Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/533 E. 2022/417 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/533 Esas
KARAR NO : 2022/417

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : …

DAVALI : …
VEKİLİ : ….

DAVA : Konkordatonun Feshi
DAVA TARİHİ : 02/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Konkordatonun Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … Çay ve Gıda Maddeleri Üretim Paz. İth. İhr. A.Ş’nin 03/11/2017 tarihli 430.000,00 TL bedelli, 24/11/2017 tarihli 550.000,00 TL bedelli, 01/12/2017 tarihli 300.000,00 TL bedelli, 29/12/2017 tarihli 350.000,00 TL bedelli olmak üzere toplam 1.630.000,00 TL’si çek olmak üzere 1.662.056,54 TL alacağı bulunduğunu, söz konusu alacağın davalı tarafından kabul edilerek %60’ının 21/05/2018 tarihinden itibaren 60 ay taksitle ödenmesine karar verildiğini, davalı tarafından bir kısım taksitler ödendikten sonra 21/06/2019 tarihinde ödenmesi gereken taksidin ödenmediğini, fazlaya ilişkin hak ve alacak hakkı saklı kalmak kaydı ile yapılan ödemelerin faiz ve masraflardan mahsubu talep hakları da saklı kalmak kaydı ile borçlu tarafından müvekkil şirkete taksitler bazında sadece 215.000,00 TL ödeme yapıldığını, fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak kaydıyla müvekkil şirketin bakiye 1.447.056,54 TL alacağı kaldığını, davalı tarafından 21/06/2019 tarihinde ödenmesi gereken taksitin gününde ödenmediğini, davalının faaliyetini durdurduğunu, tüm şubeleri kapattığını, tüm mallarını elden çıkarttığını, davalı tarafından işletilen bir market bulunmadığını, müvekkilinin alacağının teminatla güvence altına alınmadığından müvekkilinin zararının fazlalaşmaması açısından İİK 308/e- (Ek:28/2/2018-7101/37 md.) maddesinde yer alan “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafız etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.” hükmü uyarınca müvekkili şirketin alacağı yönünden feshini talep ettiğini, fazlaya ilişkin talep hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili şirketin bakiye kalan 1.447.056,54-TL alacağı yönünden konkordato kararının kısmen feshi ile müvekkil şirket alacağı yönünden ihtiyati haciz kararı verilerek borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının haczi için ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle iş bu dava bakımından iş bölümü kuralları gereği mahkememizin görevsiz olduğunu, bilindiği üzere 3/4/2018 tarih ve 538 nolu HSK 1. Dairesi kararına göre üçten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1, 2 ve 3 nolu asliye ticaret mahkemelerinin ihtisas mahkemesi olarak belirlenmesine karar verildiğini, iş bu dava da bu karar gereği ihtisas mahkemesi olan mahkemenize tevzi edildiğini, ancak söz konusu kararda ihtisas mahkemesinin göreceği konkordatoyla ilgili iş ve davalar tek tek sayılmış olduğunu, konkordatonun feshi davası bu davalar içerisinde yer almadığını, bu sebeple de dosyanın tespit davası niteliğinde olduğu dikkate alınıp diğer davalar gibi tevzi alması gerektiğini, öte yandan dosya mahkememizde görülebilse dahi davanın şartları oluşmadığından reddi gerektiğini, konkordatonun tasdiki dosyası, istinafta karara çıktığını ve Yargıtay’a yeni gönderildiğini, özetle dosyanın kesinleşmediğini ve doğal olarak da konkordatonun ilanı henüz gerçekleşmediğini, bu nedenlerde davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, İİK 308/e maddesi gereğince konkordatonun kısmen feshi talebine ilşikindir.
İİK 308/e maddesine göre; kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.
Davalı şirket tarafından davalı şirketin konkordato talebi üzerine … 13. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından 20/11/2017 tarih 2017/803 E. Sayılı kararla davacı şirkete 3 ay konkordato mühleti verilmesine karar verildiği, konkordato tasdikine ilişkin davanın … 14. ATM’nin 2018/187 E. Sayılı dosyasında açıldığı, mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 20/04/2018 tarih 2018/187 E. 2018/283 K. Sayılı kararla konkordatonun tasdikine karar verildiği, karara karşı istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından 18/06/2019 tarih 2018/1675 E. 2019/971 K. Sayılı kararla; İlk derece mahkemesinin kararının kaldırıldığı ve kararın temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi tarafından 21/01/2020 tarih ve 2019/3021 E. 2020/292 K. Sayılı kararla istinaf kararının bozulmasına karar verildiği, … Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi’nin 2020/444 Esasında tekrar görülmeye başlayan davada, 06/11/2020 tarih 2020/444 E. 2020/1304 K. Sayılı kararla konkordato tasdik talebinin reddine karar verildiği ve kararın Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 01/12/2021 tarih 2021/2066 E. 2021/1924 K. Sayılı kararla; Onandığı anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında, konkordatonun tasdikine ilişkin kararın kesinleşmemiş olması nedeniyle kesinleşmesinin beklenmesine karar verilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda, İİK 308/e maddesi gereğince feshi talep edilen konkordatonun tasdikine ilişkin ilk derece mahkemesi kararının kaldırıldığı ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından konkordato talebinin reddine karar verildiği, kararın Yargıtay onamasından geçerek kesinleştiği, bu şekilde feshedilecek konkordatonun dava sırasında ortadan kalktığı ve davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla; davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, konkordato kapsamında ödeme yapıldığını, ispat yükünün davalıda olması nedeniyle davalı tarafından ödemelerin ispat edilmediği, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu kanaati ile yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulmasına dair, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Konusuz kaldığından davanın esası hakkında karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
2- Alınması gerekli 80,70 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,3‬0 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 159,2‬0 TL (ilk yargılama gideri, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 10 gün içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2022

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır