Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/644 E. 2021/49 K. 27.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/644 Esas
KARAR NO : 2021/49

DAVA : Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235))
DAVA TARİHİ : 29/06/2018
KARAR TARİHİ : 27/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Sıra Cetveline İtiraz (İflas Tasfiyesinde Düzenlenen Sıra Cetveline Yönelik Kayıt Kabul Ve Terkin Talebi (İİK 235)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 25/01/2008 tarihinde … Grup A.Ş. – … San.A.Ş ortak girişiminde TOKİ’nin ihaleye çıkarttığı işler ile ilgili Türkiye Sorumlusu Topoğraf olarak işe başladığını, daha sonra … GRUP A.Ş. Ortaklık ile ilgili hakkını ve iş yerlerini … A.Ş.’ye devir ettiğini, dolayısı ile müvekkkilinin işçilik alacaklarından … A.Ş.’nin sorumluluğu doğduğunu, … -… ortaklığının ekonomik durumunun kötü olması nedeni ile müvekkilinin 17/07/2012 tarihinde iş akdini fesih ettiğini, işçilik alacaklarının tahsili için … Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası ile dava açtıklarını bu dosyada bilirkişi raporu ile müvekkilinin toplam brüt 47.382,27 TL (net 40.024,00 TL) işçilik alacağı bulunduğunun belirlendiğini, bu arada dosya karara çıkmadan … A.Ş.’nin iflasının açıldığını, yeniden ıslah harcı vermemek için dosyanın ıslah edilmediğini, müracaata bırakıldığını, bilirkişi raporundaki alacağa göre iflas masasına yazdırılmış olduğunu, (iflas idaresinin … E. sayılı dosyası) iflas masasının alacaklarını kabul etmesine rağmen, para dağıtım aşamasında nizalı kayıt olduğundan bloke şerhi ile paralarını ödemediklerini, bu nedenlerle müvekkilinin davalı şirketten dava dilekçelerinde ayrıntılı olarak miktarlarını belirttikleri toplam olarak (net 40.024,00 TL) alacaklı olduğunun tespiti ile iflas idaresince bloke konulan net tutarı 40,024,00 TL olan alacaklarının taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER:
… Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası kayıtları,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK’nın 235. maddesine göre açılmış kayıt kabul istemine ilişkindir.
Davacı … tarafından; … Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile davalılar … Sanayi Ticaret A.Ş., … İnşaat Sanayi Ticaret A.Ş. aleyhine işçilik alacakları talebi ile dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda 19/01/2015 tarih ve … Esas … Karar sayılı kararı ile davanın taraflarınca takip edilmemesi nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesine göre açılmamış sayılmasına karar verildiği, söz konusu dosyada bilirkişi … tarafından 21/11/2013 tarihli bilirkişi raporu ve ek raporu ile davacının talep edebileceği işçilik alacaklarının brüt olarak belirlendiği görülmüştür.
Daha sonra, davacı … tarafından; … Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası ile davalı … İnşaat Sanayi Tic. A.Ş. aleyhine işçilik alacakları talebi ile alacak davası açıldığı, adı geçen Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda, 19/07/2018 tarih ve 2018/242 – 448 Esas/Karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek dosyanın Mahkememize gönderildiği, bunun üzerine dosyanın 2018/592 Esas sayısına kaydedildiği, Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda 03/07/2019 tarih ve 2018/592 Esas 2019/631 Karar sayılı kararı ile; karşı görevsizlik kararı verildiği, bunun üzerine istinaf kanun yolu incelemesini yapan Ankara BAM 23.H.D.’nin 24.10.2019 tarih ve 2019/1633-1608 E/K sayılı kararı ile; “…Dava, işçilik ücretlerinden kaynaklı alacak istemine ilişkindir.
… Mahkemesince; davalı … A.Ş’nin iflasının açılmış olup, ikinci alacaklılar toplantısı ve olağanüstü alacaklılar toplantısının yapılmış olduğu halen müflis şirketin malvarlığının paraya çevrilmesi işlemlerinin devam ettiği, işverenin iflasından sonra işçilik alacaklarına tahsili için sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davası açılması gerektiği, bu durumda asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
…Ticaret Mahkemesince ise; davanın İİK 235 maddesi kapsamında kayıt kabul davası olmadığı, davanın 29/06/2018 tarihinde açıldığı, iflas idaresince verilen nizalı alacak kaydı kararına karşı davacının bir itirazının bulunmadığı bu nedenle davaya bakma görevinin genel hükümlere göre belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı vermiştir.
İİK’nın 194.maddesinde, iflas açılması ile kural olarak müflisin taraf olduğu hukuk davalarının duracağı ve ancak ikinci alacaklılar toplantısından on gün sonra devam olunabileceği hususu düzenlenmiştir. İkinci alacaklılar toplantısında dava konusu alacağın masaya kabul edilmemesi halinde davaya “kayıt kabul davası” olarak devam edilerek bir karar verilmesi gerekir.
İflasın açılması, maddi hukuka ilişkin ilişkileri ve hükümleri cebri şekilde etkilediği gibi Medenî Usûl ve İcra Hukuku kuralları üzerinde de etki yaratır. Bu etkilerden biri de görev kurallarında meydana gelen değişikliktir. Görev kurallarındaki değişikliği, dava açıldıktan sonra işverenin iflas etmesi hali ve iflas kararı verdikten sonra işçinin işverene dava açması hali bakımından ayrı ayrı incelemek gerekir.
İflasın açılması ile müflisin taraf olduğu hukuk davalarının ikinci alacaklılar toplatıntısından on gün sonrasına kadar duracağı genel kural ise de (İİK m.194), yine bu hükmün müstacel haller, tazminatsız ceza davaları, şeref ve haysiyete tecavüzden ve cismani zararlardan doğan tazminat davaları ile evlenme, ahvalı şahsiye veya nafaka davalarının uygulanamayacağı kabul edilmiştir. İcra ve iflas Kanununun 194.maddesinde ayrık tutulan “Müstacel haller”den maksat, acele görülmesi gereken ve durduğu takdirde verilecek hükmün faydasız kalacağı gerçeğidir. Bu davalarda hâkim, takdir hakkını kullanarak müstaceliyet kararı vermek suretiyle yargılamaya devam eder. İşçinin alacaklı olduğu iş hukukuna ilişkin bir dava, işçinin sosyal durumu itibarıyle İİK’nın 194.maddesinin gayesine uygun görülerek acele işlerden sayılmalı ve ikinci alacaklılar toplantısı beklenmeksizin yargılamaya devam edilmelidir.
İflas kararı verildikten sonra işçi işçilik haklarından doğan alacağının dayanağını ve miktarını iflas idaresine bildirir. Alacaklıların alacaklarını kaydettirmeleri için İİK’nın 219/2 maddesinde öngörülen 1 aylık sürenin bitiminden sonra, İflas İdaresi, alacakların doğru olup olmadığını incelemeye başlar. Maddi yönden inceleme sonucu kabul edilen her alacak, tespit edilen sıraya göre sıra cetveline kaydedilir. Kabul edilmeyen alacaklar da, red sebebleri ile birlikte sıra cetvelinde gösterilir. İflas İdaresi, İİK’nın 232. maddesinde öngörülen sürede düzenlediği sıra cetvelini İflas İdaresine verir ve alacaklıları aynı Kanunun 166/2. maddesindeki usule göre ilân yoluyla haberdar eder. Ayrıca, İflas Masasına müracaat sırasında tebliğatı gösterir adres ve tebliğat masrafları için avans yatıranlara sıra cetveli tebliğ edilir. Sıra cetveline itiraz davalarında dava açma süresi, görev ve yetki İİK’nın 235.maddesinde düzenlenmiştir. Bu hükme göre dava açma süresinin ilandan itibaren başlıyacağı belirtildikten sonra, ayrıca İİK’nın 223/3.maddesi hükmünün saklı olduğu belirtilmiştir. Saklı tutulan hükme göre, İflas Masasına müracaat eden alacaklılar, tebliğatı kabule elverişli adres gösterir; yazı ve tebliğat masrafları için avans yatırmışlarsa, sıra cetveline itiraz davası açma süresi bu alacaklılar hakkında sıra cetvelinin kendilerine tebliğinden itibaren başlar. Davanın 15 gün içinde açılması gerekmektedir. Bu süre, hak düşürücü süre olup, mahkemece kendiliğinden dikkate alınır. İcra ve İflas Kanununun 235/1. maddesine göre sıra cetveline itiraz davası, iflas kararı veren ticaret mahkemesinin bulunduğu yerdeki her hangi bir ticaret mahkemesinde açılabilir. Görevin belirlenmesinde dava değerinin önemi olmadığı gibi, buradaki mahkemenin yetkisi de kamu düzenine ilişkindir.
Bu durum karşısında iş mahkemesinde görülmekte olan, işçi alacaklarına yönelik dava sırasında, işverenin iflası halinde dahi, İİK’nın 194. maddesi uyarınca, davaya iş mahkemesinde devam edileceği, işverenin işçi alacaklarına ilişkin dava açılmadan önce iflası halinde ise, yukarıda belirtilen şekilde hareket ile, alacağın İflas Masasına kaydedilmemesi halinde, asliye ticaret mahkemesinde kayıt kabul davası olarak açılması gerekir.
Somut olayda; … Ticaret Mahkemesinin 12.04.2014 tarih ve …. E-K sayılı kararı davalı şirketin iflasına karar verilmiştir. Davacının işcilik alacağıanın iflas masasına kaydının yapılması için yaptığı başvuru üzerine iflas idaresince derdest dava olması nedeniyle nizalı alacak kaydı yapılmıştır. Oysa, davacının 08.08.2012 tarihinde açtığı dava sonunda … Mahkemesinin … esasından görülen dava mahkemenin 19.01.2015 tarih ve …-… E-K sayılı kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacının bu kez 29.06.2018 tarihinde iş bu davayı açtığı anlaşılmıştır. Davacının iflastan sonra yeniden açtığı bu davanın kayıt kabül davası olarak kabul edilmesi gerektiği ve mevcut durumun ticaret mahkemesi tarafından değerlendirilmesi gerektiğinden davanın asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-6100 sayılı HMK’nın 21. ve 22.maddeleri gereğince …. Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, …” gerekçesi ile Mahkememize gönderilen dosya yukarıdaki esasa kaydedilmiştir.
Bu açıklamalara göre somut olay incelendiğinde; … Ticaret Mahkemesinin 12.04.2014 tarih ve … E-K sayılı kararı davalı şirketin iflasına karar verildiği, davacının işcilik alacağının iflas masasına kaydının yapılması için yaptığı başvuru üzerine iflas idaresince derdest dava olması nedeniyle “nizalı alacak” kaydı yapıldığı, davacının 08.08.2012 tarihinde açtığı dava sonunda …Mahkemesinin … esasından görülen davada; davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davacının bu kez 29.06.2018 tarihinde iş bu davayı açtığı, Ankara BAM 13.H.D.’nin söz konusu kararı ile de karara bağlandığı üzere, davacının iflastan sonra yeniden açtığı bu davanın kayıt kabul davası olarak kabul edilmesi gerektiği, iş bu davada davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesi ile;
1- 13.459,00 TL (net) kıdem tazminatı,
2- 5.973,00 TL (net) ihbar tazminatı,
3- 4.906,00 TL (net) yıllık izin ücreti,
4- 7.098,00 TL (net) fazla mesai ücreti,
5- 5.636,00 TL (net) hafta tatili ücreti,
6- 393,00 TL (net) UBGT,
7- 2.559,00 TL (net) ücret alacağı olmak üzere toplam 40.024,00 TL (net) alacağın tespiti ile davalı iflas idaresince bloke konulan söz konusu alacağın davacıya ödenmesini talep etmiştir.
… Mahkemesi’nin yukarıda incelenen … Esas sayılı dosyası ile; davacının iş yeri sicil kayıtları, SGK kayıtları ve diğer tüm deliller toplanmak suretiyle işçilik alacakları hususunda uzman hesap bilirkişisi …’dan 21/11/2013 tarihli rapor ve 05/03/2014 tarihli ek rapor alınmıştır. Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ve ek raporu; bilimsel verileri içermesi, denetime elverişli olması ve dosya kapsamı delillerle de uyumlu olması nedeniyle hükme esas alınmıştır. Ancak, söz konusu rapor ve ek rapor incelendiğinde, davacı işçinin davalı iş verenden; 13.582,95 TL (brüt) kıdem tazminatı, 7.466,67 TL (brüt) ihbar tazminatı, 6.133,33 TL (brüt) yıllık izin ücreti, 4.722,37 TL (brüt) fazla mesai ücreti, 3.363,14 TL (brüt) hafta tatili ücreti, 264,92 TL (brüt) UBGT ve 3.720,00 TL (brüt) ücret olmak üzere toplam 39.253,38 TL brüt alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
Alınan bilirkişi raporu ve ek raporunda işçilik alacaklı brüt olarak belirlenmiş, ancak davacı taraf dava dilekçesinde net alacak talebinde bulunmuştur. Bu sebeple, bilirkişi raporu ile brüt olarak belirlenen işçilik alacakları Mahkememizce resen net olarak tekrar hesaplanmıştır. Brüt alacaklar nete dönüştürülürken; kıdem tazminatında belirlenen miktardan %o7,59 (bindeyedivirgülellidokuz) damga vergisi kesintisi yapılmıştır. Diğer işçilik alacaklarından ise damga vergisi yanında %15 oranında gelir vergisi kesintisi ve %15 oranında SGK kesintisi yapılmıştır.
Alınan bilirkişi raporu ve ek raporu ile Mahkememizce resen yapılan hesaplama ve diğer tüm delillere göre; davacı işçinin davalı işverenlik yanında 25/01/2008 tarihinde … Sanayi Tic. A.Ş. & … Grup San. Tic. A.Ş. Adi Ortaklığında çalışmaya başladığı, buradaki çalışmasının 22/07/2010 tarihinde son bulduğu, aynı adreste bulunan iş yerinde bu kez 23/07/2010 tarihinde … İnşaat Tic. San. A.Ş. & … San. Ve Tic. A.Ş. Adi Ortaklığında çalışmaya başladığı ve iş akdinin davalı işverenliğin de kabulünde olduğu üzere 17/07/2012 tarihinde … İnşaat Tic. San. A.Ş. & … San. Ve Tic. A.Ş. Adi Ortaklığı yanındaki çalışması sırasında son bulduğu, buna göre davacının davalı iş veren nezdinde 25/01/2008 – 17/07/2012 tarihleri arasındaki dönemde 4 yıl 5 ay 22 gün hizmetinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacının davalı işveren nezdindeki çalışmasına ilişkin ücreti; davalı iş verene ait dosya kapsamında yer alan muavin defter kaydı ve ücret bordrolarında davacının ücretinin brüt 4.000,00 TL, net 2.866,00 TL olduğu sonucuna varılmış olup, işçilik alacaklarının hesabında söz konusu ücret dikkate alınmıştır.
Taraflar arasındaki iş sözleşmesinin fesih nedeni olarak; davalı iş veren, iş akdinin belirli süreli olması nedeniyle iş akdinin sona erdiğini ileri sürmüş, davacı işçi ise haklı neden olmaksızın iş veren tarafından fesh edildiğini iddia etmiş olup, taraflar arasındaki iş akdi incelendiğinde hizmet sözleşmesinin belirli süreli olmadığı, yıllar içerisinde yenilenerek devam ettiği ve belirsiz süreli olduğu anlaşılmış, dinlenen tanıklar da, iş akdine ekonomik kriz nedeniyle iş veren tarafından son verildiğini beyan etmeleri de dikkate alındığında, ispat yükü üzerinde olan davalı iş veren tarafından iş akdinin haklı nedenlerle feshedildiği hususunun ispatlanamadığı, bu nedenle davacı işçinin;
A) Feshe bağlı haklarını (kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağı) talep edebileceği sonucuna varılmıştır. Buna göre:
1-Kıdem tazminatı: Davacının davalı iş veren nezdindeki çalışma süresi ve ücretine göre talep edebileceği net kıdem tazminatı miktarı 13.459,00 TL net olarak belirlenmiştir.
2-İhbar tazminatı: Davacının davalı iş veren nezdindeki çalışma süresi ve ücretine göre talep edebileceği net ihbar tazminatı miktarı 5.973,00 TL net olarak belirlenmiştir.
3-Yıllık izin: Davacının davalı iş veren nezdindeki çalışma süresine göre (4 yılx14 gün) toplam 56 gün izin hakkının bulunduğu, bundan 10 gününü kullandığı, geriye kullanmadığı izin süresinin 46 gün olduğu, davalı işveren tarafından geriye kalan izinlerin kullanıldığının ispatlanamadığı, buna göre toplam 4.384,78 TL net yıllık izin ücreti alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
B)Feshe bağlı olmayan haklar (fazla mesai, hafta tatili ve UBGT) bakımından ise; ispat yükü davacı işçi de olup, buna göre durum değerlendirildiğinde;
4-Fazla mesai: Davacının davalı iş veren nezdindeki çalışma süresi ve dinlenen tanıklar Ali Arı ve Halil İbrahim Onat’ın davacı ile birlikte çalıştıkları süre ve beyanları dikkate alındığında, davacının haftanın 6 günü 08:00 – 18:00 saatleri arasında günde 10 saat çalıştığı, bu süreden 1.5 saatlik yemek ve çay arası düşüldüğünde günlük çalışma süresinin 8.5 saat olduğu, buna göre 8.5 saatx6 gün – 45 saat = 6 saat haftalık fazla çalışma süresinin bulunduğu, 2012 yılı Ocak, 2011 yılı 1-2-3-4-5-7-8-11 ve 2010 yılı 11-12. aylarda davalı iş veren tarafından davacıya fazla mesai ücreti ödendiği hususunun imzalı ücret bordroları ile ispatlandığı anlaşılmakla hesaplama yapılırken söz konusu aylar dışlanmıştır. Buna göre, ispat yükü üzerinde bulunan davacı işçi tarafından talep edilebilecek olan fazla mesai ücreti belirlenmiş, söz konusu ücretten de %30 oranında hakkaniyet indirimi yapılmış, sonuç olarak davacının talep edebileceği miktar 3.376,07 TL net olarak belirlenmiştir.
5-Hafta Tatili: Dinlenen tanık beyanlarına göre davacının ayın 2 haftasında hafta tatili çalışması yapılmaksızın çalışmasına devam ettiği, 2 haftada 1 gün hafta tatili izni kullanıldığı yönündeki beyanları dikkate alındığında, davacının davalıdan talep edebileceği hafta tatili ücret alacağının %30 oranındaki hakkaniyet indirimi de uygulandığında toplam 2.404,34 TL net olduğu belirlenmiştir.
6-UBGT: Dinlenen tanıkların beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, milli bayramların yarısında çalışmasının bulunduğu anlaşılmakla, %30 oranındaki hakkaniyet indirimi de uygulandığında davacının talep edebileceği UBGT alacağının 171,29 TL net olduğu belirlenmiştir.
7- Ücret Alacağı: İspat yükü üzerinde bulunan davalı iş veren davacı işçinin en son Mayıs ayı ücretini ödediğini ispat edemediğinden davacının 3.720,00 TL net ücret alacağının bulunduğu belirlenmiştir.
Tüm bu veriler birlikte değerlendirildiğinde, davacı işçinin davalı iş veren nezdindeki 25/01/2008 – 17/07/2012 tarihleri arasındaki çalışmaları dolayısıyla, iş akdinin davalı iş veren tarafından haksız olarak feshi nedeniyle, davacı işçinin talep edebileceği işçilik alacaklarının … Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında bilirkişi … tarafından düzenlenen 21/11/2013 tarihli rapor ve 05/03/2014 tarihli ek rapor ile brüt olarak belirlendiği, davacının talebinin alacağın net olarak ödenmesi şeklinde olduğu, Mahkememizce bilirkişi raporu ve ek raporuyla brüt olarak belirlenen alacak kalemlerinin resen net olarak hesaplandığı, buna göre davacı işçinin davalı iş verenden talep edebileceği işçilik alacaklarının yukarıda detaylı olarak açıklandığı şekilde toplam 32.327,48 TL net olarak hesaplandığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın belirlenen bu miktar üzerinden kısmen kabulüne karar verilip aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE; 13.459,00 TL (net) kıdem tazminatı, 5.973,00 TL (net) ihbar tazminatı, 4.384,78 TL (net) yıllık izin ücreti, 3.376,07 TL (net) fazla mesai ücreti, 2.404,34 TL (net) hafta tatili ücreti, 171,29 TL (net) UBGT ve 2.659,47 TL (net) ücret alacağı olmak üzere toplam 32.327,48 TL (net) alacağın Ankara 21. İcra Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyasında müflis … İnşaat Ticaret ve Sanayi A.Ş. ‘nin iflas masasına 1. Sıra olarak kayıt ve kabulüne,
2-Davacının fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-Alınması gereken 59,30 TL harçtan dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 683,51 TL’nin mahsubu ile bakiye 624,21 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 59,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT hükümlerine göre belirlenen 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT hükümlerine göre belirlenen 770,62 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 108,38 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 106,29 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.27/01/2021

Başkan …

¸
Üye …
¸
Üye …
¸
Katip …
¸