Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/532 E. 2023/450 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T…. …
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO :…
KARAR NO :…

HAKİM : … …
KATİP : … …

ASIL DAVA
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … – …
Av. … -…
DAVALILAR : 1- … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
5- … – … …
DAVA İHBAR OLUNANLAR :…
2- …
DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 23/10/2020
ANKARA …
DAVACI : … – …
VEKİLLERİ :….
Av. …
DAVALILAR …
VEKİLİ : Av…
: 2- …
3- …

DAVA : …
DAVA TARİHİ : 17/10/2022
KARAR TARİHİ : 08/06/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 05/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan tespit davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin, davalılardan …’ın diğer davalı şirketteki mevcut 75 hissesinden 55 hisseyi …. Noterliği’nin 30/01/2019 tarih ve 4637 yevmiye nolu limited şirket hisse devir sözleşmesi ile devir aldığını, anlaşma karşılığında kararlaştırılan 200.000,00 TL bedelin devir eden bu davalıya ödendiğini, ancak hisse devrinin kayıtlarda yapılması isteminin sürekli oyalanarak ötelendiğini, sözleşme yapanın hisselerini devri için yapılan başvuru ve 14/10/2020 tarihinde keşide edilen ihtarnamelerin sonuçsuz kaldığını, 16/10/2020 tarihinde davalı …’ın şirket hisselerinin devredip tescil ettirdiğini öğrendiğini, kendisini dolandırdığını, suç duyurusunda bulunduğunu, sonraki devir ve tescillerin yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, 30/01/2019 tarihli limited şirket pay devir sözleşmesinin ve pay devrinin geçerli olduğunun, sonraki devirlerin ve tescilin yolsuz ve hükümsüz olduğunun tespitine, lehlerine yapılacak tespitin geriye etkili olarak ticaret siciline tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, müvekkilinin davalı …’nin hisselerini …. Noterliği’nin 30/01/2019 tarih ve … yevmiye sayılı noter sözleşmesi ile davacı yana devrettiğini, söz konusu hisse devri için dava dilekçesinin aksine 5.500,00 TL bedel öngörüldüğünü, müvekkili tarafından hisse devri yapılmasına rağmen davacı yan tarafından hisse devri sonrasındaki işlemlerin tamamlanmadığını, hisse devrinin sadece noterde yapılmış olmasının yeterli olmadığını, aynı zamanda ortaklar genel kurulunun bu konuda karar almasının gerekli bulunduğunu, davalı şirketin ortaklar genel kurulunun bu konuda karar almadığını, yapılan hisse devrinin onay görmediğini, davacının hisse devri konusundaki sonraki işlemlerden imtina etmesi, ortaklar genel kurulunun da bu konuda karar almaması ve yaşanan salgının yarattığı ekonomik olumsuzlukların tümünün birleşmesi nedeniyle hisselerini devretmek zorunda kaldığını, müvekkilinin basiretli ve dürüst bir iş insanı olduğunu, hisse devri için davacı yandan almış olduğu bedeli de ödemeye hazır bulunduğunu, davalı şirkette müvekkiline ait hisselerinin dava tarihinden önce devir edilmiş olması ve davacı yanın da şirket hisselerini talep etmiş olması sebebiyle müvekkiline husumetin yöneltilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı, davaya yanıt vermemiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı vekili, asıl davada iddialarını tekrar ederek, müvekkilinin yasal hakkını engellemek maksadı ile asıl davada davalı …’ın 99 hissesinin 85 adedini davalı …’ya, 14 hissesini de önceden 1 pay sahibi olan davalı …’ya, daha sonra da bir kısım hisselerin dava sırasında davalı …’a devrinin yapıldığını ileri sürerek, asıl davadaki taleplerini yinelemiştir.
CEVAP: Davalı … vekili, asıl davada davalı …’nin hissedarı olan diğer davalı … tarafından hisselerin satılması üzerine mevcut hisseleri sicildeki bilgilere güven esası satın aldığını, iddiaları kabul etmediğini açıklayarak, davanın reddini savunmuştur.
Diğer davalılar, davaya yanıt vermemiştir.
KANITLAR: Davacı taraf dava dilekçesi ekinde, imza sirküleri suretini, …. Noterliği’nin 30/01/2019 tarih ve … yevniye numaralı şirket hisse defteri onaylı örneğini, ödeme dekontları suretlerini, …. Noterliği’ninin ve …yevmiye nolu ihtarname suretini, …ne yapılan bildirim yazısı suretini, suç duyurusu dilekçe ile 16/10/2020 tarihli ticaret sicil gazete örneklerini ve asıl davada davalı … ile yapılan sms ve whatsap yazışma suretlerini ibraz etmiştir.
…nün ihbar dilekçesine karşı cevap dilekçesinde, … 14/10/2020 tarihli genel kurulunda …’ın şirket paylarını … ve …’ya devrinin onaylandığını ve …’ın şirket müdürlüğünü son verildiğini, ilgili genel kurulun müdürlüklerince 16/10/2020 tarihinde tescil edilmiş ve 16/10/2020 tarihli 10183 sayılı … Gazetesinde yayınlandığını, davacı tarafın ileri sürdüğü hisse devrinin bu devre ilişkin genel kurul onayı alınmadığınından geçerliliğinin olmadığını belirterek, davanın tarafları arasında ortak menfaat olmadığından ve müdürlüklerinin davacının davayı kazanmasında hukuki yararı bulunmadığından yapılan ihbarın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizin 23/10/2023 tarihli ihtiyati tedbir isteminin reddine ilişkin ara karar davacı vekilinin istinafı sonrası, …. HD’nin 21/01/2021 tarih, … Karar sayılı kararı ile ihtiyati tedbir talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(1)-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Maden ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü vekili ihbara karşı cevap dilekçesinde, davacının sahibi olduğu … Ltd. Şti adına kayıtlı herhangi bir maden ruhsatının bulunmadığı, davalı … … Ltd şti adına kayıtlı ve …sınırları dahilinde bulunan … maden arama ruhsatının bulunduğu ve yürürlükte olduğu, köz konusu şirket adına kayıtlı başkaca herhangi bir maden ruhsatının bulunmadığı, maden yönetmeliğinin 82.maddesinin on birinci fıkrası uyarınca …. … Ltd. Şti ‘e gerçekleşen hisse devirlerine yönelik kurumlarına her hangi bir talepte bulunmadığını, kuru ihbar olunan kurumlar arasındaki ihtilafta kurumlarının fiili ve hukuku ilişkisinin olmadığını, kurumlarının davacı veya davalı yanında taraf veya davaya katılma sıfatının söz konusu olmadığını belirterek kurumları yönünden davanın reddini istemiştir.
… Soruşturma sayılı dosyası celbolunmuştur.
…’nin ticaret sicil dosyası örneği şirket ortaklarının kimlik bilgileriyle birlikte getirtilmiştir.
GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin geçerli olduğunun, sonraki devirlerin yolsuz ve hükümsüz bulunduğunun tespiti, önceki devrin geçerli olması nedeniyle ticaret sicilinde geriye etkili tescil ve ilanı istemlerine ilişkindir.
Somut uyuşmazlıkta asıl davada davalı gerçek kişinin diğer davalı limited şirkette hissedar olduğu, bu hissedar davalının bir kısım hisselerini 30/01/2019 tarihli noter sözleşmesiyle bedeli mukabilinde davacıya devir ettiği, daha sonra bu devir sözleşmesiyle ilgili olarak başkaca bir işlem yapılmadığı, sonrasında davalı devir yapan hissedarın, davacıya devir ettiği hisseleri de kapsar şekilde hisselerini birleşen davanın davalılarına devir ettiği, davalıların da devir tasarruflarında bulunduğu, bu devirlerin de noter sözleşmesi ile yapıldığı, ortaklar kurulu kararı alınarak devirlerin kabul edildiği, ticaret siciline tescil ve ilanlarının yapıldığı, davacının, davalı devir eden … hakkında dolandırıcılıktan dolayı suç duyurusunda bulunduğu ve takipsizlik karar verildiği hususları uyuşmazlık konusu değildir.
Asıl davada çekişme, davalı limited şirkette hisse sahibi olan diğer davalının, bir kısım hissesini davacıya devrine ilişkin sözleşmenin geçerli bulunup bulunmadığı, anılan davalı gerçek kişinin sonradan bu hisseyi kapsar şekilde birleşen davada davalı kişilere yaptığı devrin kötüniyetli olup olmadığı, sonraki devirlerin hükümsüz sayılması gerekip gerekmediği, davacının dayandığı devrin ticaret siciline tescil ve ilan koşullarının bulunup bulunmadığı, birleşen davada ise, davalılar ile asıl davada davalı gerçek kişiler arasında asıl ve birleşen davanın davacısını zarara uğratma amaçlı eylem ve işbirliği olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Asıl davadaki istem, aynı zamanda davacıdan sonra limited şirkette hisse devir alan kişilerin hukuki durumlarını etkileyeceğinden, davacı tarafa bu kişilere karşı da dava açması ve eldeki davayla birleştirilmesi yönünde önel verilmiştir.
Asıl davada davalı şirketin 22/12/2016 tarihinde sicile kaydının yapılarak tüzel kişilik kazandığı, dava dışı kişi tarafından tek kişilik olarak kurulduğu, sonrasında 07/07/2017 tarihinde bu kişinin %50 hissesini asıl davada davalı gerçek kişiye, %50 hissesini de birleşen davada davalı …’ya devrini sağladığı, birleşen davada davalı anılan hissedarın bu hisselerini 26/02/2018 tarihinde dava dışı kişiye devir ettiği, 04/04/2018 tarihinde de dava dışı kişi hissedarın aldığı hisselerin yarısını devir eden birleşen davanın davalısı …’ya geri devir ettiği, diğer yarı hissesini de 19/12/2018 tarihinde asıl davanın davalısı …’a devrini yaptığı, sermaye artırımına gidildiği, davacının 99, birleşen davalının davalısı …’nın 1 pay sahibi olduğu, daha sonra davalı …’ın 85 payını 14/10/2020 tarihinde birleşen davalının davalısı …’ya, 14 payını ise davalı …’ya devir ettiği, 09/09/2021 tarihinde de davalı …’nın 35 hissesini birleşen davanın davalısı …’a devir ettiği, öncesinde de davalı …’ın 30/01/2019 tarihinde 75 payını asıl ve birleşen davanın davacısına devir ettiği, noter devir sözleşmesinden sonra işlem yapılmadığı, 14/10/2020 tarihinde işlem yapılması bakımından asıl ve birleşen davanın davacısının gerek şirkete gerekse ticaret sicil müdürlüğüne ihtarname keşide ettiği ettiği anlaşılmaktadır. Asıl davalı şirketin ana sözleşmesinin incelenmesinden de hisse devrine ilişkin olarak TTK ve ilgili mevzuatın aksine bir hüküm bulunmamaktadır. Davacıya yapılan devir dışındaki devirlerin ortaklar kurulunda görüşüldüğü, kabul edildiği ve ilanlarının yapıldığı da sabittir. Asıl ve birleşen davanın davacısının, davalı … hakkında yaptığı suç duyurulu şikayet, takipsizlikle sonuçlanmıştır. Diğer davalılarla ilgili bir suç duyurusu ise bulunmamaktadır.
6102 sayılı TTK’nın 595. maddesinde limited şirket hisse devrinin nasıl yapılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Hisse devri veya devir borcunu doğuran işlemlerin geçerliliği, yazılı şekilde yapılması ve tarafların imzalarının noterce onayı şartına bağlanmıştır. Aksine şirket sözleşmesinde hüküm yoksa, devir için, ortaklar kurulunun da onayı gerekli olup, yapılan onayla devir geçerli hale gelecektir.
Somut uyuşmazlıkta asıl davada davalı …’ın diğer davalı şirketteki hisselerinin bir kısmını asıl ve birleşen davanın davacısına noter sözleşmesiyle devir ettiği sabittir. Ancak, yapılan bu devir, ortaklar kurulu kararıyla onanmamıştır. Devir eden davalı … bu hisselerini sonradan geçerli şekilde birleşen davanın davalılarına noter kanalıyla devir etmiş ve ortaklar kurulu kararıyla bu devirler onaylanarak tescil ve ilan edilmiştir. Diğer davalıların, devir eden …’ın yaptığı bu devri bilerek davacının zararına hareket ettiklerine, başka bir ifadeyle muvazaalı olarak devir sözleşmesi yaptıklarına dair bir kanıt da sunulmamıştır. Asıl ve birleşen davanın davacısı ile asıl davada davalı … arasındaki noter sözleşmesi kendi aralarında sonuç doğuracaktır. Limited şirket hisse devir sözleşmesi, onaylanmadığından tamamlanmamıştır. Birleşen davalının davalıların devri mevzuata uygun olup, kötü niyetli müktesip oldukları da ispatlanmamıştır.
Bu durum karşısında, asıl ve birleşen davanın ayrı ayrı reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Davacının asıl davasının reddine,
a-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 564,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,5‬0 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’a verilmesine,
d-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
2-Davacının mahkememiz dosyası ile birleşen … Esas sayılı davasının reddine,
a-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 80,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 99,2‬0 TL harcın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
b-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
c-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … verilmesine,
d-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, mevcut taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
08/06/2023
Katip …
¸

Hakim …
¸