Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/761 E. 2021/376 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/761 Esas
KARAR NO : 2021/376

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/11/2017
KARAR TARİHİ : 21/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/08/2021

DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, dağıtıcı lisans sahibi müvekkili şirket ile davalı … arasında, …. adresindeki taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt istasyonuna ilişkin en son 09/07/2016 tarihinde 5 yıl süreli bayilik sözleşmesinin imzalandığını, davalı ile daha önce de aynı istasyon ile ilgili birer yıl süreli olarak 23/08/2013 ve 25/08/2014 tarihli bayilik sözleşmelerinin imzalandığını,
Bayilik sözleşmesinin eki niteliğindeki taahhütname ile davalının her yıl için 210 Ton beyaz ürün satın almayı taahhüt ettiğini, taahhüde aykırılığın sonuçlarının aynı taahhütnamede düzenlendiğini, davalının özellikle mal alımı ile ilgili taahhütleri başta olmak üzere edimlerini yerine getirmemesi üzerine, bayilik lisansını EPDK’nın 15/08/2016 tarih ve 30813 sayılı kararı ile iptal edildiğini,
Davalının yıllık 210 Ton beyaz ürün alım taahhüdünde bulunması ve eksik aldığı her ton için 150 USD karşılığı TL’yi kar mahrumiyeti olarak müvekkili şirkete ödemeyi kabul etmesine karşın sözleşme süresinde sadece 4 Ton ürün alması nedeniyle eksik aldığı beyaz ürün tutarının 1.046 Ton olduğunu, yine taahhütnamenin 3.maddesine göre müvekkili şirketi 150.000,00 USD cezai şart ödeme yükümlülüğünün bulunduğunu,
Davalıya 22/06/2017 tarihli ihtarname keşide edilerek, cari hesaptan doğan alacağının, kar mahrumiyeti ve cezai şart alacaklarının ödenmesinin ihtar edildiğini, davalı tarafça keşide edilen 19/07/2017 tarihli cevabi ihtarnamede, lisansın iptalinden ötürü bayilik faaliyetinin sürdürülemediği 10.658,81 TL cari hesap borcunun faizi ile birlikte ödeneceğinin bildirildiğini ancak ihtarnameye karşın sözleşmeden kaynaklı alacağın halen ödenmediğini belirterek,
Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.658,81 TL cari hesap alacağı, 5.000,00 TL kar mahrumiyeti ve 5.000,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 20.658,81 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı ıslah dilekçesi ile kar mahrumiyeti istemini 9.335,52 TL, cezai şart istemini 20.000,00 TL olarak ıslah edip, bu rakama 10.658,81 TL cari hesap alacağını eklediğinde toplamda dava konusu alacak miktarının 39.994,33 TL’ye yükseltmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, EPDK’nın lisans sonlandırması yaparken 09/07/2016 tarihli son ve üçüncü sözleşmeyi değil, ikinci sözleşmeyi esas aldığını,
Davalıdan yeniden lisans almak için EPDK’ya başvurduğunu ancak istasyonun bağlı olduğu belediyenin Konya Büyükşehir Belediyesine bağlanması sebebiyle önceki ruhsatta bazı eksiklikler olduğunun belirtildiğini, bu eksikliklerden birinin de dağıtım firmalarıyla yapılan sözleşme olduğunu, ancak davacının bir türlü yeni sözleşme imzalamaya yanaşmadığını, dolayısıyla lisansın da alınamadığını, ayrıca geçici imkansızlık halinde sözleşme mutlak olarak batıl olmadığından, imkansızlığın giderilmesi için makul bir süre geçtikten sonra sözleşmenin geçersizliğinin ileri sürülüp menfi zarar ve tazminatın iadesinin talep edilebileceğini, davacının kendi kusuruna dayalı olarak ve sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmeden tazminat talep ettiğini, bunun kabul edilemeyeceğini belirterek davanın reddini dilemiştir.
GEREKÇE:Dava, taraflar arasındaki mevcut sözleşme ve taahhütname kapsamında davalının alım taahhüdünü yerine getirip getirmediği ve buna bağlı olarak davacının cari hesap alacağının yanı sıra cezai şart ve kar mahrumiyeti talep edip edemeyeceği, edebiliyor ise miktarının belirlenmesine ilişkindir.
Taraflarca delil olarak dayanılan sözleşme örnekleri, taahhütname ve diğer belgeler dosyaya sunulmuş ve yazılan müzekkereler ile temin olunmuştur.
Başlangıçta oluşturulan birinci bilirkişi kurulundan aldırılan 20/09/2020 tarihli rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığı için bu kez nitelikli hesap bilirkişisi, yeminli mali müşavir ve enerji uzmanından oluşturulan bilirkişi kurulundan 09/04/2021 tarihli rapor aldırılmıştır.
Taraflar arasında 09/07/2016 tarihli bayilik sözleşmesi ve bu sözleşmenin eki niteliğinde 09/07/2016 tarihli taahhütnamenin varlığı çekişmesizdir.
Sözleşmenin 11.maddesinde, davacının ticari defter ve kayıtlarının delil olarak kabul edileceği kabul edilmiş, taahhütnamenin ikinci maddesinde “ilaveten mezkur sözleşme konusu akaryakıt istasyonunda fiiline akaryakıt satışına geçtiğimiz tarih başlangıç alınmak üzere şirketimizden yılda 250 m3 beyaz ürün satın almayı” bu miktarların, akaryakıt istasyonunun fiili satışları dışındaki diğer toplu satışlarımızı da kapsaması nedeniyle, akaryakıt istasyonunun bu taahhüt miktarları kadar satış yapmadığını, itirazında bulunmamayı, bu taahhütlerin altında kalmamız halinde şirketinizin ve her eksik ton başına, beyaz ürünleri için 150.000 USD karşılığı TL kar mahrumiyeti ödemeyi …taahhüt ederiz. 3.maddesinde ise, sözleşmenin davalının kusuru ile fesih olunması halinde 150.000,00 USD cezai şart ödenmesinin kararlaştırıldığı, cezai şartın rakamla 150.000,00 yazıyla ise yüzelli USD olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
Davacının davalıdan cari hesap alacağının 10.658,81 TL olduğu, davacı ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi ile düzenlenen bilirkişi raporundan anlaşıldığı gibi, davalı cevabi ihtarnamesine de cari hesaptan kaynaklı olarak bu tutar borcu olduğunu kabul etmektedir.
Bilirkişi kurulunca, davacıya ait ticari defter ve kayıtlar da incelenmek ve dosya kapsamı değerlendirilmek sureti ile sözleşme kapsamında davacının asgari alım taahhüdünü yerine getirmemesi nedeniyle davacının 13/07/2017 olan temerrüt tarihi itibari 9.335,52 TL kar mahrumiyeti talebinde bulunabileceğini, cezai şartın taahhütnamede yazı ilebelirtildiği üzere 150,00 USD olduğunun kabulü halinde davalının edimini ifa etmemesi nedeniyle davacının talep edebileceği cezai şart tutarının 534,48 TL olduğu belirlenmiştir.
Bilirkişi raporuna yönelik davalı itirazı, rapor gerekçeli ve denetime elverişli olmakla haklı görülmemiştir.
Taahhütnamede cezai şart, rakamla 150.000 USD, yazıyla yüzelli USD olarak belirlendiği için yazı ile yazılan tutara itibar edilmiştir.
İddia, savunma, taraflar arasındaki sözleşme ve taahhütname, 09/04/2021 tarihli gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bütün olarak değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki sözleşme kapsamında davalının edimini gereği gibi ifa etmemesi nedeniyle davacının davalıdan cari hesap ilişkisi kapsamında 10.658,81 TL, kar mahrumiyeti nedeniyle 9.335,52 TL, cezai şart nedeniyle 534,48 TL toplamda ise 20.528,81 TL alacaklı olduğu anlaşılmakla, mahkememizce de bu yönde vicdani kanaat oluşmakla bu miktar için kısmen kabulü cihetine gidilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe uyarınca,
1- DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE ,
20.528,81 TL’nin 13/07/2017 olan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 1.402,32 TL harçtan peşin ve ıslah harcı toplamı 683,02 TL harcın mahsubu ile bakiye 719,30 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen ( kabul ve red oranına göre) 4.080,00 TL nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 4.163,70 TL (ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 2.137,20 TL lik kısmının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafnıdan yatırılan peşin ve ıslah harcı toplamı 683,02 TL davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/06/2021
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır