Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/117 E. 2022/349 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/117 Esas – 2022/349
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/117 Esas
KARAR NO : 2022/349

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/02/2021
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarafından yapılan 2019/43401 ihale kayıt numaralı “Tdlhzm-171 TPAO Genel Müdürlük Yerleşkesi ve Sosyal Tesislerin Genel Temizlik Hizmeti” ihalesinin müvekkili şirket üzerinde bırakılarak 14.10.2019 tarihinde 1.11.2019- 31.10.2022 tarihlerini kapsayan sözleşme imzalandığını, ihale sözleşmesine ait % 0948 Damga vergisi ile % 0569 İhale karar pulu vergilerinin müvekkili şirket tarafından 2019/10 vergilendirme döneminde Gazikent V.D. Müdürlüğü’ne beyan edilerek eksiksizce ödendiğini, daha sonra müvekkili şirketin Nisan 2020 Dönemine ait hakkediş bedelinden ” İhale Karar Pulu ” vergisi adı altında 111.120,11 TL kesinti yapıldığını, söz konusu kesintinin nedeninin davalı idareden sorduklarında, söz konusu ihaleye ait taraflarınca beyan edilerek ödenmiş bulunan ihale karar pulu damga vergisi beyannamesine istinaden kesildiğinin bildirildiğini, davalının 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununa ekli I ve II sayılı cetvellerde sayılan genel ve özel bütçe kapsamındaki kamu idareleri arasında yer almadığını, kurumun, damga vergisi yönünden resmi daire sayılacağı ya da muaf olduğu yönünde bir başka Kanun yada Kanun Hükmünde Kararnamede herhangi bir düzenlemenin de bulunmadığını, dolayısıyla uyuşmazlığa konu ihaleyi yapan kurumun 488 sayılı Damga Vergisi Kanununun 8. maddesinde belirtilen resmi daire sıfatını haiz olmadığını, bu durumda, ihale kararına ilişkin damga vergisinin mükellefi, ihaleyi yapan ve ihale kararında imzası bulunan … olduğunun kanun hükümleri ve diğer yasal mevzuatlar bakımından tartışmasız olduğunu, diğer taraftan müvekkili şirketin ilgili sözleşmeye ait ” İhale Karar Pulu Vergisini ” 2019/10 beyanname döneminde bağlı olmuş olduğu Gazikent V.D. beyan ettiği de bir arada değerlendirildiğinde müvekkili şirketin ilgili hakkedişinden yapılan kesintinin hukuka açıkça aykırı olduğunu, müvekkili şirketin dava konusu alacağın tahsili için davalı idareye yazılı olarak defalarca başvurusuna rağmen alacağın ödenmediğini, fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, müvekkili şirketlerin Nisan 2020 hakkedişinden kesilen 111.120,11 TL alacağın kesinti tarihinden itibaren hesaplanacak Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasının kısa vadeli krediler için uyguladığı avans faizi oranında faizi ile birlikte birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin Kamu İktisadi Teşekkülü olduğunu, Kamu İhale Kanunu kapsamında 2019/43401 sayılı ihale ile temizlik hizmeti aldıklarını, söz konusu ihaleye ilişkin olarak işbu davanın tarafları arasında sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 7. maddesinde sözleşme bedeline dahil olan giderlerin sayıldığını, burada damga vergisi, karar pulu bedeli ve KİK katkı payı bedeli sözleşme kapsamına dahil giderler olarak belirtildiğini, iş bu sözleşme hükümleri kapsamında yüklenicinin hak edişinden kesinti yapılarak vergi dairesine ihale karar pulu ödendiğini, burada davacının daha önce ihale karar pulunu vergi dairesine ödediğinden müvekkili şirketin haberdar olmadığını, dava dilekçesinden ve kayıtlardan anlaşılacağı üzere ihale karar pulunun mükerrer olarak vergi dairesine ödendiğini, yüklenicinin vergi dairesinden talebi halinde mükerrer ödemenin kendilerine iade edileceğini, kesilen bedel müvekkilinde olmadığından ve müvekkilinin sözleşme kapsamında kesintiyi yapıp vergi dairesine ödemede bir kusuru bulunmamasından dolayı işbu bedelden dolayı sorumlu olmadıklarını, ihale karar pulundan yüklenicinin sorumlu olduğunun taraflarca imza altına alınan sözleşmede düzenlendiğini, açıklanan nedenlerle, davanın esastan reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinden davacının sorumlu olmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
26/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Damga Vergisi Kanunu’nun 1. maddesine göre, ihale karar pulu adı altındaki damga vergisinin ödenmesi gerektiği, kamu iktisadi teşebbüsü olan idare resmi daire olmamasına rağmen ihale kararları yönünden damga vergisine tabi olduğu ve Damga Vergisi Kanunu’nun 3. maddesine göre, mükellefinin davacı yüklenicilerin olduğu, Merkezi Yönetim Harcama Belgeleri Yönetmeliği’nin davalıya yüklediği sorumluluk gereği tutması gereken taahhüt dosyasında vergi alındısının bulunması gerektiğinden, davacı tarafından ödenen verginin vergi alındı makbuzunun idareye teslim edilmediği, kanunen uygun olarak idarece, hakedişten damga vergisinin kesinti yapılmak suretiyle vergi dairesine ödendiği, halen idarenin hesabında bulunmayan mükerrer verginin davacıya iadesinin mümkün olmadığından, davacı yükleniciler tarafından vergi idare ve/veya vergi mahkemesi kararıyla vergiyi iade alabileceği bildirilmiştir.
20/04/2022 tarihli ek raporda özetle, kök raporda değişikliğe gidilmediği bildirilmiştir.
Dava, “ihale karar pulu” vergisi adı altında yapılan hakediş kesintisinin iadesi istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, yapılan kesintinin taraflar arasında akdedilen 14/10/2019 tarihli sözleşmeye ve Kamu İhale Kanununa aykırılık teşkil edip etmediği, ediyor ise davacı yanın talep edebileceği tutar hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 7.maddesi; “Taahhüdün yerine getirilmesine ilişkin %15,17 oranına karşılık gelen 296255,20 TL tutarındaki sözleşme damga vergisi ile karar pulu bedeli, sözleşme bedelinin %0,05 i oranına karşılık gelen 9764,51 TL KİK katkı payı bedeli her türlü vergi, resim, harç, yapı kullanım izin belgesi giderleri vb. giderleri ile ulaşım sözleşme kapsamındaki her türlü sigorta giderleri sözleşme bedeline dâhildir,”
Davacı vekilinin cevaba cevap dilekçesi ekindeki sözleşme tasarısının 7.1 maddesi; “Taahhüdün (ilave işler nedeniyle meydana gelebilecek artışlar dahil) yerine getirilmesine ilişkin İşin ihalesinden ikmaline kadar, teklifin verilmesinden sözleşmenin akdinden ve taahhüt olan işin yürütülmesinden doğacak sigorta, ulaşım, her türlü vergi, resim ve harç giderlerinin yanı sıra; İdari Şartnamenin 25.maddesinde belirtilen ” Teklif Fiyata Dahil Olan Giderler” sözleşme bedeline dahildir. İlgili mevzuatı uyarınca hesaplanacak Katma Değer Vergisi, sözleşme bedeline dahil olmayıp İdare tarafından Yükleniciye ödenecektir. Sözleşme bedeline dahildir,”
Hizmet Alımları Tip İdari Şartnamenin 25. Maddesi; “İsteklilerin sözleşmenin uygulanması sırasında ilgili mevzuat gereğince ödeyeceği her türlü vergi, resim, harç ve benzeri giderler ile ulaşım, nakliye ve her türlü sigorta giderleri teklif fiyata dahildir,” şeklinde düzenlendiği, iş bu sözleşme hükümleri doğrultusunda, ihale karar pulu bedelinden davacı yüklenicinin sorumlu olduğu, davalı tarafça yapılan kesintinin sözleşme hükümlerine uygun olduğu anlaşılmakla, davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70-TL harçtan dava açılırken peşin olarak yatırılan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 21,40 TL harcın davacılardan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,

3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 14.506,41 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
6-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın REDDİNE karar verilmiş olması nedeniyle DAVACIDAN alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/05/2022