Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/276 Esas
KARAR NO : 2023/544
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 29/06/2020
KARAR TARİHİ : 11/07/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/07/2023
Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;… Esas Sayılı dosyasıyla iflasına karar verildiğini, davacının, iflas kararı öncesinde müflis şirket bünyesinde işçi olarak çalışmakta olduğunu vc işçilik alacakları nedeniyle davacıdan 195.951,83.-TL alacağı olduğunu, davalı tarafından tanzim edilen ve davacı tarafından İflas masasına sunulan bordro evraklarında belirtilen alacağın tahsili için ….Sayılı İflas dosyasına alacak kaydı için başvuru yapıldığını, davacı alacak kayıt taleplerinin iflas masasınca 29.05.2020 tarihli ve …numaralı karar ile reddedildiğini ve bu kararın davacıya 23/06/2020 tarihinde tebliğ edildiğini, karardaki bilirkişi görüşüne göre, “iş ilişkisi sabit olun, talep edilen miktarın nasıl hesaplandığının bildirilmedik ve likit olmayan alacak talebinin miktar yönünden yargılanmayı gerektirdiğinden” bahisle alacağın reddine karar verildiğini, sunulan onaylı maaş bordrolarında alacağa ilişkin tüm kayıtların detayları ile sunulduğunu, alacağın likit olmaması durumunun söz konusu olamayacağını, sunulan maaş bordrolarında, son ay çıkış hesabında 261.502,84 TL brüt hesabın, 81,387,53 TL gelir vergisi, 1984,81 TL damga vergisi tahakkuk ettiği sabit ve belgeli olduğunu, davalı şirketin Nisan 2013 vergi ve sigorta kayıtlarından tespiti mümkün olduğunu beyan etmiş; belirtilen alacağının ve hesaplanacak faizinin kabulü ile iflas masasının bu alacağı ödemeye mahkum edilmesini, sıra cetvelinin buna göre düzenlenmesi talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davalı …. E. Sayılı dosyası ile iflasına karar verildiğini, tasfiye işlemlerinin… sayılı dosyası ile yürütüldüğünü, müflis şirketin devam eden dava, takip iş ve işlemlerinin takibinde masa menfaati görüldüğünden ikinci alacaklılar toplantısında alınan karar gereği dosyada davaları takip etmek üzere iflas İdaresince vekil olarak Av. … ….’nin yetkilendirildiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
….İflas sayılı dosyası, davacı tarafın ticari defter ve belgeleri, müflis şirket kayıtları,…. kayıtları, bilirkişi raporu ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Davanın, İİK’nın 235. Maddesine göre işçilik alacağından kaynaklı kayıt – kabul davasına ilişkin olduğu, davacı tarafça davalı şirket nezdinde işçi olarak yapmış olduğu çalışmalar dolayısıyla oluşan toplam 195.951,83-TL işçilik alacağının ödenmediği, bu esnada davalı şirketin iflas ettiğinin ileri sürüldüğü, buna göre taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının davalı şirket nezdinde işçi olarak çalışmasının bulunup bulunmadığı, varsa davacının aylık ücretinin ne kadar olduğu, davacının iddia etmiş olduğu alacak kalemlerinin hangi işçilik alacağı kalemlerinden oluştuğu, hangi kalem alacak için ne miktar talep bulunduğu, davacının davalı taraf nezdindeki çalışmasına ilişkin hususlar bu çalışmalara ilişkin olarak davalı tarafça banka aracılığıyla ödeme yapılıp yapılmadığı, varsa davacının davalı taraftan işçilik alacağının bulunup bulunmadığı noktasında olduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, 2004 sayılı İİK’nın 235.maddesine göre; sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar. İtiraz eden, talebinin haksız olarak ret veya tenzil edildiğini iddia ederse dava masaya karşı açılır. Muteriz başkasının kabul edilen alacağına veya ona verilen sıraya itiraz ediyorsa davasını o alacaklı aleyhine açar. Dava basit yargılama usulü ile görülür. Davacı bu davada; alacağın varlığını ispat etmek zorundadır. Alacaklı, alacağının, gerçek bir alacak olduğunu, birbirini teyit eden usulüne uygun delillerle ispatlamalıdır. Her zaman düzenlenmesi mümkün olan çek ve bono, vs. deliller alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli değildir.
Davacı tanığı …; “Ben davalı şirkette 2008 Eylül aymdart 2015 Eylül ayına kadar fiili ve resmi olarak çalıştım, 2015 Eylül ayında Türkiye’ye ücretsiz izne ayrılarak döndüm, sonra 2016yılı Ağustos ayında çıkışım verildi, şirket Türkmenistan’da faaliyet gösteren bir şirketti. 2015 Eylül- 2016 Ağustos tarihleri arasında ücretsiz izindeydim, ben teknik ofis şefi olarak görev yapıyordum, işten ayrıldığım tarihlerde maaşım 4200 Dolardı. …’da aynı şirketin ….ofisinde İnsan Kaynakları Direktörü olarak çalışıyordu, ben 2008 yılında iş görüşmesine gittiğimde …. Bey orada çalışmaktaydı, İş görüşmemi onunla yaptım, 2013 yılı Mart veya Nisan ayında şirketteki işinden ayrıldı, ne kadar maaş aldığını bilmiyorum, kendisi en üst seviye yönetici olduğu için yönetim kurulunda yer alıyordu ve bu nedenle de maaşının yüksek olduğunu biliyorum ancak miktarını bilmiyorum.2010 yılından itibaren maaşların ödenmesinde aksama oluyordu, özellikle 2010 yılında yaklaşık 10 ay sadece harçlık şeklinde maaşımın W si civarında maaş ödemesi yaptılar, bizim yıllıkl2+3 maaş İkramiye ile birlikte 15 maaş almamız gerekiyordu, ancak 2010 yılından sonra)5 maaşın sadece 7-8 aylık maaşım alabildik maaş ödemeleri ile ilgili sıkıntı şirketin ….deki merkez ofisinde de vardı, davacı da aynı şekilde maaşım alamıyordu ya da eksik alıyordu, bilgim görgüm bundan ibarettir.” şeklinde,
Tanık …; “Ben davalı şirkette 2008 Haziran ayından2016 yılı Ağustos ayına kadar çalıştım, ben ilk olarak şirketin …’daki merkez ofisinde çalışıyordum, daha sonrasında şirketin ….’da bulunan şubesinde çalışmaya devam ettim, ben personel müdürü olarak görev yapıyordum, işten ayrıldığım tarihlerde maaşım 5.000 Dolardı. …’da aynı şirketin … ofisinde İnsan Kaynaklan Direktörü olarak çalışıyordu, ben 2008 yılında iş görüşmesine gittiğimde …. Bey orada çalışmaktaydı, benden 2-3 ay Önce işe başladığım biliyorum, 2013 yılı Nisan ayında şirketteki işinden ayrıldı, aylık ne kadar maaş aldığını bilmiyorum, ancak şirketten toplam yaklaşık 200.000,00 TL civarında alacağı olduğunu biliyorum, …. Bey aynldıktan sonra personel müdürü olarak çalıştığım İçin bu hesaplan görebiliyordum, 2010 yılından itibaren maaşların ödenmesinde aksama oluyordu. 2010 yılında yaklaşık 3maaş aldık 2011 yılında 6-7 maaş aldık, 2012 yılından sonra da 1 maaş 2 maaş şeklinde almaya devam ettik 2016 yılı olan son yılda ise hiç maaş alamadık bizim yıllık! 2+3 maaş ikramiye ile birlikte 15 maaş almamız gerekiyordu, maaş ödemeleri ile İlgili sıkıntı şirketin….’deki merkez ofisinde de vardı, davacı da aynı şekilde maaşını alamıyordu ya da eksik alıyordu, zaten maaşlann kaynağı … ‘dan hak edilen hak edişlerdi, şirket sahibi bize hakedişleri alamadığı için ödeme yapamadığım söylüyordu, ben hakedişlerin alınıp alınmadığını bilmiyorum, bu evraklara benim erişimim yoktu, bilgim görgüm bundan ibarettir. ” şeklinde,
Davacı tanığı …; “Ben davalı….’da idari işler müdürü olarak çalıştım, davacı da bu şirkette 08/04/2008-30/04/2013 tarihleri arasında insan kaynakları direktörü olarak çalıştı. Davacının aylık 10.000.00 TL maaş aldığını biliyorum. Maaşlar Bordro üzerinden ödenirdi ve …. ‘ya da aynı miktar üzerinden bildirilirdi. Bildiğim kadarıyla davacı bu tarih aralığında hep aynı aylık ücret üzerinden maaş aldığını biliyorum, çünkü 2010 yılından sonra davalı şirketin işleri bozulduğu İçin çalışanlar da maaş artışı yönünden bir talepte bulunamadılar, yapılan iş Türkmenistan’dan alınan enerji santral işi idi. Ancak şirketin mali durumu kötüleşince ve çalışan işçilerin parasını ödeyemez duruma gelince davacının da aralarında bulunduğu İşçiler yavaş yavaş işten ayrılmaya başladılar; en son ben ayrıldım. Ben işten ayrılana kadar işyerinde çalışan tüm çalışanların işten ayrılırken talep edebilecekleri ücretlere İlişkin bir liste tutmuştum bu listeme göre davacının davalı şirkete 195.951,00 TL alacağı olduğunu belirtmiştim bunu da davacı vekilinin talebi üzerine ona iletmiştim. Benim bilgim ve görgüm bundan ibarettir.” Şeklinde beyanda bulundukları anlaşılmaktadır.
……-…. sayı ve …. konu İle verdiği cevap yazısı ve davacı ile davalıya ait hizmet dökümü, işyeri unvan listesi, işe giriş çıkış bildirgeleri, işyeri tescil bilgilerine göre; davacı, davalı müflis şirkette (….) 08/04/2008 tarihinde insan kaynakları müdürü olarak işe başladığı ve 30/04/2013 tarihinde 18 kod (İşin Sona Ermesi) ile işten çıkışı verildiği anlaşılmaktadır.
Bilirkişi….tarafından düzenlenen bilirkişi raporu ve ek raporları ile; davacının müflis şirketteki çalışmaları dolayısıyla iflas tarihi itibariyle 15.723,18-TL kıdem tazminatı (ayrıca 30/04/2013 – 24/11/2016 tarihleri arası işlemiş faizinin 6.206,79-TL), ihbar tazminatı olarak 23.283,53-TL prim alacağı olarak 66.739,58-TL ve ücret alacağı olarak 156.097,40-TL olmak üzere toplam 268.050,48-TL alacak talep hakkının bulunduğunun belirlendiği anlaşılmış olup, alınan rapor ve ek raporlar hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; davanın İİK’nın 235. maddesi hükümlerine göre açılan kayıt kabul istemli olduğu, davacı tarafça davalı şirket nezdinde işçi olarak yapmış olduğu çalışmalar dolayısıyla oluşan toplam 195.951,83-TL işçilik alacağının ödenmediği, bu esnada …. Karar sayılı kararı ile davalı şirketin iflasına karar verildiği ileri sürülerek iş bu davanın açıldığı, toplanan delillere göre; davacının, müflis şirkette (iş yeri No: 1121014) 08/04/2008 tarihinde insan kaynakları müdürü olarak işe başladığı ve 30/04/2013 tarihinde 18 kod (işin sona ermesi) ile işten çıkışı verildiği, alacağın tahsili için …. İflas sayılı dosyasına alacak kaydı için başvuru yapıldığını, davacı alacak kayıt taleplerinin iflas masasınca 29.05.2020 tarihli ve 014 numaralı karar ile reddedildiği, davacı vekili tarafından 28/06/2021 tarihli duruşmada davacının çalıştığı dönemlere ilişkin olarak ödenmeyen ücretleri, yılda 3 maaş prim alacağı, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatına ilişkin olarak alacak talebinde bulunduğunun ifade edildiği, müflis işveren tarafından davacı işçinin iş akdinin kod:18 işin sona ermesi nedeniyle feshedildiği, buna göre davacının 4857 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre; feshe bağlı olan haklarından kıdem ve ihbar tazminatı talep hakkının bulunduğu, ayrıca feshe bağlı olmayan prim ve ücret alacaklarını talep hakkının bulunduğu, dinlenen tanık beyanları ve alınan bilirkişi raporu ile ek raporlarına göre; davacının müflis şirketteki çalışmaları dolayısıyla iflas tarihi itibariyle 15.723,18-TL kıdem tazminatı (ayrıca 30/04/2013 – 24/11/2016 tarihleri arası işlemiş faizinin 6.206,79-TL), ihbar tazminatı olarak 23.283,53-TL prim alacağı olarak 66.739,58-TL ve ücret alacağı olarak 156.097,40-TL olmak üzere toplam 268.050,48-TL alacak talep hakkının bulunduğunun belirlendiği, davacının alacak başvurusundaki talebinin 195.951,83-TL olduğu, bu haliyle davacı tarafın müflis şirketten iflas tarihi itibariyle toplam 195.951,83-TL işçilik alacağının bulunduğunu ispatladığı sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile; davacının müflis…’den 195.951,83-TL alacaklı olduğunun TESPİTİ ile bu miktar alacağın müflisin iflas işlemlerinin yürütüldüğü ….İflas sayılı dosyasına 1. Sıra alacak olarak KAYIT VE KABULÜNE,
2-Alınması gereken 269,85-TL harçtan dava açılırken peşin olarak yatırılan 54,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 215,45-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 54,40-TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan 1.310,35-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde …. Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/07/2023
Katip …
¸
Hakim …
¸