Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/294 E. 2021/174 K. 16.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/294 Esas
KARAR NO : 2021/174

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2019
KARAR TARİHİ : 16/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı dava dilekçesinde özetle; 3093 sayılı … Gelirleri Kanunun … enerji payını düzenleyen 4.maddesinin (c) fıkrasında yer alan düzenleme ile; enerji payının düzenlendiğini, davalının anılan Kanunun 5/c maddesi gereğince 2017 ve 2018 yılı ( Ocak-Mart) bilanço dönemi için mutabakat evraklarının kendilerince tetkiki sonucu davalıya 2017 yılı için 16.11.2018 tarihli 359702 sayılı yazı ile 2018 yılı Ocak-Mart dönemi için 01.03.2019 tarihli ve 62920 sayılı yazı ile bildirimde bulunulduğu, ancak davalının herhangi bir ödemede bulunmaıdğı, dava şartı arabuluculuk düzenlemesi uyarınca gidilen arabulucukta davalı ile anlaşma sağlanamadığı, 3093 sayılı … Gelirleri Kanunu çerçevesinde Kurumlan enerji payı mükellefi olan borçlu davalı Şirketin 2017 ve 2018 yılı ( Ocak- Mart) bilanöo dönemlerine ait vadesinde ödenmediği belirtilen 21.05.2019 itibariyle 24.840,04-TL ana para, 7.015,06-TL gecikme faizi, 11.834,48-TL ana para ve 2.779,43-TL gecikme faizi olmak üzere toplam 46.469,01-TL tutarındaki Kurum alacağının dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek 3093 sayılı Kanun 5/c-3 fıkrası delaletiyle 6183 sayılı Kanunda öngörülen gecikme zammı oranındaki faiziyle tahsilini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede ikame edildiğini, talebin zamanaşımına uğradığını, davalının enerji payı mükellefi olmadığını, bu nedenle … ‘ye herhangi bir borcu olmadığını, taraflar arasında mevcut olduğu davacı tarfaındna iddia edilen ilişkiye dayanak olabilecek imzalanmış bir sözleşmenin olmadığını, tacir olduğunu iddia eden davacının ticari defterlerini veya cari hesap kayıtlarını dosyaya sunmadığını, tarfaalr arasında ticari ilişki bulunduğu iddiasına itiraz ettiklerini; kabul anlamına gelmemek üzere bir an davalının enerji payı mükellefi olduğunu kabul eteseler dahi davacı tarafından ödenmediği iddia edilen payların karşılıklarının ödendiğini, dolayısıyla davalının davacıya borcu bulunmadığını, bunun davalı ticari defterlerinden anlaşılacağını, davacının takibinin açılmasında kötüniyetli olduğunu ve kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini belirterek davanın reddini talep ettikleri anlaşılmaktadır.
DELİLLER:
Davacı tarafa ait kayıt ve belgeler, davalı tarafın ticari defter ve belgeleri, bilirkişi raporu, ek raporu ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, 3093 sayılı … Gelirleri Kanunu’nun 4/c maddesine göre enerji payı alacağı ve gecikme faizine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, 3093 sayılı … Gelirleri Kanununun 4/c maddesine göre, davacı tarafın enerji payı mükellefi olan davalı borçlu şirketten 2017 ve 2018 yılı (Ocak – Mart) bilanço dönemlerine ait vadesinde ödenmediği iddiasıyla 25/05/2019 tarihi itibariyle 2017 yılı için 24.840,03-TL asıl alacak ve 7.015,06-TL gecikme faizi; ayrıca 2018 yılı için 11.834,48-TL asıl alacak ve 2.779,43-TL gecikme faizi olmak üzere toplam 46.469,01-TL enerji payı alacağı talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; davalının enerji payı mükellefi olmadığını, davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, taraflar arasında düzenlenmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını, ticari ilişkinin de olmadığını, bir an için davalı şirketin enerji payı mükellefi olduğu düşünülse bile müvekkili şirketçe davacı tarafından ödenmediği iddia edilen payların karşılıklarının ödendiğini, yapılan enerji satışlarında nihai tüketici grubunun, niteliğinin ve miktar ve bedelinin incelenmeden aktif enerji bedeli üzerinden hesaplama yapılmasının doğru olmadığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
3093 sayılı Yasa’nın (Değişik:9/7/2008-5784/11 md.) 4/c maddesinde; “Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler, iletim, dağıtım ve perakende satış hizmetlerine ilişkin bedeller hariç olmak üzere, elektrik enerjisi satış bedelinin (sanayi sicil belgesine sahip sanayi işletmelerine yapılan elektrik enerjisi satışı hariç) yüzde ikisi tutarındaki payı (Katma Değer Vergisi, diğer vergiler, fon ve paylar ile benzeri kesintiler hariç) faturalarında ayrıca gösterir ve bu kapsamdaki bedelleri …. intikal ettirirler. (Mülga ikinci cümle: 10/9/2014-6552/144 md.) (2)” hükmü yer almaktadır.
Aynı Yasanın (Değişik: 9/7/2008-5784/12 md.) 5/c maddesinde ise; “Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilerce, bu Kanunun 4 üncü maddesinin (c) bendine göre hesaplanacak bedeller en geç tahakkuku takip eden ikinci ayın yirmibeşinde … göstereceği banka hesabına ödenir ve tahakkuk cetvelleri aynı süre içinde …. Kurumuna gönderilir.
Nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişiler üçer aylık dönem bilânçoları kesinleştiğinde, o dönemin ödemeleri ile bilançoya göre ortaya çıkacak farklar müteakip ayın sonuna kadar taraflarca mutabakatı yapılarak tasfiye edilir.
Ödemelerin geciktirilmesi halinde, her geçen ay ve kesri için, nihai tüketiciye elektrik enerjisi satışı yapan lisans sahibi tüzel kişilere 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda öngörülen gecikme zammı oranında gecikme faizi uygulanır. Kurum alacağı 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu hükümlerince takip ve tahsil olunur.” hükmü yer almaktadır.
Taraflarca ileri sürülen tüm deliller toplanmak suretiyle, davacı tarafa ait kayıt ve belgeler ile davalı tarafa ait ticari defter ve belgelerde incelenmek suretiyle rapor düzenlenmesi için dosya Mali Müşavir bilirkişi …. ile Nitelikli Hesaplamalar bilirkişisi …’e tevdi edilmiş, …. tarafından düzenlenen 08/01/2020 tarihli ön rapor ile bilirkişiler tarafından düzenlenen 25/01/2021 tarihli rapor dosya arasına alınmıştır.
Rapor da davacı tarafın kayıt ve belgeleri ve usulüne uygun şekilde tutulduğu belirlenen davalı tarafın ticari defter ve belgeler ile dosyaya sunulan deliller incelendiğinde; yasaya göre organize sanayi bölgelerindeki şirketlerin temin ettikleri enerjiye ilişkin olarak …’ye ayrıca pay yatırmadığından, davacının aktif enerji bedeli üzerinden (mesken ve ticarethane aboneleri için) %2 oranında tahsil ettiği, defter kayıtlarına gelir olarak kaydettiği ayrıca davacı ile mutabakat sağlamış olduğu 2017 yılı için 24.840,03 TL ve 2018 yılı için 11.834,48 TL olmak üzere Toplam; 36.674,51 TL davacıya (… Payı %2) bakiyesinin mevcut olduğu, davacının asıl alacak yönünden 2017 yılı için 24.840,03-TL ve 2018 yılı için 11.834,48-TL olmak üzere toplam 36.674,51-TL talebinin yerinde olduğu, davacının gecikme zammı yönünden 2017 yılı için 7.015,06-TL ve 2018 yılı için 2.779,43-TL olmak üzere toplam 9.794,49-TL talebinin yerinde olduğunun belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce yapılan yargılama, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davanın 3093 sayılı … Gelirleri Kanunu’nun 4/c maddesine göre enerji payı alacağı ve buna ilişkin gecikme zammına ilişkin olduğu, davacı tarafça sunulan kurum kayıtları, davalı tarafın ticari defter ve belgeleri ile davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan mutabakatname birlikte değerlendirildiğinde; belirtilen Yasa hükmüne göre davalının enerji payı mükellefi olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre, organize sanayi bölgelerindeki şirketlerin temin ettikleri enerjiye ilişkin olarak …’ye ayrıca pay yatırmadığından, davalının aktif enerji bedeli üzerinden (mesken ve ticarethane aboneleri için) % 2 oranında tahsil ettiği, defter kayıtlarına gelir olarak kaydettiği, ayrıca davacı ile de mutabakat sağlamış olduğu 2017 yılı ve 2018 yılı için yukarıda ayrıntılı olarak belirtilen toplam 46.469,01 TL miktardaki enerji payı alacağından ve gecikme zammından sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kabulüne karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-Davanın KABULÜ ile; 2017 yılı için 24.840,03-TL asıl alacak ve 7.015,06-TL gecikme faizi; ayrıca 2018 yılı için 11.834,48-TL asıl alacak ve 2.779,43-TL gecikme faizi; olmak üzere toplam 46.469,01-TL alacağın; Asıl alacak kısımlarına dava tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek 3093 sayılı kanunun 5/c-3 fıkrası yollamasıyla 6183 sayılı AATUHK’de ön görülen gecikme zammı oranı ile birlikte davalı taraftan tahsil edilerek davacı tarafa VERİLMESİNE,
2-Alınması gereken 3.174,30-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 793,58-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.380,72-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
3-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 6.840,97-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan 708,60-TL yargılama giderinin ve dava açılırken peşin olarak yatırılan 793,58-TL olmak üzere toplam 1.502,18-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
7-Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle DAVALIDAN 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla karar kesinleştiğinde işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.16/03/2021

Katip …
¸

Hakim …
¸