Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/762 E. 2021/13 K. 14.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/762 Esas – 2021/13

TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/762 Esas
KARAR NO : 2021/13

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2019
KARAR TARİHİ : 14/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/04/2021

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı-borçlu … İnşaat Ticaret ve San. Ltd. Şti. ile davacı-alacaklı şirket arasında imzalanan 27.07.2018 tarihli TK2 00808572 numaralı Ticari Kart Sözleşmesi’ne istinaden davalı-borçluya kredi verildiğini, diğer davalı-borçluların ise verilmiş olan kredilerden doğan tüm borçlara kefil olduklarını,
Davalı-borçluların sözleşme gereği edindiği krediyi kullanmış olduklarını, ancak kredi borcu taksitleri ödenmediğinden bahisle kendilerine 17/07/2019 tarihli ihtarname gönderildiğini, söz konusu ihtarnamenin davalı-borçlulara tebliğ olmasına rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığından, davalı-borçlular aleyhine … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı-borçluların kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiklerini, işbu nedenle taraflarınca dava açma zorunluluğu hasıl olduğunu,
Açıkladıkları nedenlerle davanın kabulüyle borçlunun borca itirazının iptaline, takibin … Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası üzerinden devamına, borca haksız itiraz eden borçlular aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar müşterek vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ve yöneticileri ile alacaklı … A.Ş. arasında imzalanan Ticari Kart Sözleşmesi’ne ilişkin olarak; müvekkili şirket tarafından davacı yana işbu davanın açıldığı tarihe kadar herhangi bir ödeme yapılıp, yapılmadığı hususunda herhangi bir hesaplama yapılarak mahkeme dosyasına sunulmamış olduğunu,
Davacı yan tarafından açılan davada; müvekkili şirketten talep edilen faiz oranının fahiş ve yargılama gerektirir nitelikte olduğunu, istenilen miktarın usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, bu sebeple davacı yan tarafından, fahiş oranda talep edilen faiz miktarının taraflarınca kabul edilmesinin mümkün olmadığını,
Davacı yan tarafından takibe konulan alacak miktarının, takibin açıldığı tarih itibariyle muaccel hale gelmemiş olduğunu, işbu sebeple davacı yanca müvekkilleri aleyhine başlatılan takibinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu,
Açıkladıkları ve re’sen nazara alınacak nedenlerle, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere, haksız ve dayanaksız davanın reddine, kötü niyetli davacının alacak miktarının %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmektedir.
GEREKÇE:Dava, davacı bankanın …. Şubesi ile davalılardan … İnş. … Ltd. Şti arasında diğer davalıların kefaleti ile imzalanan kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan krediden ötürü var olduğu iddia olunan alacağın icraen tahsili istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak dayanılan genel kredi sözleşmesi, ihtarname ve tebliğ şerhi, hesap hareketleri ve delil olarak dayanılan diğer belgeler dosyaya sunulmuş ayrıca yerinde inceleme yetkisi verilen bilirkişi tarafından dosyaya kazandırılmıştır.
… Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinden,
Davacı (alacaklı) tarafından davalılar (borçlular) aleyhine, kredi sözleşmesi, ihtarname ve hesap özeti dayanak gösterilmek sureti ile 32.480,00 TL asıl alacak, 2.473,36 TL işlemiş faiz, 123,67 TL BSMV, 23,63 TL ihtar gideri toplamı 35.100,66 TL’nin tahsili amacıyla 08/08/2019 tarihinde yapılan ilamsız takibin, davalılar müşterek vekilinin süresinde yaptığı itiraz üzerine durduğu ve mevcut davanın 1 yıllık yasal süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Yerinde inceleme yetkisi de verilmek sureti ile atanan bankacı bilirkişi tarafından 21/10/2020 tarihli rapor taraflara tebliğ edilmiş, ek rapor alınmasını gerektirecek şekilde itiraz vuku bulmamıştır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin ilgili maddeleri, ihtarname, hesap özeti içeriği, yasal mevzuat ve yerleşik yargı uygulaması kapsamında bütün olarak değerlendirilerek, kefalet ve eş rızası ile ilgili yasal koşulların bulunduğu, takip tarihi itibari ile kredi borçlusu ve kefil olan davalıların takip tarihi itibari ile 32.480,00 TL asıl borç, 2.359,89 TL işlemiş faiz, 118,72 TL MSMV, 23,63 TL ihtar gideri olmak üzere 34.982,24 TL borçlarının bulunduğu, takip sonrası dönem için yıllık %50 oranında temerrüt faizi ve faizin %5’i oranında BSMV uygulanmasının sözleşme koşullarına uygun olduğu belirlenmiştir.
İddia, savunma ve dayanılan deliller bütün olarak değerlendirildiğinde, taraflar arasında mevcut genel kredi sözleşmesi kapsamında kullandırılan ve ödenmeyen kredi nedeni ile davalıların takip tarihi itibari ile bilirkişi raporunda belirlenen tutar kadar kredi veren bankaya borçlu oldukları anlaşılmakla, rapordaki hesaplama hükme esas alınmak sureti ile davanın (alacağın likit olma özelliği dikkate alınarak, asıl alacak tutarı üzerinden icra inkar tazminatına hüküm olunmak, koşulları oluşmayan kötü niyet tazminat istemi reddedilmek sureti ile ) kısmen kabulü cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
… Dairesinin … Esas sayılı dosyasında,
32.480,00 TL asıl alacak, 2.359,89 TL işlemiş faiz, 118,72 TL BSMV, 23,63 TL ihtar gideri toplamı 34.982,24 TL’ye yönelik itirazın iptali ile,
32.480,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibarin yıllak %50 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV uygulanmak sureti ile takibin devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı 34.839,89 TL’nin %20 tutarı 6.967,97 TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 2.389,64 TL harçtan peşin alınan 379,18 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.010,46 TL harcın davalılardan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 5.247,34 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 118,42 TL nin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.089,80 TL (ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 1.086,12 TL lik kısmının davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafnıdan yatırılan 379,18 TL peşin harcın davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
8–Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 1.315,55-TL’sinin DAVALILARDAN, geriye kalan 54,45 TL’sinin ise DAVACIDAN 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/01/2021