Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/1 Esas
KARAR NO : 2022/162
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2020
KARAR TARİHİ : 10/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/03/2022
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili …’in davalı …’ın vefat eden eşi… ile birlikte 2010 yılında… Bankası Güvercinlik Şubesinden… adına 20.000,00 TL kredi çekip, 12.000,00 TL’sini kendisine alıp geri kalanı…’ın kullandığını, söz konusu kredinin çekilmesine müteakip teminat olarak da 2010 yılında 20.000,00 TL bedelli senedin müvekkili tarafından…’a verildiğini,
Müvekkilinin çekilen kredi ile ilgili kendisine düşen tutara ilişkin taksitleri ilgili bankaya… hesabına daha çok ATM üzerinden yatırarak kendisine ait olan borcu ödediğini, senedini geri istediğinde ise bugün yarın diyerek başlangıçta oyalandığını sonrada kaybedildiğinin ifade edildiğini, bilahare Yaşar’ın vefat ettiğini,
Aradan uzun bir süre geçtikten sonra davacı tarafından davalının eşi…’a çekilen kredi ile ilgili teminat olarak verilen ve daha sonra kaybolduğu söylenerek iade edilmeyen senet dayanak gösterilmek sureti ile Ankara … İcra Müdürlüğünün 2019/1660 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, yapılan bu haksız işleme karşı Ankara CBS’ye şikayet dilekçesi sunulduğunu belirterek, icra takibine dayanak yapılan 01/02/2018 tanzim tarihli, 01/07/2018 ödeme tarihli bononun iptali ile davacının borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hüküm olunmasını talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafça dava konusu senette sadece imzanın davacıya ait olup, geri kalan kısmın ise davalı tarafından kendi adına uyarlanmak sureti ile doldurulduğu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, senedin mevcut hali ile davacıya teslim edildiğini,
İmza itirazında bulunmayan ve senet bedelinin 20.000,00 TL olduğunu beyan eden davacının tahrifatta olmayan ve TTK’nın 776.maddesinde belirtilen zorunlu unsurları taşıyan dava konusu senedin geçersizliğinden bahsedemeyeceğini belirterek, davacının haksız yere itirazda bulunması nedeniyle tazminata da mahkum edilerek davanın reddini dilemiştir.
GEREKÇE:Dava, icra takibine konu senetten ötürü açıklanan nedenlerle borçlu olunmadığı iddiasına dayalı menfi tespit davasıdır.
Taraflarca delil olarak dayanılan belgeler dosyaya sunulmuş ve yazılan müzekkereler ile temin olunmuştur.
Ankara … İcra Dairesinin 2019/1660 Esas sayılı icra dosyasının incelenmesinden, davalı tarafından davacı aleyhine 01/02/2018 tanzim, 01/07/2018 vade tarihli, keşidecisi davacı lehtarı davalı olan 20.000,00 TL tutarlı bonoya dayalı olarak, 20.000,00 TL asıl alacak 1.075,07 TL faiz toplamı 21.075,07 TL’nin tahsili amacıyla 04/02/2019 tarihinde kambiyo senetlerine mahsus yol ile başlatılan takibin itiraz olunmaksızın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Ankara … Asliye Ceza Mahkemesinin 2020/144 Esas sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucu, 15/11/2021 tarihinde verilen gerekçeli kararda …’in şikayeti üzerine …’a kendi savunmasından yola çıkılarak, senedin bir kısmının ödenmesine karşın tamamı üzerinden icra takibi yapılması nedeniyle bedelsiz kalan senedi kullanma suçunu işlediği gerekçesi ile cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
Davalı … hakkındaki şikayet üzerine yapılan ceza soruşturmasında, karakoldaki ifadesinde, davacının eşi üzerinden çektiği 20.000,00 TL kredi nedeniyle ödemediği 10.000,00 TL borcu olduğunu, bu nedenle teminat olarak alınan ve icra takibine konu edilen senetten ötürü halen 10.000,00 TL borcu olduğunu ifade etmiş, ceza yargılamasının sonraki aşamalarında rakam yönünden farklılaştırarak benzer ifadelerde bulunmuştur.
Davacı vekili 24/02/2022 tarihli duruşmada imzası ile teyit ederek ceza dosyasında verilen kararın kesinleştiğini, temini gereken başkaca belge bulunmadığını, teminini istediklerini yada toplanmasını talep ettikleri başkaca bir delil olmayıp, uyuşmazlığın çözümünün hukuki nitelikte olmakla mahkemece değerlendirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
Davacının iddiası, davalının özellikle karakolda vermiş olduğu ifadesi, kesinleşen ceza dosyasında verilen ilamın kapsamı ve dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde, davalının müteveffa eşi… adına çekilen 20.000,00 TL tutarlı kredinin 12.000,00 TL’lik bölümünü davacının kullandığı, kredi ile ilgili Yaşar tarafından davacının keşideci olduğu 20.000,00 TL tutarlı senedin teminat olarak alındığı, davalı tarafça senetten kaynaklı alacağın davacının yaptığı ödemelerin düşülmesi sonrasında 10.000,00 TL olmasına karşın senedin 20.000,00 TL üzerinden icra takibine konu edildiği, kısmen bedelsiz kalan senedin tamamı üzerinden icra takibi yapıldığı için hakkında mahkumiyet kararı verildiği ve kesinleştiği,
Davalının kabulünde olan 10.000,00 TL ödeme haricinde varsa fazla ödeme ile ilgili, ilgili banka şubesinden sözleşme örneği ve ödemelere ilişkin belgeler temin olunarak, gerektiğinde bankacı bilirkişiden rapor alınarak, belirleme yapılması gerekmek ise de, davacı tarafça sadece ceza dosyası içeriğine dayanılarak karar verilmesi gerektiği iddia edilip buna ilişkin imzalı beyanda bulunulmakla, yukarıda açıklanan şekilde tahkikat yapılamayarak davalının karakol ifadesinde belirttiği üzere senetten ötürü sadece 10.000,00 TL alacağı olduğu anlaşılmakla, fazladan takip konusu yapılan 10.000,00 TL için davanın kısmen kabulü (davalı tarafından senedin 10.000,00 TL’lik kısmı için alacaklı olunmadığı bilinmesine karşın bu miktar içinde icra takibi yapılması nedeniyle kötü niyetli olduğu kabul edilerek, davalı aleyhine kötü niyet tazminatına da hüküm olunarak)cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE,
Ankara … İcra Dairesinin 2019/1660 Esas sayılı dosyasında,
Takibe dayanak yapılan 01/02/2018 keşide tarihli, 01/07/2018 vade tarihli, keşidecisi davacı, lehtarı davalı olan 20.000,00 TL bedelli bonodan ötürü, davacının davalıya borçlu olmadığı tutarın 10.000,00 TL olduğunun tespitine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
10.000,00 TL tutarın %20 tutarı 2.000,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 683,10 TL harçtan peşin alınan 341,55 TL harcın mahsubu ile bakiye 341,55 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 143,80 TL (ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 71,90 TL’lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 341,55 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
8-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 660,00 TL’sinin davalıdan, bakiye kalan kısmın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2022
Katip …
¸e-imzalıdır
Hakim …
¸e-imzalıdır