Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/326 E. 2022/869 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/326 Esas – 2022/869
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/326 Esas
KARAR NO : 2022/869

HAKİM :…
KATİP : …

DAVACI :…

DAVALI …

DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/05/2021
KARAR TARİHİ : 20/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 20/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili …’un, …Gıda Su Paz. Dağ. Taah. Tic. Ltd. Şti ile 02.07.2016 tarihinde bayilik sözleşmesi imzaladığını, sözleşme uyarınca davalı şirketin bayisi olarak “Harbiye Mah. Karşıyaka Sok. No:28/B Çankaya – …” adresinde sözleşmenin davalı yanca haksız ve usulsüz olarak feshedilene kadar kendi ticari isletmesi adına ticaret yaptığını, müvekkili …’un davalı yan ile 02.07.2016 tarihinde aralarında bayilik sözleşmesi akdettiğini, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesi uyarınca müvekkilinin …Bankası A.Ş. nezdindeki … iban numaralı hesabından, davalı şirketin yetkilisi …’in …Bankası A.Ş.. nezdindeki … hesap numaralı hesabına peyder pey olmak üzere toplamda 147.500,00 TL ödeme yaptığını, bu aşamada her şey yolundayken dava dışı 3. Kişi olan … müvekkilin iş yerine gelerek “Senin bu işten anladığın yok, bir şey beceremiyorsun, bu dükkâna el koyuyorum diyerek ve müvekkili bedensel bütünlüğüyle tehdit ederek müvekkilini dükkandan çıkardığını, dükkanı hukuka aykırı olarak ele geçirdiğini ve işletmeye başladığını, müvekkiline davalı şirket tarafından herhangi bir şekilde 02.07.2016 tarihli sözleşmenin fesih edildiğine dair ne sözlü ne de yazılı olarak ihtarname gönderilmediğini, aradan çok geçmeden davalı şirketin dava dışı 3. kişi olan … ile yeni bir bayilik sözleşmesi yaptığını öğrendiğini, müvekkilinin tezgaha getirildiğini, ayrıca müvekkiline ait olan … … plakalı 2 (iki) adet araç ve yine müvekkiline ait olan pos cihazını halen dahi “… – …” adresinde davalı şirketin yeni bayisi olan dava dışı 3. kişi … tarafından kullanılmaya devam ettiğini, dolayısıyla açıklandığı üzere müvekkilinin işlerini titizlikle yerine getirmekte iken müvekkilinin bayilik sözleşmesi davalı yanca usulüne uygun olarak fesih edilmediğini, haricen yapılan araştırmalarda müvekkile gönderilen bayilik sözleşmesi fesih ihtarnamesi’nin dava dışı 3. kişi olan … tarafından tebellüğ edildiği bilgisine ulaşıldığını, fakat hiçbir şekilde ihtarnamenin tarihi ve konusunun tarafınca bilinmediğini, dolayısıyla 02.07.2016 tarihli bayilik sözleşmesi’nin devamının taraflar için çekilmez hale gelmediğinden dolayı davalı şirketin bayilik sözleşmesi’ni haklı nedenle fesih ettiği iddiasının asılsız olduğunu, davalı yanın, dava dışı 3. Kişi olan … ile iş birliği içine girmek suretiyle müvekkilinin haklarını gasp ettiğini, davalı yanca müvekkilinin bayilik sözleşmesinin usul ve yasaya tamamıyla aykırı şekilde fesih edildiğini, dolayısıyla da müvekkilin telafisi imkânsız zararları doğduğunu, bu zararlardan yalnızca 1 (BİR) tanesinin müvekkilinin bayilik sözleşmesi’nin IV. Maddesinin 4. Fıkrası uyarınca davalı yana ödediği 147.500,00 TL’nin haksız yere heba olması olduğunu, davalı şirketin kendisine bayilik sözleşmesinin devam edeceği güvencesiyle yatırılan para dolayısıyla sözleşmenin haksız feshedilmesi gerekçesiyle sebepsiz zenginleştiğini, müvekkilinin 147.500,00 TL’nin geri ödenmesi saikiyle … 20. İcra Dairesi nezdinde 2020/12086 Esas numarasıyla ilamsız icra takibine geçtiğini, fakat davalı yanın bu takibe süresinde lâkin haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini beyanla fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla Davalı/borçlunun haksız itirazının iptaline, Davalı/borçlunun, takip miktarının % 20 sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına çarptırılmasına, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili 23.06.2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil firmanın, … Memba Suları San. Ve Tic. A.Ş. tarafından üretilen … markalı kaynak sularının … ve ilçelerinin bölge bayisi olduğunu, Davacının ise müvekkilinin Dikmen- Öveçler- Sokullu- İlker- Akpınar- Karapınar bölge bayisi olduğunu, taraflar arasındaki bayilik başlangıç tarihi, iddianın aksine 2.7.2016 değil, 3.6.2016 tarihi olduğunu, davacı ile müvekkil şirket arasında ilk olarak 3.6.2016 tarihinde bayilik sözleşmesi yapıldığını, ancak davacının, bu sözleşmeyi kaybettiğini, İl Sağlık Müdürlüğü denetimlerinde ibraz edemediğini, yeni bir sözleşme yapılmasını beyan ve talep ettiği için yeniden davacının sözünü ettiği 2.7.2016 tarihli sözleşmenin yapıldığını davacının, dava dilekçesinin 4.Sayfasında sözü geçen 147.500,00 TL’lik ödeme ile ilgili beyanlarının doğru olmadığını, müvekkili şirket nam ve hesabına, şirket ortağı … hesabına ödenen miktar 147.500,00 TL değil, 83.310,00 TL olduğunu, bu ödemenin sebebini iddianın aksine davacının keşidecisi, müvekkilinin lehdarı olduğu;
– 03.06.2016 keşide tarihli 16.07.2016, 16.08.2016, 16.09.2016, 16.10.2016, 16.11.2016 vadeli toplam 11.000,00 TL bedelli,
-16.12.2016 vadeli, 3.000,00 TL bedelli,
-16.01.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.02.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.03.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.04.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.05.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.06.2017 vadeli, 5.000,00 TL bedelli,
-16.07.2017 vadeli -16.08.2017 vadeli -16.09.2017 vadeli -16.10.2017 vadeli -16.11.2017 vadeli -16.12.2017 vadeli -16.01.2018 vadeli -16.02.2018 vadeli -16.03.2018 vadeli -16.04.2018 vadeli -16.05.2018 vadeli -16.06.2018 vadeli -16.07.2018 vadeli -16.08.2018 vadeli -16.09.2018 vadeli -16.10.2018 vadeli -16.11.2018 vadeli -16.12.2018 vadeli -16.01.2019 vadeli -16.02.2019 vadeli -16.03.2019 vadeli -16.04.2019 vadeli -16.05.2019 vadeli -16.06.2019 vadeli -16.07.2019 vadeli -16.08.2019 vadeli -16.09.2019 vadeli -16.10.2019 vadeli -16.01.2020 vadeli, 5.000.00 TL bedelli, 5.000.00 TL bedelli, 5.000.00 TL bedelli, 5.000.00 TL bedelli, 5.000.00 TL bedelli, 5.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 7.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 9.000.00 TL bedelli, 2.000.00 TL bedelli, bonolar olduğunu, davacının bu ödemelerinin yukarıdaki borçlarından kaynaklanan alacaklar için olduğunu, hatta bonolardan kaynaklanan toplam ödemenin 83.310,00 TL olduğunu, müvekkilinin hala bonolardan 166.690,00 TL alacağı bulunduğunu, davacının, önceleri bayileri olması, bayilik feshedildikten sonrada borç batağında olması ve tahsil kabiliyeti olmaması, gereksiz yere masraf yapmamak sebepleriyle bonolar takip konusu yapılmadığını, Taraflar arasındaki bayilik Sözleşmesinin yasaya aykırı feshedildiği iddiasının doğru olmadığını, davacının, dava dışı … ile ihtilafı ve beyanları müvekkilini bağlamayacağını, müvekkilinin bu ilişkilerde taraf olmadığı ve aralarında ne olup bittiğini de bilmediğini, müvekkili firmanın … Memba Suları San. Ve Tic.A.Ş. tarafından üretilen … markalı kaynak sularının … ve ilçelerinin bölge ana bayisi, davacıda müvekkil firmanın Dikmen-Öveçler-Sokullu-Îlker-Akpınar-Karapınar bölge bayisi olduğunu, Müvekkil firmanın, üretici firma ile yapmış olduğu ana bayilik sözleşmesindeki yükümlülükleri gereğince, düzenli olarak memba sularını almak ve bayileri aracılığıyla bunları tüketiciye ulaştırmak zorunda olduğunu, Davacının da aynı şekilde, işyerini aktif halde bulundurmak, işinin başında bulunmak, özenli bir tacir gibi hareket etmek, düzenli aralıklarla müvekkilinden su almak ve bunları nihai tüketici müşterilerine ulaştırmak zorunda olduğunu, Tacir olan ve müvekkiline karşı bayilik sözleşmesinden doğan yükümlülükleri bulunan davacının 2020 yılı başından itibaren işyerine uğramadığını, işinin başında bulunmadığını, defalarca telefonla aranmasına rağmen telefonlara dönmediğini, işyerine gidildiğinde kendisinin uzun zamandır işyerine gelmediği, işinin başında bulunmadığının görüldüğünü, not bırakılmasına rağmen geriye dönüş yapmadığını, borç batağına düştüğünü, aleyhinde İstanbul 4.İcra Müdürlüğü’nün 2018/41988 E., … 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/11909 E., … 9.İcra Müdürlüğü’nün 2014/11375 E.ve … 3.İcra Müdürlüğü’nün 2019/9144 E. sayılı dosyalarından başka alacaklılarca icra takipleri yapıldığını, ayrıca müvekkili firmanın ortaklarının adına olan grup firmalarından …Nak.Enerji İnş.İth.ve İhr.Tic. Ltd. Şti. adına … plakalı ve … ,,, Su ve Meş.Gıda Paz.Nak.İth.İhr.Tic. Ltd. Şti. adına olan 06 DJ 2781 plakalı araçların bayilik su dağıtım işlerinde kullanmak üzere … öO.Noterliği’nden düzenlenen 4.5.2017 tarih, 18697 ve 18698 yevmiye sayılı sözleşmelerle davacıya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışı yapılan araçların satış bedellerinin ödenmediğini, yine yukarıda arz edilen bonolardan kalan 166.690,00 TL ve gerekse aşağıda arz edilecek olan cari hesaptan kaynaklanan 128.197,08 TL borçlarını müvekkile ödemediğini, tüm bu sebeplerle bayilik sözleşmesi yasaya ve sözleşmenin ilgili hükmü gereğince feshedildiğini, dolayısıyla fesihnamenin haklı sebeplere dayandığını, davacının müvekkiline hala toplamda 294.887,08 TL borcu varken, müvekkiline karşı bu davayı açmış olması kötüniyetli olduğunu gösterdiğini beyanla arz ve izah olunmaya çalışılan ve resen takdir buyurulacak sebeplerle, haksız ve yersiz açılan davanın reddine, dava değerinin % 20’den aşağı olmamak üzere takdir olunacak kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak müvekkilime ödenmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini, müvekkilim adına saygı ile arz ve talep etmiştir.
DELİLLER:
Tarafların ticari defter ve belgeleri, bayilik sözleşmesi, … 20. İcra Dairesi nezdinde 2020/12086 Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve ek raporu, …Bankası kayıtları, tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, haksız feshedildiği ileri sürülen bayilik sözleşmesi dolayısıyla ödenen bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesi için başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemlidir.
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında; taraflar arasında 20/07/2016 tarihli bayilik sözleşmesi düzenlendiğini, davacı tarafça bayilik sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, sözleşme hükümlerine göre davacı tarafça yapılan 147.500,00 TL ödemenin sözleşmenin feshedilmesi nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesinin gerektiğini, bu amaçla … 20. İcra Müdürlüğünün 2020/12086 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf vekili; davacının uzun süre iş yerine uğramadığını, borç batağına düştüğünü, bonolardan dolayı 166.690,00 TL ve cari hesaptan dolayı 128.197,08 TL davacının borçlu olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek üzere takas-mahsup taleplerinin bulunduğunu, taraflar arasında esasen öncelikle 03/06/2016 tarihli bayilik sözleşmesinin yapıldığını, ancak davacının bu sözleşmeyi kaybettiğini ileri sürmesi üzerine bu defa davacının iddia ettiği 02/07/2016 tarihli bayilik sözleşmesinin düzenlendiğini, diğer yönlerden cevap dilekçesinde belirttiği nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davaya konu … 20. İcra Müdürlüğü’nün 2020/12086 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacı … tarafından davalı şirket aleyhine “29/12/2020 tarihli 147.500,00 TL” dayanak gösterilerek toplam 147.500,00 TL asıl alacak için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı tarafça İİK 67.maddesi hükümlerine göre iş bu itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Taraflar arasında bayilik sözleşmesinin bulunduğu, buna göre öncelikle 03/06/2016 tarili daha sonra 02/07/2016 tarihli bayilik sözleşmesinin düzenlendiği, bayilik verenin davalı …Gıda…Ltd Şti., bayinin ise davacı … Ticaret (…) olduğu hususları taraflar arasında ihtilaflı değildir.
Davaya konu icra takibinin de dayanağı olan 02/07/2016 tarihli bayilik sözleşme incelendiğinde; II-Sözleşmenin Konusunun; Davalı …Gıda Su Paz. Dağ. Taah. Tic. Ltd. Şti.’nin hali hazırda pazarladığı … doğal kaynak suyu bölge bayiliği olduğu,
III-Sözleşmenin Süresinin; 02.07.2016 tarihinde yürürlüğe gireceği ve 12.09.2021 tarihinde sona ereceği, tarafların sözleşmenin bitim tarihinden üç ay önce sözleşmeyi yenilemeyeceklerini birbirlerine yazılı olarak bildirmedikleri taktirde sözleşmenin aynı şartlarla beş yıl için yenilenmiş sayılacağı,
IV-Bayilik Bölgesinin Sınırlarının; Bayinin faaliyet ve çalışma bölgesinin Dikmen-Öveçler-Sokullu-İlker-Akpınar-Karapınar olduğu, Şirketçe yapılan inceleme sonucunda şirketin bayiye tanıdığı bayilik bölgesi sınırları içerisinde yeterli dağıtım yapmadığı anlaşıldığında veya şirketin herhangi bir sebeple luzüm görmesi halinde, bu sınırların değiştirilmesi veya aynı işle ilgili olarak başka bayilik veya bayilikler kurulmasının şirketin yetkisinde olduğu, bayinin kendi adına veya ayrı olarak sözleşme konusu iş ile ilgili olarak tali bayilik kurması veya üçüncü şahıslarla bu yolda ortaklık yapmasının şirketin yazılı muvafakatına bağlı olduğu,
V-Bayinin Yükümlülüklerinin; Bayii, şirketin üretim ve pazarlama faaliyetleri kapsamında kalan tüm ürünleri, yalnız ve yalnızca şirketten alacağını, aynı veya benzer ürünleri başka firmalardan almayacağını peşinen kabul ve taahhüt ettiği,
Bayinin sözleşme konusu işi kendisinin yürütmek zorunda olduğu,
VI-Diğer Genel Hükümler;
4- Ödeme, temerrüt faizi ve muacceliyet şartı; Bayinin yukarıdaki maddelere uygun olarak şirketten temin ve tedarik ettiği ürün bedelini şirketin belirlediği biçim ve zamanda ödemekle yükümlü olduğu, Bayiinin işbu sözleşmeden doğan, ürün bedelleri, galon ve ariyet bedelleri ve cezai şart dahil, bilumum borçlarının ödenmesinde temerrüde düştü takdirde, ticari işlere uygulanacak yıllık yasal faizin 3 misli oranındaki sözleşme faizini ve %10 avukatlık ücretini ödeyeceğini, şirkete tanzim, tevdi, ciro ettiği kambiyo senetlerinden veya fatura tarihindeki ödemelerden herhangi birisinin vadesinde ödenmemesi halinde şirket alacağının tamamının muacceliyet kesbedeceğini, hiçbir ihtara ve kanuni merasime hacet kalmaksızın talep edilecek borcu nakden ve defaten ödemeyi kabul ve tahhhüt ettiği,
VII- Teminatın; Bayinin, şirket tarafından kendisine ariyet olarak verilen mallar ile bu sözleşmeden doğmuş doğacak bütün hak ve alacaklarını karşılamak üzere şirketin tespit ettiği cins ve miktardaki teminatı vermeyi kabul ettiği, sözleşmeye bağlı olan teminatın 50.000,00 TL tutarındaki teminat senedi olduğu, cezai Şartın; Sözleşmenin şirket tarafından haklı nedenle feshi veya bayi tarafından haksız nedenlerle feshi hallerinde, bayinin, şirketin yapmış olduğu masrafları, uğradığı zarar ziyanı, mahrum kaldığı karı ve ayrıca 50.000,00 TL tutarındaki cezai şartı ödemeyi kabul ettiği şeklinde olduğu,
– VII.maddesinin 4. Fıkrasının; “… Bayi yukarıdaki maddelere uygun olarak şirketten temin ve tedarik ettiği ürün bedelini şirketin belirlediği biçim ve zamanda ödemekle yükümlüdür… ” şeklinde olduğu anlaşılmaktadır.
Diğer taraftan, davalı şirket tarafından davacıya gönderilen … 68. Noterliğinin 07/10/2020 tarih ve 32090 yevmiye nolu ihtarnamesinde; ” … şirketimiz ile aranızda akdedilen 02.06.2016 tarihli bayilik sözleşmesi ile şirketimizin Dikmen bayiliğini üstlenmiş bulunmaktasınız.
Ancak 9 aya yakın zamandır bayilik işyerine uğramadığınız, işinizin başında durmadığınız, işlerinize gerekli özeni göstermediğiniz, defalarca aramamıza rağmen telefonlarımıza çıkmadığınız, cevap vermediğiniz, şirketimizle yaklaşık 9 aydır şifai olarak irtibat kurmadığınız gibi işlemiş faizler hariç 128.197,08 TL birikmiş borcunuzu da ödememiş bulunmaktasınız.
Bu nedenlerle sözleşmenin VII-2 maddesi gereğince iş bu ihtarnamemizle bayilik sözleşmeniz feshedilmiştir. Sözleşmeden doğan 128.197,08 TL asıl alacak, işlemiş faizleri ve sözleşmenin VII-3 maddesi gereğince tahakkuk eden ve edecek olan tazminat ve cezai şart alacaklarımız saklıdır. İhtar Olunur… ” şeklinde olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; sözleşmenin feshinin haksız olup olmadığı, davacı tarafça sözleşme hükümlerine göre ne miktar ödeme yapıldığı, davacının sözleşme koşullarını ihlal edip etmediği, fesih nedeniyle yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme koşullarına göre davalıdan talep edilip edilemeyeceği noktasında toplanmaktadır.
Taraflara ait ticari defter ve belgeler ile dosya kapsamında yer alan deliller incelenmek suretiyle rapor düzenlenmek üzere dosya Mali Müşavir ve Nitelikli Hesap Bilirkişisine tevdi edilmiş olup 05/09/2022 tarihli kök rapor ile 26/11/2022 tarihli ek rapor dosya arasına alınmıştır. Raporlar incelendiğinde; davalı tarafından davacıya 25.07.2016-07.10.2020 tarihleri arasında düzenlenen faturaların toplam 1.311.011,47 TL olduğu, davacı tarafından davalı şirkete yapılan ödemelerin 1.167.289,31 TL olduğu, davacının davalı şirket yetkilisi …’e perdeypey olmak üzere gönderdiği miktarın 77.800,00 TL olduğu, davacının dava tarihi itibariyle davalı şirkete 143.722,16 TL borcunun bulunduğu, davalı şirket yetkilisi … hesabına gönderilen tutarların toplamı olan 77.800,00 TL’nin bu tutardan düşülmesi halinde dahi 65.922,16 TL borcunun kaldığı, davacının davalıdan alacağının bulunmadığının belirlendiği görülmüştür.
Buna göre somut olay değerlendirildiğinde; davacı taraf her ne kadar bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek davalıya yapmış olduğu bedelin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesini talep ettiği;
*Davalı …Gıda Su Paz. Dağ. Taah. Tic. Ltd. Şti. tarafından; davacı …’a gönderilen … 68. Noterliğinin 32090 yevmiyesinde kayıtlı 07.10.2020 tarihli ihtarname ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin VII maddesinin 2. Fıkrası gereğince feshedildiğinin bildirildiği, davalının davacıya gönderdiği iş bu noter ihtarnamesinde fesih sebebi olarak ileri sürdüğü “bayilik işyerine uğramadığınız, işinizin başında durmadığınız, işlerinize gerekli özeni göstermediğiniz, defalarca aramamıza rağmen telefonlarımıza çıkmadığınız, cevap vermediğiniz, şirketimizle yaklaşık 9 aydır şifai olarak irtibat kurmadığınız” şeklindeki iddialarını ispatlar nitelikte dosya kapsamında herhangi bir delil bulunmadığı,
*Ancak, fesih sebebi olarak ileri sürdüğü “davacı bayinin ödenmemiş birikmiş borcunun olduğu” hususunun ise alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği,
*Taraflarca sunulan bayilik sözleşmelerinin 4.maddesinde “Bayi yukarıdaki maddelere uygun olarak şirketten temin ve tedarik ettiği ürün bedelini şirketin belirlediği biçim ve zamanda ödemekle yükümlüdür. ” denilmekle, herhangi bir ödeme vade belirlenmediği gibi, davalı tarafından fesih öncesi davacının temerrüdüne ilişkin dosyada bilgi ve belge bulunmadığı,
*Davalı tarafından davacıya 25.07.2016-07.10.2020 tarihleri arasında düzenlenen faturaların toplam 1.311.011,47 TL olduğu, davacı tarafından davalı şirkete yapılan ödemelerin 1.167.289,31 TL olduğu, ayrıca davacının bayilik sözleşmesinin devam edeceği inancıyla sözleşmenin IV. Maddesinin 4. Fıkrası uyarınca davalı şirket yetkilisi … hesabına perdeypey olmak üzere gönderdiği miktarın 77.800,00 TL olduğu, buna göre davacının 2000 yılından 2001 yılına devreden 143.722,16 TL borcunun bulunduğu, davalının takas mahsup talebi de dikkate alındığında; davalının davacıya borcunun bulunmadığı, bilakis 66.922,16 TL alacağının olduğu, bu nedenle davacının talebinin haklı olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak ispatlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
3-2-Alınması gereken 80,70-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 1.781,44-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.700,74-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 23.125,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
7-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın REDDİNE karar verilmiş olması nedeniyle DAVACIDAN alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesi 22.H.D.’nde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.20/12/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸