Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/440 E. 2022/229 K. 04.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/440 Esas – 2022/229
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/440 Esas
KARAR NO : 2022/229

HAKİM…
KATİP…

DAVACI …
DAVALI :…

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2020
KARAR TARİHİ : 04/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekilinin 12.09.2020 tarihli dava dilekçesinde; davalı ile müvekkili arasında mal alım-satımı ile kurulan ticari ilişkiye istinaden taraflarınca, davalı aleyhine … …Müdürlüğünün 2020/5943 esas sayılı dosyası ile ödenmemiş olan toplam 18.760,00 TL’lik tutarındaki faturanın tahsili amacıyla başlatılan icra takibinin, davalı yanın hukuki dayanağı olmayan itirazı ile durdurulduğunu, söz konusu uyuşmazlığın çözümü için, 26.07.2020 tarihinde arabuluculuğa başvurulduğunu, 20.08.2020 tarihinde gerçekleştirilen görüşme görüşmede uzlaşmanın sağlanamadığını, davaya konu icra takibinde; borçlu müvekkili ile olan aralarındaki ticari ilişkiyi reddetmeyerek sadece borca itiraz ettiğini, Müvekkili ile davalı / borçlu arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan edimler müvekkili tarafından mal teslimi şeklinde yerine getirilmesine rağmen, karşılığında kendisine dönem dönem ödeme yapıldığını, davaya konu ilgili fatura bedelinin ödenmeyen bakiyesinin tahsili için başlatılan icra takibinin borçlu tarafından malların teslimine veyahut faturadan kaynaklanan borca itiraz etmediği, gönderilen malların eksik ve hatalı imalatlar yapıldığı iddiasının ileri sürüldüğünü, Türk Ticaret Kanunu’nun 23. Maddesinde, teslim sırasında açıkça belli olan ayıplar yönünden ayıbın 2 gün içinde satıcıya bildirilmesi gerektiği ayıca malda açık ayıp söz konusu olmasa bile, malı satım ve teslim alan tacirin 8 gün içinde malı inceleme veya incelettirmekle yükümlü olduğunun düzenlendiğini, Sekiz günlük süre malın alıcı tarafından satım ve teslim alındığı tarih itibariyle başladığını, 4721 Sayılı Medeni Kanun’un 6. maddesine ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu ilgili hükümlerinde ispat hususunda; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her birinin, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü olduğunun düzenlenmiş olduğunu, Davacının 10.07.2020 tarihli … …Müdürlüğü 2020/5943 esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü iddiasını doğrular nitelikte müvekkiline iletilen bir ayıp bildirimi veya müvekkilince yapılan bir hesap hatasının söz konusu olmadığını, şu aşamada malları teslim aldığını ikrar eden davalı borcunu ödediğini ispatla mükellef olduğunu,
İtiraz edilen icra takibinin müvekkili ile davalı arasındaki ticari ilişkiye istinaden düzenlenen faturaya dayandığını, ödenen ve ödenmeyen faturaların müvekkili şirket ticari defter ve kayıtlarıyla da sabit olduğunu, mahkeme tarafından bilirkişi marifetiyle bu kayıtların incelendiğinde davalının müvekkilinin alacağına zeval vermek için haksız itiraz ettiğinin kanıtlanacağını, takip konusu alacak; likit fatura alacağı olduğunu, likit alacağa haksız şekilde itiraz eden borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceğini, davaya konu fatura alacağının likit olması sebebiyle yapılacak yargılama neticesinde icra inkar tazminatının kanunda öngörülen şartları oluşmasından ötürü icra inkar tazminatının hükmedilmesinin gerektiğini,
Hiç bir gerekçe göstermeksizin ve yazılı belgeye dayanmaksızın muğlak ifadelerle sadece borçlu olmadığı iddiası ve borcunda ifa dışı kurtulma saiki ile takibin durmasına haksız ve kötü niyetli olarak neden olan borçlunun bu iddiası karşısında, haksız itirazın iptali ile, durmasına karar verilen takibin devamı maksadı ile bu davayı açma zorunluluğunun hasıl olduğunu,
Davalarının kabulü ile davalının haksız ve kötü niyetli itirazının iptalini, … …Müdürlüğü 2020/5943 esas sayılı dosyasında takibin devamını, alacak miktarının %20′ sinden az olmamak kaydıyla borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın, … …Müdürlüğün ün 2020/5943 Esas sayılı dosyası ile haksız şekilde başlattığı ilamsız icra takibi, müvekkili şirketin itirazı üzerine durduğunu, itiraz üzerine davacı tarafça mahkeme nezdinde görülmekte olan bu davanın açıldığını, Müvekkili şirket ile davacı şirketi yetkilisi … arasında 2018 yılında dava konusu malların imalat, teslimi ve montajı konusunda 45.000,00 TL bedelle anlaşıldığını, bedelinin bir bölümünün işin başında, kalan bölümlerinin ise davacının edimini tam ve eksiksiz yerine getirdikten sonra ödenmesi koşulu ile anlaşma sağlandığını, taraflarca yapılan anlaşmaya uygun olarak müvekkili şirket, davalı şirkete;12.04.2018 tarihinde 5.000,00 TL, 10.05.2018 tarihinde 10.000,00 TL, 13.06.2018 tarihinde 7.500,00 TL, 11.09.2018 tarihinde 7.500,00 TL, 26.09.2018 tarihinde 10.000,00 TL olmak üzere toplamda 40.000,00 TL ödeme yaptığını,
Davacı şirketin edimlerini anlaşmaya uygun şekilde yerine getirmediğini. Eksik ve hatalı imalatlar ve teslim edilmeyen ürünlerin tutanak altına alınarak taraflarca imzalandığını, Eksik ve hatalı imalatlar ve anlaşılmış olmasına rağmen teslim edilmeyen ürünler süresi içerisinde davacı şirkete bildirildiğini, söz konusu eksikliklerin tamamlanmadığını,
Davacı şirketçe yerine getirilmeyen işlere ilişkin o tarihte …Firmasından teklif alındığını, davacı şirketin yerine getirmediği bir takım işlemlerin yapılması için 11.900,30 TL Bedel istendiğini, sonradan davacı tarafın yapmadığı işlerin müvekkili şirket tarafından başka bir firmaya yaptırıldığını,
Fatura içeriğinde yer alan 6.350,00 TL tutarında masa takımı daha önceden anlaşılan özellikleri taşımadığından müvekkili şirketçe kabul edilmeyerek geri gönderildiğini, buna rağmen iyi niyet çerçevesi içerisinde müvekkili şirket, davacı şirketin zararın doğmaması için, anlaşmaya uygun olmayan masa takımını haklı şekilde iade etmesine rağmen 5.000,00.- TL ödeme gerçekleştirdiğini, 6.350,00 TL tutarındaki masa takımı davacı şirketçe iade alınmasına rağmen faturadan düşülmediğini, Müvekkili şirkete ait 8 kişilik toplantı masası, 2 evrak dolabı tadilat işlemi gerçekleştirilmek üzere davacı şirkete teslim edildiğini, davacı tarafın masa sandalyeler ve evrak dolaplarını müvekkili şirkete iade etmediğini, Söz konusu malların değerinin 15.000,00 TL olduğunu,
Faturanın içeriğine 8 gün içerisinde itirazda bulunulduğunu, davacı taraf adına hareket eden …’ın imzasını havi müvekkili şirket ile birlikte tanzim ettiği tutanak ile sabit olduğunu, bu tutanağa ve müvekkili şirket tarafından yapılan ödemelere rağmen, davalı tarafın icra takibine başlaması ve taraflarınca yapılan haklı itirazlara rağmen, huzurdaki davayı açmasının kendisinde bulunan haksız ve kötü niyetle kazanç elde etme gayretinin açık göstergesi olduğunu, davacının müvekkili şirkete taahhüt etmiş olduğu edimlerinin bir kısmını hiç yerine getirmemiş, bir kısmını ise eksik ve hatalı olarak yerine getirdiğini,
Müvekkili şirket, taraflarınca daha önce yazılı ve davacı yanın temsilcisinin katılımı ve imzası ile tespit edilen hatalı ve eksik imalatlara rağmen, tam ve eksiksiz biçimde aldığı ürünlerin bedelini davacı şirkete ödediğini, eksiklere rağmen fazlası ile ödeme yaptığını, müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacının edimlerinin bir kısmını yerine getirmediği, bir kısmını da eksik ve hatalı olarak yerine getirdiğini, 8 kişilik masa ve sandalyeler ile 2 adet evrak dolabının tadilatının yapılmaması, davacı tarafından götürülüp tekrar müvekkiline iade edilmemesinden dolayı uğradığı zarar sebebiyle alacaklı konumunda olduğunu, buna ilişkin dava haklarının saklı olduğunu,
Ödenmiş olan borca istinaden yapılan icra takibine müvekkili şirketin itirazının haklı olduğunu, takibinde haksız ve kötü niyetli olan davacının mesnetsiz davasının reddi ile % 20 kötü niyet tazminatı isteme zorunluluğunun hasıl olduğunu,
Müvekkili şirketin herhangi bir borcu olmadığından itirazın iptali davasının reddine, Haksız ve kötü niyetli takip yapan alacaklı hakkında takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
… …Müdürlüğünün 2020/5943 Esas sayılı dosyası, tanık beyanları, ”…” isimli iki adet belge, tarafların ticari defter ve belgeleri, SGK kayıtları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, ticari satım dolayısıyla düzenlenen fatura alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemlidir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasında ticari mal alışverişi yapıldığını, buna istinaden 25/09/2018 tarih ve A-080637 Seri numaralı, 55.460,00-TL tutarlı fatura düzenlenerek davalı tarafa faturanın ve malların teslim edildiğini, davalı tarafça faturaya herhangi bir itiraz ileri sürülmediği, malların ayıplı olduğuna yönelikte herhangi bir ayıp ihbarda bulunulmadığını, buna rağmen fatura bedelinden 18.760,00-TL’lik bakiye kısmın ödenmediğini belirterek, söz konusu bakiye alacak için davaya konu … …Müdürlüğünün 2020/5943 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesi ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunu, icra takibine konu olarak belirtilen faturadaki malların bir kısmının eksik, bir kısmının ise ayıplı olarak tesliminin gerçekleştiğini, buna istinaden cevap dilekçesine ekli olarak sunulan ”…” isimli iki adet belgenin sunulduğunu, bu belgeler ile söz konusu mallardaki eksik ve ayıplı olan hususların tespit edildiğini, belgeyi davacı şirket yetkilisi olarak kendisini tanıtan … isimli şahsın da imzaladığını, davacı tarafın sorunsuz olarak teslim etmiş olduğu ürünler ile ilgili olarak ödemenin zaten yapıldığını, eksik ve ayıplı olarak teslim edilen mal bedelinin davalı şirket tarafından ödenmediğini, yine müvekkili tarafından ayıplı olduğu belirtilerek davacıya iade edilip, davacı tarafça ayıbı giderilen mallardan müvekkiline geri teslim edilmeyen malların da bulunduğunu, bu hususta tanıklarının da olduğunu belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Buna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafça alım-satım sözleşmesine istinaden fatura ile teslim edilen malların tam ve eksiksiz olarak teslim edilip edilmediği, fatura ve teslime davalı tarafın itirazının olup olmadığı, teslim edilen mallarda eksiklik ve ayıp bulunup bulunmadığı, bu hususta davalı tarafın davacıya ayıp ihbarında bulunup bulunmadığı, davalının davacıya ayıbın giderilmesi için iade ettiği mal olup olmadığı, sonuç olarak fatura ile teslim edilen malların ne miktarının bedelinin ödendiği, davacının bakiye alacağının bulunup bulunmadığı noktasında olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu … …Müdürlüğünün 2020/5943 E. Sayılı dosyası incelendiğinde; davacı Çizgi Ofis Mobilya… Ltd. Şti. tarafından davalı Raymak Yapı A.Ş. aleyhine ”25/09/2018 tarih ve A-080637 seri numaralı 55.460,00-TL’lik fatura dayanak gösterilerek toplam 18.760,00-TL asıl alacak için genel haciz yolu ile icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, durma kararının davacı / alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin icra dosyası içinde olup, UYAP ortamından mahkememize gönderilen kayıtlar arasında herhangi bir belge bulunmadığı, davacı tarafça 2004 sayılı İİK’nın 67. Maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde işbu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı tanığı Yusuf Özkoçak mahkememizdeki beyanında aynen; ”Davalı şirketin mobilya işlerini yapan …firmasında mobilya ustası olarak 2011 yılından beri ve halende çalışmaktayım. Bu nedenle tarafları tanıyorum. Ben taraflar arasındaki ticari alışverişi ve bana gösterilen faturadaki malları ve taraflar arasındaki uyuşmazlığı bilmiyorum. Bildiğim tek konu …şirketinin sahibi olan ve halen mahkemede duruşma salonu dışında bekleyen ve tanık olarak bildirilen Fatih Çelik benim patronum olur. Beni çağırarak davacının davalıya teslim ettiği mallarla ilgili olarak yapmış olduğumuz inceleme sonucunda teslim edilen bir kısım mallarda eksiklikler ve ayıplar bulunduğunu tespit ettik, Fatih bey bana patronum olarak eksik kısımları gösterip, bunların tamamlanmasını söyledi. Bende bunlarla ilgili gerekli düzenleme işlemlerini yaptım. İmalatları tamamlayıp, davalı şirkete götürüp yerine monte ettik. Bir kısım yerine monte edilmiş hatalı imalatları da tekrar söküp yeniden taktım. Bana okunan ve cevap dilekçesinin ekinde yer alan ”…” isimli belgede 11 başlık altında gösterilen eksiklikler benim yukarıda bahsetmiş olduğum eksikliklere ilişkindir. Bu tutanaktaki imza bana ait değildir. Ancak içeriği doğrudur. Yapmış olduğumuz ve bahsettiğim hususlara ilişkindir. Uzun zaman da geçmiş olduğundan daha fazla detay hatırlayamıyorum. Benim bilgim bundan ibarettir dedi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davalı Tanığı … duruşmadaki beyanında aynen ” Sahibi bulunduğum …davalı şirketin taahhüt projelerindeki mobilya işlerini yapmaktadır. Ofisinin mobilya işleri ile ilgili olarak davacı firma ile anlaşma yapmış, bu işi davalı adına yürütmemi talep ettiler. Bende davalı adına bu işle ilgilendim. Davacı şirket tarafından anlaşma gereğince bazı malzemeler yapılıp, davalı firmaya teslim edildi. 3-5 gün sonra davalı firma beni aradı. Mobilyaları kontrol etmemizi ve eksiklikler bulunduğunu söylediler. Bende davacı firmanın yetkilisi olan Hüseyin bey ile birlikte teslim edilen mallar üzerinde inceleme yaptık. Bununla ilgili olarak da bir tutanak düzenleyip, birlikte imzaladık dedi.
Tanığa cevap dilekçesi ekinde yer alan 2 sayfadan oluşan tutanak ve …kaşeli teklif formu okundu.
Tanık devamla: Bana okunan tutanağın 1.si işin anlaşma aşamasındaki fiyatlar ve yapılacak işleri göstermektedir. 2. Sayfada yer alan ve ”… Cuma Günü” başlıklı olup 11 maddeden oluşan tutanak ise teslim edilen mallardaki ayıp ve eksiklikleri göstermektedir. Tutanağın sol tarafındaki imza davacı şirketin yetkilisi Hüseyin beye, sağ taraftaki imzalar ise bana aittir. Ben söz konusu malları davalı şirket adına aramızdaki anlaşmaya istinaden kontrol edip, bu tutanağı düzenledim. Tutanakta belirtilen cuma gününe kadar ve sonrasında da eksiklikler giderilmedi. Bu esnada davalı taraf ödemeler de yapmıştır. Ancak bildiğim kadarıyla arada küçük bir bakiye kaldı. Davalı taraf eksiklikler giderilmeden kalan bakiyeyi ödemek istemedi. Halen de bu eksiklikler davacı tarafça giderilmedi. Bunları benim şirketim …gidermiştir. Ayrıca faturada yer alan makam takımı davacı tarafa iade edilmiştir. Ancak bununla ilgili olarak da gelip kurmuş olmaları ve tekrar iade almaları nedeniyle 5.000,00-TL ödeme yapılmıştır. 1 adet toplantı masası ve 2 tane de dosya dolabı davalıya aitken tadilat yapılması için davacıya verilmişti. Ancak bunların tadilatı da yapılmadı, ürünleri de iade etmediler. Benim bilgim bundan ibarettir dedi.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
SGK’ya müzekkere yazılarak, davalı tarafın iddia etmiş olduğu belgede davacı şirket yetkilisi olarak kendisini tanıttığı ileri sürülen Hüseyin Sezgin’in kayıtları dosya arasına celbedilmiştir. Gelen kayıtlara göre, adı geçenin davacı şirketin iş yerinde 03/09/2012 – 26/10/2017 tarihleri arasında sigortalı olarak çalıştığının bildirildiği görülmüştür.
Tarafların ticari defter ve belgeleri ile tüm deliller değerlendirilmek suretiyle, rapor düzenlemek üzere dosya Mali Müşavir bilirkişi …Mühendisi bilirkişi…’e tevdi edilmiş olup, düzenlenen 07/02/2022 tarihli raporda özetle; incelenen davacı ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil teşkil ettiği, takibe konu faturanın ve davalı tarafından yapılan 17.500,00-TL ödemenin davacı defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu, davacı ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 37.960,00-TL borç bakiyesinin kayıtlı olduğu, öte yandan incelenen davalı ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil oluşturduğu, takibe konu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davalı tarafından davacıya 35.000,00-TL ödeme yapıldığının kayıtlı olduğu, buna göre takip tarihi itibariyle davalının davacıya 20.460,00-TL alacak bakiyesinin kaydedildiğinin belirlendiği, davalının defterlerinde …’a gönderilen 5.000,00-TL havale bedelinin 100.01 kasa hesabına alındığı, dava dışı …’a ödendiği iddia edilen 5.000,00-TL’nin davacı yada dava dışı … adına yapılan bir borç kaydının mevcut olmadığı, diğer yandan davalı tarafından dava dışı …’a yapılan 5.000,00-TL havale tutarının davacı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, ayrıca davalı tarafça dava dışı …Firmasına yaptırıldığı ileri sürülen iş bedelinin ise 11.903,30-TL olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Somut olay değerlendirildiğinde; davacı ile davalı arasında ticari alım – satım sözleşmesi kapsamında davacı tarafça faturaya dayalı olarak davalıya mal teslimi yapıldığı, faturanın ve malların tesliminin taraflar arasında ihtilaflı olmadığı, teslim edilen malların bir kısmının bedelinin davalı tarafça ödendiği, bakiye kısım için davaya konu … …Müdürlüğünün 2020/5943 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığı, davacı tarafça bakiye alacağın ödenmediğinin ileri sürüldüğü, davalı tarafça ise teslim edilen mallarda sözleşmede kararlaştırılandan eksik teslim yapıldığı, ayıplı olduğu ve ayıplı olan bir kısım malların iade edildiği, bu hususta davacı şirketin temsilcisi olarak kendini tanıtan … isimli şahıs ile davalı şirketin işlerini yapan …firması yetkilisi olan Fatih Çelik arasında birer örneği cevap dilekçesi ekinde sunulan ”…” isimli belgenin düzenlendiğini ileri sürmüştür. Davalı tarafça bildirilen tanıklarda davalının iddiaları doğrultusunda beyanda bulunmuştur.
Ancak, SGK’dan alınan yazı cevabı ve eki belgeler incelendiğinde; …’ın 03/09/2012 – 26/10/2017 tarihleri arasında davacı şirket nezdinde sigortalı olarak çalıştığı bildirilmiştir.
Buna göre, takibin dayanağını oluşturan faturanın düzenleme tarihi 25/09/2018 olup, …’ın davalı firmada çalıştığı dönemden sonraki tarihte düzenlendiği, öte yandan adı geçenin davacı şirket nezdinde çalıştığı veya davacı şirketi temsilen söz konusu belgeleri imzaladığına ilişkin olarak davalı tarafça herhangi bir delilin ileri sürülmediği anlaşılmakla; davalı tarafın malların eksik ve ayıplı olarak teslim edildiği, ayıplı malların bir kısmının davacıya iade edildiği, bu hususun ayıp ihbar olarak değerlendirilmesi gerektiği yönündeki iddiasını ispat edemediği, bu haliyle davalı tarafça yasal süresi içerisinde malların ayıplı ve eksik olarak teslim edildiği yönünde davacıya ayıp ihbar talebinde bulunduğu hususunu ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılarak, bu yöndeki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı tarafın usulüne uygun ayıp ihbar talebinde bulunmadığı kanaatine varılmakla, bu defa mahkememizce belirlenen bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen rapora göre; davalı tarafın dahi ticari defter ve belgelerinde takip tarihi itibariyle davacıya 20.460,00-TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğu, davacının icra takibindeki talebinin ise 18.760,00-TL olduğu görülmekle; davalı tarafın takibe yönelik itirazının haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile davaya konu … …Müdürlüğünün 2020/5943 Esas sayılı dosyasına davalı tarafın itirazının iptali ile takibin aynı koşullarda devamına
2-Alacağın (18.760,00 TL) % 20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.281,50-TL harçtan dava açılırken peşin olarak yatırılan 226,58-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.054,92-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 226,58-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yapılan 1.600,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın KABULÜNE karar verilmiş olması nedeniyle DAVALIDAN 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/04/2022

Katip…
¸

Hakim …
¸