Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/432 E. 2022/216 K. 29.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2017/432 Esas – 2022/216
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/432 Esas
KARAR NO : 2022/216

HAKİM :…
KATİP :….

DAVACI :…
DAVALI : …
DAVALI :…

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 14/06/2017
KARAR TARİHİ : 29/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/04/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16.01.2017 tarihinde … sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile …sevk ve idaresindeki … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, her iki araç sürücüsünün de yeşil ışık yandığında geçtiklerini beyan etmeleri nedeni ile kusur tespiti yapılamadığını, kaza sonrasında davacının hastaneye kaldırılarak çenesinde ve elmacık kemiğinde oluşan kırıklar nedeni ile ameliyat olduğunu, davacının halen tam iyileşemediğini ve şikayetlerinin devam ettiğini, … plakalı aracın Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının davalı … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlendiğini, sigorta şirketinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında sorumlu olması nedeni ile davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını ancak sonuç alınamadığını, kazaya karışan … plakalı aracın ise kaza tarihi itibarı ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının bulunmaması nedeni ile davacının uğramış olduğu zarardan kusur oranında Güvence Hesabının sorumlu olduğunu, bu nedenle davalı Güvence Hesabına da başvuruda bulunulduğunu ancak sonuç alınamadığını ileri sürerek belirsiz alacak davası olarak açılmak kaydıyla 1.000,00.-TL geçici işgöremezlik ve 1.000,00.-TL sürekli işgöremezlik olmak üzere toplam 2.000,00.-TL maddi tazminatın kaza tarihi itibarıyla; kaza tarihinin kabul edilmemesi halinde ise davalı Güvence Hesabı ve davalı sigorta şirketinin temerrüde düşürüldüğü tarih olan 29.05.2017 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili şirkete başvurusu üzerine hesaplama yapılabilmesi için maluliyet raporu istendiğini ancak davacı tarafın bu belgeleri temin etmeden dava açtığını, bu nedenle dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddini talep ettiklerini, davacı tarafın geçici işgöremezlik tazminatı talebinin poliçe kapsamında olmadığını, davacı tarafın sigortalı araç sürücüsünün kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini, bu nedenle öncelikle davacının maluliyetinin tespit edilmesi gerektiğini, hesaplamanın Genel Şartlarda öngörülen esaslara göre yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçe teminat limiti ile sınırlı olduğunu, kaza sebebi ile davacıya yapılan bir ödeme olması halinde yapılan ödemenin mahsup edilmesi gerektiğini, teminatın tek hasar görenlerin birden fazla olması halinde Karayolları Trafik Kanununun 96. maddesi uyarınca teminatın paylaştırılması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Davalı Güvence Hesabı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava açmadan önce gerekli belgelerle birlikte usulüne uygun olarak başvuru yapmadığını, davacıdan bu belgeleri tamamlamasının talep edilmesine rağmen istenilen belgelerin ibraz edilmediğini, bu nedenle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddi gerektiğini, davanın kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü …’a ve araç maliki olan Aras 1071 Oto. Konf. İml. İnş. Malz. Gayr. Tekel M.’ye ihbarının talep edildiğini, Güvence Hesabının sorumluluğunun zorunlu mali mesuliyet sigortası teminat limitleri ve araç sürücüsünün kusuru ile sınırlı olduğunu, bu nedenle öncelikle kusur oranının tespit edilmesi gerektiğini, davacının maluliyetinin Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kuru Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca belirlenmesi gerektiğini, hesaplamanın Genel Şartlarda öngörülen esaslara göre yapılması gerektiğini, geçici işgöremezlik taleplerinin teminat dışı olduğunu, davacıya rücuya tabi ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi gerektiğini, somut olayda hatır taşımacılığının mevcut olduğunu ve hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte dava tarihinden itibaren yasal faiz talep edilebileceğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Kaza tespit tutanağı, sigorta poliçesi, hasar dosyası, hastane kayıtları, Ankara CBS’nin 2017/37018 Sor. Numaralı dosyası, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile dava dışı sürücü …sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında 16/01/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığını, … plaka sayılı aracın ZMMS poliçesinin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapıldığını, … plaka sayılı aracın ise kaza tarihinde ZMMS poliçesinin bulunmaması nedeniyle müvekkilinin uğramış olduğu maddi zararlardan kusuru oranında davalı Güvence Hesabı’nın sorumlu olduğunu, bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL geçici iş göremezlik ve 1.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının HMK 107/1. Maddesi uyarınca belirsiz alacak olarak, kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan kusur oranlarında tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta A.Ş. Vekili cevap dilekçesinde belirttiği nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davalı Güvence Hesabı Vekili cevap dilekçesinde belirttiği nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Bilindiği üzere, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu Kanunun 85/1.maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı Yasa’nın 85/1. maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı Yasa’nın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1.maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, zorunlu mali sorumluluk sigortasının; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin, zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Buna göre, davalı sigorta şirketi kazaya karışan sigortalı aracın trafik sigortacısı (ZMSS) sıfatıyla bu aracın sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda oluşan zarardan, kendisine sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limiti ile sınırlı olarak sorumlu olacaktır.
Diğer yandan, kazaya karışan aracın kaza tarihi itibarıyla geçerli bir ZMSS poliçesinin bulunmaması halinde 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14/2-b maddesi ile Güvence Hesabı Yönetmeliği’nin 9/1-b maddesi gereğince zarar gören üçüncü kişiler tarafından davalı Güvence Hesabına başvurulabileceği, davalı Güvence Hesabının rizikonun meydana geldiği tarihte geçerli olan teminat tutarları dâhilinde sigortasını yaptırmamış olanların neden olduğu bedensel zararlardan sorumlu olduğu nazara alınarak değerlendirme yapılmıştır.
Ayrıca, hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nın 43. (6098 sayılı TBK’nın 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay içtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirme yapmak zorunda değilse de bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir. Hatır taşımasından ya da kullanmadan söz edebilmek için yaralanan ya da ölen karşılıksız taşınmış olmalıdır. Taşınan veya kullananın yararının söz konusu olduğu durumda hatır taşıması ilişkisi gündeme geleceğinden işletenin sorumluluğu genel hükümlere göre değerlendirilecek ve tazminattan indirim yapılacaktır. Bu bakımdan hatır taşıma ilişkisinin değerlendirilmesinde taşıma ya da kullanmanın kimin çıkar ve yararına olduğunun saptanması önemlidir. Yarar ekonomik olabileceği gibi, ortak toplumsal değerleri de ilgilendirebilir. Ancak taşıma ve kullanmada işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin bir çıkarı veya yararının bulunması halinde hatır taşımasından söz edilemeyecektir.
Bu açıklamalar ışığında dosya kapsamı incelendiğinde;
Dosya kapsamındaki Ankara trafik denetleme şube müdürlüğünce krokili olarak düzenlenen kaza tespit tutanağına göre; 16.01.2017 tarihinde saat 18:55 sıralarında sürücü belgeli dava dışı sürücü …’ın, olay tarihinde zorunlu mali mesuliyet sigortasının olmaması nedeniyle davacı Güvence Hesabının sigorta sorumluluğunda bulunan … plakalı 2011 model Hyundai marka aracıyla Anadolu Bulvarını takiben seyrine devam ederek olay mahalli olan 2120. cadde ışıklı kavşağında, solundan 2120. caddeyi takiben solundan kavşağa giriş yapan olay tarihinde diğer davalı … trafik sigorta poliçesiyle zorunlu mali mesuliyet sigortalı bulunan mülkiyetinin dava dışı …’a ait olan … plakalı 2012 model Opel marka aracın sürücü belgeli ve alkolsüz dava dışı sürücüsü …yönetimindeki araçla kavşak sistemi içerisinde çarpışmaları neticesi … plakalı Hyundai marka aracın dava dışı sürücüsü … ile araçta yolcu olarak bulunan davacı …’ in yaralanmasıyla meydana gelen çift taraflı yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası olduğu belirlenmiştir.
Mahkememizce resen belirlenen kusur bilirkişisi … tarafından düzenlenen 16/12/2021 tarihli bilirkişi raporu ile;
Davalı Güvence Hesabının sigorta sorumluluğunda bulunan … plakalı Hyundai marka araan dava dışı sürücüsü …’ın; olay mahalli köprülü kavşağa yaklaşırken kavşaktaki trafik ışıklarının kendi seyir yönüne göre fasılalı olarak yeşil yanıp söndüğünü gördüğünde bu ışığın akabinde çok kısa saniyeler içinde sarıya ve daha sonra kavşağa varmadan kırmızı trafik ışığına dönüşeceğini sürücü belgeli sürücü olarak bildiğinden, ıslak zeminli yolda nasıl olsa geçerim düşüncesiyle seyir hızını azaltmadan aynı yüksek seyir hızıyla köprülü kavşağa giriş yaptığı sırada, solundan yeşil ışıkta geçiş yapan davalı … sigortalı … plakalı araca ve daha sonra kavşaktaki trafik levhasına da çarparak kendisinin ve dava konusu aracında bulunan davacı yolcusu …’in yaralanmasıyla meydana gelen çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda kırmızı ışığı ihlal etmesine bağlı 2918 sayılı karayolları trafik kanununun 47/b, 47/c-d, 52/1-a-b yönetmeliğin 101/a-b, 84/a maddelerine nedeniyle tamamen asli kusurlu olduğu,
Davalı … Sigorta A.Ş.’den sigortalı … plakalı özel aracın dava dışı sürücüsü …’ ın kendisinin ve olay tanığının beyanıyla da sabit olduğu gibi olay mahalli köprülü kavşakta, ilk önce kırmızı ışıkta bekleyip, yanan yeşil ışıkla yolun karşısına geçiş için hareket ettiği sırada, sağından kavşağa kırmızı trafik ışığıyla giriş yapan … plakalı aracın ön kısmının olduğu yerden çarpışmalarına bağlı dava konusu davacı yolcu ile dava dışı sürücünün yaralanmasıyla meydana gelen çift taraflı maddi hasarlı trafik kazasının oluşumunda kural ihlalinin olmayıp yanan yeşil trafik ışığında geçişine bağlı olarak kusursuz olduğu,
Davacı yolcu …’in; kazadan sonra trafik polis memurlarınca düzenlenen krokili tespit tutanağının yaralanan yolcular bölümünde kendisiyle ilgili bir kaydın olmaması nedeniyle kaza sırasında koruyucu emniyet kemerinin takılı olup olmadığının bilinmemesi nedeniyle takdiri mahkemeye alt olmak üzere, kendi cismani zararının oluşumunda koruyucu emniyet kemerinin takılı olup olmadığının bilinmediğinden 2918 sayılı Kanununun 78 ve Yönetmeliğin 150. maddelerine istinaden müterafik kusur izafesi yapılamadığı, belirlenmiş olup, Mahkememizce kusur raporu hükme esas alınmıştır.
Diğer yandan, 29.09.2021 tarihli Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İstanbul … Adli, Tıp İhtisas Kurulu Raporu ile; Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kuru Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca; dava konusu trafik kazasına bağlı olarak davacının tüm vücut engellilik oranının % 2 olduğu, iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
Aktüer bilirkişi … tarafından düzenlenen 11/01/2022 tarihli rapora göre; Davacının kaza tarihi itibariyle asgari ücret düzeyindeki ücreti, yukarıda belirtilen kusur durumu, 29/09/2021 tarihli ATK 2. İhtisas Kurulu’nun maluliyete ilişkin raporu ve diğer tüm delillere göre durum değerlendirildiğinde; Davacının Güvence Hesabı’ndan talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 4.258,80-TL, sürekli iş göremezlik tazminatının 37.866,68-TL olarak hesaplandığı anlaşılmış olup, mahkememizce rapor hükme esas alınmıştır.
Tüm bu verilere göre somut olay incelendiğinde; dava dışı sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç ile dava dışı sürücü …sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araç arasında 16/01/2017 tarihinde meydana gelen trafik kazasında … plaka sayılı araçta yolcu olarak bulunan davacının yaralandığı, … plaka sayılı aracın ZMMS poliçesinin davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapıldığı, … plaka sayılı aracın ise kaza tarihinde geçerli bir ZMMS poliçesinin bulunmadığı, davacı tarafın bu nedenle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 1.000,00-TL geçici iş göremezlik ve 1.000,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatının HMK 107/1. Maddesi uyarınca belirsiz alacak olarak kaza tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan kusur oranlarında tahsiline karar verilmesini talep ettiği, alınan kusur raporuna göre kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsü …’ın % 100 kusurlu olduğu, diğer araç sürücüsünün veya davacının herhangi bir kusurunun veya müterafik kusurunun bulunmadığı, davacının kaza tarihi itibariyle gelirinin asgari ücret seviyesinde olduğu, …ATK … İhtisas Kurulu’ndan alınan maluliyet raporu ile kaza nedeniyle davacının uğradığı geçici ve sürekli iş göremezlik durumunun belirlendiği, bu verilere göre aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlik tazminatının 4.258,80-TL, sürekli iş göremezlik tazminatının 37.866,68-TL olarak hesaplandığı, soruşturma dosyasında bizzat davacı …tarafından 05/02/2017 tarihinde 10 Nisan Polis Merkezi Amirliği’nde; ”… Arkadaşım …’ın sevk ve idaresinde olan … plaka sayılı araç ile Anadolu Bulvarı Milli İrade Köprüsü’nden geçtiğimiz sırada bize göre sol taraftan gelen … plaka sayılı aracın çarpması üzerine aracımız yoldan çıkarak yön levhasına çarptı…” şeklinde beyanda bulunduğu anlaşılmakla; olayda hatır taşıması bulunduğu sonuç ve kanaatine varılarak, aktüer bilirkişi tarafından hesaplanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatından % 20 oranında indirim yapılarak, … plaka sayılı aracın kaza tarihinde geçerli bir ZMMS poliçesinin olmaması nedeniyle davalı Güvence Hesabı’nın söz konusu aracın davacıya vermiş olduğu zarar dolayısıyla sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılarak, davanın Güvence Hesabı bakımından kısmen kabulüne, öte yandan oluşan kazada herhangi bir kusuru bulunmayan … plaka sayılı araç sürücüsü nedeniyle söz konusu aracın ZMMS poliçesini düzenleyen davalı … Sigorta A.Ş.’nin hesaplanan tazminattan 2918 sayılı Yasanın yukarıda açıklanan 91 ve 85.maddelerine göre sorumlu olmadığı sonuç ve kanaatine varılarak, … Sigorta A.Ş. Bakımından ise davanın reddine karar verilip, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davalı Güvence Hesabı bakımından, davacının talebi yönünden % 20 oranında hatır taşıması uygulanması nedeniyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmakla; yargılama giderlerinin tümü bakımından davalı Güvence Hesabı sorumlu tutulduğu gibi davalı Güvence Hesabı lehine vekalet ücreti de takdir edilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçeler uyarınca;
A)1-Davanın davalı Güvence Hesabı bakımından Kısmen KABULÜ ile; 3.407,04-TL geçici iş göremezlik, 30.293,34-TL sürekli iş göremezlik, olmak üzere toplam 33.700,38-TL maddi tazminatın asgari poliçe limiti (330.000,00-TL) ile sınırlı olmak kaydıyla temerrüt tarihi olan 29/05/2017 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte Güvence Hesabı’ndan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
3-Alınması gereken 2.302,10-TL harçtan dava açılırken davacı tarafça peşin olarak yatırılan 31,40-TL ve ıslah ile alınan 138,00-TL harç olmak üzere toplam 169,40-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.132,70-TL harcın davalı Güvence Hesabı’ndan alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,
4-Davacı tarafça yatırılan ve mahsup edilen 169,40-TL harcın davalı Güvence Hesabı’ndan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yapılan 1.914,70-TL yargılama giderinin davalı Güvence Hesabı’ndan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davada % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapıldığından, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle davalı Güvence Hesabı lehine vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,

B)1- Davalı … Sigorta A.Ş. bakımından davanın REDDİNE,
2-Davalı … Sigorta A.Ş. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 2.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 80,70-TL harcın davacı …’ten alınarak HAZİNEYE GELİR KAYDINA,

C) Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,

Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.29/03/2022

Katip …
¸

Hakim …
¸