Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/430 E. 2021/354 K. 15.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/430 Esas
KARAR NO : 2021/354

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/09/2020
KARAR TARİHİ : 15/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 21/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı ile … Temizlik… A.Ş. arasında otobüs iç temizliği hakkında hizmet alım sözleşmesi düzenlendiğini, daha sonra sırasıyla … Temizlik… A.Ş.’nin, … Turizm Tic. AŞ.’ye; … Turizm Tic. A.Ş.’nin … Tem. Ve Hij. Ürün. Faz. San. Tic. Ltd. Şti.’ye; … Tem. Ve Hij. Ürün. Paz. San. Tİc. Ltd. Şti.’nin ise son olarak davalı … Araç Kiralama Hiz. A.Ş.’ye birleşme yoluyla devrolunduğunu, otobüs iç temizliği hakkında hizmet alım sözleşmesi kapsamında davalı şirketin müvekkili kuruluş bünyesinde bulunan otobüslerin iç temizliği işini üstlendiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme ve sözleşmenin eki olan Şartnamelere göre hizmet alım işi kapsamında çalışan işçilerin her türlü hak ve alacaklarından yüklenicinin sorumlu olacağının kararlaştırıldığını, çalışan personelini bu şekilde sürekli mağdur eden davalı yüklenici şirketin, aynı şekilde … … isimli dava dışı çalışanına da aynı şekilde hiçbir hak ve alacağım ödemediğini, bu kapsamda … … dava açmak üzere iş hukukunda mecburi olan arabuluculuk yoluna başvurmuş ve ödenmeyen kıdem tazminatı alacağını talep ettiğini, yapılan arabuluculuk görüşmeleri kapsamında müvekkili Kuruluşun, işçinin daha fazla mağdur olmaması adına hak etmiş olduğu arabuluculuk ücretini ödemek üzere anlaşmış ve bu kapsamda kendisine 3.058,00-TL kıdem tazminatı ve arabulucuya da yasal olarak hak etmiş olduğu arabuluculuk ücreti olan 282,37-TL ile stopaj bedeli olan 57,63-TL’yi ödediğini, yapılan bu ödemeler sonrasında ödenen bedellerin yukarıda bahsi geçen sözleşme ve şartname hükümleri gereği rücuen tahsili amacıyla, davalı şirket ile her türlü yazılı ve sözlü görüşmeler yapıldığını fakat davalı şirketin basiretli tacir gibi davranamayıp sözleşme ile yüklenmiş olduğu hükümleri yerine getirmeyerek müvekkili Kuruluşa ödeme yapmadığını, bu nedenle davaya konu … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili, cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin İhale Kanunu kapsamında hizmet alım ihalesine teklif vererek işi yürüttüğünü, davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, talebin zaman aşımına uğradığını, alacağın likit olmadığını, yargılamayı gerektirdiğini, kıdem tazminatının ödenmesinden asıl işverenin sorumlu olduğunu, alt işverenin sorumluluğunun sadece işçilerin ücret alacakları ile sınırlı olduğunu, davaya konu edilen kıdem tazminatı ve talep edilen diğer alacaklar bakımından davalı şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, ihale sözleşmesi ve şartnamelerinde işçiler ile ilgili işe başlama, çalışma koşulları, denetleme, mali hakların ödenmesi ile ilgili denetim ve kontrolün tamamen idarenin elinde olduğunu, bu nedenle dış ilişkide birlikte sorumluluklarının esas olduğunu, asıl işveren – yüklenici şirket arasındaki iç ilişkinin söz konusu uyuşmazlığın çözümünde esas alınacağını, lakin taraflar arasında akdedilen ihale sözleşmesinin personel hak ve alacakları konusunda soyut ibareler içermesi sonuç olarak, asıl olanın birlikte sorumluluk olduğunu, bu durumda soyut ibarelere itimat edilerek alt işveren konumundaki davalı firmaya tam sorumluluğun atfedilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemlidir.
Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; davaya konu … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
Davaya konu icra takip dosyası incelendiğinde; davacı tarafça davalı taraf aleyhine toplam 4.508,83-TL alacak için genel haciz yoluyla icra takibi başlatıldığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, davacı tarafça 2004 sayılı İİK’nın 67.maddesi hükümlerine göre iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmaktadır.
Somut olayda, iş bu davadaki toplam talebin 3.799,05-TL olduğu, icra takibinde dava dışı işçinin fiilen alt işveren davalı şirkette hizmet alım sözleşmesine istinaden çalıştığı, bu çalışmaları için davacı tarafça dava dışı işçi … …’e kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı, yapılan bu kıdem tazminatı ile arabuluculuk ücreti ve stopaj bedeli olarak yapılan ödemenin icra takibine konu edildiği, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafın asıl işveren sıfatıyla dava dışı işçiye yapmış olduğu ödemeyi rücuen davalı taraftan talep hakkının bulunup bulunmadığı noktasında olduğu anlaşılmaktadır.
Mevcut dosya kapsamı ve delillere göre dosyanın bilirkişiye tevdine karar verilmiş, ancak belirlenen kesin süre içinde davacı tarafça bilirkişi ücreti yatırılmamıştır.
Davacı vekili, 21/04/2021 tarihli dilekçesi ile bu konudaki beyanlarını bildirmiş ve ilgili kayıt ve belgelerin birer örneğini dosyaya sunmuştur.
Daha sonra, davacı vekili 15.06.2021 tarihli duruşmada; “Müvekkil … asıl işveren davalı şirket ise alt işveren olarak yer almaktadır. Davalı şirket hizmet alım sözleşmesi ile çalıştırmış olduğu işçinin haklarını ödemediği için müvekkil de asıl işveren sıfatıyla arabuluculuk aşamasında ödeme yapmak zorunda kalmıştır. Bu ödemelerle ilgili olarak celse arasında söz konusu işçinin hizmet süresi, ücreti, fesih nedeni, hak kazandığı işçilik hakları, arabuluculuk ücreti ve diğer yargılama giderleri ile ilgili olarak detaylı açıklama yapıp, hesaplamayı da yaparak mahkemeye sunduk. Buna göre yapmış olduğumuz hesaplama ve sunduğumuz belgelere göre bilirkişi incelemesine gerek yoktur. Sunduğumuz kayıtlara göre davamızın kabulüne karar verilsin” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Belirlenen kesin süre içinde davacı tarafça bilirkişi gideri yatırılmaması nedeniyle; davacı tarafın bilirkişi deliline başvurmaktan vazgeçmiş sayılmasına karar verilerek dosya içeriğindeki diğer delillere göre değerlendirme yapılmıştır.
Az yukarıda da belirtildiği üzere davacı taraf asıl işveren sıfatıyla davalı taraf nezdinde çalışan dava dışı işçiye yapılan ödemenin rücuen davalı taraftan tahsili istemli olarak icra takibi başlattığını ileri sürmektedir.
Taraflar arasındaki hizmet alımı sözleşmesinin 22.1 maddesine göre, yüklenicinin sözleşme konusu iş ile ilgili çalıştıracağı personele ilişkin sorumlulukları, ilgili mevzuatın bu konuyu düzenleyen emredici hükümleri ve genel şartnamenin 6. Bölümünde belirlenmiş olup, yüklenici bunlara aynen uymakla yükümlüdür.
Ayrıca otobüs iç temizliği işinin yürütülmesi hizmet alımı işine ait teknik şartnamenin 22.8. Maddesine göre, ihale konusu hizmeti yürüten ve yüklenicinin personeli konumundaki çalışanların açabileceği her türlü davanın (İş davaları dahil) hukuki muhatabının yüklenici olacağı, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku’ndan da kaynaklanan dahil her türlü davada personel lehine mahkemece hükmedilecek tazminattan, mahkeme masrafından, faizden ve vekalet ücretinden yüklenicinin sorumlu olacağı kararlaştırılmıştır.
Buna göre, hizmet alımı sözleşmesi ve teknik şartname hükümlerine göre; davacı asıl işveren tarafından davalı alt işveren nezdinde fiilen çalışan dava dışı işçiye yapılan ödemelerden davalı alt işverenin sorumlu olduğu ve davacı tarafça yapılan ödemelerin davalıya rücu hakkı bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekili tarafından dava dilekçesi ve eklerinde sunulan ve ayrıca 21.04.2021 tarihli dilekçe ve eklerinde sunulan SGK kayıtları, maaş bordroları, kıdem tazminatı ödeme onayı ve diğer tüm kayıt ve belgeler birlikte incelendiğinde; dava dışı işçi … …’ün davalı taraf nezdinde işçi olarak 1 yıl 4 ay 27 gün hizmetinin bulunduğu, işi bırakma bildirgesine göre fesih nedeninin ”Kod:03 – İstifa” olarak bildirildiği, iş akdinin kıdem tazminatını gerektirmeyecek şekilde haklı nedene dayalı olarak feshedildiğinin ispat yükünün davalı işverene ait olduğu, bu yönde herhangi bir delilin davalı tarafça sunulmadığı, buna göre dava dışı işçinin kıdem tazminatına hak kazandığı, incelenen SGK kayıtları ve maaş bordrosuna göre dava dışı işçinin son dönem ücretinin 2.201,40-TL olduğu, buna göre İş Kanunu hükümlerine göre hak kazandığı kıdem tazminatının davacı tarafça hesaplanan 3.064,55-TL olduğu, davacı tarafça arabuluculuk aşamasında dava dışı işçi ile anlaşma yapılmak suretiyle 3.058,00-TL kıdem tazminatı, 282,37-TL arabuluculuk ücreti ve 57,63-TL stopaj bedeli olmak üzere toplam 3.398,05-TL ödemenin yapıldığı, asıl alacak olarak bu miktarın ve ayrıca asıl alacağın faizi olarak 401,05-TL olmak üzere icra takibindeki toplam talebin 3.799,05-TL olduğu, buna göre davalı tarafın icra takibine yönelik itirazının haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, dosya arasında bulunan SGK kayıtları, maaş bordroları, sözleşme ve teknik şartname, arabuluculuk tutanakları ve tüm delillere göre, davacının davasını ispatladığı sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile; Davaya konu … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına davalı tarafın vaki itirazının İPTALİ ile takibin aynı koşullarda DEVAMINA,
2-Alacağın (3.799,05-TL) % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalı taraftan alınarak davacı tarafa VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 259,51-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 205,11-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 54,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 3.799,05-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yapılan 16,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın KABULÜNE karar verilmesi sebebiyle davalıdan alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, dava konusu miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/06/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır