Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/699 E. 2021/397 K. 25.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/699 Esas
KARAR NO : 2021/397

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisi …’in 19/07/2018 tarihinde … plakalı kamyonu ile boş araziye düşmesi sonucu vefat ettiğini, … plakalı aracın davalı …’ya sigortalandığını, aracın sigortalı olması nedeniyle kusur durumunun bir önemi olmadığını, sigorta şirketinin müvekkillerinin destekten yoksun kalma tazminatını ödemek durumunda olduğunu, … ile …’in kazadan önce boşandıklarını, ancak müteveffanın kazaya kadar çocuklarının ve eşinin ev giderlerini karşıladığını, fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak koşuluyla davacılar için 400’er TL den toplam 1600 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacılar vekili ıslah dilekçesi ile netice-i taleplerini 194.695,53 TL’ye artırdıklarını beyan etmiştir.
Davalı … şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı kazaya karışan aracın müvekkil şirkete, 05.04.2018-05.04.2019 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 0001-0210-23089626 numaralı Karayolu Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesi ile sigortalı olduğunu, iş bu poliçeden dolayı sorumluluklarının, sigortalının kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 330.000-TL ile sınırlı olduğunu, somut olayda, kaza tespit tutanağında açıkça belirtildiği üzere; müteveffa …’in 18/07/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasının oluşumunda KTK md. 52/1-a’yı ihlal etmesi sebebiyle tam kusurlu olduğunun sabit olup; davacılar lehine destek tazminatı ödenmesinin mümkün olmadığını, dava konusu olayda 01.06.2015 tarihli Yeni Genel Şartalara göre TRH2010 yaşam tablosu ve 1,8 teknik faize göre hesaplama yapılmasını, müteveffanın anne-babası hayattaysa tespit edilmesi gerektiği, boşanmış olması nedeniyle mütevafanın eşinin destek talebinin reddi gerektiğini, müteveffanın emniyet kemeri takmadığının tespiti halinin müterafik kusur olarak kabul edilmesi ve hesaplanacak tazminattan bu yönde tenzilat yapılması gerektiğini belirtmiş, davanın reddine ve yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 31/08/2020 tarihli aktüerya uzmanına ait bilirkişi raporunda özetle; Davacı vekilince, davacıların her biri için 400’ er TL den toplam 1600 TL destekten yoksun kalma tazminatı talep edildiği, dava konusu olayda, müteveffa …’in tek taraflı trafik kazası sonucu hayatını kaybettiği dikkate alındığında, davacıların maddi tazminat talebinin poliçe kapsamında bulunup bulunmadığı hususunda nihai Takdir Sayın Mahkemeye bırakılarak, tarafımızca, herhangi bir kusur indirimi yapılmadan tazminat hesaplaması yapıldığı, evlilik birlikteliğinin sona ermesiyle eski eşinden dolayı destek tazminatı hakkı normalde sona ermesi gereken, ancak mahkeme karan ile aylık düzenli nafaka alan davacı … …’in, maddi tazminat hakkının bulunduğunun Sayın Mahkemece kabulü halinde, davacı … …. lehine 83.242,71 TL destekten yoksun kalma tazminatı hesaplandığı, yapılan hesaplamalar sonucunda, oğul … lehine 6.792,59 TL, oğul …. lehine 27.289,11 TL, oğul… lehine 78.471,12 TL ve davadışı anne Fatma DİLEK 46.994,18 TL lehine olmak üzere toplam 159.547,00 TL destekten yoksun kalma maddi tazminatı hesaplandığı bildirilmiştir.
Davacı Tanığı … katıldığı oturumda; “Davacılardan …. kızım olur, vefat eden eşi ile kızım boşandıktan sonra vefat eden eşi … maddi anlamda kızıma destek olmuştur, ilgi alakasını kesmemiştir, neredeyse hergün evlerine uğrayıp maddi anlamda ihtiyaçlarını karşılardı,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın amacı A.1 maddesinde; “Karayolları Trafik Kanunu uyarınca motorlu araç işletenlerine yüklenen hukuki sorumluluk için düzenlenen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasına yönelik ilgililerinin hak ve yükümlülüklerine ilişkin usul ve esasların düzenlenmesidir.” şeklinde belirlenmiştir. Sigortanın kapsamı ise, Genel Şartlar A.3. maddesinde; “Sigortacı, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, üçüncü şahısların ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa göre sigortalıya düşen hukuki sorumluluk çerçevesinde Genel Şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepleri, kaza tarihi itibariyle geçerli zorunlu sigorta limitleri dahilinde karşılamakla yükümlüdür. Sigortanın kapsamı üçüncü şahısların, sigortalının Karayolları Trafik Kanunu çerçevesindeki sorumluluk riski kapsamında, sigortalıdan talep edebilecekleri tazminat talepleri ile sınırlıdır.” şeklinde düzenlenmiştir. Kapsama giren teminat türlerinin tanımlandığı A.5. maddesinin (ç) bendinde ise; Destekten Yoksun Kalma (Ölüm) Teminatı “Üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla ölenin desteğinden yoksun kalanların destek zararlarını karşılamak üzere bu genel şart ekinde yer alan esaslara göre belirlenecek tazminattır.” şeklinde ifade edilmiştir. Genel Şartlar A.6. maddesinin (c) bendinde; “İlgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat talepleri” ve (d) bendinde “Destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri” Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının teminatı dışında kalan hallerden sayılmıştır.
Somut olayda, desteğin sevk ve idaresindeki kamyonla tam kusuru ile gerçekleştirdiği tek taraflı kazada ölmesi nedeni ile desteğin boşandığı eşi ve çocukları aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.
Davalı şirket tarafından düzenlenen poliçenin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 05/04/2018 ile 05/04/2019 tarihleri olup, davalı … şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01/06/2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 05/04/2018 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının A.6. maddesi (d) bendine göre, destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü desteğin tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında bulunmamaktadır. Poliçenin teminat başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanununda; sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin sigorta teminatı kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme bulunmamasına göre, davacıların davalı … şirketinden destek tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (Emsal karar;Y.17.HD.2019/3642 E., 2020/6159 K.)
HÜKÜM:
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30-TL harcın, peşin ve ıslah harcı olarak alınan toplam 709,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye kalan 650,10 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacılara iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 4080,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken müteselsilen alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
6-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın reddine karar verilmiş olması nedeniyle davacılardan 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, davacının vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere karar verildi.25/06/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸