Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/567 E. 2021/331 K. 10.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2018/567 Esas – 2021/331
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/567 Esas
KARAR NO : 2021/331

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/07/2018
KARAR TARİHİ : 10/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/06/2021
DAVA:Davacı şirket vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketle davalı şirket arasında cari hesap ilişkisinden kaynaklı bir ticari ilişki olduğunu, davalı şirketin 106.190,00-TL bedelli borcunun ödemediğini ve bu sebeple alacaklarının tahsili amacıyla … Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalı şirketin borca, ferilerine, yetkiye, faize, faiz oranına ve faiz miktarına itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, açtıkları talep ile dosyanın yetkili Ankara İcra Müdürlüğüne gönderilmesini talep ettiklerini, bunun üzerine … Müdürlüğü … E. Sayılı dosya ile takibe devam edildiğini, davalı borçlu tarafından yapılan 02/07/2018 tarihli itiraz ile takibin durduğunu, davalı tarafından borcun ödendiğine dair hiçbir belgenin icra dosyasına sunulmamış olduğunu, davalı borçlunun itirazının soyut borç inkarı mahiyetinde olduğunu, bu sebeplerle itirazın kaldırılmasını ve takip tutarının %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, her iki tarafın ticari defter ve kayıtları uzman bilirkişilerce incelendiğinde anlaşılacağını, davacının müvekkilinden herhangi bir alacağı olmamasına karşın ödemelerin yada faturaların yanlış yada eksik işlenmesi sonucu olarak müvekkilinden alacak talep edildiğini düşündüklerini belirterek, davanın reddi ile müvekkili yararına kötü niyet tazminatına hüküm olunmasını talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava, taraflar arasında mevcut ticari ilişki kapsamında davacının cari hesaptan kaynaklandığını iddia ettiği alacağının icraen tahsili istemine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak dayanılan belgeler dosyaya sunulmuş ve yazılan müzekkereler ile temin olunmuştur.
… Dairesinin … Esas sayılı dosyasının incelenmesinden, davacı (alacaklı) tarafından davalı (borçlu) aleyhine cari hesap alacağı dayanak gösterilerek 106.190,00 TL asıl alacak, 198,56 TL işlemiş faiz toplamı 106.388,56 TL’nin, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 ve değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile tahsili amacıyla 07/06/2018 tarihinde başlatılan icra takibinde, ödeme emrinin 28/06/2018 tarihinde borçluya tebliğ olunduğu, 02/07/2018 tarihinde yapılan itiraz üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır.
Davalıya ait ticari defter ve kayıtlar üzerinde mali müşavir bilirkişi aracılığı ile yapılan inceleme sonucu düzenlenen 05/09/2019 tarihli raporda, davalıya ait ticari defter ve kayıtların usulünce tutulmakla, sahibi yararına delil olma özelliği taşıdığı, davacı tarafından davalıya 21 adet toplam 306.525,13 TL tutarında emtia satışına ait fatura düzenlendiğini, bu faturaların davacı şirket alacağına kaydedildiğini, faturalara karşılık icra takip tarihine kadar 34 adet, toplam 241.477,43 TL ödemenin banka kanalı ile yapıldığı, buna göre takip tarihi itibari ile 65.047,70 TL bakiye borcunun bulunduğu, takip tarihinden sonra dava tarihinden önce 1 adet,15.000,00 TL tutarında ödemenin gerçekleştirildiği, bununda mahsubu sonrasında dava tarihi itibari ile 50.047,70 TL borcunun bulunduğu belirlenmiştir.
Talimat mahkemesi aracılığı ile mali müşavir bilirkişi tarafından davacıya ait kayıtlar üzerinde yapılan inceleme sonucu düzenlenen 21/09/2020 tarihli raporda, davacının ticari defter ve kayıtlarının usulünce düzenlenmekle sahibi yararına delil olma özelliği taşıdığı, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının davalıdan alacaklı olduğu tutarın 91.190,52 TL olduğu,
Önceki raporda, davalının borcunun 50.047,70 TL olarak belirlenmesi ile ilgili farkın, davacının 2016 yılında 7.020,00 TL ve 25.062,00 TL bedelli iptal edilen faturaların içeriği olan ürünlerin davalıya teslim edildiğinin kargo, ambar tesellüm fişlerinden anlaşılması nedeniyle, iptal edilen faturaların 2018 yılında davalıya aynı içerikle teslim edilmesinden kaynaklandığı tespiti yapılmıştır. Yine 10/06/2018 tarihinde icra takibinden sonra davalı tarafından yapılan 15.000,00 TL ödeme mahsup edildikten sonra, davacı alacağı 91.190,52 TL olarak belirlenmiştir.
Davacı vekilince 05/09/2019 tarihli bilirkişi raporuna karşı itiraz edilmediği, rapor doğrultusunda karar verilmesi gerektiği 23/12/2019 tarihli itiraz dilekçesinde ifade edilmiş, davalı vekilince ise, 12/10/2020 tarihli itiraz dilekçesinde 2016 yılında düzenlenip iptal edilen ve 2018 yılında tekrar düzenlenen 29/01/2018 tarihli 25.062,00 TL ve aynı tarihli 7.020,00 TL miktarlı iki adet faturaya konu emtianın davacı tarafından kendilerine teslim edilmediğini, 20/10/2017 tarihli 3.677,00 TL tutarlı ödemenin mükerrer olmadığı, davacının şahsi hesabına ait olan ödemenin ticari ilişki kapsamında olmadığı yönündeki tespitleri de içerecek şekilde itirazlarını sunmuştur.
Yine talimat mahkemesi aracılığı ile davacı kayıtlarını inceleyerek 21/09/2020 tarihli raporu düzenleyen mali müşavir İpek Kılıç’tan 19/04/2021 tarihli ek rapor aldırılmıştır.
Ek raporda da belirlendiği üzere … Kargo San. Tic. Ltd. Şti’ye ait 08/06/2020 tarihli belge örneğinden, iptal edilen iki adet faturaya konu emtianın kargo şirketi tarafından davalıya teslim edildiği anlaşılmış, davacının mükerrer ödemesinin bulunmadığı belirlenmiştir. Davalı tarafından davacıya farklı hesaptan yapılan toplamda 5.498,00 TL ödeme bu kez davacı alacağından taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında yaptığı kabul edilerek, mahsup sonrasında davacının takip tarihiden sonra yaptığı 15.000,00 TL ödemede dikkate alınarak 85.692,50 TL olarak davacı alacağı belirlenmiştir.
Davacı vekilince ek rapora karşı itiraz edilmemiştir.
Davacı vekilince rapora itiraz dilekçesi içeriğine benzer gerekçeler ile itiraz edilmiş, ek raporun kapsamı dikkate alınarak bu itiraz haklı görülmemiştir.
İddia, savunma, davalı kayıtları incelenerek düzenlenen bilirkişi raporu içeriği ile davacı kayıtları incelenerek düzenlenen rapor ve özellikle davalı itirazlarını karşılar şekilde düzenlenen ek rapor ve dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde, davalının kendi kayıtlarına göre takip tarihi itibari ile 65.047,70 TL borçlu olduğu, takipten sonra 15.000,00 TL ödeme yaptığı, davacı kayıtları ile kendi kayıtları arasındaki çelişkinin davacı tarafından başlangıçta iptal edilen 2016 yılında düzenlenen toplam 32.082,00 TL tutarlı, 2 adet faturaya konu emtianın Ankara Kargo aracılığı ile teslim edilmesi nedeniyle 2018 yılında yeniden düzenlenmesinden kaynaklandığı, kargo belgesinin içeriği dikkate alındığında, teslimin gerçekleşmediği yönündeki davalı savunmasının haklı olmadığı, önceki raporda dikkate alınarak mali müşavir bilirkişi … tarafından düzenlenen 21/09/2020 tarihli rapor ve davalı itirazlarını karşılar şekilde gerekçeli ve denetime elverişli olarak düzenlenen 19/04/2021 tarihli ek rapora göre taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında davacının aralarındaki ticari ilişki kapsamında davalıdan 85.692,52 TL alacağı bulunduğu anlaşılmakla ve mahkememizce de bu yönde kanaat edinilmekle (alacağın likit ve hesaplanabilir olma özelliği dikkate alınarak davacı yararına icra inkar tazminatına da hüküm olunarak) bu miktar asıl alacak için davanın kısmen kabulü cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- Davanın KISMEN KABULÜ İLE
… Dairesinin … Esas sayılı dosyasında
85.692,52 TL asıl alacağa yönelik itirazın iptali ile
Bu miktar asıl alacak için takibin, takip talebindeki koşulları ile devamına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Davalı yanın kötü niyet tazminat isteminin reddine,
85.692,52 TL asıl alacağın %20 tutarı 17.138,50 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 5.853,66 TL harçtan peşin alınan 1.813,46 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.040,20 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 11.940,03 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 4.080,00 TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.931,80 TL (ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 1.558,91 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafnıdan yatırılan 1.813,46 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
8-Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/06/2021