Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/224 E. 2021/161 K. 09.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/224 Esas – 2021/161
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/224 Esas
KARAR NO : 2021/161

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/05/2020
KARAR TARİHİ : 09/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; 25/11/1993 tarih ve 93/T-103 sayılı karar ile davalı …’a bağlı merkezi Konya’da olmak üzere … Elektrik Dağıtım A.Ş.’nin kurulduğunu, davacı şirketin 25422 sayılı Resmi Gazete ‘de yayımlanan 02/04/2004 tarih ve 2004/22 sayılı Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun(ÖYK) kararı ile özelleştirme kapsamına alındığını, davacı ile davalı arasında özelleştirme kapsamına alınması nedeniyle 24/07/2006 tarihinde “İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi” imzalandığını, akabinde davacı Şirket ile Özelleştirme İdaresi arasında 30/10/2009 tarihinde “Hisse Satış Sözleşmesi” nin imzalandığını ve bu sözleşme ile davalı …’ın … …’ta olan %100 orandaki hissesinin … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş.’ye satılmak üzere özelleştirildiğini, dava konusu olayın 20/06/2007 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle …’ın malul olduğunu, iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talepli olarak davacı şirket aleyhine önce 26/05/2008 tarihinde … Mahkemesi’nin … E. Sayılı dosyası ile dava açıldığını, anılan Mahkemede verilen kararın Yargıtay 21.Hukuk dairesi’nin 25/12/2012 tarih 2011/15878 E. 2012/24553 K. Sayılı ilamı ile bozulduğunu, sonrasında … Mahkemesi’nin 08/11/2013 tarih ve 2013/258 E. 2013/1267 K. Sayılı kararı ile davacı … … aleyhine tazminat ödenmesine hükmettiğini ve bu kararın da Yargıtay 21.Hukuk Dairesi’nin 18/02/2015 tarih ve 2014/14618 E. 2015/2763 K. Sayılı kararı ile onandığını, anılan dosya davacısı tarafından … Mahkemesi’nin kararının … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasında ilamlı icra takibi başlattığını ve … …’ın icra dosyasına 328.644,38 TL ödeme yaptığını, rücuen tazminat davasında 20/06/2007 tarihinde meydana gelen iş kazası sebebiyle davacının muhatap olmasına rağmen o dönemde dağıtım faaliyetinin davalı tarafından yapıldığını, işletme hakkının davacıya 24/07/2006 tarihinde devredilmesi nedeniyle bu tarihten önceki olaylara ait sorumluluğun davalı …’ta olduğunu, bunun İHDS 7.4 maddesinde düzenlendiğini, İHDS 2.1. maddesinde sözleşmenin taraflarının … ve … … olduğunun belirlendiğini, yine sözleşmenin 7.6 maddesiyle de sorumluluğun …’ta olduğunu, davalı Genel Müdürlüğün 26/10/2010 tarih 6680 sayılı yazısında sözleşmenin 7.4. maddesinde yer alan dağıtım faaliyetlerinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetlerin yürütülmesi amacı ile gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğunun …’a ait olduğu hükmü gereğince her ne kadar işletme hakkı devir sözleşmesinin 24/07/2006 tarihinde imzalanmış ise de fiili devir tarihi olan 30/10/2009 tarihine kadar … ile elektrik dağıtım şirketlerinin ayrılmaz bir bütün olduğu ve şirketlerin sermayelerinin tamamının …’a ait olduğu da dikkate alındığında bu dönemde yapılan işlem ve faaliyetlerden doğan hakların …’a ait olması gerektiği değerlendirilerek bu duruma göre fiili devir tarihinden önceki döneme ait işlemler hakkında inceleme ve soruşturmalar sonucunda düzenlenen müfettiş raporlarında yer alan ve Borçlar Kanununa göre haksız fiil ve sebepsiz zenginleşme tanımlamasını taşıyan tazminat talepleri ile ilgili hukuki takibin … tarafından yürütülmesinin uygun olacağının belirtildiğini,
İHDS 1.maddesinde sözleşmenin amacının düzenlendiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin TTK bakımından ticari sözleşme TBK bakımından ise borcun nakli niteliğinde olduğunu, Hisse Devir Sözleşmesi gereği 30/10/2009 tarihinden önce dağıtım faaliyetinin yürütülmesinden doğan tüm iş ve işlemlerin sorumluluğunun …’a ait olacağının açıkça belirlendiğini, dava konusu olayın da HDS imza tarihinden önce 20/06/2007 tarihinde meydana gelen bir olay olduğunu, İHDS 7.4 maddesi ve …’ın 26/10/6680 sayılı yazısı ile kabul edildiği açık olmasına rağmen davalının ödeme yapmamasının akde uygun olmadığını,
… ile …’a bağlı olarak faaliyet gösteren elektrik dağıtım şirketlerinin fiili devir tarihi olan 30/10/2009 tarihine kadar ayrılmaz bir bütün olduğu hususunun …’ın faaliyet raporlarına konu olduğunu, özelleştirme sonucu 30/10/2009 tarihine kadar fiili devir gerçekleşmediğinden faaliyetlerin davalı tarafından yapıldığını ve buna yönelik davalı faaliyet raporlarından bahsedildiği ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2015/15337 E. 2017/2792 K. Sayılı ilamı emsal gösterilmek suretiyle … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına ödenen 140.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği anlaşılmıştır.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle derdestlik, kesin hüküm ve zamanaşımı itirazlarında bulunduklarını, 4628 sayılı Kanunla enerji sektöründeki özelleştirmelerin 4046 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nca gerçekleştirileceğinin düzenlendiğini ve …’ın 02/04/2004 tarih 2004/22 sayılı ÖYK kararı ile özelleştirme programına alındığını, davacı şirketin de olduğu 20 şirketin Türkiye’deki dağıtım bölgelerinde dağıtım lisansına sahip olarak 01/03/2005 tarihi itibariyle sermayesinin tamamının davalı Kuruma ait olmakla birlikte ayrı tüzel kişiliğe sahip olarak faaliyet göstermeye başladığını, ayrı anonim şirket olduğunu, Özelleştirme İdaresince mülkiyet devri suretiyle özelleştirmenin mümkün olup olmadığının Danıştay l.Dairesi’ne sorulduğunu ve Daire’nin 05/03/2004 tarih ve 2004/17 E. 2004/24 K. Sayılı kararı ile dağıtım bölgelerinin mülkiyetinin devri dışında işletme hakkının devir suretiyle özelleştirilmesinin mümkün bulunduğunun belirtildiğini, bunun üzerine dağıtım bölgesi sınırları içerisinde dağıtım hizmetlerini görmek üzere dağıtım şirketi kurularak bu şirkete 49 yıl süre ile dağıtım lisansı ve işletme hakkı verilmesinin, dağıtım tesisleri dışında kalan duran varlıkların (araç, bina, taşıt, demirbaş vb.) da bu şirkete devredilmesinin ve söz konusu bu şirketin hisselerinin satışı suretiyle özelleştirilmesinin mümkün olup olmadığı hususunda Danıştay l.Dairesi’nin 26/11/2004 tarih ve 2004/444 E. 2004/409 K. Sayılı kararı ile bahsedilen özelleştirme modelinin uygun bulunduğunu, buna göre 4628 sayılı Kanunun 14/2. maddesi uyarınca mülkiyetin …’a aktarılmasını takiben … ile %100 hisselerine sahip olduğu 20 elektrik dağıtım şirketi arasında dağıtım varlıklarının işletilmesine ilişkin İşletme Hakkı Devir Sözleşmelerinin imzalandığını, 25/09/2008 tarihinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen ihale sonucunda %100 hissesinin 30/10/2009 tarihinde … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş.’ye devredildiğini, 25/09/2008 tarihinde Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen ihale sonucunda %100 hissesinin 30/10/2009 tarihinde … Enerji Dağıtım ve Perakende Satış Hizmetleri A.Ş.’ye devredildiği, elektrik dağıtım şirketlerinin özelleştirilmesinde, bir dağıtım bölgesinde dağıtım varlıklarının kullanım hakkına ve dağıtım ile perakende satı lisansına sahip şirketin hisselerinin blok olarak satışının öngörüldüğünü, bu yönteme göre özelleştirme öncesinde ve sonrasında şirketin hak, borç ve yükümlülüklerinde herhangi bir değişikliğin söz konusu olmadığını, … … ile ihale sürecinin tamamlanması sonrasında, İHDS ve özelleştirme İdaresi talimatları doğrultusunda taraflarca takip edilen dosyalara ilişkin ayrım çalışmalarının başladığını ve taraflar arasında tespit tutanaklarının imzalandığını, dosyaların ayrımında İHDS 7.maddesi ve Özelleştirme İdaresi talimatlarının esas alındığını, İHDS’nin “üçüncü kişilerin hak iddiaları ” başlıklı 7.maddesinde sorumluluğun taraflardan hangisine ait olacağına dair kriterlerin belirlendiği ve …’ın sorumlu olabilmesi için zarara neden olan olayın dağıtım faaliyetine ilişkin olması ve söz konusu olayın dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde yani işletme hakkı devir sözleşmesinin imza tarihi olan 24/07/2006 tarihinden önce gerçekleşmiş olması gerektiğini, İHDS imzalanmasıyla işletme hakkının … …’a devredildiğini, sözleşme imza tarihi olan 24/07/2006 sonrası meydana gelen zararlara ilişkin sorumluluğun açıkça … …’ta olduğunu, iş bu dava konusu olayın da 20/06/2007 tarihinde gerçekleştiğini, davacı iddiasının aksine hisse devir tarihi olan 30/10/2009 tarihine kadar sorumluluğun …’a ait olacağına dair sözleşme hükmü olmadığını, … aleyhine ….Ticaret Mahkemesince verilen … K, Sayılı kararının temyizi üzerine Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/2239 E. 2016/4044 K. Sayılı kararında; “İHDS’nin 7.4. ve 7.6. maddeleri uyarınca söz konusu faturalardan davalı …’ın sorumlu tutulması için İHDS imzalanmadan önceki döneme ilişkin olması gerekmektedir. Dava konusu faturalardan Ağustos 2006 ve Eylül 2006 tarihli olanlar İHDS’nin imza tarihinden sonraki döneme ilişkin olup Temmuz 2006 tarihine ilişkin olan ise kısmen İHDS imza tarihinden sonraki dönemi kapsamaktadır. Bu durumda, mahkemece İHDS imzalandıktan sonraki döneme ilişkin davalı …’ın sorumlu bulunmadığı gözetilerek bir karar vermesi gerekirken, yazılı şekilde İHDS imzalandıktan sonraki dönemi de kapsar şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir” denildiğini, buna göre de İHDS imza tarihinden sonra meydana gelen dava konusu olay nedeniyle …’ın sorumlu tutulamayacağını, davanın bir an için haklı olduğu kabul edilse dahi, davalının icra takibine ilişkin giderlerden, vekalet ücretinden, karara ilişkin olarak yapılan diğer masraflardan ve faizden sorumlu olmadığını, ayrıca davacının ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle davalıdan talep etmesinin İHDS’ne aykırı olduğunu, İHDS 7.1, 7.2. ve 7.3 maddesinde düzenlemeler olduğunu ve dava konusunun sözleşmenin 7.2. maddesi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini, maddeye göre sözleşmenin imza tarihinden sonra ortaya çıkan idari ve hukuki ihtilafların Şirket tarafından derhal …’a bildirileceğinin düzenlendiğini, davacının icra dosyasına ilişkin bildirimde bulunmadığını, davacının bildirim yükümünü yerine getirmediğini, bu sebeple icra takibine sebep olan davacının buna dair masraf ve faiz isteyemeyeceğini, dosyada müşterek ve müteselsil sorumlu birden fazla davalının olduğunu ve davacı … …’ın dosya borcunun tamamını infaz edip infaz edilen tüm bedeli avans faizi ile davalıdan istemesinin kabul edilemez olduğunu, aynı zamanda avans faizi de isteyemeyeceğini, davada … …’ın %20 kusurlu bulunduğunu, davalı …’ın sorumlu olduğu kabul edilse dahi ancak bu oran karşılığı kadar sorumlu olabileceğini, davacının bu bedeli müşterek sorumlu diğer davalılara ve Ankara Sigorta’ya rücu edip etmediğinin netleştirilmesi gerektiğini, bu hususun sorulması üzerine davacının verdiği cevapta … Ltd. Şti.’ne ilişkin bilgiye ulaşılamadığını ve sigorta şirketinden de herhangi bir tahsilatın yapılmadığından bahisle davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLER:
İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi, … Mahkemesi’nin … Sayılı dosyası, … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, işletme hakkı devir sözleşmesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Dava vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafça dava dışı …, …, … ve … tarafından … Mahkemesi’nin … Sayılı dosyasında verilen karara istinaden … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında başlatılan icra takibi dolayısıyla yapılan ödemenin İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi’ne istinaden rücuen davalı taraftan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili ise özetle; Tazminata konu olan olayın İHDS’nin imzalandığı 24/07/2006 tarihinden sonra (20/06/2007 tarihinde) meydana geldiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Taraflarca ileri sürülen deliller ve tüm dosya tevdi edilerek, hesap bilirkişisi….’den 06/01/2021 tarihli rapor alınmış, raporun bilimsel verileri içermesi denetime elverişli olması ve dosya kapsamı ile de uyumlu olması nedeniyle hükme esas alınmıştır.
Tarafların imzaladıkları 24.07.2006 tarihli İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7. maddesinde;
7.1 maddesi ”İşletme hakkı … tarafından devredilen dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olarak sözleşmenin imza tarihinden önce başlamış idari ve hukuki ihtilafların takip edilmesi, çözüme kavuşturulması ve bundan kaynaklanan her türlü sorumluluk … a aittir. ”
7.2 maddesi “İşletme hakkı … tarafından devredilen dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olarak, sözleşmenin imza tarihinden sonra mülkiyete ilişkin ortaya çıkacak ihtilaflar şirket tarafından derhal …’a bildirilir. Söz konusu dağıtım tesislerinin mülkiyetine dair idari veya hukuki ihtilafların takip edilmesi, çözüme kavuşturulması ve bunlardan doğacak her türlü yükümlülük …’a aittir…”
7.4. maddesi; “Dağıtım faaliyetinin … tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu …’a aittir. … tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle üçüncü kişiler tarafından ileri sürülebilecek her türlü talebin muhatabı …’dır. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından karşılanır.”
7.5. maddesi; “Dağıtım faaliyetinin şirket tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyet kapsamında gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu şirkete aittir”
7.6. maddesi “Sözleşmenin imza tarihinden önce dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk …’a aittir. Bu dönemde yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle 3.kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı …’tır. Bu talepleri konu alan icra takibi ve davalar … tarafından yürütülür ve sonuçlandırılır. Bu takip ve davalardan doğacak her türlü mali yükümlülük … tarafından ödenir.”
7.7 maddesi “Sözleşmenin imza tarihinden sonra dağıtım tesisleri ile dağıtım tesislerinin işletilmesinden kaynaklanan her türlü hukuki ve cezai sorumluluk şirkete aittir. Şirket tarafından yürütülmüş bulunan bu faaliyetler nedeniyle 3. Kişiler tarafından ileri sürülecek her türlü talebin muhatabı şirkettir…” hükümleri yer almaktadır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafça dava dışı …, …, … ve … tarafından …Mahkemesi’nin ….Sayılı dosyasında verilen karara istinaden … Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında başlatılan icra takibi dolayısıyla davacı takip borçlularından … Elektrik Dağıtım A.Ş. tarafından ödeme yapıldığı, iş bu davada taraflar arasındaki 24/07/2006 tarihli İHDS kapsamında yapılan ödemenin rücuen davalı taraftan tahsilinin istendiği, bahse konu İş Mahkemesi dosyasında dava konusu olayın 20/06/2007 tarihinde elektrik bağlamak için çıktığı direkte elektrik akımına kapılarak elektrik direğinden düşen ve ağır yaralanan … ile ilgili olarak hükmedilen maddi ve manevi tazminat ve yargılama giderine istinaden söz konusu icra dosyasına ödenen toplam 140.000,00 TL için talepte bulunulduğu, taraflar arasındaki İHDS’nin 7.4. maddesinden kaynaklanan davalar için ihbar yükümlülüğü öngörülmemiş olup, ihbar yükümlülüğü 7.2 maddede düzenlenen dağıtım tesislerinin mülkiyetine ilişkin olan davalar için öngörüldüğü, işbu davanın sözleşmenin 7.4. Maddesinden kaynaklandığı, bu nedenle ihbar yükümlülüğünün bulunmadığı, bu haliyle tazminata konu olayın (20/06/2007); İHDS’den (24/07/2006) sonra meydana geldiği, buna göre yukarıda belirtilen İHDS’nin 7.maddesinin yukarıda belirtilen hükümleri gereğince, sözleşmenin düzenlendiği 24/07/2006 tarihinden sonraki döneme ilişkin meydana gelen olay nedeniyle tazminat sorumluluğunun davalı üzerinde olmadığı, davacıya ait olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2016/7461 E. 2018/876 K. Sayılı ve aynı dairenin 2017/2080 Esas 2018/7785 Karar sayılı 10/12/2018 tarihli emsal kararı).
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 2.390,85-TL harcın mahsubu ile fazladan yatan 2.331,55-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 17.250,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
6-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle DAVACIDAN 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2021