcın şimdilik 100,00 TL’sinin, ekonomik dalgalanmalar ve malzeme fiyatlarındaki artış nedeniyle uğranılacak zararın dalgalanmalar ve malzeme fiyatlarındaki artış nedeniyle uğranılacak zararın şimdilik 100,00 TL’sinin davalından tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı, davaya yanıt vermemiştir.
KANITLAR: Davacı taraf, 40.000,00 TL bedelli teklif ve sipariş form, … 9. Noterliğinin 27/08/2021 tarih ve 20399 yevmiye nolu ihtarname ve noterlik makbuz suretlerini ibraz etmiştir.
04/11/2021 tarihli Arabuluculuk son tutanağı sunulmuştur.
Mahallinde keşif yapılmak sureti ile İnşaat Mühendisi bilirkişiden rapor alınmış, anılan raporda, dosyaya sunulu bilgi ve belgeler, yapılan keşif doğrultusunda yapılan değerlendirmeler sonucunda, eksik imalat bedelinin 15.700,00 TL olduğu, ayıplı imalatların ayıp giderim bedelinin 9.600,00 TL olduğu, keşide edilen ihtarname için 345,11 TL ödendiği, sunulu banka dekontlarına göre sözleşme bedeline nazaran 1.000,00 TL eksik ödeme yapıldığı, eksik ve ayıplı ifa sonucu müşteri kaybı nedeniyle yoksun kalınan kazanç/kar talebinin uzmanlık alanına olmadığı, ayrıca dosya içeriği itibariyle böyle bir hesap yapılması imkanının da bulunmadığı hususlar görüş olarak açıklanmıştır.
Davacı vekilinin rapora esaslı itirazlarının ayrıntılı ve gerekçeli olarak değerlendirilmesi bakımından teknik bilirkişi yanına SMMM bilirkişi de eklenerek ek rapor aldırılmış, anılan raporda, davacı şirketin 04/01/2021 tarihinde işe başladığı, ticari defterlerinin yasal süresi içerisinde açılış-kapanış tasdiklerinin yapıldığı, davalı tarafça verilen bir cevap dilekçesi, iletişim bilgisi v.s. olmadığı görülmekle, davalı şirkete yönelik inceleme ve tespit yapılamadığı, davalı tarafından davacı şirkete 30/06/2021 tarihinde GIB2021000001 sıra numaralı 59.000,00.-TL tutarında fatura düzenlediği, davacı tarafça ilgili faturanın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, karşılığında davacı şirketin davalıya 45.000,00TL tutarında ödeme yaptığı ve buna göre davacının (59.000,00-45.000,00)- 14.000,00TL tutarında davalıya borçlu olduğu, taraflar arasında, imza altına alınan 09/06/2021 tarihli ‘Teklif ve Sipariş’ formunda her ne kadar KDV dahil 40.000,00.-TL belirlenmiş ise de davalı tarafça düzenlenen fatura bedelinin KDV dahil 59.000,00TL olduğu, davacının, işletmesinde müşteri kapasitesini, planladığı gibi artıramaması nedeniyle yoksun kalınan kazanca ilişkin olarak davacı şirketin 04/01/2021 tarihinde işe başladığı, taraflar arasında ki teklif sipariş formunun 09/06/2021 tarihinde imzalandığı ve işin 12/07/2021 tarihine kadar teslim edileceği, yoksun kalınan kazanç veya kâra ilişkin bir tespit yapabilmek için öncelikle yıllara ve dönemlere göre karşılaştırma ile ortalama kazanç kaybı yönünden bir hesaplama yapılabilmesi mümkün olacak iken davacı şirketin işe yeni başlayan bir şirket olduğu, karşılaştırma yapılabilecek dönemler ve veri analizleri olmadığı, diğer taraftan, kazanç ve ciro kaybına ilişkin olarak yukarıda detayı tablo halinde arz edildiği üzere, dönem ciro tutarlarında bir azalma değil, artış olduğu, eksik imalat bedelinin 16.110,00 TL ve ayıplı imalatların ayıp giderim bedelinin 17.500,00 TL olduğu, eksik işlerin ve ayıbın teknik olarak giderilebileceği, yeniden yapılmasına gerek olmadığı, ancak sayın Mahkemenin, sözleşmenin feshi nedeniyle bütün imalatların yeniden yapılması gerektiği yönünde hukuki görüşünün olması durumunda, giyotin sistem ve alüminyum kapının yeniden yapım maliyetinin 82.209,50 TL olduğu, KDV dahil sözleşme bedelinin 40.000,00TL ve kırılan cam nedeniyle ilave 5.000 TL ödendiğine göre sözleşme bedelinin tamamının ödenmiş olması nedeniyle eksik ve kusurlu imalat bedelinin tamamının davacıya iadesi gerekeceği, keşide edilen ihtarname için 345,11.-TL ödendiği hususları görüş olarak açıklanmıştır.
Davacı vekili talep artırım dilekçesi sunmuş, 45.000,00 TL sözleşme bedeli ile 37.209,50 TL munzam zararın tahsilini istemiştir.
GEREKÇE: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta tarafların sözleşme niteliğindeki 09/06/2021 tarihli sipariş ve teklif formunu imzaladıkları, davalının, davacının iş yerine çeşitli ebatlarda 3 ayrı giotin zincirli sistem, 1 adet aliminyum kapı ve 1 adet de beşli sürme sistem cam imal etmeyi üstlendiği, imalat bedelinin 40.000,00 TL olarak kararlaştırıldığı, teslim tarihinin ise 12/07/2021 tarihi olarak belirlendiği, davalının kısmi imalat yaptığı, davacının kararlaştırılan bedelin tamamını ödediği, davacının edimlerin eksik ve ayıplı olmasına bağlı olarak sözleşmeyi feshettiğini bildirdiği, davalının davaya cevap vermediği hususları uyuşmazlık konusu değildir.
Çekişme, taraflar arasındaki eser sözleşmesinin ifa edilip edilmediği, davalı edimlerinin ayıplı ve eksik olup olmadığı, davacının feshinin yerinde bulunup bulunmadığı, ileri sürdüğü zarar kalemlerinin yerinde olup olmadığı, davalıdan tahsilinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
Eser sözleşmesi, taraflarına haklar sağlayan ve borçlar yükleyen tam iki taraflı iş görme akdidir. Ana edim olarak yüklenici, yapımını üstlendiği eseri sözleşmeye, eklerine, teknik ve sanatsal ilkeler ile amacına uygun imal edip iş sahibine teslim, iş sahibi de kararlaştırılan bedeli ödemekle yükümlüdür. Yüklenici teslimi, iş sahibi de bedeli ödediğini ispat etmelidir.
Öte yandan, TBK’nın 117. maddesinde borçlunun temerrütü düzenlenmiş, yüklenicinin temerrütünün şartları oluştuğunda iş sahibinin hakları anılan Kanunun 125 ve 126 maddelerindeki hüküm altına alınmıştır. Borçlunun temerrütünün gerçekleşmesi için, kural olarak muaccel alacağın ayrı bir ihtarla istenmesi ve temerrüte düşürülmesi gerekir. Ancak, teslim tarihi sözleşmede belirlenmiş veya bu yönde taraflara bir hak bahşedilmiş ve bu hak kullanılmakla temerrüt gerçekleşebilir. Bu halde ayrıca temerrüt ihtarına gerek yoktur. Ayrıca, TBK’nın 124. maddesinde süre verilmesi gerekmeyen haller de hüküm altına alınmıştır. Alacaklının temerrütü halinde, alacaklı, her zaman borcun ifasını beklemek ve gecikme nedeniyle borçludan tazminat isteme veya borcun ifasından ve gecikme tazminatı isteme hakkından vazgeçtiğini bildirerek, borcun ifa edilmemesinden doğan zararın giderilmesini istemek veyahut sözleşmeden dönmek hakkına haizdir.

İddia, sözleşme, ödeme belgesi, ihtarname, mahallinde keşif yapılarak düzenlenen ve davacının defter ve kayıtlarını içeren bilirkişi kök ve ek raporu kapsamından, davalının, vadesi belli olan imalat edimini ayıplı ve eksik yaptığı, süresi geçmesine rağmen ayıp ve eksikliği gidermediği, davacının fesih ihtarına rağmen de kayıtsız kaldığı ve imalatı tamamlamadığı anlaşılmaktadır. Ayırca, teknik inceleme sonucu yapılan imalatların tekrar sökülmesine gerek olmadığı, eksik ve ayıpların giderilmesinin mümkün olduğu da belirlenmiştir. Ayıplı ifa halinde iş sahibinin kullanacağı seçimlik haklar TBK’nın 475. maddesinde sözleşmeden dönme, ücretten indirim, ayıpların tamir ve ıslahı olarak düzenlenmiştir. Davacı iş sahibi dava dilekçesinde bu seçimlik haklardan sözleşmeden dönme seçeneğini kullanmıştır. Sözleşmeden dönülebilmesi için yapılan işin iş sahibinin kullanamayacağı veya hakkaniyet gereği kabule zorlanamayacağı ölçüde ayıplı olması ya da aynı ölçüde sözleşme şartlarına aykırı bulunması gerekir. Mahkememizce aldırılan kök ve ek bilirkişi raporunda eserdeki eksik ve ayıpların önemli ölçüde olmadığı, eserin reddini gerektirmeyeceği, seçimlik hakkın sözleşmeden dönme olarak kullanılmasında isabet bulunmadığı anlaşılmaktadır. Ancak, çoğun içinde az da vardır kuralı gereği davacının eksik ve ayıplı işler bedelini de talep ettiği kabul edilmelidir. Bu nedenle bilirkişice belirlenmiş eksik ve ayıplı iş bedeli toplam 33.610,00 TL7nin davalıdan tahsili gerektiği sonucuna varılmıştır. Öte yandan, davacı ayrıca ekonomik dalgalanma nedeniyle zararının oluştuğunu ve ayrıca zamanında ifa edilmeme nedeniyle müşteri artışı olmaması nedeniyle kazanç kaybı zararını talep etmiş ise de bu kalem zararlarını ispat edemediğinden ve aksine kazancında artış bulunduğundan bu kalem istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının, davalıyı davadan önce temerrüte düşürdüğü, verilen önel dikkate alındığında 03/09/2021 tarihinde davalının temerrütünün gerçekleştiği, uyuşmazlığın ticari nitelikteki eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle avans oranında temerrüt faizi talep edilmesinde bir yanlışlık görülmediği sonucuna varılmış, noter masrafı istemi yargılama giderleri arasında değerlendirilmiş ve aşağıdaki şekilde davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-Davacının davasının kısmen kabulüne, 33.610,00 TL tazminatın 03/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans oranında temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazla istemin reddine,
2-Alınması gerekli 2.295,90 TL harçtan peşin ve ıslah harcı olarak alınan 1.444,3‬0 TL harcın mahsubu ile bakiye 851,6‬0 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.444,30 TL peşin ve ıslah harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.238,06‬ TL (59,30 TL başvurma harcı, 8,50 TL vekalet harcı, 345,11 TL noter masrafı, 571,90 keşif harcı, 2.500,00 TL bilirkişi ücreti, 450,00 TL ATGV keşif aracı ücreti 303,25‬‬ TL posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 1.730,55 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 539,00 TL’nin davalıdan, 781‬,00 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
25/05/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır