Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/506 E. 2023/166 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN
T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/506 Esas
KARAR NO : 2023/166

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI/KARŞI DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI/ KARŞI DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –

DAVA : Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 18/07/2017
KARAR TARİHİ : 14/03/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/03/2023

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 09.10.2014 tarihli, müvekkili firma tarafından temin edilen kalıplara uygun olarak ürün imali konulu sözleşmenin imzalandığını, fiyatlandırmaların davalı tarafından verilen sözleşme eki 20.06.2014 ve 12.11.2014 tarihli fiyat teklifleri üzerinden yapıldığını, ancak davalının ticari ilişkilerinin son dönemlerinde anlaşılan birim fiyatlandırmalarının çok üzerinde faturalar tanzim ettiğini, müvekkili tarafından fiyatlandırmaların kabul edilmediğinin davalıya bildirildiğini, yapılan fiyat fazlalığı nedeniyle 3.814,92 TL fazla ödeme yapıldığını, davalarında bu tutarın iadesinin de olduğunu, müvekkilini asıl zarar ve sıkıntıya sokan konunun firmanın ayıplı ve eksik imalatı olduğunu, sözleşme gereği ürünlerde %100 sıvı penetral testi yapılacakken yapılmadığını, döküm yapılan her şarj için 2 adet çekme çubuğu gönderilmediğini, BS 7730İSO 9583 … standardına göre hata değerlendirmelerinin yapılmadığını, davalının sözleşme hükümlerini ihlal ettiğini, davalının üretimini yaptığı ürünlerdeki ayıpların, ürünlerin kullanıma engel olacak boyutlarda olduğunu, ayıplı ürünlerin davalıya gönderilmişse de, giderildiği söylenerek geri gönderilen ürünlerde de ayıpların devam ettiğinin görüldüğünü, müvekkili firma nezdinde üretimi davalı tarafından yapılan 48 adet femur, 12 adet tibia, 10 adet head ürün ayıplı ve kullanılmaz olarak bulunduğunu, bu ürünlerin değerinin 99.378,00 TL olduğunu, davalıya noter kanalıyla bu bedellerin ödenmesi için ihtarname gönderildiğini, ancak davalının bunu kabul etmediğini belirten cevabi ihtarname keşide ettiğini, belirtilen nedenlerle davanın kabulüne, şimdilik 10.000 TL’ nin ihtar tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsile karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap ve karşı dava dilekçesinde özetle; ayıplı olduğu iddia edilen malların davacılara 26.01.2017 tarihinde satılıp teslim edildiğini, davacın malların ayıplı olduğunu 06.04.2017 tarihinde yani malların teslim tarihinden yaklaşık 70 gün sonra noter kanalıyla taraflarına bildirdiğini, taraflar arasında 26.01.2017 tarihinde mal teslimi sırasında protokolde teslim edilen malların davacı tarafından kontrol edilip arızalı olanların 10.02.2017 tarihine kadar iade faturası ile birlikte üretici şirkete gönderileceği kararlaştırıldığını, protokolde ayrıca 10.02.2017 tarihinden sonra gönderilecek arızalı malzemelerin üretici tarafından kabul edilmeyeceğinin kararlaştırıldığını, davacının malların teslim tarihi olan 26.01.2017 tarihinden sonra müvekkili şirkete herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığı gibi ayıplı ürünleri de göndermediğini, davacının malların ayıplı olduğu yönündeki iddialarını kabul etmediğini, davacı satın aldığı malların ayıplı olduğuna dair yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, taraflar arasındaki sözleşmenin 09.10.2014 ile 30.06.2016 tarihleri arasını kapsadığını, sözleşmede belirtilen fiyatların bu süre içinde yapılan satışlar için olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen ve fiyatlara itiraz edilen malların davacıya 26.01.2017 tarihinde yapıldığını, taraflar arasında daha önceden bir ihtilaf olmadığını, ürünlerin davacıya teslim tarihinden noter ihtarına kadar yaklaşık iki aydan fazla süre geçtiğini, bu süre zarfında davacı tarafından faturaya ve fatura içeriğine itiraz edilmediği gibi iade faturasının da kesilmediğini, davacının fatura bedeline itirazı ve alacak talebi bu nedenle yerinde olmadığını, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi gereğince müvekkili şirketin davacı (karşı davalı) dan bakiye 645,38 TL alacağının bulunduğunu, bu alacağın 26.01.2017 tarihli faturada belirtildiğini, alacağın tahsili için davacı (karşı-davalı) ya noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, ancak davacının borcunu ödemediğini, izah edilen nedenlerle; davanın reddine, karşı alacak davalarının kabulüne, bakiye alacağın temerrüt tarihi olan 20.04.2017 den itibaren yasal faizi ile birlikte davacı (karşı davalı) dan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Sözleşme, tarafların ticari defter ve belgeleri, fatura, teklif verme satış sözleşmesi formları, bilirkişi raporu ve ek raporları ile tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Davanın, asıl ve karşı davada alacak talebine ilişkin olduğu, taraflar arasındaki uyuşmazlığın, asıl davada; davalı tarafça eser sözleşmesi kapsamında davacıya teslim edilen mallar nedeniyle davalının fazla tahsilat yapıp yapmadığı, fatura bedellerinin anlaşmaya aykırı olarak yüksek tutulup tutulmadığı, ayıplı ve eksik ürün imalatı olup olmadığı, bu nedenle davacı – karşı davalının alacağının bulunup bulunmadığı, karşı davada ise; davalı – karşı davacının ise bakiye fatura alacağının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Davacı vekili dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arasında 09.10.2014 tarihli, müvekkili firma tarafından temin edilen kalıplara uygun olarak ürün imali konulu sözleşmenin imzalandığını, fiyatlandırmaların davalı tarafından verilen sözleşme eki 20.06.2014 ve 12.11.2014 tarihli fiyat teklifleri üzerinden yapıldığını, ancak davalının ticari ilişkilerinin son dönemlerinde anlaşılan birim fiyatlandırmalarının çok üzerinde 26/01/2017 tarih ve Seri B Sıra no:553052 nolu faturayı tanzim ettiğini, müvekkili tarafından fiyatlandırmaların kabul edilmediğinin davalıya bildirildiğini, yapılan fiyat fazlalığı nedeniyle 3.814,92 TL fazla ödeme yapıldığını, ayrıca ayıplı ve eksik ürün imalatı yapılmış olması nedeniyle 48 adet Femur, 12 adet Tibia ve 10 adet Head Kalça Diz Protez ürünleri ve dava dilekçesinde belirtilen diğer ürünlerin davacı şirket tarafından kullanılamadığını, bu ürünlerin değerinin de 99.378,00 TL olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik fazla tahsilat ve ayıplı ve eksik ürün imalatı dolayısıyla 10.000,00 TL’nin ihtar tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsile karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili ise cevap/karşı dava dilekçesinde ve aşamalardaki beyanlarında özetle; taraflar arısında 09/10/2014 tarihli sözleşmenin bulunduğunu, sözleşmenin 09.10.2014 ile 30.06.2016 tarihleri arasını kapsadığını, sözleşmede belirtilen fiyatların bu süre içinde yapılan satışlar için olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen ve fiyatlara itiraz edilen ve ayıplı olduğu ileri sürülen malların davacıya 26.01.2017 tarihinde satılıp teslim edildiğini, davacın malların ayıplı olduğunu 06.04.2017 tarihinde yani malların teslim tarihinden yaklaşık 70 gün sonra noter kanalıyla taraflarına bildirdiğini, taraflar arasında 26.01.2017 tarihinde mal teslimi sırasında protokolde teslim edilen malların davacı tarafından kontrol edilip arızalı olanların 10.02.2017 tarihine kadar iade faturası ile birlikte üretici şirkete gönderileceği, bu tarihinden sonra gönderilecek arızalı malzemelerin üretici tarafından kabul edilmeyeceğinin kararlaştırıldığını, davacının malların teslim tarihi olan 26.01.2017 tarihinden sonra müvekkili şirkete herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığı gibi ayıplı ürünleri de göndermediğini, davacının malların ayıplı olduğu yönündeki iddialarını kabul etmediğini, davacının satın aldığı malların ayıplı olduğuna dair yasal süresi içinde ayıp ihbarında bulunmadığını, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi gereğince müvekkili şirketin davacı (karşı davalı) dan bakiye 645,38 TL alacağının bulunduğunu, bu alacağın 26.01.2017 tarihli faturada belirtildiğini, alacağın tahsili için davacı (karşı-davalı) ya noter kanalıyla ihtarname keşide edildiğini, ancak davacının borcunu ödemediğini, izah edilen nedenlerle; davanın reddine, karşı alacak davalarının kabulüne, bakiye alacağın temerrüt tarihi olan 20.04.2017 den itibaren yasal faizi ile birlikte davacı (karşı davalı) dan alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 09/10/2014 tarihli eser sözleşme incelendiğinde; davacının üretici, davalının tedarikçi olduğu, sözleşme süresinin 09/10/2014 – 30/06/2016 dönemini kapsadığı, sözleşmenin konusunun üretici tarafından tedarikçiye ilgili parçaların kalıplarının teslim edileceği ve bu kalıpların üreticiye ait demirbaşlar olduğu, üretici tarafından iş bu sözleşmenin 3.maddesinde belirtilen adet / parçanın hassas döküm yöntemi ile üretileceği, sözleşmede kararlaştırılan işin davalı tedarikçi (şirket) tarafından üretici davacıya teslim edileceği, kalıplara uygun olarak sözleşmede belirtilen şartlarda ürün imalatlarının yapılıp teslim edileceği, Tibia Diz Size 1: 8,50 TL , Tibia Diz Size 2: 8,50 TL, Tibia Diz Size 3: 9,50 TL, Tibia Diz Size 4: 10,00 TL, Tibia Diz Size 5: 10,00 TL birim fiyatının kararlaştırıldığı, sözleşmenin 3.6.maddesinde ürünlerin sözleşmede belirtilen standartlara ve şirket tarafından verilen kalıplara ve onaylanacak şahit numuneye aykırı olarak üretilmesi halinde, şirketin gönderilen ürünleri teslim almaktan kaçınma hakkına sahip olduğu, şirketin istediği takdirde kalite müdürü veya belirleyeceği bir denetçi kuruluş tarafından üreticiyi denetleme hakkına sahip olduğu, üreticinin de denetleme kuruluşundan gelen denetçiyi değiştirme hakkının saklı olduğu, denetlemeden dolayı şirket veya üretici de oluşacak maliyetlerin şirket tarafından karşılanacağı, sözleşmenin 3.7.maddesinde ise şirketin verilen kalıplara veya şahit numuneye aykırı olarak gönderilen ürün grup ve/veya gruplarını, üreticiye iade ederek belirlenecek makul bir süre içinde standartlara uygun olanı ile değiştirilmesini isteyebileceği, bu durumda şirketin şahit numuneye uygun olarak üretilecek olan yeni ürün grup ve/veya gruplarının ücretlerini ödeyeceği ve diğer hususların kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Davalı ….Ltd.Şti tarafından verilen 20/06/2014 tarihli 1.teklifte;
1- Tibia Diz Size 1: 8,50 TL ,
2- Tibia Diz Size 2: 8,50 TL,
3- Tibia Diz Size 3: 9,50 TL,
4-Tibia Diz Size 4: 10,00 TL ,
5-Tibia Diz Size 5: 10,00 TL olarak temin edileceğinin teklif edildiği anlaşılmaktadır.
Davalı … … Ltd. Şti tarafından verilen12/11/2014 tarihli 2.teklifte;
1-Hassas döküm femur diz size 1 right: 17,50 TL,
2-Hassas döküm femur diz size 1 left: 17,50 TL,
3-Hassas döküm femur diz size 2 right; 17,50 TL,
4-Hassas döküm femur diz size 2 left; 17,50 TL,
5-Hassas döküm femur diz size 3 right; 17,50 TL,
6-Hassas döküm femur diz size 3 left; 17,50 TL,
7- Hassas döküm femur diz size 4 right; 20,50 TL,
8-Hassas döküm femur diz size 4 left; 20,50 TL,
9-Hassas döküm femur diz size 5 right; 20,50 TL,
10-Hassas döküm femur diz size 5 left; 20,50 TL olarak temin edileceğinin teklif edildiği anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamında yer alan ve dava konusu olan 26/01/2017 tarih ve seri B, sıra no 553052 numaralı fatura incelendiğinde; davalı … … Ltd. Şti tarafından davacı … … Ltd. Şti’ne hitaben düzenlendiği, faturaya konu malların;
1-Hassas döküm K101 femur 2L, 36 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 1.039,68 TL,
2-Hassas döküm K101 femur 2R, 33 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 953,04 TL,
3-Hassas döküm K101 femur 8R, 57 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 1.646,16 TL,
4-Hassas döküm K101 femur 8L, 62 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 1.790,56 TL,
5-Hassas döküm K101 femur 10R, 14 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 404,32 TL,
6-Hassas döküm K101 femur 10L, 16 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 462,08 TL,
7-Hassas döküm K101 femur 6R, 26 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 750,88 TL,
8-Hassas döküm K101 femur 6L, 22 adet birim fiyatı 28,88 TL, tutarı 635,36 TL,
9-Hassas döküm Tibia Diz (CoCrMo) no: 2, 16 adet birim fiyatı 18,10 TL, tutarı 289,60 TL,
10-Hassas döküm Tibia Diz (CoCrMo) no: 4, 17 adet birim fiyatı 18,10 TL, tutarı 307,70 TL,
11-Hassas döküm Tibia Diz (CoCrMo) no: 6, 8 adet birim fiyatı 18,10 TL, tutarı 144,80 TL,
12-Hassas döküm Tibia Diz (CoCrMo) no: 8, 15 adet birim fiyatı 18,10 TL, tutarı 271,50 TL,
13-Hassas döküm Tibia Diz (CoCrMo) no: 10, 18 adet birim fiyatı 18,10 TL, tutarı 325,80 TL olduğu ve faturanın KDV dahil toplam 10.645,35 TL miktarlı olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır.
Taraflarca ileri sürülen tüm deliller ve davalı … … Ltd. Şti’nin tarafın ticari defter ve belgeleri de incelenmek suretiyle rapor düzenlenmek üzere dosya mali müşavir bilirkişi …’e tevdi edilmiş olup, bilirkişi tarafından düzenlenen 08/08/2019 havale tarihli raporda özetle; davalı tarafın 2016-2017 ticari defter ve belgelerini incelediği, söz konusu defterlerin sahibi lehine delil vasfı taşıdığı, tarafların açık hesap şeklinde çalıştığı, 2016 yılı sonunda davalının davacı … … Ltd. Şti’den 48.551,81 TL alacaklı olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin 30/01/2017 tarihine kadar sürdüğü, bu tarihten sonra taraflar arasında bir başka işlem hareketinin olmadığı, 31/12/2017 tarihli muhasebe kapanış fişinde davacının davalı … … Ltd. Şti’ne 646,16 TL borcu olduğunun, davalı … … Ltd. Şti. defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiğinin belirlendiği görülmüştür.
Davacı tarafın ticari defter ve belgeleri de incelenmek suretiyle dosya biomedikal mühendisi …, mali müşavir … ve nitelikli hesap bilirkişisi …’e tevdi edilmiş olup, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 25/11/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda; davaya konu, birim fiyatlarının anlaşmaya aykırı olarak yüksek fiyatla fatura edildiği belirtilen ve 26/01/2017 tarihinde davacı … firmasına teslim edilen ürünlerin 09/10/2014-30/06/2016 tarihleri arasında sipariş verilmesi gerektiği, ancak dosya arasında sipariş belgesinin bulunmadığı, dava konusu faturanın davacının ticari defter ve belgelerinde kayıtlı olmadığı, sözleşmede belirtilen testlerin bağımsız bir kuruluşa yaptırılması ile söz konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığının değerlendirilebileceği ancak ayıplı mal olduğu iddia edilen ürünlerin tutanak tanzim edilerek dava süresince tarafsız bir noktada muhafaza edilmemiş olmamasının dava tarafları arasında yeni bir ihtilafa neden olabileceği, davalı tarafın sözleşme gereği dökümünü yaptığı tüm ürünler için kalite kontrol testlerini yaptığını ve kabul edilebilir sonuçlara ulaştığını ispatlaması gerektiğini, bu nedenle davaya konu ürünlerin ayıplı ürün olarak kabul edilemeyeceğinin belirlendiği görülmüştür.
Tarafların sunulan bilirkişi raporuna itirazları üzerine dosya tekrar bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş olup düzenlenen 10/08/2020 tarihli ek raporda; sözleşme hükümleri açısından bakıldığında ve dava dosyası incelendiğinde ise davalı tarafın testlerin yapılması ve çekme çubuklarının teslimi hususlarında sözleşmenin gereklerini yerine getirmediği, davalı tarafın sözleşmedeki ilgili testleri bağımsız bir kuruluşa (üniversite, özel laboratuvar gibi) yaptırarak ilgili raporları Mahkemeye sunarak teknik olarak ürünlerde problem olup olmadığını göstermesi gerektiği, aksi takdirde ürünlerin ayıplı mal olarak değerlendirilebileceği, diğer yandan fiyatlandırmaya itiraz edilen 10.645,35 TL bedelli faturanın sözleşme süresi dolduktan sonra 26.01.2017 tarihli olduğu, ürünlerin fatura tarihinde davacıya teslim edildiği, davacı tarafından fatura içeriğine süresi içinde itiraz edilmediği, faturanın davacının ticari defter kayıtlarında bulunmadığı, bu fatura bedeli için davacı tarafından 10.000 TL’ nin çek verilmek suretiyle davalıya ödendiği, davacının bu faturadan dolayı 645,35 TL ve davacımn ticari defter kayıtlarında bulunan davalıya olan 0,78 TL borç bakiyesi ile birlikte davalıya (645,35 + 0,78) = 646,13 TL tutarında borcunun bulunduğu hususları bildirilmiştir.
Dosya bu defa biomedikal mühendisi bilirkişi Ozan Savaşeri’ne tevdi edilmiş olup, düzenlenen 24/05/2022 tarihli raporda özetle; tüm delillerin takdiri ve her türlü hukuksal değerlendirme Mahkemeye ait olmak kaydıyla, taraflar arasında satışı yapılan 48 adet femur, 12 adet tibia ve 10 adet head kalça diz protez ürünleri sözleşme maddelerine ve cihazın teknik gereksinimlerini sağlayamayacağı, anılan tıbbi cihazların ayıplı cihaz olduğunu, güncel test teknikleri ile güvenilirliğinin kontrol altına alınmadığı şeklinde teknik görüşünü bildirmiştir.
Dosya tekrar rapor alınan bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş olup, bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 06/02/2023 tarihli ek rapor ile; asıl davada yüksek fiyatlandırmaya ilişkin fatura açısından davalı tarafından düzenlenen 26/01/2017 tarih ve B-553052 seri ve sıra numaralı faturanın taraflar arasındaki sözleşmede yer alan birim fiyatların üzerinde düzenlendiği, bu sebeple davacının davalıdan 2.912,33 TL fazla ödemeyi talep etme hakkının bulunduğu, ayıplı imalatlar bakımından ise davacının 6102 sayılı kanunun 23.maddesi ile taraflar arasındaki sözleşmenin 3.6 ve 3.7.maddelerine uygun olarak şahit numuneye ve kalıplara aykırı üretimi söz konusu olan ürünleri teslim almaktan kaçınabileceği ve istediği takdirde kendi kalite müdürü veya bir denetçi kuruluş eliyle davalının üretim tesisine denetim yaptırabileceği hükümlerini de işletmediğinden ürünlerin ayıplı olduğuna dair bir veri ortaya koyamadığı, bu nedenle dava konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığının davacının ortaya koyduğu deliller ile ispatlanamadığı, öte yandan karşı dava yönünden ise davaya konu faturanın taraflar arasındaki sözleşme de belirlenen birim fiyatların üzerinde düzenlenmiş olduğundan karşı davacının bakiye fatura alacağı talebinin yerinde olmadığının belirlendiği görülmüştür.
Mahkememizce bilirkişi kurulunun 06/02/2023 tarihli ek raporu hükme esas alınmıştır.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasında 09/10/2014-30/06/2016 tarihleri arasında geçerli olan ve az yukarıda belirtilen eser sözleşmesinin imzalandığı hususu ihtilaflı olmadığı, ihtilafın; asıl davada; davacıya teslim edilen mallar nedeniyle davalının fazla tahsilat yapıp yapmadığı ile ayıplı ve eksik ürün imalatı olup olmadığı, davaya konu malların siparişi ve tesliminin sözleşmede kararlaştırılan dönemde olup olmadığı, karşı davada ise; davalı – karşı davacının ise 26.01.2017 tarihli faturadan kaynaklanan bakiye alacağının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
Davalı/karşı davacı; davaya konu faturadaki malların sözleşmenin yürürlükte olduğu 09/10/2014-30/06/2016 tarihleri arasındaki dönemden daha sonra 26/01/2017 tarihinde düzenlendiğini, sipariş ve mal tesliminin sözleşmenin yürürlükte olmadığı dönemde olmaması nedeniyle davalının sözleşmedeki birim fiyatlar ile bağlı olmadığını ileri sürmüş ise de; davacı vekili tarafından 04/02/2020 tarihli dilekçes ekinde dosyaya sunulan 09/10/2014 tarihli “Teslim ve Sipariş Tutanağı” ile “Malzeme Teslim Formu” na göre davacının sözleşmenin yürürlükte bulunduğu dönemde sipariş verdiği anlaşılmakla davalının bu yöndeki savunmasına itibar edilmemiştir. Buna göre;
A)Asıl Dava Yönünden;
1-Yüksek fiyatlandırmaya ilişkin fatura açısından; davalı ….Ltd.Şti. tarafından 26.01.2017 tarih B-553052 seri ve sıra numaralı 10.645,35 TL tutarındaki faturanın taraflar arasında imzalanan sözleşmede yer alan birim fiyatlara göre tanzim edilmediği, sözleşmedeki birim fiyatlar üzerinden hesaplama yapıldığı takdirde fatura bedelinin 7.087,67 TL olması gerektiği, davacı tarafından çek ile bu fatura karşılığı olarak 10.000,00 TL’nin davalıya ödendiği, bu durumda 10.645,35-7.087,67=3.557,68 TL (KDV dahil) davalının fazla fatura tanzim ettiği, davacının ise buna karşılık 10.000,00 TL ödeme yapmış olmakla; bu durumda 10.000-7.087,67=2.912,33 TL fazla ödeme yapmış olduğu, bu miktar kadar davacının davalıdan alacaklı olduğu anlaşılmakla, bu yöndeki talebin kabulüne karar verilmiştir.
2)Ayıplı imalatlar yönünden ise; uyuşmazlık konusu davalı tarafından teslim edilen 48 adet femur, 12 adet Tibia ve 10 adet head kalça diz protez ürünlerin ayıplı olup olmadığı noktasında davalıya sözleşmeden kaynaklanan “tüm parçaların şarj numarası ve parça numarası şeklinde ayrı olarak markalanacağı ve test ile raporların bu numaralar esas alınarak hazırlanması suretiyle izlenebilirliğin sağlanacağı taahhüt edilmiştir. Bu durumda talep edildiği takdirde davalı tarafın dökümünü yaptığı tüm parçalar için kalite kontrol raporları” davacıya ibraz etmesi yükümlülüğünün bulunduğu, ancak bunu ifa etmediği, davacının da “ürünleri teslim aldığı esnada sözleşmeye esas test sonuçlarını içeren kalite kontrol raporlarını davalı taraftan talep etmesi ve sonuçların kabul edilebilir referans sınırlar içinde olması koşuluyla ürünleri teslim alması” gerekirken bu işlemleri yapmadığı, ayrıca davacının; 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 23 üncü maddesine göre “malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbar” etmesi gerekirken bu işlemi de yapmadığı, yine taraflar arasında yapılan sözleşmenin 3.6′ ıncı ve 3.7′ inci maddelerinde davacı tarafın şahit numuneye ve kalıplara aykırı üretimi söz konusu olan ürünleri teslim almaktan kaçınabileceği ve istediği takdirde kendi kalite müdürü veya bir denetçi kuruluş eliyle davalının üretim tesisine denetim yaptırabileceği hükümlerini de işletmediğinden ürünlerin ayıplı olduğuna dair bir veri ortaya konulmadığı, bu durumda dava konusu ürünlerin ayıplı olup olmadığının ispat yükü üzerinde olan davacı tarafından ispatlanamadığı sonuç ve kanaatine varılarak bu yöndeki talebin reddini karar verilmiştir.
B-Karşı Dava Yönünden; davalı/karşı davacı; 26.01.2017 tarih B-553052 seri ve sıra numaralı 10.645,35 TL tutarındaki faturanın 10.000,00 TL’ sinin kendisine ödendiği, ancak bakiye 645,35 TL’ sinin ödenmediğinden bahisle karşı taraftan tahsilini talep etmiş ise de, asıl davada da belirlendiği üzere, karşı davacı tarafından davaya konu faturanın taraflar arasında imzalanan 09.10.2014 tarihli sözleşmede belirlenen birim fiyatlarına aykırı düzenlenmiş olduğu tespit edilmekle davalı/karşı davacının 645,35 TL alacağının oluşmadığı sonuç ve kanaatine varılarak karşı davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
1-a) Davacı … … … Ltd. Şti. tarafından açılan asıl dava bakımından; davanın kısmen kabulü ile toplam 2.912,33 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
b) Alınması gereken 198,94 TL harçtan dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 170,78 TL’nin mahsubu ile bakiye 28,16 TL harcın davalı … … Ltd. Şti.’den alınarak hazineye gelir kaydına,
c) Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 170,78 TL harcın davalı … .. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
d) Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunulan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 2.912,33 TL vekalet ücretinin davalı … .. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine,
e) Davalı … .. Ltd. Şti kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunulan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 7.087,67‬ TL vekalet ücretinin davacı … Ltd. Şti.’ den alınarak davalıya verilmesine,

2-a)Davalı/Karşı davacı … Döküm Sanayi Tic. Ltd. Şti. tarafından açılan karşı davanın reddine,
b) Alınması gereken 179,90 harçtan karşı dava açılırken peşin olarak alınan 31,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 148,50 TL’nin karşı davacı … …Ltd.Şti.’nden alınarak hazineye gelir kaydına,
c) Karşı davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunulan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 645,38 TL vekalet ücretinin karşı davacı … .. Ltd. Şti.’den alınarak karşı davalıya verilmesine,
3) Davacı tarafından yapılan ‭2.427,2‬0 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 811,18 TL’sinin davalı … .. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
4) Davalı tarafından yapılan ‭1.460,00 TL yargılama giderinin davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen 972,07 TL’sinin davalı … .. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-) Arabuluculuk Son Tutanağı, iş bu davada verilen karar ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilmek suretiyle; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 7 ve 18/A-13 maddeleri ile bu Kanuna göre hazırlanan ve 02/06/2018 tarih ve 30439 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine göre; Bakanlık bütçesinden karşılanan/karşılanması gereken ve iki taraf ve iki saat üzerinden yapılan hesaba göre belirlenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin (yargılama giderinin) davanın ve karşı davanın kısmen KABULÜNE karar verilmiş olması nedeniyle; davanın ve karşı davanın kabul ve ret oranına göre belirlenen; 878,86 TL’sinin davacı … Ltd.Şti.’nden; bakiye 441,14 TL’sinin ise davalı ….Ltd.Şti.’nden alınarak 6183 sayılı AATUHK hükümlerine göre tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu amaçla işbu karar eklenmek suretiyle ilgili vergi dairesine yazı yazılmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı (e-duruşma ile), davacı … … Ltd. Şti. bakımından kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak, davalı/ karşı davacı … … Ltd. Şti. yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır