Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/669 E. 2022/124 K. 28.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/669 Esas – 2022/124
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/669 Esas
KARAR NO : 2022/124

HAKİM : …
KATİP : ….

DAVACI : ….

DAVALI ….

DAVALILAR ….

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2020
KARAR TARİHİ : 28/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN YAZIM TARİHİ : 01/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı …’a ait, diğer davalı … sevk ve idaresindeki, davalı… sigorta tarafından sigortalı 06 BAJ 020 plakalı aracın, müvekkiline ait … plakalı araca park halinde iken çarpması neticesinde maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkiline ait araçta hasar oluştuğunu, davalı sigorta şirketi tarafından 13/11/2020 tarihinde 4.987,50 TL ödeme yapıldığını, açıklanan nedenlerle araç hasar bedeli olarak 10.266,00 TL, araç değer kaybı olarak 1.000,00 TL olmak üzere toplam 11.266,00 TL’nin kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan alınarak müvekkiline verilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı sigorta şirketi cevap dilekçesinde özetle; kazanın oluşumunda tarafların kusur oranlarının tespit edilmesi gerektiğini, fatura ibraz edilmediğinden KDV hariç hesaplama yapılması gerektiğini, değer kaybı miktarının sigorta genel şartlarında yer alan düzenleme dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava, 11/08/2020 tarihinde gerçekleşen trafik kazası sonucunda, davacıya ait araçta oluşan maddi zarar adı altında araç hasar bedeli ve değer kaybı alacağının tazmini istemine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın trafik kazasının oluşumunda tarafların kusur oranları, davacının araç değer kaybı ve hasar bedeli adı altında maddi zararı bulunup bulunmadığı, var ise iş bu zarardan davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi kapsamında, diğer davalıların araç işleten ve sürücü sıfatıyla sorumlu olup olmadıkları, sorumlu iseler tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
26/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı sigorta şirketine sigortalı aracın sürücüsü davalı …’un kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, davacı araç sürücüsünün kusurunun bulunmadığı, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 5.000,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 4.987,50 TL ödeme mahsup edildiğinde bakiye değer kaybı alacağının 12,50 TL olduğu, araç hasar tutarının KDV dahil 7.303,02 TL olarak hesaplandığı, değişen parçalar dikkate alınarak sovtaj indiriminin yapılmasının gerekmediği bildirilmiştir.
27/12/2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; kök raporda herhangi bir değişikliğe gidilmediği bildirilmiştir.
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında; park halinde bulunan davacıya ait araca davalı sigorta şirketine sigortalı aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada davacıya ait aracın hasarlandığı, hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile, kazanın meydana gelmesinde sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait araçta meydana gelen değer kaybının reel piyasa koşullarına göre 5.000,00 TL olduğu, davalı sigorta şirketi tarafından davacı tarafa 4.987,50 TL ödeme mahsup edildiğinde bakiye değer kaybı alacağının 12,50 TL olduğu, araç hasar tutarının KDV dahil 7.303,02 TL olduğu anlaşılmış olup; Anayasa Mahkemesi 17/7/2020 tarihinde E.2019/40 numaralı dosyada, Karayolları Trafik Kanunu’nun 90. maddesinin birinci cümlesinde yer alan “…ve bu Kanun çerçevesinde hazırlanan genel şartlarda…” ibaresi ile ikinci cümlesindeki “…ve genel şartlarda…” ibaresinin ve 92. maddesinin (i) bendinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar verildiği bu nedenle sigorta genel şartlarına göre yapılan hesaplamaya itibar edilmeyerek gerçek zararın belirlenmesinde Yargıtay içtihatları da dikkate alınarak reel piyasa şartlarına göre yapılan hesaplama yöntemi ile zarar hesabı dosyaya uygun görülmekle, bu suretle oluşan zarardan davalı sigorta şirketinin ZMMS poliçesi kapsamında, diğer davalıların araç sürücüsü ve araç işleten sıfatıyla sorumlu oldukları kanaatine varılmış olup, davalı sigorta şirketine yapılan ön başvurunun 23/10/2020 tarihinde tebliğ edildiği, 8 iş günü sonrası olan 05/11/2020 tarihi itibariyle davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü, diğer davalıların haksız fiil tarihi olan 11/08/2020 tarihi itibariyle temerrüde düştükleri kabul edilerek, sigortalı aracın hususi/otomobil olması nedeniyle temerrüt tarihinden yasal faiz işletilmek suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, 7.303,02 TL araç hasar bedeli, 12,50 TL araç değer kaybı olmak üzere toplam 7.315,52 TL’nin (davalı … ve … tarafından kaza tarihi olan 11/08/2020 tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden 05/11/2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gereken 499,72 TL harcın, peşin alınan 192,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 307,32 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 192,40 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı sigorta şirketi kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.950,48 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı sigorta şirketine verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.189,40 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 772,27 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 857,07 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, bakiye kalan 462,93 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde iş bu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafların yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/02/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
Bilirkişi Ücreti : 800,00 TL
Posta Masrafı : 326,50 TL
Başvurma Harcı : 54,40 TL
Vekalet Harcı : 8,50 TL