Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/555 E. 2022/250 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/555 Esas – 2022/250
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/555 Esas
KARAR NO : 2022/250

HAKİM …
KATİP :…

DAVACI : …..
DAVALI : ……

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; borçlu hakkında … …İcra Müdürlüğünün 2019/8183 E. Sayılı dosya numarası ile açılmış olan icra takibine 05.04.2019 tarihinde borçlu vekili tarafından yapılan itiraz nedeniyle takibin durduğunu, yapılan itirazın haksız olduğunu, borçlu şirket aleyhine yapılan ilamsız icra takibinin ödenmemiş 27 adet faturaya karşılık 121.768,70 TL takip miktarlı icra takibinin başlatıldığını, söz konusu ödenmemiş faturaların tahsili amacıyla 15.02.2019 tarihinde … … İcra Müdürlüğü’ nün 2019/2262 E. Sayısı ile 120.768,70 TL asıl alacak üzerinden icra takibinin başlatıldığını, borçlu vekilince yetki itirazında bulunması üzerine İcra Müdürlüğü tarafından yetkisizlik kararının verildiğini, yapılan başvuru üzerine dosyanın … …İcra Müdürlüğü’ ne gönderilerek 2019/8183 E. sayılı numarasını aldığını, borçlu vekilinin borca itirazı ile takibin durduğunu, takip sonrası borçlu firmanın ödeme güçlüğüne düşmüş olması nedeniyle firmaya ait fabrikada bulunan bazı ürünlerin 23.02.2019 tarihinde müvekkili şirket tarafından alacağa mahsuben satın alındığını, borçlu firmanın bu satın alma işlemi karşılığında 72.333,60 TL ve 26.917,91 TL olmak üzere toplam 99.251,51 TL’ lik fatura kestiğini, ancak satın alınan bazı ürünlerin birim fiyatının yüksek tutulduğunu, bu nedenle müvekkili firmaca 29.122,64 TL tutarında fiyat farkı faturası kesildiğini, yapılan satın alma işlemleri neticesinde toplam alacağın 120.716,80 TL’den 50.887,93 TL’ ye düştüğünü, borçlunun sırf icra takibini durdurmak ve süreci uzatabilmek adına borca ve ferilerine itiraz ettiğini belirterek, davanın kabulüne, davalının yapmış olduğu itirazın 50.887,93 TL’ lik asıl alacak, faiz ve ferileri üzerinden iptaline, takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderlerinin ve ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının her ne kadar dilekçesinde müvekkilinden fatura alacağı olduğunu belirtmiş ise de müvekkili aleyhine ikame ettiği icra takibinde alacağını cari hesaba dayandırdığını, ancak taraflar arasında bir cari hesap sözleşmesi ve/veya hesap mutabakatının mevcut olmadığını, TTK 89. madde ve devamı madde hükümlerine göre, taraflar arasındaki cari hesabın geçerli olabilmesi ancak ve ancak yazılı bir hesap sözleşmesinin varlığına bağlı olduğunu, davacı tarafın icra dosyasına dayanak gösterdiği cari hesap alacağına ilişkin taraflar arasında imzalanmış yazılı bir cari hesap ekstresinin bulunmadığını, böyle bir sözleşmenin ne icra dosyasına ne de mahkemeye sunulmadığını, yazılı bir cari hesap sözleşmesi bulunmaksızın davacının icra takibine dayanak gösterdiği cari hesap alacağının hukuken bir geçerliliğinin olmadığını, cari hesap bakiyelerinin çeşitli dönemlerde müvekkile tebliğ edildiği veya cari hesap tutarları üzerinde mutabık kalındığına dair herhangi bir bilgi ve belgenin davacı tarafından icra takibi aşamasında ve dava dosyasına da sunulmadığını, müvekkilin temerrüde düşmediği göz önünde bulundurularak huzurda görülen davanın reddini talep etmek gerektiğini, davacının yazılı bir cari hesap sözleşmesi ve mutabakat metni olmaksızın cari hesap ilişkisinden doğan alacakları kapsamında başlatmış olduğu icra takibinin hukuki bir dayanağı bulunmadığını, TTK’nm 89. maddesine göre cari hesap ilişkisinde borçlu-alacaklı durumu ancak hesabın kesilmesi ile belli olacağını, cari hesap kat edilmeden icra takibine gidilmesinin ve alacağın likit olmaması nedeniyle davacının icra inkar tazminatı talep etmesinin kanuna aykırılık teşkil ettiğini, davacının, cari hesap alacağının faturadan kaynaklandığım göstermiş olsa da fatura içeriğindeki malın/hizmetin verildiği/teslim edildiğine ilişkin herhangi bir belge sunmadığını, müvekkili şirket tarafından faturanın içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulmamış olmasının sadece faturada belirtilen verilerin doğru olduğu karinesini doğduğunu, faturanın verilmesine neden olan iş veya hizmetin yapılmış olduğunun kabulü anlamını taşımadığını, malın teslim edilmiş olduğunun davacı tarafından açıkça kanıtlanması gerektiğini, ispat yükü davacıda olmasına rağmen; malın teslim edildiğine, hizmetin verildiğine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığını, bu nedenle dilekçede belirtilen hususları kabul etmediklerini, davaya konu … …İcra Müdürlüğü 2019/ 8183 E. Sayılı ilamsız takipte takip öncesi döneme ilişkin olarak faiz işletildiğini, ancak faturaların tebliği tek başına alacağı muaccel hale getirmediğini, ayrıca temerrüt için ihtarname gönderilmesi gerektiğini, dava konusu alacak likit ve muayyen bir alacak olmadığını, dolayısıyla somut olayda, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için aranan yasal şartlar oluşmadığından Mahkemece yapılacak yargılama neticesinde davacı şirketin icra inkar tazminatı talebinin reddine hükmedilmesi gerektiğini, davacı şirketin, kötü niyetli olarak icra takibi başlattığını, davacı şirketin 2004 sayılı İİK md .67/2 düzenlemesi çerçevesinde davanın esastan reddine, ikame edilen işbu haksız dava nedeniyle davacı taraf aleyhine %20’den az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… …İcra Müdürlüğünün 2019/8183 E. Sayılı dosyası, tarafların ticari defter ve belgeleri, BA ve BS formları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Davanın, itirazın iptali istemli olduğu, takibin 27 adet ödenmemiş fatura, cari hesap ekstresi defter kayıtları istemine ilişkin olduğu, 120.768,70-TL asıl alacak ve 4.875,77-TL işlemiş faiz alacağı için takip başlatıldığı, davacı tarafça işbu takipten sonra davalının bir kısım ödeme yaptığını belirterek, bakiye 50.887,93-TL’lik asıl alacak, faiz ve fer’ileri ile icra inkar tazminatı istemli olarak işbu davanın açıldığı, taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun tarafların kabulüne olduğu, ihtilafın; davacı tarafın iddia etmiş olduğu ve takibe konu yaptığı 27 adet faturanın davalı tarafa teslim edilip edilmediği, fatura konusu malların davalı tarafa teslim edilip edilmediği, teslim var ise davalı tarafın fatura bedellerini tamamen ödeyip ödemediği, faturalarla ilgili olarak BA ve BS formlarının vergi idaresine bildirilip bildirilmediği noktasında olduğu anlaşılmaktadır.
… …İcra Müdürlüğünün 2019/8183 E. Sayılı dosyası ile davacı “… Makine Elektrik Ticaret ve Sanayi Ltd. Şti.” tarafından l5.02.2019 tarihinde davalı “… Makine Sanayi AŞ“ aleyhine; 120.768,70 TL asıl alacak ve 4.875,77 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 125.644,47 TL üzerinden ilamsız icra takibinin başlatıldığı, takibin 27 adet ödenmemiş fatura cari hesap ekstresi defter kayıtlarına dayandırıldığı, davalının borca itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, durma kararının alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin icra dosyasında bir kayıt bulunmadığı, İİK’nın 67. Maddesi hükümlerine göre 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde alacaklı tarafından işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca ileri sürülen tüm deliller ve dosya kapsamı tevdi edilmek suretiyle, tarafların ticari defter ve belgeleri de incelenerek rapor düzenlenmek üzere Mali Müşavir bilirkişi …’a tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından 12/08/2021 tarihli rapor alınmıştır.
Raporda özetle; ”1.Davacıya ait 2018-2019 ve 2020 yılı ticari defterlerinin e-defter olduğu, defterlerin açılış ve kapanış berat onaylarının süresinde, Envanter defterlerinin 6102 sayılı TTK mad. 64 ve VUK 182 gereğince açılış tasdikinin süresi içinde yapılmış olduğu, envanter defterlerinin işlenmediği, Söz konusu inceleme dönemlerine ilişkin davacının defterlerinin 6102 sayılı TTK 64. maddesi ve 6100 sayılı HMK 222.maddesi kapsamında ticari defterlerin bu halleri ile delil niteliği Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu,
2.Dava ve takip konusu toplam 130.329,30 TL tutarındaki 27 adet elektronik faturanın (e-fatura) davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirket adına kesilen faturalara ilişkin 31 adet sevk irsaliyesi düzenlendiği, dava dosyasına ibraz edilen faturalar üzerinde yazılı “satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numaraları” ile inceleme esnasında ibraz edilen “sevk irsaliyelerinin” içeriklerinin birbirini doğruladığı, sevk irsaliyelerinde teslim alan kısmında isim ve imzaların bulunduğu,
3.Davacının 2018-2019 ve 2020 yılı ticari defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde;
a. Davacının davalı ‘… Makine Sanayi AŞ.’ den 15.02.2019 ilk takip tarihi itibariyle 120.716,81 TL tutarında alacaklı gözüktüğü,
b. Davacının … … İcra Müdürlüğünün 2019/2262 E. sayısı ile icra takibine başlandıktan sonra davalı şirketten bir kısım ürünlerini geri aldığı, bu ürünlere karşılık davalı tarafından davacı şirkete 72.333,60 TL ve 26.917,91 TL olmak üzere toplam 99.251,51 TL tutarında 2 adet faturanın kesildiği, Davacı şirket tarafından iade alınan bazı ürünlerin birim fiyatının yüksek tutulduğundan bahisle davalıya 29.122,64 TL tutarında fiyat farkı faturası kesildiği, faturaların kayıtlara almması sonucunda davacı şirketin 11.03.2019 tarihi itibariyle davalı … Makine Sanayi AŞ’den 50.887,94 TL tutarında alacaklı olarak gözüktüğü,
4.Davacının takip öncesinde davalıyı temerrüde düşürdüğüne ilişkin dava dosyası içeriğinde herhangi bir belgenin olmadığı,
5.Davalının davaya ve takibe konu faturalara ve içeriklerine yasal süresi içinde itiraz ettiğini gösterir herhangi bir belge ibrazında bulunmadığı, dava dosyası içeriği bilgilere göre takibe itiraz ederek takibi durdurduğu,
6.Davalının adresinin kapalı olması ve iletişim numaralarının da bulunmaması nedeniyle davalıya ulaşılamadığından ticari defterlerinin incelenemediği, davalı tarafından defterlerin bulunduğu yer ve iletişim numaralarının bildirilmesi halinde incelemenin yapılabileceği,
7.Dosya içeriğinde taraflara ait Bs- Ba formlarının bulunmadığı, bu nedenle davacı tarafın takibe dayanak gösterdiği faturaların taraflarca vergi dairesine bildirilip bildirilmediği yönünden incelemenin yapılamadığı,” hususları tespit edilmiştir.
Rapora yönelik itiraz üzerine, bu defa bilirkişi tarafından 31/01/2022 tarihli olarak düzenlenen ek raporda; Davacı tarafından dava dosyası içeriğine sunulan BS formlarının incelenmesi sonucunda, davacı tarafından davalı adına tanzim edilen davacının ticari defter ve kayıtlarında yer alan dava ve takip konusu faturaların davacının BS formları ile uyumlu olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi raporu ve ek raporu hükme esas alınmıştır.
Tüm bu verilere göre, somut olay incelendiğinde; davanın 27 adet fatura ve cari hesaptan kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, taraflarca ileri sürülen deliller, BS formları, bilirkişi raporu ve ek raporu birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasında cari hesap şeklinde çalışan ticari ilişki bulunduğu, dava ve takip konusu toplam 130.329,30 TL tutarındaki 27 adet elektronik faturanın (e-fatura) davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirket tarafından davalı şirket adına kesilen faturalara ilişkin 31 adet sevk irsaliyesi düzenlendiği, dava dosyasına ibraz edilen faturalar üzerinde yazılı “satılan malların teslim tarihi ve irsaliye numaraları” ile inceleme esnasında ibraz edilen “sevk irsaliyelerinin” içeriklerinin birbirini doğruladığı, sevk irsaliyelerinde teslim alan kısmında isim ve imzalarının bulunduğu, davacının 15/02/2019 takip tarihi itibariyle 120.716,81-TL alacaklı olduğunun davacının ticari defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, davacının icra takibine başladıktan sonra davalı şirketten bir kısım ürünlerini geri aldığı, bu ürünlere karşılık davalı tarafından davacı şirkete 72.333,50-TL ve 26.917,91-TL olmak üzere toplam 99.251,51-TL tutarında iki adet faturanın kesildiği, davacı şirket tarafından iade alınan bazı ürünlerin birim fiyatının yüksek tutulduğundan bahisle davalıya 29.122,64-TL tutarında fiyat farkı faturası kesildiği, davacı tarafça düzenlenen ve takip konusu edilen faturalar ile yine davacı tarafça düzenlenen ve vergi dairesine bildirilen BS formlarının uyumlu olduğu, faturaların kayıtlara alınması sonucunda fatura bedellerinden bakiye 50.887,94-TL’lik kısmının ödendiği hususunun ispat yükü üzerinde bulunan davalı tarafça ispatlanamadığı, bu nedenle davalı tarafın takibe yönelik itirazının haksız olduğu, davacının takip miktarınca davalıdan alacaklı olduğu sonucuna varılarak, davacı tarafça ispatlanan davanın kabulüne karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile; Davaya konu … …İcra Müdürlüğünün 2019/8183 E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yönelik davalı tarafın itirazının İPTALİ ile (taleple bağlı kalınarak); Takibin toplam 50.887,93-TL alacak bakımından DEVAMINA,
2-Alacağın (50.887,93-TL) % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 3.476,15-TL harçtan dava açılırken peşin olarak yatırılan 240,82-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.235,33-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 240,82-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yapılan 1.544,00-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 7.415,43-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
8-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın KABULÜNE karar verilmiş olması nedeniyle DAVALIDAN alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/04/2022
Katip…
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır