Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/751 E. 2022/25 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/751 Esas – 2022/25
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/751 Esas
KARAR NO : 2022/25

BAŞKAN :…
KATİP : ….
DAVACILAR …
DAVALI : ……
DAVA : İtirazın İptali, menfi tespit, belirsiz alacak ve tazminat
DAVA TARİHİ : 02/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali, menfi tespit, belirsiz alacak ve tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacılardan … Makine Çelik Konstrüksiyon Denizcilik ile davalı …Mühendislik Danışmanlık Çelik İmalat Montaj Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. arasında iki ayrı alt yüklenicilik sözleşmesi imzalandığını, ilk sözleşmede imalat birim fiyatları yanında adam/saat ücretlerini içerdiğini, ikinci sözleşmede ise adam/saat ücretini içermediğini, bununla birlikte her iki sözleşmenin 4.1 maddesinde, “Adam saat ücreti fabrika sahası dışında saha işleri olması halinde uygulanacaktır. Uygunsuz malzeme veya iş gücü kaybı olması durumunda alt yüklenici adam/saat ücreti hususunda yazılı bildirimde bulunacaktır. İşveren ve alt yüklenici mutabakat sağlaması halinde adam/saat ücreti hak edişe yansıtılacaktır. “ hükmünün yer aldığını, sözleşmenin konusunun yüklenici davacının davalıya ait fabrika içi ve dışında imalat yapılması olduğunu, sözleşmeye göre çalışanlar ile kullanılacak makine-ekipmanların davacı yüklenici tarafından sağlanacağını, sözleşmenin imzalanmasından sonra 1 adet tozaltı kaynak makinesi ile 2 adet ofis tipi konteynerin davalı işveren tarafından iş sonunda iade edilmek şartı ile davacı yükleniciye fatura edildiğini, işin miktarının belirsiz olduğunu, sözleşmenin götürü bedel ya da keşif tablosu içermediğini, sözleşmenin 4.1 maddesinde yapılacak işlerin birim fiyatları düzenlediğini, sözleşmeye göre alt yüklenicinin kendisinden talep edilecek tüm imalatları verilen süre içinde tamamlayacağı, işin miktarına göre iş gücünü artırmak veya azaltmak alt yüklenicinin sorumluluğunda olduğunu, ancak talep edilen ve/veya gereksinim duyulandan daha az işçi çalıştırılacağının tespit edilmesi halinde, işveren eksik işçi başına 1.000 TL ceza keseceğini, buna karşılık davalı …Mühendislik Ltd. Şti. de talep edilen iş gücüne uygun iş verme zorunluluğunun bulunduğunu, Davacıların gerekli ekipman-elaman bulundurduğu halde davalı işverenin malzeme ve projelerin teslimi konusunda Nisan 2017 tarihinden itibaren ifadan kaçındığını, bunun sonucu olarak da işin bir türlü bitirilemediğini, bunun ispatının ise eposta ve hak ediş detaylarında yer aldığını, İş azalması sonucunda kalifiye elemanların vasıfsız işlere yönlendirmesi sonucunda 10 ustanın istilasına da sebebiyet verdiğini, işin verilmemesi sebebiyle davacının işçilerine ücretlerini ödeyemez hale geldiğini, ayrıca davalının hakediş ödemelerini sözleşmeye aykırı bir şekilde peşin değil çeklerle vadelere yaydığından davacının zararının (ıskonto masrafı) 45.923 TL olduğunu, davalı işverenin Ağustos ayı hak ediş miktarını da ödemediğini, sözleşmede olmadığı halde davalının davacıdan bu hak edişi ödemesi için 150.000 TL miktarlı teminat senedi aldığını, davalının Ağustos hak edişini ödemediği gibi anılan senet üzerinden Ankara … Ticaret Mahkemesinin 2017/243 d.iş dosyası üzerinden ihtiyati haciz kararı alarak Ankara … İcra Müdürlüğünün 2017/18097 esas sayılı dosyası üzerinden takip açtığını, haciz sebebiyle davacının hesap ve üçüncü şahıslardaki alacaklarına haciz koyduğunu, davalının Eylül ayına ilişkin kesilen faturaları iade ederek Eylül ayı hak ediş düzenlenmesine de müsaade etmediğini, bu davranışlar nedeniyle iş ilişkisinin fiilen bitmesi üzerine davacı firmanın işçi ve ekipmanlarını davalının işyerinden ilişiğini kesmek durumunda kaldığını, davalarının alacaklının temerrüde dayalı tazminat istemi, Ağustos ayı hak ediş miktarına esas davalı aleyhine başlattığı Ankara… Müdürlüğünün 2017/18562 esas sayılı dosyasına vaki itirazın iptali, ödenmeyen ve faturası iade edilen Eylül ayı imalatları ile sözleşme dönemi içinde davalıya verilen adam/saat hizmet bedellerinden doğan alacağın hüküm altına alınması ve bedelsiz 150.000 TL miktarlı senetle ilgili borçlu olmadığının tespiti taleplerini içerdiğini, bu taleplerin hüküm altına alınmasını talep ve beyan etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; …Müh. Dan. Çel. İml. Mon. San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin enerji ve savunma sanayinde üretici firma olduğunu, davacı … Makine Çel. Kons. Den. İnş. Gıd. Taş. Tic. Ltd. Şti. ise GÖN şirketinin alt taşeronlarından biri olduğu, davacılardan …’ın … şirketinin kurucusu ve ortağı, … ise …’ın kardeşi ve … da şirketin yönetici/vekili olduğunu, davacı şirketin bünyesinde çalışan işçilerin ücretleri ödenmediğinden 20.09.2017 tarihinde Anadolu Organize Sanayi Bölgesindeki fabrikasında kargaşa çıktığını, kendilerinin üst işveren sıfatıyla işçi ücretlerinden sorumluluğu da bulunduğundan bu işçilerin ücretlerini ödemek durumunda kaldıklarını, bir kısmını taksitlendirdiklerini, bunun sebebini davacı yetkililere sorduklarında iflas ettiklerinden işçilerin parasını ödeyemediklerini belirttiklerini, bu borcu kendilerinin ödediğinden taşeron davacı firmadan 150.000 TL miktarlı senet aldıklarını, taşere ettikleri işlerin bitirilmediği tespit edilince başka firmalara bu işlerin yaptırıldığını, aldıkları senet için icra takibi başlattıklarını, yapılmayan işler için cezai şart uyguladıklarını, Eylül ayı hak edişe konu olacak faturaların gerçeğe aykırı bedeller içerdiğinden itiraz ve iade ettiklerini, Ağustos ayı imalatlarına ilişkin hak ediş ödeme istenmesinin haksız olduğunu, daha önceki imalatlara ilişkin hak edişleri çek vasıtası ile ödediklerini, işçilerin ücret ve SGK prim borçlarının taraflarınca ödendiğini, davacı şirketin eksik ve kusurlu imalatı ile yapmadığı imalatları bir başka firmaya yaptırmak durumunda kaldıklarını, bunun için başka firmalara 500.000 TL’ye yaklaşan maliyetlerinin olduğunu, sözleşmeye göre bu tür zorunlu ödemelerin taşeron davacının hak edişinden mahsup etme haklarının bulunduğunu, takas/mahsup yapıldığında davacının taleplerinin bulunmayacağını, taraflar arasında imzalanan tek bir sözleşme olduğunu, akdedilen ilk sözleşmenin bitimi ile müzakereler neticesinde adam/saat uygulaması sınırlandırıldığı, buna karşılık birim fiyatlarda iyileştirmelere gidildiği, davacının iddia ettiği gibi atıl iş kaybının bulunmadığını, işçilerle muhatap olan ve yetkisi bulunmayan Levent Aydın isimli çalışanı ile yaptıkları yazışmaların delil olmayacağını, davacıların kendilerine ait olan konteynir ve plazma kesme makinelerini iade etmediklerinden Ankara …Cumhuriyet Başsavcılığının 2017/35771 soruşturma numaralı dosyası ile şikayette bulunduklarını, davacının iddia ettiği gibi kendilerinin iş verme yükümlülüklerinin bulunmadığını, davacı bu konuda sözleşmenin 3.1 maddesine dayanmış ise de bu maddede böyle bir yükümlülük bulunmadığını, 45 işçilik bir kadro ile çalışılmadığını, kendilerinin hiçbir zaman ifadan kaçınmadıklarını, davacının işi bitiremeyeceğinin anlaşılması ve bu konuda uyarıları dikkate almaması sebebiyle bir daha iş verilmeyeceğinin belirtildiğini, sözleşmeye göre 90 gün ileri tarihli çek ile hak edişlerin ödeneceği yer aldığını ve bunun Kasım ayında ödenmesi gerektiği halde Ağustos ayı hak edişinin 27.09.2017 tarihinde icra takibi yapılmasının borcun vadesinden önce istenmiş olduğunu, İş bu davada yalnız tarafların defter ve kayıtlarının delil olabileceği, ileri sürülen diğer hususların delil olma özelliğinin bulunmadığını, açılan davanın haksız ve yersiz olduğundan takas/mahsup da göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
DELİLLER:
-Taraflar arasında imzalanan taşeronluk sözleşmeleri,
-İcra dosyaları,
-Faturalar,
-Ödeme belgeleri,
-Çek suretleri,
-Tanık beyanları,
-Tarafların ticari defter kayıtları,
-Bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, itirazın iptali, menfi tespit , belirsiz alacak ve tazminat talebine ilişkindir.
Tarafların beyanından, davacı şirket ile davalı şirket arasında 01/11/2016-01/11/2017 tarihleri arası ve 01/01/2017 – 01/01/2018 tarihleri arası için 2 ayrı taşeron sözleşmesi imzalandığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafından, a) istihdam edilen personele uygun iş verilmemesi nedeniyle uğranılan zarar ile sözleşmenin erken sona ermesi nedeniyle uğranılan zarar karşılığı 10.000,00 TL alacağın tahsili, b) 8 nolu Ağustos ayı hak edişinin ödenmemesi nedeniyle Ankara … müdürlüğünün 2017/18562 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali, c) Eylül ayı imalat bedeli ve adam saat işçilikleri karşılığı ödenmeyen alacağın tespiti için şimdilik 10.000,00 TL nin tahsili ve d) Ankara … müdürlüğünün 2017/18097 esas sayılı dosyasında başlatılan icra takibinden dolayı borçlu olmadığının tespiti talebiyle dava açılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan birinci sözleşmenin 2. maddesinde sözleşmenin konusu ” …Mühendislik Ltd. Şti firmasının müşterileri tarafından verilen şartnamelere uygun imalatların fabrika içi ve dışında … Makine Çelik Konst. Denizcilik İnş. Gıda Taşım. Tic. Ltd. Şti. Firmasına yaptırılmasıdır. …Mühendislik Ltd. Şti bundan sonra “İşveren” , … Makine Çelik Konst. Denizcilik İnş. Gıda Taşım. Tic. Ltd. Şti. ise bundan sonra “ALT YÜKLENİCİ” olarak anılacaktır. İşverenin müşterileri ise bundan sonra “müşteri” olarak anılacaktır. ” şeklinde kararlaştırılmıştır.
Taşeron tarafından yapılacak işler sözleşmenin 3. maddesinde açıklanmış olup, işin miktarına ilişkin 3/1. Maddesinde; ” İşin Miktarı belirsiz olup ALT YÜKLENİCİ, İŞVEREN in kendilerinden talep ettiği tüm imalatları belirlenen süreler içerisinde yapmakla yükümlüdür. İş miktarına göre işgücünü ayarlamak ALT YÜKLENİCİNİN sorumluluğundadır. İşe göre kendile şe göre kendilerinden istenecek adam sayısına göre adam sayısını artırmak ve azaltmak ALT YÜKLENİCİNİN sorumluluğu altındadır. Talep edilenden ve/veya gereksinim duyulandan daha az İşçi çalıştırıldığInın tespit edilmesi halinde İŞVEREN, ALT YÜKLENİCİYE eksik İşçi Başına 1.000,00TL#bintürklirası$ ceza kesecektir. İŞVEREN, herhangi bir sebeple ALT YÜKLENİCİ’nin bir ve/veya birden fazla işçisinin İşbu sözleşme kapsamındaki Işin yapılmasından men edilmesini isteyebilir. Ayrıca… sonuçlarında çıkacak tamirlerin, ALT YÜKLENİCİ tarafından bedelsiz yapılması ve tekrar uygulanmak zorunda kalınan… testlerinin bedelinin ALT YÜKLENİCİ tarafından karşılanması bu sözleşme ile karar altına alınmıştır. ” hükmü düzenlenmiş, fiyat ve ödeme başlıklı 4. Maddede yapılacak işlerin fiyatı ve adam saat ücretleri tespit edilmiştir. Ayrıca 4.1 madde de adam/saat ücretlerinin fabrika sahası dışında saha işleri olması halinde uygulanacağı / işveren ve taşeronun mutabakat sağlaması halinde adam / saat ücretinin hak edişe yansılatılacağı kararlaştırılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan 2. sözleşmede ( 01/01/2017-01/01/2018) birinci sözleşmeye göre sözleşmenin konusu, işin miktarına ilişkin maddelerde bir farklılık bulunmamakta olup 4. maddede adam/ saat ücretleri yönünden fark bulunmaktadır . 2. sözleşmede adam / saat ücretlerinin yer almadığı tespit edilmiştir.
Davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine Ankara … müdürlüğünün 2017/18562 esas sayılı dosyasında fatura alacaklarından dolayı toplam 132.596,05 TL alacağın tahsili için icra takibinin başlatıldığı, borçlu tarafından ödeme emrine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu tespit edilmiştir.
Ankara … müdürlüğünün 2017/18097 esas sayılı dosyasında ise davalı …Mühendislik .. Limited Şirketi tarafından davacılar aleyhine 150.000,00 TL lik bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında ki uyuşmazlık; sözleşmelerin taraflara yüklemiş olduğu edimlerin taraflarca sözleşme hükümlerine uygun olarak yerine getirilip getirilmediği, sözleşmelerin adam/saat ücret esasına göre yapılıp yapılmadığı, davacının davalıdan sözleşmeler gereğince itirazın iptali davasına konu etmiş olduğu bakiye alacağının bulunup bulunmadığı, sözleşmenin haklı nedene dayalı olarak feshedilip edilmediği, sözleşmenin feshedilmesinden kaynaklı olarak davacının zararının oluşup oluşmadığı, davacının imalat bedeli olarak talep etmiş olduğu ve dava konusu ettiği alacağının bulunup bulunmadığı, davalı tarafça Ankara … Müdürlüğü’nde icra takibine konu edilen 150.000,00-TLlik senetten dolayı davacının menfi tespit davası açmakta haklı olup olmadığı konusundan kaynaklandığı tespit edilmiştir.
Deliller toplandıktan sonra dosya nitelikli hesap uzmanı ve mali müşavir bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişiden 16/03/2019 tarihli rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulu tarafından kök raporda sonuç olarak; ” Dava dosyasında mevcut bilgi-belgelerin ve taraflara ait ticari defter kayıtlarının incelenmesi neticesinde, tarafımıza verilen görev sınırı çerçevesinde gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Dosya içeriğindeki bilgi ve belgeler incelendiğinde davacı/davalının sözleşmeyi fiilen hangi
tarihte haklı/haksız feshettiğine ilişkin verinin elde bulunmadığının tespit edildiği, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin hangi tarafça haklı/haksız feshedildiği kanıtlanamadığı, davacının zararının nelerden ibaret olduğu, buna ilişkin bilgi ve belge ibraz etmediği ve konuya ilişkin alacağının var olup olmadığı varsa miktarı hesaplanamadığı,
3- Ağustos 2017-Eylül 2017 ayların ait faturalarda yer alan işlerin davacı yüklenici tarafından yapıldığına ilişkin Mahkeme aracılığı ile yapılan delil tespiti veya buna ilişkin kanıt bulunmadığı,
4- Ankara … Müdürlüğünün 2017/18097 esas sayılı dosyasında bulunan senet metni incelendiğinde, “teminat” veya “neyin teminatı” olduğuna ilişkin bir kayda rastlanmadığı, senet metninden anlaşılacağı üzere, bedelin “nakden” verilmiş olduğu, unsurları ile kayıtsız, şartsız borç ikrarını içerdiği anlaşılmakla, davacıların senedi teminat olarak verdiklerine ilişkin başkaca bir anlaşma veya protokol dosyaya ibraz etmediği, senetten kaynaklanan alacağın İİK 33. maddesi anlamında itfa, imhal veya zamanaşımı olduğuna dair bir belge de ibraz etmediği tespit edildiği” bildirilmiştir.
Tarafların itirazı üzerine alınan 18/09/2019 tarihli ek raporda bilirkişiler tarafından davacı şirket defterleri incelenmesi sonucunda kök rapordaki görüşlerinde değişiklik olmadığı bildirilmiştir.
Birinci ek rapora itiraz edilmesi üzerine alınan ikinci ek rapor : ” Kök raporda Akdin Haklı/Haksız Feshine İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler detaylı bir şekilde yapılmış olup bu konuda bir değişiklik olmamıştır. Kök raporda Davacının, Davalı Temerrüdü Sebebiyle Zararına İlişkin Tespit Ve Değerlendirmeler yapılmış olup bu konuda bir değişiklik olmamıştır. Davacı Yüklenicinin Ağustos Ve Eylül 2017 Hak Ediş Alacağına İlişkin Tespit Ve Değerlendirmeler; Davacının Ankara… Müdürlüğü’nün 2017/18562 esas sayılı dosyasında icra takibine konu alacağına dayanak kıldığı 8 adet faturanın toplam tutarının 132.596,06 TL olduğu, söz faturaların davalının kabulünde olduğu anlaşılmaktadır. Söz konusu faturalardan kaynaklı davacının alacağına ilişkin tespitler 07.10.2019 tarihli ek raporda detaylı bir şekilde yer almakta olup, bu konudaki borç alacak hesabı yukarıda sunulan tabloya dahil edilmiş olup, en nihayetinde davalının davacıdan 147.794,99 TL alacaklı olduğu sonucuna varılmıştır. Dolayısıyla davalının davacıya borcu bulunmadığından icra takibine vaki itirazında haklı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer taraftan davalının davacı adına keşide ettiği Ankara 24. Noterliği 03.10.2017 tarih 33613 no.lu ihtarnamesi ile davacının davalı adına tanzim ettiği 25.09.2017 tarih 33022 no.lu 158.660,39 TL tutarlı ve 25.09.2017 tarih 33024 (ihtarnamede 33023 şeklinde yazılmış) nolu 151.837,75 TL tutarlı iki adet faturanın iade edildiği, söz konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, davacı tarafından faturaların 9. No.lu hakedişe istinaden tanzim edildiği ifade edilmiş ise de söz konusu hakedişin davalı müsbet belgelerle ispatlaması gerektiği değerlendirilmektedir. Aynı ihtarnamede yukarıda detayları verilen 8 adet faturanın da iade edildiği halde söz konusu faturaların davalının ticari defterlerinde kayıtlı oldukları tespit edilmiş olup, söz konusu faturalar davalının kabulündedir. Davacı vekilince sözleşmeye göre kullanılacak makine-ekipmanların davacı yüklenici tarafından sağlanacağını, sözleşmenin imzalanmasından sonra 1 adet tozaltı kaynak makinesi ile 2 adet ofis tipi konteynerin davalı işveren tarafından iş sonunda iade edilmek şartı ile davacı yükleniciye fatura edildiğini, davalı tarafından iade edilen faturalar arasında söz konusu faturaların da bulunduğu ifade edilmiş ise de, iade edilen faturalar arasında davacının zikrettiği faturaların bulunmadığı, davacı tarafından bu yönde bir fatura tanzim edilmediği tespit edilmiştir. Davacı vekili itiraz dilekçesinde müvekkili tarafından kesilip davalıya gönderilen fakat davalı tarafından iade edilen Eylül ayına ait imalatlar ve adam saat hizmet bedellerine ilişkin faturaların davalı defterlerinde yer almamasının müvekkilinin bu hizmeti vermediği yada bu işleri yapmadığı anlamına gelmeyeceğini, davalının bu faturaları defterlerine kasıtlı olarak işlemediğini, adam saat formunun dosyaya ibraz ettiklerini, davalı adına dilekçe ekinde tekrar sunduklarını, formda görüleceği gibi işlemlerin yapıldığını, fakat davalının müvekkiline ödeme yapmamak için bu yapılan işleri kabul etmediğini, ifade etmekte ise de söz konusu formların incelenmesi ve bu konuda bir hesaplama yapılması uzmanlık alanımıza girmediğinden davacı vekilinin de talebi dikkate alınarak söz konusu formların incelenmesi için heyete alanında uzman bir makine mühendisi eklenmesinin takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu değerlendirilmektedir.” şeklinde görüş bildirmişlerdir.
Bilirkişilerin görüşleri doğrultusunda makina mühendisi bilirkişi heyete eklenmek suretiyle alınan 25/01/2021 tarihli 3. Ek raporda bilirkişiler tarafından; ” Dosyaya kazandırılan belge ve yukarıda açıklanan bilgilere göre: 5.1. Son celseden sonra Davacı tarafından dava dosyasına sunulan puantaj belge ve bilgilerinin 03 Ekim 2017 tarihli 033022 no.lu 158.660,39 TL tutarlı faturanın sözleşmeye dayalı a.s.(adam- saat) işleri ile ilgili, 20.09.2017 tarihli 9 No’lu hakediş tablosuna ait olduğu, |5.2. Bunların teknik olarak incelenip değerlendirilmesi ile, Davacı Şirket tarafından tanzim edilmiş 158.660,39 TL tutarlı 033022 numaralı faturanın bu şirketin alacağına kaydedilmesi durumunda (Davalı …Ltd.Şti.nin Davacı … Ltd.Şti.nden 147.794,99 TL alacaklı olduğu tespitine karşılık), Davacı … Ltd.Şti.nin, Davalı …Ltd.Şti.nden (158.660,39 – 147.794,99—) 10.865,40 TL alacaklı hale geleceği; buna göre de davacının menfi tespit talebine binaen 150.000,00 TL lik senetten kaynaklı borçlu olmayacağı değerlendirilmiştir. S.3. 03 Ekim 2017 tarihli ve 33024 tarihli fatura ile bu faturaya müstenit belgelerin dosyada bulunmaması nedeniyle 151.837,75 TL tutarındaki bu işlemlere ait herhangi bir değerlendirme yapma imkânı bulunamamıştır. Fatura ve bu faturayı oluşturan imalatlar/işlemlerin vs.belgelerin dosyaya kazandırılması halinde bu konuda bir çalışma yapılabilecektir. ” görüş bildirmiştir.
Alınan rapora her iki tarafça itiraz edilmesi üzerine makina mühendisi Gökhan Bayrı , yeminli mali müşavir Abdulkadir Bozdoğan ve nitelikli hesap uzmanı Semra Kanalp Erden’den 2. Bilirkişi kurulu oluşturularak bilirkişilerden 08/06/2021 tarihli ön rapor 02/11/2021 tarihli rapor ve 07/12/2021 tarihli ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi kurulu kök raporunda sonuç olarak; ” 1-Davacının işi 23.09.2017 tarihinde işi bıraktığı, davalının sözleşmeye aykırı eylemlerinden dolayı davacının işi bıraktığının ispatlanamadığı, 2-Davacının sözleşmeye göre daha az iş yaptırılmasından dolayı zarara uğradığı iddia edilmekte ise de sözleşmede davacının bu yönde talep te bulunabileceğine ilişkin bir hükme rastlanmadığı 3-Davacı adam-saat esasına göre alacak talep etmekte ise de bu husustaki alacağını ispatlayamadığı, 4-Davacının Menfi tespit talebine ilişkin ödemelerin yapıldığı bilgisi verildiğinden bu hususta değerlendirmeye gerek kalmadığı 5-Davacının 29 İcra Müdürlüğünün 2019/18562 sayılı dosyasından davalı aleyhine yaptığı takibe itirazın iptali talep edilmiş olup, mali incelemede davacının davalıdan takip tarihi itibariyle alacağı olduğu tespit edilemediği ” ek raporda da; “31 İcra müdürlüğünün 2017/18097 sayılı dosyasına davacılar tarafından (241.404,38 * 6.407.52- )247.811,90 TL ödenmekle taraflar arasında dava konusu edilen bu iki sözleşme dışında ilişkiye rastlanmadığı nazara alınarak davalının açık hesap ilişkisinde 27.09.2017 tarihinde davacıdan 147.794,99 TL alacaklı olduğu önceki raporlarda tespit edilmiş olup, davacılar tarafından yapılan icra dosyasına ödeme mahsubu yapıldığında 2.205,01 TL asıl alacak ve ödeme tarihine kadar icra masraf faiz ve vekalet ücreti 3.642,85 TL eklenmek suretiyle davacının toplam alacağının 5.847,86 TL olduğu ” bildirilmiştir.
Her ne kadar davacılar vekili tarafından bilirkişiler reddedilmiş ise de, HMK 271 maddesi gereğince uygulanacak olan HMK’nın 36. Maddesinde düzenlenmiş olan red sebeplerinin bilirkişilerin şahsında gerçekleşmediği kanaatine varılmakla aynı kanunun 272/4 maddesi gereğince red talebinin reddine karar verilmiştir.
Yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller, alınan bilirkişi raporlarına göre taraflar arasında imzalanan ve davaya konu uyuşmazlık yönünden yürürlükte bulunan taşeron sözleşmesine göre davalı tarafından davacı şirkete taşeron sözleşmesiyle verilen işin belirsiz olup, taşeronun işverenin talep ettiği tüm imalatları belirlenen süreler içerisinde yapmakla yükümlü olduğu, iş miktarına göre iş gücünü ayarlamanın taşeronun sorumluluğunda olduğu, yürürlükteki sözleşmede adam/saat ücretlerinin kararlaştırılmadığı, adam/saat ücretlerinin fabrika sahası dışında saha işleri olması halinde uygulanacağı, ayrıca iş veren ve taşeronunun mutabakat sağlaması halinde adam/saat ücretinin hak edişe yansıtılacağının kararlaştırıldığı, davacı tarafından sözleşmenin söz konusu hükümlerine göre adam / saat ücreti alacağının bulunduğu ispat edilemediği, davacının sözleşmenin davalı tarafından haksız olarak feshedildiğinin, bu nedenle sözleşmenin erken sona ermesi nedeniyle zararının bulunduğunun ispat edilemediği, sözleşmenin 3. Maddesi dikkate alındığında davalının iş vermemesi nedeniyle zarara uğratıldığı iddiasının yerinde olmadığı, Eylül ayı imalatından dolayı alacaklı olduğunun davacı tarafça ispat edilemediği, bu nedenle takip talebinde haksız olduğu kanaatine varılmakla itirazın iptali, belirsiz alacak davalarına ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Dava dilekçesi ile menfi tespit davası olarak açılıp yargılama sırasında ödeme nedeniyle istirdat davasına dönüşen dava yönünden bilirkişi raporuna göre davalı şirketin dava tarihi itibariyle 147.794,99 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından Ankara … müdürlüğünün 2017/188097 esas sayılı dosyasında asıl alacak, icra masraf, faiz ve vekalet ücreti olmak üzere toplam 5.847,86 TL fazladan ödeme yapıldığı, kalan kısım yönünden davalının alacaklı olması nedeniyle alacaklı olduğu miktar kadar kambiyo senedini takibe koymasında ve tahsilinde haklı olduğu kanaatine varılmakla davacılar … Limited Şirketinin ve …’ın istirdat davalarının kısmen kabulüne, davacılar … ve …’ın menfi tespit davalarının reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:
1-a-Davacılar … … Ltd. Şti. Ve …’ın istirdat davalarının kısmen kabulü ile, Ankara … Müdürlüğü’nün 2017/18097 Esas sayılı dosyasındaki takip nedeniyle ödenen 5.847,86 TL’nin davalıdan tahsili ile adı geçen davacılara ödenmesine,
b-Davacılar … … Ltd. Şti. Ve …’ın istirdada yönelik fazlaya ilişkin talebin reddine,
c-Davacılar ….Ltd.Şti ve … kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan (kabul ve red oranına göre) AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılar …. Ltd.Şti ve …’a verilmesine,
2-Davacılar … ve …’ın Ankara … Müdürlüğü’nün 2017/18097 Esas sayılı dosyasındaki takip nedeniyle açtıkları menfi tespit davalarının reddine,
a-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan ( kabul ve red oranına göre) istirdat ve menfi tespit davası yönünden AAÜT uyarınca belirlenen 17.644,45 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
3-Davacı şirketin Ankara … Müdürlüğü’nün 2017/18532 Esas sayılı dosyası nedeniyle açtığı itirazın iptali davasının reddine,
a-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 16.546,62 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı şirketin Eylül ayı imalatı ile adam saat hizmeti için açtığı alacak davasının reddine,
a-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı şirketin sözleşmesinin ifa edilmemesinden doğan tazminat talebiyle açtığı alacak davasının reddine,
a-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00 TL vekalet ücretinin davacı şirketten alınarak davalı tarafa verilmesine,
6-Alınması gerekli 399,47 TL harçtan peşin alınan 4.675,38 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.275,91 TL harcın davacı tarafa İADESİNE,
7-Davacılar tarafından yapılan 5.647,00 TL ( ilk yargılama gideri, bilirkişi ücreti, posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 399,47 TL sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,
8-Davalı tarafından yapılan 300,52 TL ( posta gideri olmak üzere) yargılama giderinden ( kabul ve red oranına göre) 11,72 TL sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
9-Davacılar tarafından yatırılan 399,47 TL harcın davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 19/01/2022


e-imzalıdır
Katip….
e-imzalıdır