Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/352 E. 2021/447 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/352 Esas – 2021/447
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/352 Esas
KARAR NO : 2021/447

DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 21/05/2019
KARAR TARİHİ : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; 10/12/2018 tarihinde, davalının sürücüsü olduğu ve davalı sigorta şirketi tarafından sigortalanan aracın müvekkilinin aracına çarpması neticesinde aracının hasarlandığını, müvekkilinin aracında eksper tarafından hasar tespiti yapıldığı ve 3490,30 TL hasar meydana geldiğinin tespit ediliğini, zararının davalılar tarafından karşılanmadığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 3.490,30 TL nin kaza tarihinden itibaren işleyecek olan yasal faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı …, yasal süre içerisinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
Ankara BAM … H.D.’nin 18/03/2021 tarih, ….karar sayılı ilamı ile; “Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı nedeniyle, sürücü ve ZMMS kapsamında sigorta şirketinden maddi tazminat istemine ilişkidir. Mahkemece 21/05/2019 tarihinde açılan davada, 6102 Sayılı Yasanın 5/A maddesi gereğince arabuluculuğa müracaat etmeden dava açılamayacağından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm mahkemenin usulü hatası nedeniyle aleyhine vekalet ücreti takdir edildiğinden bahisle kararı istinaf etmiştir.
HMK’nın 355. maddesi gereğince “(1) İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.”
Davacı, haksız fiilden kaynaklanan zararlarını, müştereken ve müteselsilen sürücüden ve Sigorta şirketinden talep etmiştir. Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan ve davaları birbirinden bağımsız olduğundan, dava şartlarının her bir davalı açısından ayrıca değerlendirilmesi gerekir. Dava şartının, davalılardan birisi yönünden bulunmaması, diğeri yönünden ise açılan davada dava şartlarının bulunması halinde, bu durum, dava şartı bulunan davalılar hakkında açılan davanın görülmesine engel değildir.
Somut olayda; davacı 21/05/2019 tarihinde açtığı davada, dava tarihinden önce davalı Sigorta şirketinden olan tazminat taleplerine yönelik olarak TTK’nın 5/A maddesi gereğince zorunlu arabuluculuk yoluna müracaat etmeden Asliye Hukuk Mahkemesine dava açmış ve Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/05/2019 tarihli göreve ilişkin dava şartının bulunmaması nedeniyle verilen ret kararından sonra Asliye Ticaret Mahkemesinde 18/07/2019 tarihine kadar da arabuluculuk dava şartını yerine getirmemiş ise de, davalı Satılmış hakkındaki dava TTK’nın 4. Maddesinde sayılan ticari davalardan olmayıp, hakkındaki dava “Ticari Dava” olan davalı sigorta şirketi ile birlikte dava açılmış olması nedeniyle özel görevli ticaret mahkemesinde görülmektedir. Araç sürücüsü Satılmış hakkında, davacının TTK’nın 5/A maddesi gereğince arabulucuğa müracaat zorunluluğu bulunmadığından, davalı Satılmış hakkındaki dava tefrik edilerek hakkında yargılamaya devam edilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmediği gibi, bu şekilde verilen karar kamu düzenine de aykırıdır.
Bu itibarla yukarıda açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a-4 maddesi gereğince kaldırılmasına, davalı sigorta şirketi ve davalı Satılmış hakkındaki talepler yönünden dava şartları ayrı ayrı değerlendirilerek, davalı Satılmış yönünden davacının arabuluculuğa müracaat zorunlululuğu bulunmadığı nazara alınarak, davalı Satılmış hakkındaki davanın tefrik edilerek, davalı Sigorta Şirketi hakkındaki zorunlu arabuluculuk talepleri değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, davacının sair itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir, ” şeklinde açıklama yapılarak Mahkememizin 11/10/2019 tarih, 2019/409 Esas 2019/892 Karar sayılı kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
Ankara BAM 26 H.D.’nin 18/03/2021 tarih, 2020/636 esas 2021/533 karar sayılı ilamı doğrultusunda,09/07/2021 tarihli celsede, davalı … hakkında açılmış davanın tefriki ile ayrı esasa kaydedilmesine karar verilmiş olup, iş bu dosya kapsamında davalı … Sigorta A.Ş (eski ünvanı … Sigorta A.Ş ) yönünden yargılamaya devam edilmiştir.
Davalı sigorta şirketi yönünden, dava tarihinden sonra arabulucuya başvurulduğu ve süreç tamamlanmadan dava açıldığı anlaşıldığından,davanın TTK 5/A ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 maddesi göndermesiyle HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalı … Sigorta A.Ş (eski ünvanı … Sigorta A.Ş ) yönünden açılan davanın TTK 5/A ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-2 maddesi göndermesiyle HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 59,76 TL’den mahsubu ile bakiye kalan 0,46 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan, 3.490,30 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/07/2021