Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/587 E. 2022/203 K. 28.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/587 Esas – 2022/203
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/587 Esas
KARAR NO : 2022/203

HAKİM : …
KATİP :….

DAVACI :….

DAVALI : …

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 15/09/2021
KARAR TARİHİ : 28/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı tarafın Çanakkale de olan “…” adlı şirketin hisse devri için anlaştığını, müvekkilinin belirli aralıklarla davalı tarafa ödeme yaptığını, ancak davalı tarafın hisse devrini gerçekleştirmediğini, bu nedenle davalı tarafın sebepsiz zenginleştiğini, hisse devri için verilen paranın geri verilmesi yönündeki çağrılara rağmen herhangi bir geri ödeme yapılmadığını, bu nedenle Ankara … Müdürlüğü’nün 2021/480 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin HMK 119. maddesindeki unsurları taşımadığını, iş bu davada görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğunu, bu nedenle görev yönünden davanın usulden reddi gerektiğini, davada husumetin müvekkiline yöneltilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin davacı ile şirket yönetim kurulu başkanı ve yetkilisi sıfatı ile görüştüğünü bu nedenle husumetin şirkete yöneltilmesi gerektiğini, alacağın sebepsiz zenginleşmeden kaynaklandığının bildirilmesi ve iş bu davaların 2 yıllık zaman aşımına tabi olması ve icra takip tarihi itibari ile alacağın zaman aşımına uğramış olması sebebi ile davanın reddi gerektiğini, davanın esasına ilişkin olarak ise dava dışı anılan şirket tarafından devrin hukuken mümkün olduğu anda davacıya hisse devri yapıldığını, davacının hali hazırda şirket ortağı olduğunu, bu nedenle davanın reddi ile kötü niyetli davacının %20 tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Ankara … İcra Müdürlüğü’nün 2021/480 esas sayılı takip dosyası incelendiğinde, davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine “27/11/2014, 16/01/2015, 09/02/2015 tarihli asıl alacak” adı altında toplam 24.449,40 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalı borçlunun yasal süre içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın “… Enerji Elektrik Üretim A.Ş” ait hisse devri için davacı tarafça davalıya yapılan ödemeler karşılığında, hisse devrinin gerçekleşip gerçekleşmediği, gerçekleşmedi ise bu suretle davalının sebepsiz zenginleşip zenginleşmediği hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
… Enerji Elektrik Üretim A.Ş’ye ait ticaret sicil kayıtları ile pay defteri celp edilerek incelenmiş olup, adı geçen şirketin elektrik piyasasında faaliyette bulunabilmek amacı ile …Başkanlığından 23/03999 numaralı ön lisans belgesi aldığı, Elektrik Piyasası Yönetmeliği’nin 57.maddesinde; “lisans alınıncaya kadar veraset ve iflas nedenleri dışında önlisans sahibi tüzel kişinin ortaklık yapısının doğrudan veya dolaylı olarak değişmesi, paylarının devri veya payların devri sonucunu doğuracak iş ve işlemler yapılamaz,” hükmünün düzenlendiği, bu nedenle davacının hisse devrinin gerçekleştirilemediği, davacı şirket tarafından 01/02/2021 tarihi itibariyle EPDK’ya ön lisansın iade edildiği ve yasal engelin kalkmasının akabinde 04/02/2021 tarihi itibariyle davacıya hisse devrinin yapıldığı, takip tarihi itibariyle hisse devrinin, yukarıda açıklanan yönetmelik hükmü gereği mümkün olmadığı ve dava tarihi itibariyle hisse devrinin gerçekleştiği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
Diğer taraftan davacının kötüniyetle takip yaptığı kanıtlanamadığından yasal şartları oluşmaması nedeniyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gereken 80,70 TL harcın, peşin alınan 295,29 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 214,59 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
7-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/03/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸