Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/246 E. 2022/914 K. 26.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/246 Esas – 2022/914
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/246 Esas
KARAR NO : 2022/914

HAKİM :…
KATİP : …

ASIL (BOZMA ÖNCESİ 2018/670 ESAS) DOSYADA:
DAVACILAR : …

DAVALI :…
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 21/05/2013

BİRLEŞEN …4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NİN 2013/383 ESAS 2014/156 KARAR SAYILI DOSYASINDA;
DAVACILAR…

DAVALILAR …
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 04/03/2014

KARAR TARİHİ : 26/12/2022
G.KARAR YAZIM TARİHİ : 29/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Asıl dosyada davacı vekili; davacıların eşi ve babaları müteveffa polis memuru …’un 03/11/2012 tarihinde davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın desteklerinin trafik kontrolü yapmakta iken çarpması sonucu ölümüne sebep olduğunu, bu nedenle davacıların eş ve babalarının desteğini kaybettiklerini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik … için 2.000,00.-TL maddi, …için 2.000,00.-TL maddi, … için 2.000,00.-TL maddi olmak üzere toplam 6.000,00.-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizleri ile birlikte davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen dosyada davacı vekili; müvekkil Turgut ve Fındık’ın oğulları ve Fırat ile Demet’in erkek kardeşleri …’un …Emniyet Müdürlüğünde polis memuru olarak çalışmakta iken 03/11/2012 tarihinde gece 22:00 sularında uygulama yapmakta bulundukları Elazığ-Sivrice Karayolu Sivrice Sapağı mevkiinde davalılardan … … ve Sanayi Ticaret Ltd Ştine ait … plaka sayılı kamyonun kendilerine çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, bu nedenle ölenin yakınları müvekkillerinin mağdur olduklarını, büyük üzüntüler yaşadıklarını belirterek ölenin babası …yönünden 5.000,00.-TL maddi ve 40.000,00.-TL manevi tazminatın, ölenin annesi … için 5.000,00.-TL maddi ve 40.000,00.-TL manevi tazminatın, ölenin erkek kardeşi … yönünden 15.000,00.-TL manevi tazminatın, ölenin kız kardeşi yönünden 15.000,00.-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren avans faizi ile davalılardan tahsiline, tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Asıl dosyada davalı… Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak davacıların ikametgah adresinin ve kazanın meydana geldiği yerin …olması nedeniyle davaya bakmakla yetkili mahkemenin …Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesini, … plakalı aracın davalı sigorta şirketine ZMMS (trafik) sigortası ile sigortalı olduğunu, kazada hayatını kaybeden …’un var ise müterafik kusurunun incelenmesi gerektiğini, davacı tarafın yaşlarının, var ise çalışmalarının ve buna benzer tazminat miktarında etken olacak bilgilerin dava dilekçesinde belirtilmediğini, bu hususun sigortadan sorulmasını, müteveffanın ölümü nedeniyle sigortadan bir aylık bağlanıp bağlanmadığı hususunun araştırılmasını, kazaya karışan sürücünün alkol raporu alınmadığını, alkol raporunun ve ehliyet suretinin emniyetten sorulmasını, kazada yaralanan ve hayatını kaybedenlerin sayısı dikkate alındığında sigorta teminatının üzerinde tazminat olabileceğinden garameten hesaplama yapılması gerektiğini, bu hususunda dikkate alınmasını belirtmiş ve davanın reddini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı… Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazası nedeni ile Ankara 2.Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını ve davaların birleştirilmesini istemiştir.
Birleşen dosyada davalı … … … Ltd.Şti.vekili cevap dilekçesinde özetle; 03/11/2012 tarihinde gece 22:00 sularında …Sivrice Kara Yolu Sivrice Sapağı mevkiinde KOM ekiplerince yapılan kontrol sırasında davalı şirkete ait … plakalı olup, sürücüsü … sevk ve idaresindeki aracın uygulama yapan ve davacıların murisi olan …’a çarpması sonucunda ölümüne yol açtığı, ancak yapılan uygulama sırasında EGM’nin 14/11/2012 tarihinde yayınladığı genelge hükümlerine, kontrol ve kurallara emniyet yetkililerinin uymadığını, kontrol / uygulama noktası olarak seçtikleri yerin gece görüşünün olmadığını, kavşak olduğunu, kavşakta hiçbir aydınlatmanın bulunmadığını ve geçme yasağının olduğu kör bir nokta olduğunu, böyle bir noktada uygulama yapılamayacağını, işaretlemenin doğru yapılmadığını, kontrol yapan emniyet görevlilerinin kontrolünü yaptıkları aracın duruş istikametine göre aracın sağında olmaları gerektiği halde tüm görevlilerin yolda olduğunu, ayrıca emniyete ait 23 A 0542 plakalı aracın yola taşkın bir şekilde durduğunu, davalıya ait söz konusu aracın en son olarak çarptığı araç olarak belirtilen 60 DF 652 plakalı vasıtanın yolun sağında kontrol amaçlı durdurulduğunu, davacı şirkete ait söz konusu aracın olay günü bakıma alındığını, gerekli bakımlarının yapıldığını, müvekkilinin gerekli tüm yükümlülüklerini zamanında yerine getirdiğini, kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, kazanın meydana gelmesinde açık ve ağır kusurun emniyet yetkililerinde olduğunu, … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, ATK raporu, maaş bordrosu, …CBS’nin 22/08/2013 tarih ve 2012/15155 Sor. Numaralı 2013/6177 K. Numaralı kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, asıl ve birleşen dosyada; 03/11/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle kazada desteğini kaybeden davacıların maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.
Asıl dosyada (Bozma öncesi 2013/354 E.); davacılar Sibel, … ve …tarafından davalı… Sigorta A.Ş.’ye karşı, söz konusu trafik kazası nedeniyle desteğini kaybeden davacılar tarafından 2.000,00’er TL destekten yoksun kalma maddi tazminat talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır.
Birleşen …4.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/383 esas 2014/156 karar sayılı dosyasında ise; davacılar Turgut, Fındık, Fırat ve …tarafından davalılar… Sigorta A.Ş. ve … ……. Ltd. Şti.’ne karşı; müteveffanın babası …yönünden 5.000,00.-TL maddi ve 40.000,00.-TL manevi tazminatın, annesi … için 5.000,00.-TL maddi ve 40.000,00.-TL manevi tazminatın, kardeşi … yönünden 15.000,00.-TL manevi tazminatın ve kardeşi yönünden 15.000,00.-TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama neticesinde 16/03/2015 tarih ve 2013/354 E. 2015/147 K. Sayılı kararı ile dava konusu uyuşmazlıkta yetkili mahkemenin …Asliye Hukuk Mahkemesi olması nedeniyle yetkisizlik kararı verilmiş, verilen kararın davacılar vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 17. H.D.’nin 26/04/2018 tarih ve 2017/1317 E. 2018/4550 K. Sayılı ilamı ile; ”…Davacılar vekili; meydana gelen kazada müvekkillerinin desteğinin öldüğünü açıklayıp, asıl davada aracın trafik sigortacısından, birleştirilen davada aracın maliki ile trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunmuştur.
Davalı …Sigorta A.Ş. vekili asıl davaya verdiği cevap dilekçesi ile yetki itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir.
Birleştirilen davada davalılar, davanın esastan reddini savunmuşlardır.
Mahkemece; iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; dava konusu uyuşmazlıkta yetkili mahkemenin birleşen dosya bakımından da …Asliye Hukuk Mahkemeleri (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yetkili olduğundan mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine dosyanın …Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 110. maddesi ile ZMSS Genel Şartlarının C.7. maddesinde, motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davaların sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi, kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, kaza Elazığ’da vuku bulmuş, davacının adresi de İzmir’dir. Davalı sigorta şirketinin davanın açıldığı Ankara ilinde Bölge Müdürlüğü bulunduğu anlaşılmıştır. Davacı vekilinin davayı, sigortacının bir acenteden daha yetkili organı olan Ankara Bölge Müdürlüğünün bulunduğu Ankara’da açtığı, birleştirilen davada davalılarca yetki itirazında da bulunulmadığı gözetilerek (HGK’nun 30.4.2013 gün ve 2013/17-2099 esas, 2014/572 karar sayılı ilamı uyarınca) asıl davada yetki itirazının reddi ile asıl ve birleştirilen davada işin esasına girilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,…” gerekçesi ile bozma kararı verilmesi üzerine dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilerek, yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce Yargıtay bozma ilamına aynen uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda, 04/12/2018 tarih ve 2018/670 E. 2018/916 K. Sayılı kararı ile; ”…A-Mahkememizin iş bu (bozma öncesi 2013/354 Esas sayılı asıl dava) dosyası bakımından;
1-Maddi tazminat talebi bakımından; davanın kabulü ile; davacılar … için 2.000,00 TL, …için 2.000,00 TL ve … için 2.000,00 TL olmak üzere toplam 6.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine,
a) Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına,

B-Birleşen …4.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/383 Esas sayılı dosyası bakımından;
1-Maddi tazminat talebi bakımından; davanın kabulü ile; davacılar …için 5.000,00 TL, … için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın olay tarihi olan 03.11.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (davalı sigorta şirketi için dava tarihinden yasal faiz uygulanmak ve poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla) adı geçen davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin maddi tazminat haklarının saklı tutulmasına,
2-Manevi tazminat talebi bakımından; davanın kısmen kabulü ile; davacılar …için 20.000,00 TL, … için 20.000,00 TL, davacı … için 10.000,00 TL, …için 10.000,00 TL olmak üzere toplam 60.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 03.11.2012 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı … … San. Tic. Ltd. Şti.’nden alınarak adı geçen davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat isteminin reddine,
3- a)Maddi tazminat talebi bakımından; davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduklarından AAÜT uyarınca ayrı ayrı belirlenen ve davacı …için 2.180,00 TL, Fındık için 2.180,00 TL olmak üzere vekalet ücretlerinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara verilmesine,
b)Manevi tazminat talebi bakımından; davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca ayrı ayrı belirlenen (kabul ve red oranına göre) davacı …için 2.400,00 TL, Fındık için 2.400,00 TL; Fırat için 2.180,00 TL, Demet için 2.180,00 TL vekalet ücretlerinin davalı ……Ltd.Şti’nden alınarak davacılara verilmesine,
c)Manevi tazminat talebi bakımından; davalı ……Ltd.Şti kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen( kabul ve red oranına göre) vekalet ücretlerinin (davacı …’dan 2.400,00 TL, …’dan 2.400,00 TL; …’dan 2.180,00 TL, …’dan 2.180,00 TL alınmak sureti ile) davacılardan alınarak davalı şirkete verilmesine,…” şeklinde karar verilmiş olup, karara karşı temyiz yoluna başvurulmuştur.
Kararı inceleyen Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 12/11/2020 tarih ve 2019/2648 E. 2020/6951 K. Sayılı kararı ile; ”Asıl davada davacılar …, …, … vekili, davalıya trafik sigortalı araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada müvekkillerinin desteği olan eş/babalarının öldüğünü açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile her bir davacı için 2.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Birleştirilen davada davacılar …, …, …, …vekili, davalıların işleteni ve trafik sigortacısı olduğu araç sürücüsünün kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada müvekkillerinin desteği oğul/kardeşlerinin öldüğünü açıklayıp fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile desteğin geride kalan annesi ve babası için ayrı ayrı 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile ayrı ayrı 40.000,00 TL manevi tazminatın, desteğin kardeşleri için ayrı ayrı 15.000,00 TL manevi tazminatın avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamı, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; asıl davada her bir davacı için 2.000,00 TL maddi tazminatın tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, birleştirilen davada desteğin anne-babası için ayrı ayrı 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının yasal faiz ile tahsiline, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasına, manevi tazminat yönünden desteğin anne-babası için ayrı ayrı 20.000,00 TL manevi tazminatın, kardeşleri için ayrı ayrı 10.000,00 TL manevi tazminatın yasal faiz ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, asıl davanın davacılar vekili ile birleştirilen davanın davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
1-Davacılar vekilleri asıl ve birleştirilen davada, meydana gelen kazada desteğin öldüğünü açıklayıp tazminat talebinde bulunmuşlar, mahkemece, davacıların tazminat haklarının kapsamının belirlenmesi amacı ile kusura ve tazminata ilişkin rapor alınmış, raporların taraflara tebliği üzerine davacılarca raporlara itiraz edilmiş, mahkemece davacıların itirazları karşılanmaksızın 16.03.2015 tarihli karar ile dava dilekçelerinin yetkisizlik nedeni ile reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine Dairece 26.04.2018 günlü karar ile mahkemenin yetkili olduğundan işin esasına girilerek karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılamada tarafların raporlara itirazları giderilmeksizin, yapılan itirazlar karar yerinde tartışılmaksızın ve davacılara maddi tazminat miktarlarını ıslah etme imkanı tanınmaksızın ilk celsede davaya son verilerek hüküm kurulmuştur.
22.07.2020 yürürlük tarihli 7251 sayılı Kanun ile değişen 6100 sayılı HMK’nın 177/2.maddesinde; “Yargıtayın bozma kararından veya bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararından sonra dosya ilk derece mahkemesine gönderildiğinde, ilk derece mahkemesinin tahkikata ilişkin bir işlem yapması halinde tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabilir. Ancak bozma kararına uymakla ortaya çıkan hukuki durum ortadan kaldırılamaz.” düzenlemesine yer verilerek bozmadan sonra ıslah yapılabileceği düzenlenmiştir.
Buna göre mahkemece yapılacak iş tarafların raporlara itirazları da değerlendirilerek gerektiğinde bilirkişiden ek rapor alınmak veya hükmün gerekçesinde tartışılmak suretiyle itirazlar giderilerek ve 7251 sayılı Kanun ile değişen 6100 sayılı HMK’nın 177/2.maddesi ile, Yargıtayın bozma kararından sonra tahkikata ilişkin bir işlem yapılması halinde, tahkikat sona erinceye kadar da ıslah yapılabileceğine dair açık düzenleme yapıldığı gözetilerek davacılara ıslah imkanı tanınmak ve hasıl olacak sonuca göre bir karar vermek üzere hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
Birleştirilen davada davacılar … ve …vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, desteğin geride kalan kardeşleri davacı … ve …lehine hükmedilen manevi tazminat yönünden 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 47.maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davacılar … ve …vekilinin manevi tazminata yönelik bu davacılar yönünden temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleştirilen davada davacılar … ve …vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
3-Borçlar Kanunu’nun 47. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacıca göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı , olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması ve buna göre manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. (HGK 23/06/2004, 13/291-370)
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında,
Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkındaki hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K’nun 4.maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nesafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar …ve … lehine takdir olunan manevi tazminatın “bir miktar az” olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.
Kabule göre de;
Birleştirilen davada davacılar vekilince hükmedilecek tazminatlara avans faizine karar verilmesi talep edilmiş, mahkemece yasal faize karar verilmiştir, oysa zarara neden olan araç kamyon olup, araç maliki olan şirketin ticari faaliyeti sırasında kaza gerçekleştiğine göre faiz türü olarak avans faizine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar … ve …vekilinin manevi tazminata yönelik temyiz itirazlarının reddine, 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davacılar …, …, … vekilinin ve birleştirilen davada davacılar …, …, …, …vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile 3 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar …ve … vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,” gerekçesi ile bozma kararı verilmesi üzerine, dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına aynen uyularak, yargılamaya devam edilmiştir.
Yargıtay bozma ilamı gereğince, tarafların bilirkişi raporlarına yönelik itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla dosya kusur yönünden bilirkişi …’e tevdi edilmiş olup, alınan 29/07/2022 tarihli kusur raporuna göre kazanın meydana gelmesinde … plaka sayılı araç sürücüsü dava dışı müteveffa …’in % 100 oranında kusurlu olduğu, diğer kişi, kurum ve sürücülerin kural ihlalinin görülmediğinin belirlendiği görülmüştür.
Yine, aktüer bilirkişi …’a dosya tevdi edilerek, 28/03/2022 tarihli ek rapor dosya arasına alınmıştır. Ek rapora göre, asıl dosyada davacı …’un 119.321,99-TL, …’un 14.552,88-TL ve …’un 25.283,30-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat talep hakkının bulunduğu, birleşen dosyada ise …’un 44.673,10-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat talep hakkının olduğu belirlenmiş olup, söz konusu ek raporlar mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Yargılama sırasında, birleşen dosya davacılarından …’un 14/12/2020 tarihinde vefat ettiği, İzmir … SHM’nin 25/01/2021 tarihli ve 2021/77 – 80 E. K. Sayılı kararı ile; mirasçılarının mirası reddettikleri, bu hususta verilen kararın 19/02/2021 tarihinde kesinleştiği görülmekle, Mahkememizce 22/11/2022 tarihli celsenin 4 nolu ara kararı gereğince …bakımından davanın iş bu dosyadan tefriki ile yeni bir esasa kaydına karar verilmiştir.
Birleşen dosya da davacı … vekili tarafından sunulan 27/05/2021 tarihli ıslah dilekçesi ile adı geçen davacı yönünden maddi tazminat talebi 40.521,14-TL üzerinden ıslah edilmiş, davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın 13.404,46-TL olduğu belirtilmiş olup, ıslah dilekçesi taraflara tebliğ edilmiştir.
Asıl dosyada, davacılar vekili tarafından sunulan 14/11/2022 tarihli ıslah dilekçesinde; davacı … için 119.221,99-TL, …’un 14.552,88-TL ve …’un 25.283,30-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat talebinde bulunulduğu görülmüş olup, ıslah dilekçesi diğer taraflara tebliğ edilmiştir.
Tüm bu veriler, alınan ek bilirkişi raporları, Yargıtay bozma ilamı, ıslah dilekçeleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;
1-Mahkememizin iş bu asıl dosyasında (Bozma Öncesi : 2018/670 E.); 03/11/2012 tarihinde dava dışı sürücü … sevk ve idaresinde olup, davalı … …… Ltd. Şti.’ne ait olan ve ZMMS poliçesi… Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen … plaka sayılı mikser kamyon ile …istikametinden Diyarbakır istikametine doğru seyretmekte iken olay mahalli kavşağa geldiğinde direksiyon hakimiyetini kaybedip, Sivrice istikametine doğru park halinde bulunan 23 A 0542 plaka sayılı resmi otonun sol ön kısmına çarptığı, akabinde kontrolden çıkan mikser kamyonun yolun sol tarafında Diyarbakır ilinden geliş istikametinde uygulama yapan polis kontrol noktasına doğru durdurulup bekletilen 3 araçtan öndeki 23 HD 601 plaka sayılı kurtarma aracı ve üzerinde arızalı olan … plakalı aracın sol yan kesimi ile kurtarma aracının arkasında bulunan … plaka sayılı kamyonetin sağ ön kısımlarına çarptıktan sonra en arka kısmında duran … plaka sayılı kamyonun sağ ön ve sağ arka kısımlarına çarptığı, akabinde sol tarafta kalan toprak alana aracın devrilmesi sonucunda mikser kamyon sürücüsü ile kontrol amaçlı uygulama yapan polis memurları …, … ve çekici sürücüsü …’in ölümü ile sonuçlanan, maddi hasarlı, yaralamalı, ölümlü trafik kazasının meydana geldiği, kazada vefat eden polis memuru …’un asıl dosya davacılarından …’un eşi, … ve …’un ise babaları olduğu, birleşen dosya davacısı …’un ise oğlu olduğu, Mahkememizce alınan 29/07/2022 tarihli olup, bilirkişi … tarafından düzenlenen kusur raporuna göre; dava dışı müteveffa sürücü …’in, gece vaktinde, yüklü aracıyla seyri sırasında daha dikkatli ve tedbirli davranmamakla, yönetimindeki aracın hızını, aracın yük ve teknik özellikleri ile görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamakla, dikkatsiz ve tedbirsizliği nedeni ile direksiyon hakimiyetini kaybedip sebebiyet verdiği olayda, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun; Madde 52/a (Sürücüler; Kavşaklara yaklaşırken,dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak, zorundadırlar.), Madde 52/b (Hızlarını, kullandıkları aracın yük ve teknik özelliğine, görüş, yol, hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak, zorundadırlar.) kurallarını ihlalle meydana gelen olayda tamamen kusurlu olduğu, olaya karışan diğer araç sürücülerinin, polis memurlarının ve diğer yayaların meydana gelen olayda kusursuz oldukları hususunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Öte yandan, alınan aktüer bilirkişinin ek raporuna göre de; asıl ve birleşen dosyadaki davacıların talep edebileceği maddi tazminat miktarları belirlenmiş olup, buna göre asıl dosyada; davacı … için 119.221,99-TL, …’un 14.552,88-TL ve …’un 25.283,30-TL, birleşen dosyada ise davacı … yönünden 44.673,10-TL destekten yoksun kalma maddi tazminat hakkının bulunduğu, birleşen dosyada davalı sigorta şirketinin poliçe limiti olan 13.404,46-TL yönünden sorumlu olduğu anlaşılmakla; asıl ve birleşen dosyanın adı geçen davacıları yönünden belirlenen bu miktarlar yönünden maddi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
Öte yandan, birleşen dosyada davacı …’un manevi tazminat talebi bakımından ise; olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de gözönünde tutularak, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde davanın 30.000,00-TL üzerinden kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.
Diğer yandan, davacılar … ve …tarafından açılan manevi tazminat davası bakımından mahkememizce verilen 04/12/2018 tarih ve 2018/670 – 916 E. K. Sayılı kararın Yargıtay tarafından bozma konusu edilmemiş olması nedeniyle kesinleştiği hususunun tespitine, ayrıca davacı …yönünden ise davanın işbu dosyadan tefrik ederek, yeni bir esasa kaydına karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
A)Mahkememizin iş bu asıl (Bozma Öncesi : 2013/354 E. Sayılı) dosyası bakımından;
a)Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası bakımından davanın KABULÜ ile; Toplam 119.221,99-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
b)Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası bakımından davanın KABULÜ ile; Toplam 25.283,30-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
c)Davacı …tarafından açılan maddi tazminat davası bakımından davanın KABULÜ ile; Toplam 14.552,88-TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
d)Alınması gereken 10.865,26-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 102,47-TL peşin harç ile ıslah ile alınan 2.615,56-TL olmak üzere toplam 2.718,03-TL harcın mahsubu ile bakiye 8.147,23-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
e-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 2.718,03-TL harcın davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
f-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 24.858,73-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
g)Asıl dosyada davacılar tarafından yapılan 2.081,22-TL yargılama giderinin davalı sigorta şirketinden alınarak davacılara VERİLMESİNE,
h)Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,

B)Birleşen …4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2013/383 E. Sayılı dosyası bakımından;
a)Davacı … tarafından açılan maddi tazminat davası bakımından davanın KABULÜ ile; 40.521,14-TL maddi tazminatın olay tarihi olan 03/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak (Davalı… Sigorta A.Ş. için dava tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak ve garameten paylaştırma yapılmak suretiyle 13.404,46-TL ile sınırlı olmak kaydıyla) adı geçen davacıya VERİLMESİNE,
b)Davacı … tarafından açılan manevi tazminat davası bakımından; davanın kısmen KABULÜ ile; Davacı … için 30.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihi olan 03/11/2012 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı … … Sanayi… Ltd. Şti.’nden alınarak adı geçen davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
c)Birleşen dosya bakımından maddi tazminat yönünden; alınması gereken 2.768,00-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 409,90-TL harç ve ıslah ile alınan 138,40-TL olmak üzere toplam 548,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.219,70-TL harcın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
d)-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 548,30-TL harcın davalılardan alınarak davacı …’a VERİLMESİNE,
e) Manevi tazminat yönünden alınması gereken 2.049,30 TL harcın davalı … ……Ltd.Şti.’ nden alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
f)Birleşen dosyada maddi tazminat talebi bakımından; davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin tüm davalılardan alınarak davacı …’a VERİLMESİNE,
g)Birleşen dosyada manevi tazminat talebi bakımından; davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalı … … …Ltd.Şti.’nden alınarak davacı …’a VERİLMESİNE,
h)Birleşen dosyada manevi tazminat talebi bakımından; reddedilen kısım yönünden davalı … …… Lti. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacı …’tan alınarak davalı … …… Ltd. Şti.’ne VERİLMESİNE,
ı)Davacı …yönünden davanın iş bu dosyadan tefrik edildiği hususunun TESPİTİNE,
i)Davacılar … ve …tarafından açılan manevi tazminat davası bakımından mahkememizce verilen 04/12/2018 tarih ve 2018/670 – 916 E. K. Sayılı kararın Yargıtay tarafından bozma konusu edilmemiş olması nedeniyle kesinleştiği hususunun TESPİTİNE,
k)Davacı tarafça yapılan 1.031,50-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 903,40TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı …’a VERİLMESİNE, bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
l-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/12/2022

Katip…
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır