Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/169 E. 2021/794 K. 10.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/169 Esas
KARAR NO : 2021/794

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : 1- … – … …
VEKİLİ : Av. … -…..
DAVALI : 2- … – … …

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2020
KARAR TARİHİ : 10/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 2014-2017 yılları arasında aynı zamanda ikamet ettiği Osman Bey apartmanı yöneticisi olduğu, müvekkilinin yöneticilik yaptığı bu süreçte binanın eski müteahhidinin feshedilmesinden dolayı binanın iskanının alınamadığı, apartman sakinlerinin yaptığı toplantıda eski müteahhit … ile iskan alımı konusunda anlaşılmasına karar verildiği, … ile iskan alımı konusunda SGK prim borçları ve vergi borçları(…’ye ait sgk ve su borçları) ödenmesi karşılığı anlaşıldığı, davacının yönetici sıfatıyla 14/10/2014 tarihinde davalı … ile protokol imzaladığı, protokole göre SGK borcu olan 15.604,62 TL ve su faturaları bedeli ödemeleri gerçekleştiğinde binanın iskanının alınacağı ve bu alacağa ilişkin davacıdan 35.000 TL tutarında yine protokol düzenleme ile aynı tarihli 14/10/2014 tanzim tarihli 35.000 TL bedelli teminat senedi alındığı, ayrıca protokolde SGK ve su ödemeleri yapıldığında teminat senedinin iade edileceğinin belirlendiği, … ile davacı arasında protokol gereği protokol ile aynı tanzim tarihli, ödeme günü olmayan 14/10/2014 tanzim tarihli bono, teminat senedi düzenlendiği, davacının protokole konu …’nin su bedelini ödediği, yine protokole ve bonoya ilişkin olarak 30/01/2015 tarihinde …’ye ait 23.018,38 TL SGK borcunun ödendiği, ödemenin banka eliyle olduğu, bununla bonoya ilişkin bedelin …’ye ödenmiş olduğunu, bu suretle bonoya ilişkin bedel ödenmiş olduğundan, bononun iadesinin talep edildiği ancak davalının bonoyu iadesinden kaçındığı, davacının 2016 yılında apartman yöneticiliğini bıraktığı, sağlık sorunu nedeniyle senedin peşine düşmediğini, davalı tarafından Ankara 23.İcra Müdürlüğü’nün 2019/3004 sayılı kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte davalının davacıya karşı herhangi bir protestosunun bulunmadığı, çünkü davalının (lehtar) keşidecinin(davacı) yaptığı ödemeleri bildiğinden bonoyu tekrar tahsil etmek için üçüncü kişi olan takip alacaklısına ciro ettiği, bu nedenle davacının …’ye karşı protokolden ve teminat senedi olan bonodan dolayı borcu olmadığı, senet bedelinin ödendiğinin tespitini istemek gereği doğduğu, ayrıca davacı keşideci …’ye verilen 35.000 TL meblağlı bonoda ödeme günü belirtilmediği, ödeme gününün davacı rızası dışında sonradan doldurulduğu, bunun için grafolojik inceleme gerektiği, vadesi olmayan bonoların görüldüğünde ödenecek bonolar olduğu, bu bonoların da tanzim tarihinden itibaren bir yıl içinde ödenmesi için ibrazının gerektiği, bonolarda zamanaşımı süresinin vade tarihinden itibaren keşideci için üç yıl olduğu, üç yıllık zamanaşımı süresinin de tanzim tarihinden itibaren bir yıllık sürenin bitiminden başladığı, davaya konu bonoda davacıya karşı ödememe protestosunun düzenlenmediği, 05/03/2019 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, bononun zamanaşımına uğradığı, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağı, bu nedenle Ankara …..İcra Müdürlüğü’nün 2019/3004 sayılı dosyada başlatılan takibin iptalinin gerektiği, bu nedenle davacının …’ye borçlu olmadığının tespiti, ödeme günü olmayan bononun ödeme tarihinin davacının rızası dışında sonradan doldurulduğu, bu nedenle bononun zamanaşımına uğradığı, zamanaşımına uğrayan bono için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağından Ankara …..İcra Müdürlüğü’nün 2019/3004 E. sayılı takibin iptaline, diğer davalıya ödenmiş senedin ciro edildiği ve davalının da herhangi bir protesto çekmeden icra takibi başlattığı, davalıların kötü niyetli olduğu bu nedenle %20 kötüniyet tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; takip konusu senedin kambiyo senedi olduğu, ciro yoluyla davalıya geçen senet dolayısıyla alacaklı olan davalının kambiyo hukuku gereğince takip hakkına sahip olduğu, TTK hükümleri uyarınca poliçeden dolayı kendisine müracaat olunan kimse keşideci veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan defileri müracaatta bulunan hamile karşı ileri süremeyeceği hususunun açık olduğu, davanın iyiniyetli 3.şahıs olan davalıya ileri sürülemeyeceği, bononun açık vadeli ve teminat senedi olduğu iddialarının yersiz olduğu, davalının senette ciranta olması sebebiyle de bu hususların kendilerine karşı ileri sürülemeyeceği, açık bono düzenlenmesinin yasaya aykırı olmadığı ve boş imzalanan senedin vade tarihinin sonradan yazılabileceğinden bahisle davanın reddine ve davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Davalı … cevap dilekçesinde özetle; …. parselde kayıtlı inşaat SGK, vergi ceza ve iskan sırasında inşaattan kaynaklı kendisi adına çıkacak ve çıkan borçları ödemeyi davacının taahhüt ettiğini ancak hiçbir ödeme yapmadığını, anlaşmaya rağmen ödeme yapılmadığından kendisinde bulunan 35.000 TL’lik kambiyo senedinin borçlarına karşılık diğer davalı …’na ciro edildiği, ancak senet bedeli ona da ödenmediğinden icraya konulduğunu öğrendiğini, dava dilekçesinde bahsi geçen SGK ödemesinin inşaat sözleşmesinin feshinden önceki dönemlere ilişkin borç ödemesi olduğu, bu ödemeyi yapılandırmadan faydalanarak ve süreyi kaçırmamak için borç harç bularak bizzat kendisi tarafından yapıldığı, ayrıca inşaattan kendisinin el çekmesinden sonra iskana kadar yürütülen inşaat işleri ve geçen süre için de birçok SGK borcunun olduğu, bu miktar kendisini aştığından hala ödenmediği, müteahhit olarak hala kendisinin SGK’ya borçlu göründüğü, davacının senet bedelini ödemediği, icra takibine konu senedin kambiyo senedi olduğu, diğer davalıya ciro yoluyla verildiği ve senedin vadesinde ödenmediği, senedin zamanaşımına uğramadığı, senedin boş bırakılan yerlerinin sonradan anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu iddiasının davacı tarafından yazılı delille kanıtlanması gerektiği, davacının ödeme iddiasının da davacı yanca yazılı delille kanıtlaması gerektiği, senedin tedavüle konulduğunda kanunen öngörülen tüm zorunlu unsurları taşıdığı, davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dava, kambiyo senedi nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve kötüniyet tazminatı istemlerine ilişkin olup, taraflar arasındaki uyuşmazlığın takibe konu senedin teminat senedi niteliğini taşıyıp taşımadığı, senetteki vade tarihinin sonradan davacının rızası dışında doldurulup doldurulmadığı, senedin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, senet nedeni ile davacının davalılara borçlu olup olmadığı, borçlu ise tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Ankara …..İcra Müdürlüğü’nün 2019/3004 E. sayılı takip dosyası incelendiğinde, davalı hamil … tarafından, davacı aleyhine, “14/10/2014 tanzim tarihli, 31/12/2016 vade tarihli 35.000 TL bedelli bono, 05/03/2019 vade tarihli 606,00 TL’lik bono” açıklamasıyla toplam 45.673,36 TL alacağın tahsili amacı ile kambiyo senetlerine özgü ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı borçluya ödeme emrinin 09/04/2019 tarihinde tebliğ edildiği ancak davacı borçlunun takibe süresi içerisinde itiraz etmediği görülmüştür.
Davaya konu senet aslı üzerinde inceleme yapılarak, senedin sonradan doldurulup doldurulmadığı, senette tahrifat yapılıp yapılmadığı hususunda z rapor tanzimi için dosya re’sen seçilen gramafoloji uzmanı bilirkişiye tevdi edilmiş olup, dosya kapsamına alınan 19/04/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dava konusu, borçlusu…. alacaklısı … olarak düzenlenmiş, 14.10.2014 tanzim ve 31.12.2016 ödeme tarihli “35.000,00” TL’lik senedin; Senedin “Ödeme Tarihi” hanesindeki “31.12.2016” tarih rakamları ve metin bölümündeki “31 ARALIK 2016” yazılarının bir mürekkepli kalemle, senedin diğer bölümlerindeki yazıların ve borçlu imzasının ise ikinci bir mürekkepli kalemle olmak üzere inceleme konusu senedin iki farklı mürekkepli kalemle doldurulduğu sonucuna varıldığı, dava konusu senedin ilk tanzimi esnasında “Ödeme Tarihi” ve metin bölümünde “mukabilinde …………… tarihinde” hanesi dışındaki tüm bölümlerin ve atılı bulunan borçlu imzasının bir mürekkepli kalemle yazıldığı/atıldığı, bilahare farklı ikinci bir mürekkepli kalemle boş bırakılan “Ödeme Tarihi” ve metin bölümünde “mukabilinde …………… tarihinde” hanesinin yazıldığı sonucuna varıldığı, bununla birlikte, senet üzerinde sürşarj, silinti, kazıntı veya ilave suretiyle tahrifat yapıldığını gösterir bir bulgu tespit edilemediği bildirilmiştir.
Dosya kapsamına alınan ödeme belgeleri, … Genel Müdürlüğü ve SGK İl Müdürlüğün’den gelen yazı cevapları incelenerek tarafların kabulünde olan 14/10/2014 tarihli protokol kapsamında yapılandırma neticesinde çıkan tüm SGK borcu ve cezanın ödenip ödenmediği, su borcunun ödenip ödenmediği hususunda “Osman Bey Apt.” yönetimine ait defterlerde, ilgili SGK, … kayıtlarında yerinde inceleme yapılması sureti ile rapor düzenlenmesi amacı ile dosya re’sen seçilen nitelikli hesap bilirkişisine tevdi edilmiş olup, dosya kapsamına alınan 10/09/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; protokol kapsamında belirtilen SGK ana para ve gecikme zammı toplamı ( 15.604,62 TL ana para + 18.655,02 TL gecikme zammı =) 34.259,64 TL olduğunun tespit edildiği, gerek SGK kayıtlarında gerekse davacı bildirimine göre 23.018,38 TL davacı tarafından SGK’ya yapılan ödemenin tespit edildiği, apartman İşletme Hesabı Defterine göre de davalı …’ye ait 37.000,000 TL vergi borcunun da ödendiğinin anlaşıldığı, yine davalıya ait su bedelinin de ödendiği ve … kayıtlarına göre borç bilgisinin olmadığının tespit edildiği bildirilmiştir.
08/11/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; kök raporda belirtilen hususları değiştirecek yeni bir bilgi ve belgeye rastlanmadığından, değerlendirmelerinde bir değişiklik olmadığı bildirilmiştir.
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında;
Taraflar tarafından imza altına alınmış ve her iki tarafın kabulünde olan 14/10/2014 tarihli protokol; ” …. parselde yarım bulunan inşaat arsa ve daire sahipleri kendi aralarında anlaşarak yaptırmaktadır. Ancak inşaatın iskan alınabilmesi için SGK borçları ödenmesi gerekmektedir. Eski müteahhit … adına 14/10/2014 tarihinde SGK ‘dan hesaplatılarak borç olarak 15.604,62 TL, gecikme zammı 18.655,02 TL çıkmıştır. Yeni çıkan kanun gereği yapılandırma işlemi yapılacak olup, işbu yapılandırma neticesinde çıkacak 15.604,62 TL ana borç ile hesaplanan tüm cezalardan …’nin hiç bir sorumluluğu yoktur. İş bu borcu ve cezalarının tamamını arsa sahibi ve daire sahipleri| tarafından ödenecektir. Ayrıca inşaat su aboneliği eski müteaahhit … adına olduğundan dolayı bu abonelikten doğan tüm kullanım, ceza vs. ödemeleri de Osmanbey apartmanı yönetimi ile daire sahiplerine ait olacaktır. Su borçlarından …’nin hiç bir sorumluluğu yoktur. İş bu sgk ödemelerinin tamamını ödemeyi arsa ve dükkan sahipleri adına arsa sahiplerinden … kabul ve taahhüt etmektedir. İş bu ödemeler kanuni süresinde yapılmadığında doğacak zararlar için alnan 35.000,00 TL’ lik teminat seneti tahsil edilerek SGK borcu ödenecektir. SGK ve su ödemeler düzenli olarak yapılıp SGK ve su borcu kapandığında teminat seneti iade edilecektir,” şeklinde düzenlenmiştir.
İş bu protokol kapsamında, Osmanbey apartmanı daire ve arsa sahipleri tarafından SGK prim borçları, vergi ve su borcunun ödenmesi karşılığında davalı … tarafından iskan işlemlerinin yapılacağı ve bu alacağa ilişkin teminat olarak davacı …’un 14/10/2014 tanzim tarihli, 31/12/2016 vade tarihli 35.000 TL bedelli senedi davalı …’ye verdiği, senedin teminat amaçlı olarak davalıya verildiği hususunda ihtilaf bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporu ile, … ve SGK kayıtları ile… Apt. yönetimine ait defterlerde yapılan inceleme neticesinde, apartman işletme hesabı defterine göre davalı …’ye ait 37.000,000 TL vergi borcunun ödendiği, yine davalıya ait su bedelinin ödendiği ve … kayıtlarına göre borç bilgisinin olmadığı, protokol kapsamında belirtilen SGK ana para ve gecikme zammı toplamı ( 15.604,62 TL ana para+ 18.655,02 TL gecikme zammı =) 34.259,64 TL olduğu, 23.018,38 TL davacı tarafından SGK’ya ödeme yapıldığı, bu suretle 34.259,64 TL- 23.018,38 TL=11.241,26 TL bakiye SGK borcu kaldığı anlaşılmakla, teminat senedi tutarı olan 35.000 TL’den bakiye borç tutarı olan 11.241,26 TL düşüldüğünde, 23.758,74 TL tutarında davacı yanın dava konusu senet nedeniyle davalı lehtar …’ye borçlu olmadığı belirlenmiştir.
Diğer taraftan davacı yan senedin rızası hilafına anlaşmaya aykırı doldurulduğunu iddia etmiş ise de, bu hususta iddiasını ispata elverişli yazılı delil sunamamıştır.
Davalı … iyiniyetli hamil konumunda olup, keşideci davalı borçlu, lehtara karşı ileri sürebileceği şahsi def’ilerini, iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceği ve hamilin senedi devralırken bile bile keşideci davacının zararına hareket ettiğini takip hukuku açısından geçerli bir belge ile kanıtlayamadığı dikkate alınarak, iş bu davalı yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Davalı hamil … aleyhine açılan davanın reddine karar verilmesi ve geçerli, yasal şartları taşıyan bir kambiyo senedine dayalı takip başlatıldığı dikkate alınarak, takibin iptali istemi yerinde görülmediği gibi, takibin kötüniyetle başlatıldığına dair delil sunulmaması ve İİK’unun 72/4 kapsamında ihtiyati tedbir kararı verilmediği gözetilerek, tarafların kötüniyet tazminatı istemlerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davalı … yönünden açılan davanın KISMEN KABULÜ İLE, Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2019/3004 esas sayılı takip dosyasına konu 14/10/2014 düzenleme tarihli, 35.000,00 TL bedelli senet nedeni ile 23.758,74 TL tutar oranında borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalı … aleyhine açılan davanın REDDİNE,
3-Davacının icra takibinin iptali ve kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
4-Davalı …’nun kötü niyet tazminatı isteminin reddine,
5-Alınması gereken 1.622,95 TL harcın, peşin alınan 597,72 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 1.025,23 TL harcın davalı …’den alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
6-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 597,72 TL harcın davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı … kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.250,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’na verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1.895,20 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1286,46 TL’sinin davalı …’den alınarak davacıya verilmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
10-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
11-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 896,01 TL’sinin davalı …’den, bakiye kalan 423,99 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde iş bu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı …’nun yüzüne karşı, diğer davalının yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/12/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
Bilirkişi Ücreti : 1.500,00 TL
Posta Masrafı : 333,00 TL
Başvurma Harcı : 54,40 TL
Vekalet Harcı : 7,80 TL