Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
…
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/727 Esas
KARAR NO : 2022/797
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : 1-… – … kendi adına asaleten,
: 2…
: 3…
: 4-…-…
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/01/2015
KARAR TARİHİ : 24/11/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 16/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan tazminat (ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacılar vekili, 16/08/2014 tarihinde davalının trafik (ZMMS) sigortacısı bulunduğu … plaka sayılı aracın dava dışı … ‘nın sevk ve idaresindeyken müvekkillerinin desteği …’e kusurlu olarak çarpması sonucu hayatını yitirdiğini, eşi ve çocukları olan müvekkillerinin destek zararlarının doğduğunu ileri sürerek ve talep artırım dilekçesi sunarak, müvekkili … için 180.696,35 TL, …için 19.875,76 TL, … için 29.197,15 TL ve … için 38.230,74 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkiline verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı şirket vekili, … plaka sayılı aracın kaza tarihinden müvekkili şirket nezdinde 268.000,00 TL limitle sınırlı olmak kaydı ile ZMMS poliçesi ile sigortalı olduğunu, ancak ceza dosyasından anlaşıldığı kadarı ile psikolojik rahatsızlığı nedeni ile müteveffatın davacılara destek olmadığı gibi, onların desteği altında bulunduğunu, davacıların tazminat talep etme koşullarının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
KANITLAR:Yapılan yargılama sonucunda Mahkememizce 17/05/2018 Tarihli, 2015/25 Esas-2018/390 Karar sayılı karar ile davanın reddine karar verilmiş, anılan kararı davacılar vekili istinaf etmiş, tesis edilen bu karar, … BAM 26. HD’nin 23/09/2021 Tarih, 2019/865 Esas-2021/1523 Karar sayılı karar ile ölenin akıl hastalığına ilişkin tıbbi belgelerinin ilgili yerlerden (Gaziantep Şehit Kamil Devlet Hastanesi Psikiyatri Bölümünden 22.08.2011, 28.01.2014 ve 10.03.2014 tarihli muayene, tetkik, reçete …vb gibi tüm belgeler ile varsa başka sağlık kuruluşundaki tüm belgelerin) getirtilmesinden sonra, konusunda uzman bilirkişi heyetinden, ölenin akıl hastalığının bulunup bulunmadığı, varsa bu hastalığının başkalarının bakımı olmadan kendini idare etmesine engel teşkil edip etmediği, hastalığın denetim gerekliliğine yol açan bir boyutta olup olmadığı, davacıların iddia ettiği biçimde bedensel güç kullanarak çiftçilik yaparak ailesine destek olmasına engel nitelikte bulunup bulunmadığı konularında rapor alınarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru görülmediği gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK.nın 353/1.a.6. maddesi gereğince mahkememiz kararı kaldırılmıştır.
Mahkememizce…BAM 26. HD’nin 23/09/2021 Tarih, 2019/865 Esas-2021/1523 Karar sayılı kararına uyulmuştur.
Kaldırma kararı sonrasında Şehitkamil Devlet Hastanesinden davacıya ait tüm tedavi evrakları getirtilmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Şanlıurfa Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Şanlıurfa Sağlık Sosyal Güvenlik Merkezinden müteveffa …’e ait Medula Hastane ve Medula Eczane sistem kayıtlarında mevcut hasta takip listesi ve ilaç listesi celbedilmiştir.
Nitelikli hesap uzmanı, Psikiyatri uzmanı ve FTR uzmanından oluşturulan bilirkişi kurulundan 31/08/2022 tarihli rapor alınmış, anılan raporda; 16/08/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat eden …’in mevcut hastalığıyla ilgili belgelerin 2011 yılına dayandığı, anılan belgeler ve dosya kapsamından ne kadar süredir hasta olduğu ve bu hastalığın kişisel işlevi ne kadar etkilediğinin belli bulunmadığı, ancak hastalığın alevlenme döneminde olabileceği, hukuki ve fiili ehliyeti hakkında kanaat oluşmadığı, ancak kişide ‘psikotik bozukluğun’ çalışamayacağı yaklaşımının doğru olmadığı, bu tip hastaların tama yakın tedavi ile düzelip yaşamlarını sürdürebileceği gibi, destekle de çalışıp yaşamlarını idame ettirebilecekleri, desteğin mevcut delil durumuna göre çiftçilik yapmasının mümkün olabileceği, özellikle şizofreni hastalarının çalışmasının tedavi kapsamında yer aldığı, fiziksel çalışmasına engel hal olmadığı, davacıların destek zararlarının hesaplandığı, yürürlükteki asgari ücret esas alınarak poliçe limiti 268.000,00 TL’ye göre …’in 180.696,35 TL, Mehmet Demir’in 19.875,76 TL, …’in 29.197,15 TL …’in 38.230,74 TL talep edebileceği görüş olarak açıklanmıştır.
Davacılar vekili 01/09/2022 tarihli talep artırım dilekçesi ile tazminat isteminin … için 180.696,35 TL’ye, …için 19.875,76 TL’ye, … için 29.197,15 TL’ye … için 38.230,74 TL’ye yükseltmiştir.
GEREKÇE:Dava, haksız fiil niteliğindeki trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın dava dışı sürücü kullanımındayken 16/08/2014 tarihinde davacı …’in eşi, diğerlerinin babası olan …’e çarpması sonucu ölümüne neden olduğu, sürücü hakkında kamu davası açıldığı, davacıların desteğinin kaçarken sürücü davalının ona çarpması sonucu ölümüne neden olmaktan dolayı tam kusurlu bulunarak mahkumiyetine karar verildiği ve HAGB yönünde hüküm kurulduğu hususları uyuşmazlık konusu değildir. Ayrıca, davacıların desteğinin şizofreni hastalığıyla ilgili teşhisinin bulunduğu, tedavi için götürülürken araçtan kaçtığı ve takip edilirken kaza sonucu öldüğü yönleri de dosya kapsamıyla sabittir.
Taraflar arasındaki çekişme, davacı …’in eşi, diğer davacıların babası …’e davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın çarpması sonucu davacıların destek zararlarının doğup doğmadığı, destek olduğu ileri sürülen ölenin kaza anında mevcut ruhsal hastalığının onu başkasının desteğine muhtaç hale getirip getirmediği, başka bir ifadeyle ölenin destek olma yeteneğinin bulunup bulunmadığı, mevcut ise davacıların zararlarının tutarları hususlarında toplanmaktadır.
Haksız fiile dayalı tazminat davalarında haksız fiilin varlığı, kusur, zarar ve illiyet bağı araştırılmalıdır.
Destek olduğu ileri sürülen ve kazada ölen …, davacı …’in eşi ve diğer davacıların babasıdır. Hayatı olağan akışına göre, ölenin davacılara destek olacağı sabittir. Ancak, desteğin ruhsal hastalığı nedeniyle destek olmaktan ziyade, desteğe muhtaç olduğu savunulmuştur. Gerçekten de tam vesayet gerektiren durumlarda, fiilen yakınlara veya başkalarına destek olunmayacağı da hayatın bir gerçeğidir. Öncelikle, somut olayda ölenin ruhsal hastalığı nedeniyle eşine ve çocuklarına destek olma yeteneğinin bulunup bulunmadığı açıklığa kavuşturulmalıdır. Ceza dosyası kapsamı, destek olduğu ileri sürülen ölen …’in tıbbi kayıtları, kullandığı ilaçları, hastalığının başlangıç tarihi, bilirkişi raporu kapsamından, öncesinde çiftçilik yaptığı, evlendiği, çocuklarının olduğu, hastalığının kazaya yakın tarihlerde ortaya çıkıp alevlendiği, şizofreni hastalığıyla ilgili tespit yapıldığı, anılan hastalığın ruhsal hastalık niteliğinin bulunduğu, fiziksel hareketine engel olmadığı, kazada ölmeseydi tedavisinin nasıl sonuçlanacağının belli bulunmadığı, sosyal hayatta bu hastalığa sahip kişilerin bizzat veya başkalarının desteği ile çalışarak geçimini sağladıkları, esasen ölenin öncesinde de çiftçilikle geçindiği, gelir elde ettiği, kaza tarihi itibariyle tamamen vesayet gerektiren bir durumunun, başka bir anlatımla, tamamen başkasının yardımıyla hayatını idame ettirdiği hususunun kanıtlanmadığı, ailesine destek olmasına engel bir halin tespit edilemediği sonucuna varılarak davacılara destek olabileceği kabul edilmiştir.
Davalı, davacıların desteğinin ölümüne neden olan aracın trafik sigortacısı sıfatıyla dava edilmiştir. Trafik sigortası (Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası) motorlu bir aracın, karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan sorumluluk sigortasıdır.Trafik sigortacısının sorumluluğunun sınırı ise KTK’nın 92 nci maddesinde belirlenmiştir. Davacıların ileri sürdüğü destek zararı da bu sigorta kapsamında yer almaktadır.
Dava konusu olayda iddia, savunma, toplanan kanıtlar, niteliği gereği bağlayıcı olmamakla birlikte içeriği bakımından mahkememizce değerlendirilen ceza dosyası kapsamından, davacıların desteğinin ölümü nedeniyle destekten mahrum kalacakları iddiası, hayatın olağan akışına uygun kabul edilmiş, destek zararının meydana geldiği benimsenmiştir. Ceza dosyası içeriği ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, davalının trafik sigortacısı bulunduğu aracın sürücüsünün tam kusuru ile davacıların desteğine çarparak ölümüne neden olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayın özelliği, dosya kapsamı ve kazanın meydana geliş şeklinin taraflar arasında çekişmesiz olması, yargılamanın ucuzluğu ve usul ekonomisi dikkate alınarak ayrıca kusur raporu aldırılmamıştır. Davacıların destek zararı, dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli rapor ile davacı … için 180.696,35 TL, davacı …için 19.875,76 TL, davacı … için 29.197,15 TL ve davacı … için 38.230,74 TL olarak tespit edilmiştir. Anılan değerlendirme, mahkememizce de kabul edilmiştir. Ayrıca, araç ticari nitelik taşımadığından yasal oranda temerrüt faizine hükmedilmiş, talep gibi dava tarihi temerrüt tarihi olarak dikkate alınmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davacıların davasının kabulüne, davacı … için 180.696,35 TL, davacı …için 19.875,76 TL, davacı … için 29.197,15 TL ve davacı … için 38.230,74 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal oranda tamerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 18.307,08 TL harçtan peşin alınan 920,76 TL harcın mahsubu ile bakiye 17.386,32 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacılar tarafından yatırılan 920,76 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
4-Davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen davacı … için 28.104,45 TL, davacı …için 9.200,00 TL, davacı … için 9.200,00 TL, davacı … için 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
5-Davacılar tarafından yapılan 4.466,30 TL ( 27,30 TL başvurma harcı, 4,10 TL vekalet harcı, 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcı, 4.000,00 TL bilirkişi ücreti, 313,60 TL posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
6-Davacılar tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde…Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/11/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır