Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/168 E. 2021/908 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/168 Esas – 2021/908
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/168 Esas
KARAR NO : 2021/908

BAŞKAN : ….
KATİP :…

DAVACI :….

DAVALI/MÜFLİS :….

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 09/08/2019
KARAR TARİHİ : 29/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 28/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı işyerinde proje müdürü/inşaat mühendisi olarak 10.05.2010-23.12.2013 tarihleri arasında çalıştığını, iş akdinin haksız ve bildirimsiz işveren tarafından feshedildiğini, Müflis davalıdan olan 85.985.40 TL işçilik alacağının iflas masasına kaydı için başvurduğunu, 20.869.19 TL bakımından talebinin kabul edildiğini, 65.116,21 TL bakımından ise ret edildiğini, işyerinde son olarak net 6.000 TL ücret ile çalıştığını, ücretin bir kısmının banka kanalıyla kalanın elden ödendiğini, üç öğün yemek yardımı sağlandığını, haftanın 7 günü 08:00-18:00 saatleri arasında ayda 1 hafta tatili hariç çalıştığını, UBGT günlerinin tamamında çalıştığını, yıllık izin kullandırılmadığını iddia etmiş, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydı ile; İcra ve İflas Kanunu 235. Maddesi uyarınca davacının alacaklılar toplantısına katılmasına karar verilmesini, İflas idaresi tarafından kabul görmeyen 65.116,21 TL alacağın birinci sıraya kabul ve kaydına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın İİK 235. Maddesi gereğince hak düşürücü süre içinde açılmadığını, hizmet süresinin SGK kaydına göre, ücretin SGK ya bildirilen prime esas kazanca göre hesaplanması gerektiğini, sektörde belirli süreli iş akdi ile çalışma yapıldığını, kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanmayacağını, fazla çalışma yapılmadığını, yapılmışsa ücretinin bordrolara yansıtılarak ödendiğini, hafta tatili ve UBGT günlerinde çalıma yapılmadığını, yıllık izinlerinin kullandırıldığını, davaya konu alacak kalemlerinin zamanaşımına uğradığını, bu nedenle davanın reddini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER:
Tanık beyanları, müflis şirket kayıtları, iflas idaresi kayıtları, SGK kayıtları, bilirkişi raporu ve ek raporu ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nın 235. maddesi gereğince açılan alacağın iflas masasına kayıt ve kabulü talebine ilişkindir.
Dava tarihinden önce iflas edilmesi halinde ise; İİK`nin 191. maddesi gereğince, iflas açıldıktan sonra müflisin masaya giren mal ve hakları üzerindeki tasarruf yetkisi kısıntıya uğrar; müflis artık, masa mevcudunu azaltıcı nitelikteki tasarruflarda bulunamaz. Bu mallar ve haklar topluluğunu, iflas açıldıktan sonra, aynı Kanun`un 226. maddesi gereğince, kanuni mümessil olan iflas idaresi temsil edeceğinden, açılacak davalarda husumetin iflas idaresine yöneltilmesi ve varlığı iddia olunan alacakların, İİK`nin 219. maddesi gereğince, masaya karşı ileri sürülmesi gerekir. Bu nedenle kural olarak iflastan sonra müflis aleyhine masaya giren mal ve haklara ilişkin olarak doğrudan dava açılamaz. İflas masasından hak iddia eden alacaklının alacağının masaya kaydını talep etmesi, bu talebin İflas idaresince kabul edilmemesi halinde, İİK.nun 235/2.maddesinde öngörüldüğü şekilde sıra cetveline itiraz davası açması gerekmektedir. Buna rağmen, iflâstan sonra müflise karşı bir alacak davası açılırsa, bu davaya, iflâs idaresine karşı sıra cetveline itiraz davası (m.235,II) olarak devam edilmelidir.
İİK’nın 235. maddesi, “(Değişik: 18/2/1965-538/97 md.)(Değişik: 9/11/1988-3494/49 md.) Sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren onbeş gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecburdurlar.” hükmünü içermektedir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin müflis şirketten olan toplam 85.985,40 TL’lik işçilik alacağının bulunduğunu, söz konusu alacağın kaydı için iflas masasına başvurduğunu, ancak talebin 20.869,19 TL’lik kısmının kabul gördüğünü, bakiye kısım olan 65.116,21 TL’lik kısmının reddedildiğini belirterek, reddedilen kısmın müflisin iflas masasına 1. Sıradan kayıt ve kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
İflas idare vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müflis şirket kayıtlarında yer alan ve sıra cetvelinde kabulüne karar verilen 20.869,19 TL dışında herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, kayıt kabul davalarında ispat yükünün kural olarak hakkının tanınmasını isteyen davacı alacaklıda olup, davacının alacağının mevcudiyetini ve miktarını sonradan düzenlenmesi mümkün olmayan ve birbirini doğrulayan delillerle ispatlaması gerektiğini, hizmet süresi tespitinde SGK kayıtlarının dikkate alınmasını, ücret yönünden SGK’ya bildirilen prime esas kazanç ve maaş hesap ekstrelerinin dikkate alınmasını, davacı işçinin sözleşmesinin belirli süreli olduğunun kabulü ile ihbar ve kıdem tazminatı taleplerinin reddi gerektiğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığı yönündeki iddianın doğru olmadığını, alacağın zaman aşımına uğradığını, davanın İİK 235. Maddedeki 15 günlük hak düşürücü süre içinde açılmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Ankara …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/04/2014 ve 2013/253 Esas 2014/76 Karar sayılı kararı ile … İnşaat…A.Ş.’nin 10/04/2014 tarihi itibariyle iflasına karar verildiği, iflas işlemlerinin Ankara 21. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 İflas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü, 2. Alacaklılar toplantısının yapıldığı, davacı tarafça 30/11/2017 tarihinde 302 başvuru numaralı dilekçesi ile toplam 85.985,40 TL alacak bakımından başvuruda bulunulduğu, iflas idaresi tarafından 08/07/2019 tarih ve 302 nolu karar ile davacının alacak başvurusunun 20.869,19 TL’lik kısmının kabulü ile 1. Sıraya kaydına, bakiye 65.116,21 TL’lik kısmı bakımından ise talebin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
İflas idaresi kayıtları incelendiğinde; davacı tarafça 30/11/2017 tarihli dilekçe ve ekinde yer alan SGK kayıtları ve uzman görüşü / bilirkişi raporu (21/11/2017 tarihli olup, bilirkişi … tarafından düzenlenen rapor) dayanak gösterilerek davacının işçilik alacakları olarak iflas tarihi itibariyle toplam 85.985,40 TL alacağın iflas masasına kaydının istendiği, alacağın detay bölümlerinde ise;
-Fazla çalışma ücreti 39.524,51 TL asıl alacak ve 1.251,36 TL faiz olmak üzere toplam 40.775,87‬ TL,
-UBGT ücreti 2.352,57 TL asıl alacak ve 74,48 TL faiz olmak üzere toplam 2.427,05‬ TL,
-Hafta tatili ücreti 8.534,42 TL asıl alacak ve 270,20 TL faiz olmak üzere toplam 8.804,62‬ TL,
-Kıdem tazminatı 11.688,26 TL asıl alacak ve 370,05 TL faiz olmak üzere toplam 12.058,31‬ TL,
-İhbar tazminatı 13.340,60 TL asıl alacak ve 355,26 TL faiz olmak üzere toplam 13.695,86‬ TL,
-Yıllık izin ücreti 8.400,00 TL asıl alacak ve 223,69 TL faiz olmak üzere toplam 8.623,69‬ TL,
Olarak talepte bulunulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce talimat yoluyla dinlenen tanık ERDİNÇ VURAL beyanında aynen; “Şinasi Güneş bizim Ünye 300 yataklı devlet hastanesi şantiyesinde bizim proje müdürümüzdü, bu sebeple kendisini tanırım, kendisiyle 2010-2013 arasında çalıştım, bu dönemleri bilirim, ben davalı şirket nezdinde 2010 yılının 10 uncu ayından 2013 yılının şubat ayına kadar çalıştım , bu çalışmış olduğumuz dönemde birlikte çalıştık, davacı ayrıca benden sonra Üç dört ay kadar daha fazla çalıştı, davacının ne kadar ücret aldığı ve ücret dışında başkaca ödeme alıp almadığı konusunda bir bilgim bulunmamaktadır, iş akdinin hangi tarihte ve ne sebeple fesh edildiğine ilişkin bir bilgim yoktur, davalı şirket tarafından iş akdi fesh edildikten sonra herhangi bir ihbar öneli verilmediğini biliyorum, bu hususu bizlere de verilmemiş olduğu nedeniyle bilmekteyim, davacı davalı şirket nezdinde herhangi bir mesai mefhumuyla birlikte çalışmazdı, hafta içerisinde saat 20:00-21:00 e kadar ve haftasonları da dahil olmak üzere üç yıl boyunca bu şartlarda çalıştık, fazla mesaisine ilişkin de bu hususların olduğunu bilmekteyim, haftada çalışma günleri yine bahsettiğim şekilde olup, izin günlerinde herhangi birimizin gelmemesi halinde iş aksayacağından izin günlerinde de çalışmaya devam ettik, davacı da bu şekilde izin günlerinde çalışmaktaydı. ulusal bayramlarda çalıştık ancak dini bayram tatillerinde çalışmamıştık, ulusal bayramda çalışmış olduğumuz günlerde de çalışma standartlarımız aynı şekilde devam edip 20:00-21:00 e kadar çalışırdık, davacının yıllık izinlerini kullanamadığınt düşünüyorum, çünkü ben de kullanamamıştım, davacının şirket nezdinde alacağı olanı maaş olup olmadığını bilmiyorum, ancak kıdem ve ihbar tazminatlarını alamadığını bilmekteyim.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Diğer tanık AYŞE TAŞKINSU beyanında aynen; “Davacı Şinasi Güneş davalı şirkette proje müdürü olarak çalışmaktaydı , biz kendisi ile aynı tarihlerde çalıştığımız için 2010 yılının mayıs ayında işe girdiğini ve 2012 yılının sonlarına doğru ayrıldığını biliyorum , kendisi davalı şirkete bağlı inşaat mühendisi olarak çalışmasını sürdürdü , kendisi 6.000 TL ücret alıyordu , ücret dışında haricen bir ücret almıyordu , ben muhasebede çalıştığım için biliyorum , başka bir ücret alıp almadığını bilmiyorum , bildiğim kadarı ile davalı şirketin iflas etmesi sebebi ile davacı dahil hepimiz işten çıkarıldık, davalılar tarafından davacıya ihbar öneli verilmedi , davacı sabah 08.00 akşam 18.00 arasında çalışmaktaydı, yemek arası en fazla yarım saat sürüyordu, geri kalan tüm saatlerde çalışıyorduk, davacı da çalışıyordu, ben 18,00 ‘e kadar çalışıyordum, davacı ise yarım saat 1 saat geçtikten sonra çıkıyordu, davacı cumartesi pazar günleri de çalışıyordu, belki ayda 1 gün izin kullanıyordu, davacı ulusal bayram ve resmi tatillerde çalışıyor, ancak dini bayramlarda çalışmıyordu, ulusal bayram ve resmi tatillerde sabah 08,00 , akşam 18,30’e kadar çalışıyorlardı, bazen gece mesaisi de yapıyorlardı , davacı yıllık izinlerini benim bildiğim kullanamamıştı, davacının çalışmasının karşılığında maaşlarını aldığını biliyorum, ancak tazminatlarını ve fazla mesai ücretini almadığını biliyorum, ancak ulusal tatil ve resmi tatillerde çalıştığının karşılığını aldı mı bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacının Hizmet süresi: Davacıya ait SGK kayıtları incelendiğinde davacının 10/05/2010 – 23/12/2013 tarihleri arasındaki dönemde 1029906 ve 11243 sicil nolu davalı müflis iş yerinde 3 yıl 7 ay 14 gün çalışmasının bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacının ücreti: Davacı son ücretinin net 6.000,00 TL (8.392,66 TL brüt) olduğunu iddia etmiş, ücretinin bir kısmını elden aldığını, 3 öğün yemek yardımı sağlandığını ileri sürmüş ise de SGK kayıtlarına göre davacının ücretinin 6.639,90 TL brüt olduğunun kayıtlı olduğu, tanıklardan Ayşe TAŞKINSU’nun davacının ücretini 6.000,00 TL olarak bildiğini ileri sürdüğü, diğer tanık Erdinç VURAL’ın ise ücretini bilmediğini, ücret dışında başka bir ödeme alıp almadığını bilmediğini ileri sürmesi ve dosya kapsamındaki diğer tüm deliller değerlendirildiğinde mahkememizce davacının ücretinin 6.639,90 TL brüt olduğu sonuç ve kanaatine varılarak hesaplamada bu miktar esas alınmıştır.
İş Akdinin Fesih Nedeni: İncelenen SGK kayıtlarına göre davacının davalı iş verenlikten ayrılış nedeni olarak Kod 18 (işin sona ermesi) olarak bildirildiği, davalının inşaat sektöründe faaliyette bulunduğu hususu göz önüne alındığında bu sektörde çalışan işçilerin yapmış oldukları iş sözleşmelerinin belirli süreli olarak kabul edilmesinin ve işin sona ermesinin mümkün olmadığı, iş akdinin haklı nedenle feshedildiğinin ispat yükünün iş verende olduğu, buna göre dinlenen tanıkların da iş verenin iflas etmesi nedeniyle toplu olarak işten çıkarma yapıldığı ve davacının da bu kapsamda işten çıkarıldığının ileri sürülmesi karşısında davalı iş verenin iş akdini haklı nedenle feshettiği hususunu ispatlayamadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Kıdem Tazminatı: Davalı işveren iş akdini haklı nedenle feshettiğini ispatlayamadığından, 4857 sayılı İş Kanununun 14.maddesine göre; davacı işçi, hizmet süresi ve son brüt ücreti üzerinden hesaplanacak miktarda kıdem tazminatına hak kazanmıştır.
İhbar tazminatı: Belirsiz süreli iş sözleşmesini haklı bir nedeni olmaksızın ve usulüne uygun bildirim süresi tanımadan fesheden feshedilmiş olması nedeniyle, 4857 sayılı Kanun’un 17. Maddesine göre davacı işçi, ihbar tazminatına hak kazanmıştır.
Yıllık İzin: Yıllık izinlerin kullandırıldığının ispat yükü iş verende olup, iş veren tarafından veya iflas idaresinde yer alan kayıtlarda davacının yıllık izinlerinin kullandırıldığına dair herhangi bir kayıt veya delil sunulmadığı, buna göre davacının hizmet süresine göre (3 yıl X 14 gün=) 42 gün yıllık ücretli izin hakkının bulunduğu anlaşılmıştır.
Fazla Mesai, UBGT ve Hafta Tatili: Davacının dinlenen tanıklardan Erdinç VURAL beyanında; davacının davalı şirket nezdinde herhangi bir mesai mefhumuyla çalışmadığını, hafta içerisinde saat 20 – 21 e kadar ve hafta sonları da dahil olmak üzere 3 yıl boyunca bu şartlarda çalıştığını, ulusal bayramlarda çalıştığını, dini bayramlarda çalışmadığını beyan etmiş, diğer tanık Ayşe TAŞKINSU ise; davacının 08:00 – 18:00 saatleri arasında çalıştığını, yemek arası en fazla yarım saat mola verdiğini, davacının akşamları 18’den sonra yarım saat 1 saat geçtikten sonra çıktığını, cumartesi pazar günleri de çalıştığını, ayda 1 gün izin kullandığını, ulusal bayram ve resmi tatillerde çalıştığını, dini bayramlarda çalışmadığını beyan ettiği, buna göre tanık beyanları ve diğer deliller birlikte değerlendirildiğinde, davacının ayda 3 hafta haftanın 7 günü 08:00 – 18:00 saatleri arasında 1 saat ara dinlenmesi kullanarak, 7 X 9= 63 saat çalıştığı, bunun 7,5 saati hafta tatili içinde değerlendirileceğinden kalan 55,5 saatinin fazla mesai olduğu, bir hafta ise yine aynı saatler arasında 7 X 6= 54 saat çalıştığı, 9 saat mesai yaptığı, buna göre haftalık ortalama fazla mesai süresinin 10,12 saat olduğu, ayrıca davacının 3 hafta tatilinde ve dini bayramlar dışındaki UBGT günlerinde çalıştığı kabul edilerek bilirkişi tarafından bu verilen doğrultusunda hesaplama yapılmıştır. Ayrıca Yargıtayın yerleşik içtihatları gereğince %30 oranında hakkaniyet indirimi yapılması gerekmektedir.
Mahkememizce resen belirlenen nitelikli hesap bilirkişisi Elif Kar tarafından düzenlenen 15/04/2021 tarihli rapor ile; yukarıda açıklanan verilere göre davacı tarafın talep edebileceği işçilik alacakları miktarı; davacının iddia etmiş olduğu 8.392,66 TL ücret esas alınarak yapılan hesaplamaya göre; 11.786,57 TL brüt kıdem tazminatı, 15.666,30 TL brüt ihbar tazminatı, 11.749,72 TL brüt yıllık izin ücreti, 64.297,46 TL brüt fazla mesai ücreti, 32.931,26 TL brüt hafta tatili ücreti ve 3.373,98 TL UBGT ücreti alacağının bulunduğunun belirlendiği, ikinci ihtimal olarak davalının kabul ettiği 6.639,90 TL ücret esas alındığında ise davacı tarafın talep edebileceği işçilik alacaklarının; 11.786,57 TL brüt kıdem tazminatı, 12.394,48 TL brüt ihbar tazminatı, 9.295,86 TL brüt yıllık izin ücreti, 50.905,42 TL brüt fazla mesai ücreti, 26.072,25 TL brüt hafta tatili ücreti ve 2.671,24 TL UBGT ücreti alacağının bulunduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Taraflarca bilirkişi raporuna itiraz edilmesi üzerine, dosyanın rapor alınan bilirkişiye tevdi edilerek zamanaşımı defi, Borçlar Kanunu’nun zamanaşımını kesen sebepler dikkate alınarak davacının zamanaşımına uğramayan işçilik alacaklarının alacak başvuru dilekçesindeki taleple bağlı kalınarak iflas tarihi itibariyle hesaplanmasının, ayrıca 1. Sıra ve 4. Sıra kapsamında değerlendirilecek alacak miktarlarının belirlenmesi bakımından ek rapor düzenlenmesi istenilmiş, bilirkişi Elif Kar tarafından düzenlenen 05/10/2021 tarihli ek raporda; 11.786,57 TL brüt kıdem tazminatı ve 373,17 TL faizinin 1. Sıra olarak, 15.666,30 TL brüt ihbar tazminatının 1. Sıra olarak, 11.749,72 TL brüt yıllık izin ücretinin 1. Sıra olarak, 22.684,24 TL brüt fazla mesai ücretinin 14.834,31 TL’sinin 1. Sıra olarak, 7.849,93 TL’sinin ise 4. Sıra olarak, 11.943,36 TL brüt hafta tatili ücretin 7.801,98 TL’sinin 1. Sıra olarak, 4.141,38 TL’sinin 4. Sıra olarak, 1.502,31 TL UBGT ücreti alacağının 1.051,61 TL’sinin 1. Sıra, 450,70 TL’sinin ise 4. Sıra olarak masaya kaydının belirlendiği,
*İkinci ihtimal olarak davalının kabul ettiği 6.639,90 TL ücret esas alındığında ise davacı tarafın talep edebileceği işçilik alacaklarının; 11.786,57 TL brüt kıdem tazminatı ve 373,17 TL faizinin 1. Sıra olarak, 12.394,48 TL brüt ihbar tazminatının 1. Sıra olarak, 9.295,86 TL brüt yıllık izin ücretinin 1. Sıra olarak, 17.959,51 TL brüt fazla mesai ücretinin 11.744,58 TL’sinin 1. Sıra olarak, 6.214,93 TL’sinin ise 4. Sıra olarak, 9.455,76 TL brüt hafta tatili ücretin 6.176,97 TL’sinin 1. Sıra olarak, 3.278,79 TL’sinin 4. Sıra olarak, 832,58 TL UBGT ücreti alacağının 1. Sıra olarak masaya kaydının gerektiği, bu suretle toplam alacak miktarının 62.097,93 TL olarak belirlendiği anlaşılmıştır. Mahkememizce alınan 05/10/2021 tarihli ek raporun 2. İhtimal olarak (ücretin 6.639,90 TL olarak kabul edildiği) belirlenen kısmı hükme esas alınmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın, 2004 sayılı İİK’nın 235. maddesi hükümlerine göre açılan sıra cetveline itiraz istemli olduğu, davalı … İnşaat A.Ş.’nin Ankara …. ATM’nin 10/04/2014 tarih ve 2013/253 Esas 2014/276 Karar sayılı kararı ile iflasına karar verildiği, davacı işçi tarafından; davalı müflis şirket nezdindeki çalışmalarına ilişkin olarak ödenmeyen işçilik alacakları bakımından müflis şirketin iflas işlemlerinin yürütüldüğü Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 İflas sayılı dosyasına 30/11/2017 tarihinde toplam 85.985,40 TL alacak başvurusunda bulunulduğu, iflas idaresi tarafından 08/07/2019 tarihli karar ile 20.869,19 TL alacak yönünden kabul kararı verildiği, geriye kalan 65.116,21 TL yönünden alacak başvurusunun reddedildiği, buna istinaden davacı tarafça iş bu davanın açıldığı, davacı işçinin müflis davalı … İnşaat A.Ş. nezdinde incelenen SGK kayıtlarına göre 10/05/2010 – 23/12/2013 tarihleri arasındaki dönemde (3 yıl 7 ay 14 gü gün) inşaat mühendisi olarak çalıştığı, son dönem ücretinin brüt 6.639,90 TL olduğu, iş akdinin haklı nedenle sona erdiğinin ispat yükünün iş verende olduğu, az yukarıda da belirtildiği üzere iş akdinin haklı nedenle feshedildiği hususunun iş veren tarafından ispatlanamadığı, bu nedenle davacı işçinin feshe bağlı (kıdem ve ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti) hakları almaya hak kazandığı, feshe bağlı olan haklar ile feshe bağlı olmayan haklar bakımından mahkememizce hesap bilirkişisi Elif Kar’dan alınan bilirkişi raporu ve ek raporuna göre; davalı tarafın hak düşürücü süre itirazı, zaman aşımı defi, davacının ücreti ve diğer tüm hususlar değerlendirilmek suretiyle düzenlenen bilirkişi ek raporunda ikinci ihtimal olarak belirtilen kısma göre yukarıda da detaylı olarak belirtildiği üzere; iflas tarihi itibariyle davacının 62.097,93 TL alacağının bulunduğu, iflas idaresi tarafından kabul edilen 20.869,19 TL miktar mahsup edildiğinde, bakiye 41.228,74 TL alacağının bulunduğu, bu miktarın 31.735,02 TL sinin (bilirkişi tarafından tespit edilen 52.604,21 TL – iflas idaresi tarafından kabul edilen 20.869,19TL = 31.735,02 TL) iflastan önce bir yıl içinde tahakkuk etmesi nedeniyle 1. Sırada, kalan kısmın 4. Sırada, sıra cetveli kaydı gerektiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, 41.228,74 TL alacağın Ankara …. İcra Müdürlüğü’nün 2014/7 İflas sayılı dosyasında tasfiye işlemleri devam eden müflis şirketin iflas masasına (31.735,02 TL’sinin 1. Sıra, bakiye kısmın 4. Sıra olarak) KAYIT VE KABULÜNE,
2-Davacının fazlaya ilişkin isteminin REDDİNE,
3-Alınması gereken 59,30-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 44,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine ve kabul edilen miktara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalı taraftan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine ve reddedilen miktara göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafça yapılan 1.739,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 1.101,38 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/12/2021

Başkan…
Katip…
e-imzalıdır