Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/14 E. 2021/539 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/14 Esas – 2021/539
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/14 Esas
KARAR NO : 2021/539

HAKİM :… …
KATİP :…

DAVACI :…
VEKİLİ : Av….
DAVALI :…
VEKİLİ : Av…

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından İzmir …. ATM’ye hitaben verilen dava dilekçesinde özetle; Davalı aleyhine, müvekkil şirket tarafından İzmir 16.İcra Müdürlüğü’nün 2019/12437E dosyası ile 7 Örnek icra takibi başlatıldığını, davacı şirketin İzmir’de kurulu olmasına rağmen Muğla, Marmaris ve bu bölgede hazır beton satarak faaliyetlerini sürdürdüğünü, Davalı müvekkilden yaklaşık bir yıl öncesinden beri çeşitli zamanlarda çeşitli miktarlarda hazır beton satın aldığını, davacı betonlarını davalının gösterdiği yerlere döktüğünü ve faturalar düzenlendiğini, davalının müvekkil tarafından teslim edilen betonlar mukabilinde düzenlenen faturalara itiraz etmediklerini, TTK 21.md gereğince davalının açıkça itiraz etmediğinden fatura içeriğini kabul ettiğini, Betonların davalıya irsaliyeler mukabilinde teslim edildiğini, malların teslimi konusunda herhangi bir itilaf olmadığını, Davalı tarafından iş bu ticari alım satımlardan dolayı bir takım ödemeler de yapıldığını fakat davalının bakiye 5.471,75-TL yi ödemediğini, Davalının faize yapmış olduğu itirazı da kabul etmediklerini belirterek İzmir ….İcra Müdürlüğü’nün 2019/12437E sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptali ile takibin devamına müvekkilin davalı taraftan 5.471,75-TL ve faiz alacağının olduğuna , %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak tarafımıza verilmesine , masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.

CEVAP:
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davanın Vergi Mahkemesinde İkame Edilmesi Gerektiğini, Davanın Görevsizlik Nedeniyle Dava Şartı Yokluğundan Reddini, konusunun 117 No.lu Katma Değer Vergisi Genel Tebliğ’inin oluşturduğu dikkate alındığında, davanın vergi mahkemesinde ikame edilmesi gerektiğini, bu kapsamda haksız ve hukuka aykırı gerekçelerle huzura getirilmiş davanın görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddini yetkisiz icra dairesinde usulsüz takip başlatıldığını, takibin geçersiz olduğunu davacının, İfa Ettiği İşin KDV Tevkifatı Kapsamında Olduğunu Bilmesine Rağmen İlgili Tevkifatı Yapmadığını, Hukuka ve Usule Aykırı Faturaları Tanzim ettiğini, Davacının Talep Ettiği Bedelin, Mevzuata Uygun Olarak Yapılan Tevkifat Bedeli Olup, Müvekkilin Davacıya Herhangi Bir Borcu Bulunmadığını, baraj inşaatı işleri, 2/10 oranında KDV tevkifatına tabi olup, inşaat taahhüt işi kapsamında yapılan her türlü hizmet alımında tevkifat yapılması yasal bir zorunluluk olduğunu belirterek Haksız ve hukuka aykırı davanın öncelikle görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, Hukuki dayanaktan yoksun davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine, mahkeme aksi kanaatte olunması halinde ise esastan reddine, davacı, müvekkil şirket aleyhine haksız ve kötü niyetli takip başlatığından, davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali istemlidir.
İzmir …. ATM tarafından yapılan yargılama sonucunda, 13/10/2020 tarih ve 2019/564 E. 2020/610 K. Sayılı kararı ile yetkisizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize gönderilmesi üzerine yukarıdaki esasa kaydedilerek, yargılamaya devam edilmiştir.
Dava dilekçesi ve ön inceleme duruşmasındaki beyanlar birlikte incelendiğinde, davalı tarafın dava dışı kurumdan almış olduğu ihale kapsamında üstlendiği yükümlülüğü yerine getirmek üzere davacıdan hazır beton satın almış olduğu. bu ilişki çerçevesinde taraflarca 05/12/2018 tarihli hazır beton sözleşmesi imzalandığı sözleşme konusu ürünlerin davacı tarafından davalıya tesliminin yapıldığı konularında taraflar arasında bir uyuşmazlık olmamakla birlikte takip konusu faturanın taraflar arası ilişkide KDV tevkifatının kararlaştırılıp kararlaştırılmadığı, kararlaştırılmamış ise bunun yasal mevzuat gereği zorunlu tevkifata tabi olup olmadığı, KDV tevkifatının yapılmasının anlaşılması halinde ise bundan kimin sorumlu olduğu, fatura içeriğinin taraflar arasındaki imzalanan sözleşme çerçevesinde tanzim edilip edilmediği, bu faturanın içeriğinin davalı tarafa sunulup sunulmadığı ve faturanın davalı tarafça teslim alınıp alınmadığı, davalı tarafça vergi dairesine bildirim yapılıp yapılmadığı konularında yapılacak araştırma neticesinde açılan itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 07/06/2021 tarihli celsede 3,4,5 numaralı ara kararlar ile dosya kapsamında yer alan deliller ile tarafların da ticari defter ve belgeleri incelenmek suretiyle, dosyanın Mali Müşavir bilirkişiye tevdine ve bilirkişi raporu alınmasına, bilirkişi gideri olarak 800,00-TL ücret takdiri ile bu bedeli yatırmak üzere davacı tarafa HMK’nın 324. Maddesine göre 2 haftalık kesin süre verilerek, duruşmanın 21/09/2021 tarihine bırakıldığı, davacı tarafça ara kararlar gereğince 2 haftalık kesin sürede ve duruşma tarihine kadar da bilirkişi ücretinin yatırılmadığı, davalı tarafça da 21/09/2021 tarihli celsede bilirkişi ücretini yatırmak istemediğinin beyan edildiği, bu nedenle tarafların bilirkişi deliline başvurmaktan vazgeçmiş sayılmalarına ve dosya kapsamında yer alan diğer delillere göre durumun değerlendirilmesine karar verilmiştir.
Buna göre, tüm dosya kapsamı ve deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davacı tarafça davalı aleyhine İzmir …. İcra Müdürlüğünün 2019/12437 E. Sayılı dosyası ile 21/02/2019 vadeli 4.118,34-TL bedelli 21/03/2019 vadeli ve 07/03/2019 vade tarihli 1.027,47-TL bedelli 3 adet fatura alacağı için toplam 6.054,31-TL alacak için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, buna ilişkin ödeme emrinin borçluya 16/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 7 günlük yasal süre içerisinde 19/09/2019 tarihinde borca itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı tarafça İİK’nın67. Maddesi hükümlerine göre 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde işbu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı taraf, her ne kadar icra takibinde belirtilen 3 adet fatura dolayısıyla alacaklı olduğunu ileri sürüp, icra takibinde bulunmuş ise de; tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenememesi ve tarafların bilirkişi deliline başvurmaktan vazgeçmiş sayılmaları nedeniyle, taraflarca ileri sürülen diğer tüm deliller ve dosya kapsamına göre; ispat yükü üzerinde bulunan davacı tarafın takibe konu faturaların ve faturalara konu malların davalı tarafa teslim edildiğini ispatlayamadığı, bu nedenle davalı tarafın takibe yönelik itirazının haklı olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın reddine dair, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 63,13-TL harcın mahsubu ile fazladan yatan 3,88-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
6-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın REDDİNE karar verilmesi sebebiyle DAVACIDAN alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/09/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır