Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/902 E. 2021/296 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
YARGILAMA YETKİSİNİ KULLANAN

T.C.
ANKARA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/902 Esas
KARAR NO : 2021/296

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/11/2016
KARAR TARİHİ : 02/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …./Ankara şubesi ile dava dışı … … … San. Ve Tic.Ltd.Şti. arasında akdedilen 20.01.2015 tarihli 2.000.000 TL limitli kredi sözleşmesine istinaden Bankaca borçluya kredi kullandırıldığı, …, …, …, …, … Elektronik Promosyon Baskı Reklam Kır. San ve Tic.Ltd. Şti. ise söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kredi geri ödemelerinin zamanında yerine getirilmemesi üzerine dava dışı asıl borçlu ile tüm kefillere Beşiktaş …. Noterliğinin 08.09.2015 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edildiği ve kendilerine usulüne uygun bir mehil verildiği borcun ödenmemesi halinde haklarında icra takibi yapılacağının bildirildiği, iş bu süre içerisinde de borçlarını ödemeyerek temerrüde düşen borçlular hakkında … Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla ilamsız icra takibi başlatıldığı ve müşterek borçlu müteselsil kefillere ödeme emri gönderildiği, borçlular vekilince anılan dosyaya sunulan dilekçe ile borcun ferileri de dahil tamamına itiraz edilerek, takibin durdurulması talebinde bulunulduğunun anlaşıldığı, davalı tarafından ilgili icra dosyasına sunulan itirazların hukuki dayanaktan yoksun bulunduğu, kötü niyetli olarak icra takibinin durdurulması, kamu alacağı niteliğinde bulunan Banka alacaklarının tahsili sürecinin uzatılmasının amaçlandığı, davalıların keşide edilen ihtarnameye rağmen borçlarını ödemeyerek temerrüde düştükleri, Bankaca ihtarnameye esas alacağa, ihtarnamenin tebliği ile borçluların temerrüdü arasında geçen süre içerisinde %36 akdi cari faiz ve temerrüt tarihinin doğumundan takip tarihine kadar %72 oranında temerrüt faizi işletilerek hesaplama yapıldığı ve yasal takip işlemlerine başlandığı, Bankanın “Kredi Faiz Oranları” konulu genel mektup hükümleri uyarınca temerrüt faiz oranı TL krediler için T.C Merkez Bankasına bildirilen en yüksek ticari kredi faiz oranının %100 fazlası olduğu, Bankaca T.C. Merkez Bankasına bildirilen TL krediler için faiz oranı %36 olup, temerrüt faiz oranının %72 olduğu, Ticaret Kanunu hükümleri gereği ticari işlerde faiz miktarının serbestçe tayin olunacağı, tarafların faiz oranını serbestçe tayin edebileceği, Bankanın 16.02.2012 tarih ve 992-59/963-137/904-128/987-134/996-127/978-110 sayılı Banka Yeni Kredi Fiyatlama Politikaları konulu Genel Mektubu ile Bankada TL kredilerde fiilen uygulanabilecek en yüksek faiz oranının T.C. Merkez Bankası’na %36 olarak bildirildiği, temerrüt faizinin ise söz konusu bildirilen oranın %100 fazlasıyla uygulanacağı açıkça hükme bağlanmış olduğu, Banka tarafından davalılarca ödenmeyen krediler için başlatılan icra takibinde söz konusu mevzuata uygun şekilde işlem tesis edildiği, Banka Kredi Sözleşmesinin “Müşterinin Borçlar Tamamen Ödeninceye Kadar Yükümlülükleri ve Temerrüt Hükümleri” başlıklı 4.2. Maddesi; “Müşteri…temerrüde düşmesi… her ne suretle olursa olsun borçların muaccel kılınması halinde, alacağın muaccel hale geldiği tarihten müşteriye yapılacak ihtarda belirtilen sürenin hitamına kadar geçecek süreye T.C. Merkez Bankasına bildirilen en yüksek cari akdi faiz oranı ve uygulanacağını kabul ve taahhüt eder. Müşteri temerrüdün doğduğu tarihten itibaren aynı tür krediler ve hesaplar için Banka tarafından T.C. Merkez Bankasına bildirilen TL/YP en yüksek cari akdi faiz oranının %100 fazlası olarak belirlenen oranda ve bu oranların değişmesi halinde değişen oranlarda temerrüt faizi uygulanmasını ve bu tutarları ödeyeceğini kabul eder” hükmünü, “Kefiller” başlıklı 2. Maddesinin 2. Fıkrası; “Banka tarafından müşteriye açılan kredilerden dolayı kredinin açılma şekli ve nevine göre keza, sözleşmede yer alan tüm hususlardan da kefiller, Bankaya karşı kefalet limiti ve kendi temerrüdü dahilinde müteselsilen sorumlu ve yükümlü olunacağı, kefillerin temerrüdü halinde Bankaca TCMB’na bildirilen aynı tür kredilere uygulanan en yüksek cari akdi faizin %100 fazlası oranında cari temerrüt faizi uygulanacağı… hususlarını kabul ve taahhüt ederler.” açık hükmü olduğu, belirtilen hususların yanı sıra; Beşiktaş … Noterliğinin 08.09.2015 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi; krediden kaynaklanan ve ihtarnameye konu alacak miktarının ödenmemesi durumunda Banka alacağı için TL üzerinden takibe geçildiği takdirde %72 oranında temerrüt faiz talebi ile muhataplar aleyhine yasal yollara başvurulacağı hususuna ilişkin olarak da davalılara açıkça ihtarda bulunulduğu, kredi sözleşmesinin imzalanması esnasında, sözleşmenin 2.8. maddesinde yer alan “…kefiller, müşteri ile banka arasındaki tüm sözleşme maddelerini okuduğunu, bu maddelerin kendilerine de aynen uygulanacağı hususlarını kabul ve taahhüt ederler” ifadesi içeren kefalet sözleşmesi bölümü davalı borçlu kefiller tarafından kendi iradesi ile imzalandığının aşikar olduğu davalıların Bankaya borçlu bulunmadığına dair itirazlarının dayanağının anlamanın mümkün olmadığı, gerek doktrinde gerekse Yargıtay kararlarında Bankanın tek taraflı faiz oranlarını artırabileceğine ilişkin bir hükmün hukuken geçerli olacağına ilişkin görüş birliğinin mevcut olduğu, dilekçede belirtilen mevzuat maddelerinde, bankaların mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını vade ve türlerine göre serbestçe tespit etmeleri ve bu faiz oranlarını TCMB’na bildirmeleri esasının getirildiği, TCMB bildirilen limitler içerisinde Bankalar faiz oranını uygulamakta serbest olduğu, Bankada bu doğrultuda kredi işlemlerine uygulayacağı azami akdi faiz oranını ilgili dönem için%36 olarak TCMB bildirmiş olup yukarıda belirtilen sözleşme hükümleri yargı kararları ve mevzuat uyarınca değişen faiz oranını ve TCMB bildirilen akdi faiz oranının %100 fazlası olan %72 temerrüt faiz oranını uygulama hakkına sahip olduğu, belirtilen nedenlerle takip tarihinden itibaren asıl alacağa %72 faiz işletilmesinin hukuka uygun olduğu, banka alacağının kredi sözleşmesinden kaynaklanmış olduğuna göre dilekçede belirtilen Yargıtay içtihatları doğrultusunda davalılar aleyhine %20 tazminata hükmedilmesi gerektiği, dava dışı asıl borçlunun Kredi Sözleşmesini kendi iradesi ile imzalayarak kredi kullandığına dair şüphe bulunmamakla birlikte, davalıların da iş bu dava konusu Kredi Çerçeve Sözleşmesi kefalet şerhi bölümünü tamamen okuyarak ve anlayarak imzalandıklarının aşikar olduğu, bundan dolayı ve sözleşmenin tüm hükümlerinin haklarında geçerli olacağına dair taahhütler içeren müşterek borçlu ve müşterek müteselsil kefalet şerhi bölümünü kredi kullandırılması aşamasında kendi iradeleri ile imzaladıklarının aşikar olduğu, kefalet şerhinin geçersiz olduğuna dair itirazlarının dayanağını anlamanın mümkün olmadığı, bu nedenle itirazlarının iptali ile takibin devamını ve %20den az olmamak kaydıyla davalıların icra inkar tazminatına mahkum edilmelerini talep edildiği, davalıların … Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyasındaki itirazının alacağın takip tarihi itibariyle …, …, …, …, … Eektronik Promosyon Baskı Reklam Kır. San. Ve Tic. Ltd.Şti. için 964.869,22 TL alacak esas alınarak iptaline alacağın dilekçede ve takip talebinde belirtilen tutar yönünden dikkate alınarak takibin devamına, %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesi talep edilmektedir.
CEVAP: Davalılardan … tarafından verilen 04.01.2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin 2016/902E. Sayılı dosyasına kayden açılmış olan itirazın iptali davasına ait dava dilekçesinin tarafına tebliğ edildiği, aleyhine olan hususları kabul etmedikleri, ödeme emrine haklı olarak itiraz ettikleri, 20.01.2015 tarihinde Davacı …Ş. Balgat/Ankara şubesi ile … … … San. ve Tic.Ltd.Şti arasında 2.000.000.-TL limitli kredi sözleşmesi akdedildiği, bu kapsamda …’ın söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığının iddia edildiği, ancak davalı müvekkilinin bahsi geçen kredi sözleşmesini ilgilendiren kefalet sözleşmesini imzalarken toplam borcun tamamı değil hissesi oranında bir sorumluluğun altına gireceğini düşünerek hareket ettiği, …’ın da banka görevlilerince bu şekilde yönlendirildiği ve attığı imza ile toplam borç olan 2.000.000.-TL tutarından sorumlu olmayacağı düşüncesi ile söz konusu sözleşmeyi imzaladığı, mevcut duruma bakıldığında kredi sözleşmesinin tarafı olan … … … San. Ve Tic. LtD.Şti.nin yüzde 15(%15) oranında hissedarı olan davalı müvekkkili …’ın bahsi geçen şirketin tarafı olduğu kredi sözleşmesinden doğabilecek tüm borcun sorumluluğunu kendi iradesiyle tek başına üstleneceği bir hukuki işlem gerçekleştirmesi ve kabul etmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, takibe konu alacak miktarının yüksek bir şekilde hesaplandığı, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesi talep edilmektedir.
Diğer davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon Baskı Reklam Kır.San.Ve Tlc. Ltd.Şti. vekilinin 24.01.2016 tarihli dilekçesinde özetle; müvekkilleri hakkında yasaya aykırı olarak takip başlatıldığı itirazları üzerine takibin durdurulduğu, davacı bankanın takip esnasında faize faiz yürütme yasağını ihlal ettiği, ödeme emrinde görüldüğü üzere davacı banka tarafından takip öncesine ilişkin olarak alacağa temerrüt faizi yürütüldüğü, bu faiz kaleminin asıl alacağa eklenerek takip tarihinden itibaren yeniden faiz yürütülmesinin talep edildiği, davacı yanın bu talebinin hukuka aykırı olduğu, davacı tarafından yürütülen temerrüt faizinin fahiş ve kötüniyetli olduğu, davacı bankaca kredi borcuna ilişkin olarak asıl alacak takip öncesi dönem için %72 faiz yürütüldüğü, ve takip talebinde takip tarihinden sonraki dönem içinde yine %72 oranında temerrüt faizinin yürütülmesinin talep edildiği, Yargıtay kararları TBK hükümlerine atıf yapılarak fahiş faiz uygulandığı, davacı yanca müvekkilleri hakkında mükerrer takip yapıldığı, davacı bankanın 23.12.2015 tarihinde … Müdürlüğünün … sayılı dosyası üzerinden aynı kredi borcuna ilişkin olarak … … … San.,… ve … hakkında rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatıldığı, bu dosya kapsamında ….nolu bağımsız bölümde bulunan … tarafından rehin verilen taşınmaz ile ….nolu bağımsız bölümde bulunan … tarafından rehin verilen taşınmazın paraya çevrilmesinin istenildiği, bahse konu taşınmazlara 180.000,00 ve 350.000,00 TL olmak üzere toplam 530.000,00TL bedel biçildiği tespit edilen bu bedelin gerçek piyasa değerlerinin çok altında olması nedeniyle taraflarınca kıymet takdirine itiraz edilerek Ankara …İcra Hukuk Mahkemesinin … E. sayılı dosyasına kayıtlı dava açıldığı takip tarihinden önce ödeme yapılmadığı, ilgili dosyanın ön inceleme aşamasında olduğu, davacı yanca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takipten daha sonra mahkeme dava dosyasının konusu olan Ankara …İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyası ile 15.01.2016 tarihinde rehin dosyası ile aynı asıl alacak tutarı üzerinden icra takibi başlatıldığı, davacı yanın bu icra takibinde rehnedilen taşınmazların değerini düşerek takip başlatmadığı gibi iş bu takibe mükerrer talepleri bulunmadığına dair herhangi bir kayıt koymamış olduğu, davacı yanın her ne kadar dava dilekçesinde bahse konu icra dosyasında “tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla” ilamsız icra takibi başlatmış olduklarını iddia etse de müvekkillerine tebliğ edilen ödeme emrinde bu yönde herhangi bir kayıt yer almamakta olduğu, müvekkilleri tarafından davacı bankaya takip tarihinden önce ödeme yapılmış olduğu, davacı yanın dava konusu takip tarihinden önce 10.09.2015 tarihinde kendilerine yapılmış olan 110.000,00 TL tutarındaki bu ödemeyi alacak tutarından düşmeksizin takip başlatıldığı, davacı yan tarafından başlatılmış olan takibin bu yönüyle de alacak tutarını aşan haksız talep içermekte olup, hukuka aykırı olduğu, ödemeye ilişkin dekontun dilekçe ekinde sunulduğu belirtilerek davanın reddi ile %20 den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesi talep edilmektedir.
GEREKÇE:
Dava genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı … ile dava dışı … San. Ve Tic. Ltd. Şti arasında 20/01/2015 tarihli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeye davalıların 4.400.000,00 TL limitle müteselsil kefil olduklarına ilişkin imzalarının bulunduğu, banka tarafından hesabın kat edilerek borçluları Beşiktaş … Noterliğinin 08/11/2015 tarih, …yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiği, ihtarname ile 769.104,60 TL alacağın ödenmesinin talep edildiği anlaşılmıştır.
… Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davacı banka tarafından davalı kefiller aleyhine toplam 777.180,20 TL asil alacak, 178.751,45 TL işlemiş faiz ve 8.937,57 TL BSMV olmak üzere toplam 964.869,22 TL nakdi alacağın tahsili için icra takibinin başlatıldığı, borçlular tarafından ödeme emrine itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve iş bu davanın açıldığı tespit edilmiştir.
Mahkememizce dosya bankacı bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişiden 13/12/2017 tarihli kök, 07/08/2018 tarihli ek, 01/03/2019 tarihli 2. Ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi kök raporunda takip tarihi itibariyle davalıların sorumlu oldukları alacak miktarları tespit edilerek takiple dava arasında yapılan tahsilatlar nedeni ile dava tarihi itibari ile davacı bankanın davalılar …, …, … ve … yönünden 777.180,20 TL asıl alacak, 178.722,45 TL işlemiş faiz, 8.936,12 TL BSMV olmak üzere toplam 964.838,77 TL davalı … Elektronik şirketinden 777.180,20 TL asıl alacak, 438.649,56 TL işlemiş faiz, 21.932,48 TL BSMV olmak üzere toplam 1.237.762,24 TL alacağın bulunduğu hesaplanmıştır.
İtiraz üzerine alınan 07/08/2018 tarihli raporda dava tarihi itibariyle … Elektronik şirketinin sorumlu olduğu miktarda değişiklik yapılmayarak diğer davalıların dava tarihi itibari ile sorumlu oldukları miktar 777.180,20 TL asıl alacak, 528.045,28 TL işlemiş faiz ve 26.401,26 TL BSMV olmak üzere toplam 1.331.606,75 TL alacak hesabı yapılmıştır.
09/12/2019 tarihli ek raporda da itirazların 07/08/2018 tarihli kök raporda değişiklik yapılmasını gerektirir olmadığı kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan delillerden davacı banka dava dışı … San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında genel kredi sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmeye davalılar …, …, … ve … Elk. … Ltd. şirketinin müteselsil kefil oldukları, kullandırılan kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle dava tarihi itibari ile davacı bankanın 777.180,20 TL asıl alacak, 528.045,28 TL işlemiş faiz ve 26.401,26 TL BSMV olmak üzere toplam 1.331.606,75 TL alacağının bulunduğu, bu alacağın 777.180,20 TL asıl alacak , 438.649,56 TL işlemiş faiz ve 21.932,48 TL BSMV olmak üzere toplam 1.237.762,24 TL’lik kısmından davalı davalı … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketinin sorumluluğunun bulunduğu, takiple dava arasında ödeme bulunduğundan davalıların sorumlu olduğu miktarın dava tarihine göre belirlenmesi gerektiği, adı geçen davalıların kredi sözleşmesine olan kefaletlerinin TBK hükümlerine göre geçerli olduğu, kredi borcunun ödenmemesi nedeniyle genel kredi sözleşmesi hükümleri gereğince müteselsil kefil olan davalıların sorumlu olduğu kanaatine varılmakla, davacının itirazın iptali davasının …, …, … ve … Elk. … Ltd kısmen kabulüne, alacağın likit olması nedeniyle itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Davalı … ….vekili 04/10/2019 tarihli dilekçesinde 20/01/2015 tarihli sözleşmede ki yazının müvekkiline ait olmadığı itirazında bulunmuştur.
Mahkememizce söz konusu itiraz nedeni ile kredi sözleşmesinde kefil …’a atfen yazılı olan yazıların davalının eli ürünü olup olmadığı konusunda grafoloji incelemesine karar verilmiş ve bilirkişiden 20/08/2020 tarihli rapor alınmıştır.
Bilirkişi raporunda “yukarıda yer alan kefalet sözleşmesi kapsamında … … … Sanayi Tic. Ltd. Şti.’nin asaleten kefaleten kullandığı kullanacağı tüm kredileri (2.000.000,00) TL tutarına kadar kefil olmayı kabul ediyorum, 20/01/20158 …” yazılarının …’ın eli ürünü olmadığını bildirmiştir.
TBK’nun 583/1 maddesine göre Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azamî miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azamî miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.
TBK’nun 583/1 maddesi hükmü ve bilirkişi tarafından yapılan tespit dikkate alındığında davalı … …’ın kefaletinin geçerli olmadığı, bu nedenle kredi sözleşmesi nedeni ile kullandırılan kredinin ödenmemesinden sorumlu olmayacağı dikkate alınarak …’a karşı açılan davanın reddine, kefil tarafından kefalete ilişkin yazılar el yazısıyla kendisi tarafından kredi sözleşmesine yazılmadığı halde kefilin de borçtan sorumlu olduğu gerekçesiyle banka tarafından takip yapılması kötü niyetli olduğu kabul edilerek %20 kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının … ‘a yönelik davasının reddine,
2-Davacının davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketi karşı açtığı davasının kabulü ile, … müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında davalıların ödeme emrine yaptıkları itirazın 777.180,20 TL asıl alacak, 528.045,28 TL işlemiş faiz ve 26.401,26 TL BSMV olmak üzere toplam 1.331.606,75 TL ( davalı … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketi yönünden 777.180,20 TL asıl alacak , 438.649,56 TL işlemiş faiz ve 21.932,48 TL BSMV olmak üzere toplam 1.237.762,24 TL ile sınırlı olmak üzere) miktar üzerinden iptaline,
Takibin bu miktar üzerinden devamına,
3-Dava tarihinden itibaren 777.180,20 TL alacağa %72 oranında temerrüt faizi işletilmesine,
4-İtirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20 si olan 155.436,04 TL icra inkar tazminatının davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine,
5-… yönünden 192.973,84 TL kötü niyet tazminatının davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6-Alınması gereken 90.962,06-TL harçtan dava açılırken peşin olarak alınan 16.477.56-TL harcın mahsubu ile bakiye 74.484,50 TL ( Davalı … Elektronik yönünden 68.073,97 TL ile sınırlı olmak üzere) harcın davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye ödenmesine,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 65.293,46 TL vekalet ücretinin davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı … … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümlerine göre belirlenen 65.293,46 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak adı geçen davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafça yapılan toplam 1.459,00 TL (başvurma harca, vekalet harcı, bilirkişi ücreti ve tebligat gideri ) yargılama giderinden davalılar …, …, … ve … Elektronik Promosyon .. Limited Şirketinden müştereken ve müteselsilen tahsili davacıya ÖDENMESİNE,
10-Davalı … … yönünden yapılan toplam 1.070,50 TL yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
11-… dışındaki davalılar tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde BIRAKILMASINA,
12-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde HMK 333. Maddesine uygun şekilde İADESİNE,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
02/06/2021

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır