Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/588 E. 2021/882 K. 24.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/588 Esas – 2021/882
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/588 Esas
KARAR NO : 2021/882

HAKİM :….
KATİP : …

DAVACI ….
DAVALI …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/10/2019
KARAR TARİHİ : 24/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili firmaya ait olan …. olan bir dizüstü bilgisayarın 17.500,00 TL karşılığında… isimli şahsa satıldığını, satıcı konumundaki müvekkili firmanın söz konusu bilgisayarı… isimli şahsa gönderilmek üzere 13.05.2019 günü davalı kargo firmasına teslim ettiğini, ilgili kargonun 200886908587 gönderi numarasını aldığını, ancak söz konusu kargonun…. l adresinde mukim telefon numarası …. olarak bilgisi kargo şirketine verilmiş…’a teslim edilmesi gerekirken teslim edilmediğini, kargonun ilgisiz başka bir şahsa teslim edildiğinin anlaşıldığını, davalı firma tarafından suç duyurusunda bulunulduğunu, yaşanan olaydan da anlaşılacağı üzere müvekkili firmanın 15.000,00 TL’ye satın aldığı ve 17.500,00 TL’ye… isimli şahsa sattığı bilgisayarın davalı firma tarafından kaybedildiğini, davalının ağır kusuru neticesinde müvekkilinin zarara uğratıldığını, buna ilişkin olarak davalı tarafa ihtarname gönderildiğini ve Ankara …Müdürlüğü’nün 2019/10550 E. sayılı dosyası ile icra takibine konu edildiğini, davalı firma tarafından icra takibine haksız olarak itiraz edildiğini beyanla; itirazın iptali ile takibin devamına, davalı hakkında asıl alacağın %20’si oranında icra-inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı şirket tarafından müvekkili şirkete teslim edilen 1 adet kargonun MA908587 seri numaralı taşıma faturasına kayıt edildiğini ve alıcısına teslim edilmek üzere teslim alındığını, söz konusu kargonun alıcısına teslim edilmek üzere dağıtım aracına yüklenirken kendisinin alıcı olduğunu beyan eden, kargo bilgilerini bilen ve alıcı… isminde kimlik ibraz eden kişiye kargonun teslim edildiğini, dolayısı ile müvekkilinin bu durumda herhangi bir olumsuzluktan şüphelenmesinin mümkün olmadığını, kaldı ki kargo teslimatını gerçekleştiren personelin de kimlik kontrolü yaparak ve kimliğin…’a ait olduğunu gördükten sonra teslim ederek üzerine düşen görevi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, teslimatın gerçekleşmesinden sonra şubeye gerçek alıcı olduğunu beyan eden şahsın geldiğini ve kargoyu teslim almadığını beyan ettiğini, bu durum üzerine söz konusu kargoda dolandırıcılık vakıasının meydana geldiğinin tespit edildiğini, bu durum üzere müvekkili şirket çalışanının olay hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, kargoyu teslim alan kişinin alıcı adına kargo geleceğini bilmekte olduğunu, bu durumun oldukça şüpheli olduğunu, kargo bilgilerinin yalnızca gönderen ve alıcı ile paylaşıldığı, bilgilerin 3. kişilerin eline nasıl geçtiğinin de bilinmemekte olduğunu, husumetin haksız fiil failine yöneltilmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla; davacı tarafın kargo içeriği ürünün aidiyetini ve ürün bedelini ispat etmesi gerektiğini, bir an için müvekkilinin tazminattan sorumlu tutulması hâlinde dahi sorumluluğun T.T.K. 882. Madde uyarınca sınırlı sorumluluk olacağı, taşımadan kaynaklı tazminat davalarında icra-inkar tazminatına hükmedilmesinin mümkün olmadığını beyanla, davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Taraflar arasında, davacı firmaya ait bir adet dizüstü bilgisayarın, davalı firmanın Kardelen şubesine teslim edildiği ve akabinde kargo teslimatının alıcı… dışında gerçek kimliği bilinmeyen farklı bir şahsa yapıldığı hususunda ihtilaf olmamakla birlikte, taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı şirketin bahse konu olay nedeniyle uğradığı zarar tutarı, iş bu zarardan davalı taşıyıcının TTK’unun 875.vd.maddeleri uyarınca sorumluluğu bulunup bulunmadığı, bulunuyor ise tutarı hususlarından kaynaklandığı anlaşılmıştır.
Ankara 9.İcra Müdürlüğü’nün 2019/10550 E.sayılı takip dosyası incelendiğinde, davacı alacaklının davalı borçlu aleyhine toplam 18.117,05 TL alacağın tahsili amacı ile ilamsız icra takibi başlattığı, davalı borçlunun yasal süre içerisinde borca ve ferilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulduğu görülmüştür.
Dosya kapsamına alınan 13/11/2020 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; sayın Mahkeme; zarara TTK 886. madde uyarınca taşıyıcının kasten veya pervasızca bir davranışının veya böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği takdir eder ise; itirazın 15.000,00 TL maddi zarar alacağı ve 496,85 TL işlemiş faiz için iptali ile takibin 15.496,85 TL üzerinden devamının gerekeceği, sayın Mahkeme; taşınan eşyada meydana gelen hasara, taşıyıcının kusura olsa bile kasten veya pervasızca bir davranışla veya böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin ve ihmalinin sebebiyet vermediğini takdir eder ise; TTK’unun 882. madde uyarınca yapılan sorumluluk sınırı hesabı sonucu, itirazın 1.475,30 TL maddi zarar alacağı ve 48.87 TL işlemiş faiz için iptali ile takibin 1.524,17 TL üzerinden devamının gerekeceği bildirilmiştir.
Davacı tanığı …katıldığı oturumda; “ben davacı şirket bünyesinde şoför olarak çalışmaktayım, davaya konu olan bilgisayarı arkadaşlarla paketledik araca yükledik ve kargo şirketine götürdük, bütün bilgileri vermek suretiyle ürünü teslim ettik, daha sonra kargo şirketi tarafından davacı şirketle irtibata geçilip geçilmediği hususunda bilgim yoktur, başka bilgim yoktur,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı Özer Sağlamyürek katıldığı oturumda; “davacı şirket babama ait bir şirkettir, bende çalışanıyım, dava konusu bilgisayarı paketledik ve …ile birlikte kargo şirketine teslim ettik, daha sonradan kargo şirketinin adrese teslim etmediğini öğrendik, kargo şirketinden teslim sürecinde bizi arayan kimse olmadı, gönderilecek ürün şirkete ait bir bilgisayar idi,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Davacı tanığı Abdulcebar Arslan katıldığı oturumda; “ben tarafıma okunan dava dilekçesi ve cevap dilekçesinde belirtilen olaylarla ilgili herhangi bir bilgi sahibi değilim. Tarafları ve tarafıma anlatılan olayı bilmiyorum. Herhangi bir ilgi ve alakam yoktur. T.C. Kimlik numaram …. ‘dır,” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında, davacı tarafından 1 adet dizüstü bilgisayarın… adlı kişiye teslim edilmek üzere davalı şirketin şubesine teslim edildiği, taşımanın davalı tarafından gerçekleştirildiği, teslim anında, bir kişi tarafından ibraz edilen kimlikle gönderinin teslim alındığı, emtianın gerçek alıcısına teslim edilmediği, esasen davalı çalışanların da, emtiayı gerçek alıcısına teslim etmediklerini kabul ederek, sahte kimlikle emtiayı teslim alan kişi hakkında suç duyurusunda bulundukları anlaşılmaktadır.
TTK’nın 875. maddesi uyarınca, taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından veya hasarından doğan zararlardan sorumludur. Aynı Kanun’un 879. maddesi uyarınca, taşıyıcı, adamlarının görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden de kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur.
Somut olayda, taşımaya konu emtianın gerçek alıcısına değil, başka bir kişiye teslim edildiği anlaşılmakla, davalı taşıyıcı, yukarıda anılan maddeler uyarınca meydana gelen zarardan sorumludur. Bu durumda davalının, 876 ve 878. maddelerinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma hallerinden birisinin bulunduğunu kanıtlayarak sorumluluktan kurtulabilir. Davalı taşıyıcı, bu hallerden birisinin bulunduğunu kanıtlayamadığından, sorumluluğu esastır.
TTK’nın 882. maddesine göre, 880. ve 881. maddeler uyarınca ödenecek tazminat , gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Genel kural, taşıyıcının zıya ve hasardan sınırlı sorumluluğunun olduğu şeklinde ise de TTK’nın 886. maddesinde de taşıyıcının sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacağı haller düzenlenmiştir. Bu maddeye göre göre; zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879. maddede belirtilen kişiler, sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.
Somut olayda, davalının TTK’nın 850/2.maddesi gereğince taşınan kargoyu varma yerine götürmeyi ve belirtilen adreste teslim etmeyi taahhüt ettiği, buna karşın davalının, taşınan kargoyu varma yerinde alıcı adresinde değil, söz konusu kargonun alıcısına teslim edilmek üzere dağıtım aracına yüklenirken kendisinin alıcı olduğunu beyan eden, kargo bilgilerini bilen ve alıcı… isminde kimlik ibraz eden kişiye kargonun teslim edildiği, bu durumda kendi adresine yükün gitmesi gereken alıcıdan ziyade, gönderen davacıya haber verilerek şubede teslime muvafakat istenmesi gerektiği, bu durumun TTK’nın 886. maddesi kapsamında şube açısından ağır kusur teşkil ettiği, taşınan yükün tam zayi olduğu sonucuna ulaşılmakla, davalı, sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacaktır (Yargıtay …HD, 11.04.2018 T,2016/10553 E, 2018/2587 K sayılı emsal ilamı).
Bu durumda davacı, TTK’nın 880/1.maddesi uyarınca, eşyanın taşınmak üzere teslim edildiği yer ve zamandaki değerini tazminat olarak isteyebilecektir. Hükme esas alınan bilirkişi heyet raporu ile, dava konusu dizüstü bilgisayarın teslim edildiği tarih itibariyle değeri belirlenmiş ve 15.000,00 TL maddi zarar alacağı(davacının da kabulünde olan) ve 496,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.496,85 TL zarar oluştuğu hesaplanmış olup, iş bu rapor doğrultusunda, davanın kısmen kabulü ile Ankara …Müdürlüğü’nün 2019/10550 esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın 15.000,00 TL asıl alacak, 496,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.496,85 TL alacak yönünden iptaline, takibin 15.496,85 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir. Diğer taraftan, alacağın varlığının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden ve likit olarak kabul edilemeyeceğinden, davacının icra inkar tazminatı isteminin reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, Ankara …Müdürlüğü’nün 2019/10550 esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın 15.000,00 TL asıl alacak, 496,85 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.496,85 TL alacak yönünden iptaline, takibin 15.496,85 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gereken 1058,59 TL harçtan, peşin alınan 218,81 TL harcın mahsubu ile bakiye kalan 839,78 TL harcın davalıdan alınarak hazineye ödenmesine,
4-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 218,81 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 2620,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 1484,50 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1269,69 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, bakiye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü gösterilen toplam 186,75 TL yargılama giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 27,03 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, bakiye kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Taraflarca yatırılan ancak kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
10-6325 Sayılı Kanunun 18/4-14 maddesi gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanacak olan 1.320,00 TL arabuluculuk giderinin davanın kabul ve red oranına göre hesaplanan 1128,99 TL’sinin davalıdan, 191,01 TL’sinin davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, davacı yönünden kesin, davalı yönünden kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2021

Katip ….
¸

Hakim …
¸

YARGILAMA GİDERİ DÖKÜMÜ:
DAVACI
Bilirkişi Ücreti : 650,00 TL
Posta Masrafı : 783,70 TL
Başvurma Harcı : 44,40 TL
Vekalet Harcı : 6,40 TL
DAVALI
Posta Masrafı : 186,75 TL