Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/501 E. 2021/748 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/501 Esas
KARAR NO : 2021/748

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
TEMLİK ALAN ….
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/03/2012
KARAR TARİHİ : 25/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/12/2021

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, konfeksiyon-giyim ticareti ile uğraşan müvekkili şirketin davalıya 25/07/2006 tarihli fatura ile 12.320,00 Sterlin, 11/07/2006 tarihinde 5.689,00 Sterlin, 23/09/2005 tarihinde 740,25 Sterlin, 22/02/2005 tarihinde 3.006,12 Sterlin bedelli faturalar ile toplamda 21.485,37 Sterlinlik giyim eşyası sattığını, 14.000,00 Sterlin bakiye borcun ödenmemesi üzerine davalının 25/07/2006 tarihli belge ile bakiye borç kabul edilerek aylık 500,00 Sterlin olarak ödenmesinin taahhüt edildiğini,
Davalının Türk vatandaşı olduğunu, ödenmeyen alacağın tahsili amacıyla Ankara …Müdürlüğünün 2011/15041 Esas sayılı dosyasında başlatılan irca takibinin haksız itiraz nedeni ile durduğunu belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hüküm olunmasını talep etmiştir.
CEVAP:İngiliz ve aynı zamanda Türk vatandaşı olan davalıya dava dilekçesinin tebliği için İngiltere ve Türkiye’deki mernis adresine tebligatlar çıkarılmış, taraf teşkili 06/04/2015 tarihinde ancak Türkiye’deki mernis adresine tebligat yapılmak sureti ile sağlanabilmiştir. Yine senetteki imza ile ilgili isticvap için çıkarılan tebligatta “davalının eşi ve kızı olduğunu söyleyen kişilerin muhatabın evin içinde olduğunu başlangıçta belirttikleri, çağırmak üzere evin içine girdiklerinde ise tanımadıkları şeklinde beyanda bulundukları belirlenerek” tebligat 20/07/2015 tarihinde köy muhtarına tebliğ edilmiş,
Davalı vekilince 21/04/2016 tarihinde verilen cevap dilekçesinde, tebligatın geçersiz olduğu, usulünce taraf teşkilinin sağlanamadığı, buna göre usuli işlemlerin yeniden başlatılmasını talep etmiş, ancak yukarıda açıklanan gerekçeler ile tebligat geçerli kabul edilerek istem haklı görülmemiştir.
GEREKÇE:Dava, davacı şirket ile davalı arasında mevcut ticari ilişki kapsamında teslim edilip, satıldığı iddia edilen emtia ile ilgili var olduğu iddia edilen alacağın icraen tahsili istemine ilişkindir.
Davacı şirket İngiltere’ye tabii tüzel kişiliktir. Davalı gerçek kişi hem İngiliz, hem Türk vatandaşıdır.
İcra dosyası dahil taraflarca delil olarak dayanılan belgeler yazılan müzekkereler ile dosyaya temin olunmuş ayrıca dosyaya sunulmuştur.
Ankara …Müdürlüğünün 2011/15041 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinden,
Davacı (alacaklı) tarafından davalı (borçlu) aleyhine 18/10/2011 tarihinde 25/07/2006 tarihli sözleşme dayanak gösterilmek sureti ile 40.629,00 TL (14.000,00 İngiliz Sterlini) alacağın tahsili amacıyla genel haciz yolu ile yapılan ilamsız takipte,
Ödeme emrinin borçlunun Türkiye’deki mernis adresine 05/12/2011 tarihinde tebliğ edildiği, (icra memurunun tuttuğu tutanağa göre) borçlu vekilince müvekkilinin İngiltere’de yaşadığı, buna rağmen kötü niyetli olarak Türkiye’de nüfusa kayıtlı olduğu adrese tebligat yapıldığından bahisle takibe itiraz edildiği, itirazda usule ilişkin olarak müvekkilinin 1988 yılından beri İngiltere’de yaşadığı, davacı şirket sahibi…’un da 20 yıldır İngiltere’de yaşayıp İngiliz vatandaşı olmakla bu durumu bildiğini, bu nedenlerle Türkiye’de icra takibi yapılamayacağını, Türkiye ve Ankara’daki icra dairelerinin ne yetkili nede görevli olduklarını bildirdiği,
İcra müdürlüğünce 23/12/2011 tarihinde, borçlunun borca itirazının süresinde olmadığı gerekçesi ile takibin durdurulması isteminin reddi ile takibin devamına karar verildiği anlaşılmıştır.
Yine borçlu vekilinin başvurusu üzerine Ankara … Hukuk Mahkemesinin 2011/998 Esas, 2012/125 Karar sayılı 15/02/2012 tarihli 03/05/2012 tarihinde kesinleşen ilamında, davacının sunduğu belgeye göre İngiltere’de ikamet ettiği, her ne kadar icra dosyasında mernis adresine tebligat yapılarak, takip kesinleştirilmiş ise de İngiltere’de ikamet ettiği gözetildiğinde mernis adresinin kişilerin bizzat başvuruları ile de oluşturulmadığı hususu da dikkate alınarak, tebligatın geçersizliğine, tebliğ tarihinin itiraz dilekçesinde belirtildiği üzere 22/12/2011 olduğunun kabulüne karar verilmiştir.
Anılan ilamın davacısı mevcut davada takip borçlusu olan … davalısı ise mevcut davada takip alacaklısı (temlik öncesi) olan …. Şti’dir. İcra tetkik mercinin takip borçlusunun ikametgahına ilişkin yaptığı tespit, mevcut davada da taraflar aynı olmakla, mevcut davamızın tarafları açısından da bağlayıcı olduğu gibi,
Yine doktrinde de kabul edildiği üzere, mutat mesken yerleşim yerine oranla daha dar oturma kavramına ise daha geniş bir anlama sahiptir. Mutat meskende yerleşim yerinde olduğu gibi bir yerde devamlı yerleşme niyeti yoktur. Ancak ilgili, orada tesadüfen veya arızi olarak değil, iradi ve belirli bir zamandan beri yaşıyor olmalı, tüm hayat ilişkilerini orada yoğunlaştırmalıdır, bu nedenle örneğin Almanya’da yaşayan bir Türk vatandaşına karşın Türkiye’de bir dava açılabilmesi için davalının Türkiye’de bir evi yada bankada bir hesabının (parasının) olması yeterli değildir. Bu kimse aynı zamanda Türkiye’de bulunma süresi, bu süre içinde yaptığı iş ve faaliyetleri (yaşam ilişkileri-eğitim, evlilik, iş vs.) de dikkate alınacak ve buna göre Türkiye’de mutat meskeninin bulunup bulunmadığına karar verilcektir.
Yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı ve dosya kapsamından da anlaşıldığı üzere, davalı İngiliz ve Türk vatandaşı olup, hayatını ağırlıklı olarak idame ettiği ülke İngiltere olmakla, davalı hakkında Ankara icra dairelerinde icra takibi yapılamaz, bu nedenlerle aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- TAKİBİN YETKİSİZ İCRA DAİRESİNDE YAPILMIŞ OLMASI NEDENİYLE DAVANIN USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL harçtan peşin alınan 594,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 534,7‬0 TL harcın karar kesinleştikten sonra talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 34,30 TL yargılama giderinin (posta masrafı vs) davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştikten sonra taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır