Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/349 E. 2021/505 K. 09.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/349 Esas – 2021/505

TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/349 Esas
KARAR NO : 2021/505
HAKİM :…
KATİP :….
DAVACI : …….
VEKİLİ : Av….
DAVALILAR : 1….
2- ….
VEKİLİ : Av…..
DAVALI ….
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 06/05/2013
KARAR TARİHİ : 09/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/10/2021
DAVA:Davacı vekili, müvekkillerinden …’in kendi yönetimindeki motorsikleti ile seyir halinde iken davalı şirkete ZMSS poliçesi ile sigortalı olup davalılardan…’a ait, diğer davalı …’ın kullandığı, otomobil ile çarpışması sonucu vücut bütünlüğünü yitirecek şekilde yaralandığını, davalı şirketten poliçe kapsamında diğer davalılardan haksız fiil hukuki nedenine dayalı olarak, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydı ile 5.000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, yargılama sırasında maddi tazminat talebini 103.643,47 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP: Davalılar … ve… vekili, davanın kasko sigortasını yapan … … Sigorta Şirketine ihbarını talep etmiş, kazanın oluşumunda davacı …’ın kusurlu olduğunu, motorsiklet kullanırken takması zorunlu olan baş, kol ve bacak kasklarını takmamasının kazanın oluşumunda etken olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
GEREKÇE:Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Yapılan yargılama sonucu mahkememizce 17/10/2019 tarihinde iddia, savunma, toplanan deliller ve bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda Maddi tazminat istemi ile açılan davada, 4.725,63 TL için istemin reddine ilişkin önceki karar 10/04/2018 günlü bozma ilamı içeriğine göre kesinleşmiş olmakla, ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, Bakiye maddi tazminat istemi ile ilgili olarak konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Manevi tazminat istemi ile açılan davada, Sigorta şirketi aleyhine açılan davanın reddine ilişkin önceki karar 10/04/2018 günlü bozma ilamı içeriğine göre kesinleşmiş olmakla, ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, Davalılardan … aleyhine açılan davada, davanın kısmen kabulü ile toplam 9.000,00 TL manevi tazminatın (… için 5.000,00 TL, … için 2.500,00 TL, … için 1.500,00 TL olmak üzere) 04/11/2012 olan olay tarihinden itibaren işleeycek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiş hüküm davacılar vekili ve davalılar … vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Tarafların temyizi üzerine Yargıtay …. Hukuk Dairesinin 2020/365 Esas, 2021/1795 karar sayılı 23/02/2021 tarihli ilamında,
1-6100 Sayılı HMK’nın geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 2019 yılı için 3.200,00 TL’ye çıkarılmıştır.Temyize konu karar anılan yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden davacılardan … için 2500,00TL ve … Avil için 1500,00TL manevi tazminata hükmedilmiş olup temyiz eden davalılar yönünden karar kesin niteliktedir. Temyiz eden davalılar vekilinin temyiz dilekçesinin hükmün bu kısmının kesin olması nedeni ile reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozma ile kesinleşen yönlere ilşkin inceleme yapılmasının mümkün olmamasına göre, davacılar vekilinin tüm davalılar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
3-Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Dairemiz bozma kararından önce mahkemece alınan bilirkişi raporunda, davacı …’ın %19,2 kalıcı maluliyeti ve 4 ay geçici iş göremezliğine göre 99.471,10 TL sürekli iş göremezlik ve 4.172,37 TL geçici iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 103.643,47 TL madddi zararı olduğu tespit edilmiş ve davacılar tarafından 10.04.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değeri 103.643,47 TL’ye yükseltilmiştir.
Mahkemece Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından davacı …’a 4.725,63 TL geçici iş göremezlik zararı ödendğinden bu miktarın ıslah edilen tutardan mahsubu ile 98.917,84 TL yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve hüküm davalılar … vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dairenin 10.04.2018 tarih ve 2015/6542-2018/3984 sayılı ilamı ile davacı …’ın maluliyetinin kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre belirlenmesi için Adli Tıp İhtisas Kurulundan rapor alınarak sonucuna göre karar verilmek üzere mahkeme kararı bozulmuştur.
Bozma sonrası yapılan yargılamada, mahkemece Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Bölümünden alınan maluliyet raporunda davacının kalıcı maluliyetinin %15,2 geçici maluliyetinin ise 4 ay olduğu tespit edilmiştir.
Davalılar … vekili 27.12.2018 tarihli beyan dilekçesi ile bozmadan önceki kararın davacılar tarafından icraya konulduğunu Ankara 26. İcra Müdürlüğü’nün 2015/1581 sayılı dosyasına davalı Sigorta Şirketi tarafından 05.02.2015 tarihinde 148.153,00 TL ödeme yapıldığını bildirmiş icra dosyası ödeme evrakını dosyaya sunmuştur. Bozma sonrası alınan aktüerya raporunda icra dosyasına ödeme tarihindeki (05.02.2015) veriler ve davacı …’ın %15,2 kalıcı maluliyetine göre yapılan hesaplama sonucu davacının kalıcı maluliyetten kaynaklı zararının 86.835,21 TL olduğu rapor edilmiştir. Davacılar bozma kararından önce 10.04.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 103.643,47 TL’ye (99.471,10 TL sürekli iş göremezlik ve 4.172,37 TL geçici iş göremezlik) yükseltilmişler bozma sonrası alınan bilirkişi raporuna göre icra dosyasına yapılan ödeme tarihi itibari ile davacının kalıcı maluliyetinden kaynaklı zararının 86.835,21 TL olduğu tespit edilmiş mahkemece icra dosyasına yapılan ödeme ile bakiye maddi tazminat istemi ile ilgili olarak konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm kurularak temyiz eden davalılar yararına vekalet ücretine hükmedilmemiştir.
Bu durumda bozma sonrası hesap edilip bulunan 86.835,21 TL kalıcı iş göremezlik tazminatının icra dosyasına yapılan ödeme nedeni ile konusuz kaldığı mahkemenin kabulünde olduğuna göre, kalıcı maluliyet yönünden ıslah edilen miktarın 98.917,84 TL olduğu gözetildiğinde, mahkemece kabul edilmemiş sayılan 12.082,63 TL miktar üzerinden temyiz eden davalılar … yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.
4-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10/1. maddesinde “Manevi tazminat davalarında avukatlık ücreti, hüküm altına alınan miktar üzerinden Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir”. 10/2 de “Davanın kısmen reddi durumunda, karşı taraf vekili yararına Tarifenin üçüncü kısmına göre hükmedilecek ücret, davacı vekili lehine belirlenen ücreti geçemez” denilmektedir. Yine 13/1. maddesinde “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir” düzenlemesine yer verilmiştir.
Buna göre mahkemece, davacı …’in manevi tazminat talebinin (10.000,00 TL) kısmen kabulü ile 5,000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği gözetildiğinde hem davacı … hem de red sebebi ortak olan davalılar… yönünde karar tarihi itibariyle yürürlükte olan maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde maktu vekalet ücretinin üzerinde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Gerekçesi ile mahkememiz kararı bozulmuş olup, mahkememizce bozma ilamı sonrasında yeniden taraf teşkili yapılmış, uyulan ve kesin nitelikte olan bozma ilamı doğrultusunda (yapacak başkaca da bir işlem bulunmamakla) aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- Maddi tazminat istemi ile … tarafından … aleyhine açılan davada,
Davanın esası ile ilgili 17/10/2019 tarihinde verilen karar, 23/02/2021 tarihli bozma ilamı içeriğine göre kesinleşmiş olduğundan ayrıca karar verilmesine yer olmadığına,
a)Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduklarından AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 vekalet ücretinin davacı …’den alınarak davalılara verilmesine,
2-Manevi tazminat istemi ile … tarafından … aleyhine açılan davada,
Davanın esası ile ilgili 17/02/2019 tarihinde verilen karar 23/02/2021 tarihli bozma ilamı içeriğine göre kesinleşmiş olduğundan ayrıca karar verilmesine yer olmadığına,
A-Davacı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan (kabul ve red oranına göre) AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
3-Reddedilen manevi tazminat yönünden davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduklarından (kabul ve red oranına göre) AAÜT uyarınca belirlenen 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
4- Bozmadan sonra davacı tarafından yapılan 76 TL ( posta gideri olmak üzere) ;( kabul ve red oranına göre) 38,00 TL nin davalılardan alınarak davacılara verilmesine,
5- Bozmadan sonra davalılar tarafından yapılan 132,8 TL ( posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 66,4, TL sinin davacıdan alınarak şirket dışındaki davalılara verilmesine,
6-Harç yönünden daha önce karar verildiğinden yeniden takdirine yer olmadığına,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/09/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır