Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/334 E. 2021/317 K. 07.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/334 Esas
KARAR NO : 2021/317

DAVA : İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/07/2020
KARAR TARİHİ : 07/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davacı Kooperatifin kuruluşundan itibaren davalının kooperatifin ortağı olduğunu, tasfiye işlemleri devam ederken Kooperatifin ortaklara tahsis ettiği konutları ferdileştirilmesini yaptığını, tapuları pay sahiplerine verdiğini, ancak Kooperatifin geçmişten kalan vergi borçlarının ortaya çıktığını, kooperatifi para ile yapan müteahhit tarafından alacak iddiası ile alacak davası açılmış olduğu için tasfiye işlemleri tamamlanamadığını, bu yüzden de kooperatifin genel giderler yapmak zorunda kaldığını, öncelikle vergi borçlarının ödenmesi gerektiğini, bunun için birkaç yıldır peyder pey genel kurullarda üyelerden ek ödemeler şeklinde veya aidatlar şeklinde bu paraların alınmasına kararlar alındığını, bazı ortakların tapularını aldıkları halde sırf vergi borçlarını ve genel giderleri ödeme sorumluluğundan kurtulmak için ayrıca müteahhidin açtığı davanın neticesinde hükmedilecek ve ortakların ödemesi gerekecek ödemelerden kurtulmak için ya istifa ettiklerini (açık kapı ilkesine göre) veya da malı-mülkü olmayan maddi güçlük içindeki, borcu alınamayacak kişilere paylarını devir yaparak kurtulmak istediklerini, davalın da her halde aynı mantıkla hareket ederek aleyhine Kooperatif tasfiye edilmeden önce doğan vergi borçlarından ve diğer genel giderlerden kurtulmak için genel kurulda kararlaştırılan ve eskiden doğan vergi borcunun ödenmesi için Genel Kurul karan alınmışsa da davalının, genel kurulda kararlaştırılan 5.000,00 TL’yi ödemediğini, ortak aleyhine … Müdürlüğünün … takip sayılı dosyası ile ilamsız ödeme emri çıkarılması üzerine borçlu davalı yasal süre içinde “Hissesini …’ e” devir ettiği nedeniyle borcunun olmadığını ve bu genel kurul kararının kendisini bağlamayacağı yolunda itirazda bulunduğunu, ….Noterliğinden düzenlenen 26.9.2017 tarih ve …yevmiye numaralı hisse devri senedinin kooperatife gelmediğini, ulaşsa bile bu konuda Kooperatif Yönetim Kurulu hisse devri konusunda karar vermediğini ve hisseyi alan kişinin de kooperatif ortağı olmadığını, davalı borçlunun noterden devir ettiğini söylediği kardeşi veya babası, oğlu olabilecek …’ in devir aldığı kooperatifin üyeliğine karar verilip tescili için davacı kooperatif Yönetimine 1163 Sayılı yasanın 8 ve 14/2 maddelerine göre başvurduğuna rastlanmadığını, bu nedenlerle borçlunun devir ettiğini söylediği kişinin kooperatifin üyeliğinin tescil edildiğini gösteren herhangi bir belge olmadığından üçüncü şahsın kooperatifin üyesi olduğunun kabul edilmeyeceğini, Kooperatife devir suretiyle üye olduğunu gösteren hiçbir kayıt olmadığını, sadece Noterden devir edilmesi üyelik için yeterli olmadığını, davalının tasfiye giderlerinin sorumluluğunun tespitine, … Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı bu itirazında kötü niyetli olduğundan asıl alacağın %20 oranından aşağı olmamak üzere davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf cevap dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; kooperatifin üyesi olarak 2 yıl öncesine kadar tüm ödemelerini yaptığını, 2 yıl önce noterden kooperatifteki hissesini babasına devrettiğini, bunu kooperatife, yönetime, muhasebesine bildirdiğini, ancak babasını üye yapmadıklarını, “Biz babandan parayı alamayız, senden alırız o yüzden senin yeri babana devretmeni kabul etmiyoruz diyerek” söz konusu giderleri kendisinden talep ettiklerini, yeri devrettiğini, bu nedenle sorumlunun devralan babası olduğunu, devir ve ödemelere ilişkin kayıtları sunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
… Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, kooperatif üyelik aidatı alacağı nedeniyle başlatılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemlidir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; davalının başlangıçtan itibaren kooperatifin ortağı olduğunu, kooperatifin geçmişten kalan vergi borçlarının ortaya çıktığını belirterek, bu yüzden kooperatif genel kurulu toplantısında her bir üyenin defaten 5.000,00-TL aidat ödemesine karar verdiğini, davalının bu miktarı ödememesi üzerine … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası icra takibi başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durmasına karar verildiğini belirterek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf özetle; davacı kooperatifin üyesi olarak 2 yıl öncesine kadar tüm ödemeleri yaptığını, 2 yıl önce …Noterliğinin 26/09/2017 tarih ve …. yevmiye numaralı belgesi ile kooperatifteki hissesini devrettiğini, bunu da kooperatifin yönetimine ve muhasebesine bildirdiğini, ancak kooperatifin üyeliğini devrettiği babasının üyelik kaydını yapmadığını, kendisinin aidattan sorumlu olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Tarafların ticari defter ve belgeleri ile delilleri incelenmek üzere dosya Mali Müşavir bilirkişi ….’a tevdi edilmiş, alınan 21/01/2021 tarihli rapor ilen davalının kooperatif üyesi olarak 5.000,00-TL tutarındaki takibe konu aidattan sorumlu olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Davacı kooperatifin Mali Müşavir bilirkişi tarafından incelenen ticari defter ve belgelerinin sahibi lehine delil teşkil ettiği anlaşılmıştır.
Davacının ticari defterlerinin incelenmesinde; Davalı Kooperatif Üyesi olarak gözüken …’ in 05.01.2020 tarihinde tahakkuk ettirilen 5.000,00 TL tutarında aidat borcunun bulunduğu, davalının, kooperatifteki hisselerini ….Noterliğinin 26.09.2017 tarih, …. yevmiye sayısı ile düzenlenen “Kooperatif Hisse Devri Sözleşmesi ile dava dışı …’e devir ettiği anlaşılmaktadır.
Davacı kooperatifin 14.11.2019 tarihli 2017-2018 hesap yılı olağan genel kurul toplantısının 5. Maddesinde yazılı 2019 yılı tahmini bütçesinin görüşülmesi neticesinde; 2020 Ocak ayı sonuna kadar her bir üyenin defaten 5.000,00 TL aidat ödenmesi karara bağlanmıştır.
Kooperatif üyeliğini devralan dava dışı …’ in kooperatife, kanuna ve ana sözleşmeye uygun olarak kooperatife uygun yükümlülükleri üstleneceğini belirten şekilde yazılı bir başvurusuna ait belgenin bulunmadığı, yine davacı Kooperatife ait Yönetim Kurulu Karar defterinde dava dışı …’in kooperatife üye olarak alınmasına ait herhangi bir karar olmadığı belirlenmiştir.
Buna göre, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 8. Maddesine göre; Kooperatif ortaklığına girmek için gerçek kişilerin medeni hakları kullanma yeterliliğine sahip olmaları ve kooperatif ana sözleşmesi hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini belirten bir yazı ile kooperatif yönetim kuruluna başvurmaları yeterli görülmüştür. Yönetim kurulu da başvuranların ana sözleşmede gösterilen ortaklık şartlarını taşıyıp taşımadıklarını araştırdıktan sonra ortaklığını gerçekleştirecektir.
Kanunun 10. maddesi her ortağın kooperatiften çıkma hakkının olduğu, 11. maddesi kooperatiften çıkma hakkının sınırlandırılması ve hiçbir suretle kooperatiften çıkamayacağına dair bağlamların hükümsüz olduğu, 13. maddesi de yönetim kurulunun ana sözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınması halinde bunun noter aracılığı ile yapılarak gerçekleşeceğini hükme bağlanmıştır.
Kanunun 14. maddesinde, kooperatif ortaklığının devredilebileceği, yönetim kurulunun ortaklığı devralan kişinin ortaklık niteliklerini taşıması halinde, bu kişiyi ortaklığa kabul edeceği belirtilmektedir. Devir halinde kooperatif üzerindeki tüm haklar ve yükümlülükler yeni şahsa geçmektedir. Bu hükümler karşısında herhangi bir kooperatif ortağı kendi istediği bir zamanda ortaklıktan istifa edebilmekte veya başka bir şahsa devredebilmektedir.
Buna göre somut olay değerlendirildiğinde; davacı kooperatif genel kurulu toplantısında alınan karar göre, her bir üyenin defaten 5.000,00-TL aidat ödemesi kararı alındığı, buna göre davalının davacı kooperatifteki hissesini usulüne uygun şekilde 3. Bir kişiye devrine ilişkin bir karar bulunmaması ve davalının üyeliğinin halen devam etmesi nedeniyle söz konusu aidattan sorumlu olduğu, bu nedenle takibe yönelik itirazının haksız olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile; davaya konu … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına davalının itirazının İPTALİ ile takibin aynı koşullarda DEVAMINA,
2-Alacağın (5.000,00-TL) % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 341,55-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 60,39-TL harcın mahsubu ile bakiye 281,16-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 60,39-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafça yapılan 842,50-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
8-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın KABULÜNE karar verilmesi nedeniyle DAVALIDAN 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, dava konusu miktar itibariyle kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/06/2021

Katip …
E-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır