Emsal Mahkeme Kararı Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2006/403 E. 2023/7 K. 12.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.

2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2006/403 Esas
KARAR NO : 2023/7

HAKİM : … …
KATİP : … …
ASIL DAVA
DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … -….
DAVALI : … – …
TASFİYE MEMURU :…….
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 26/07/2006
… YEDİNCİ ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN2006/466 ESASINDA KAYITLI İKEN BİRLEŞEN DAVA

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … – …
DAVALI: : … – … …
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 22/08/2006
KARAR TARİHİ : 12/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 03/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan asıl ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı vekili, 26/07/2006 tarihinde müvekkilinin hesabının bulunduğu banka görevlilerince arandığını, hesabından keşide edilme, … numaralı, 24/07/2006 tarihli ve 250.000 YTL tutarlı çekin … isimli kişi tarafından ibraz edildiğinin bildirildiğini, ancak böyle bir çekin müvekkili yetkilisince keşide edilmediğini, çek koçanını kontrol ettiğinde çalındığını fark ettiğini, hemen ödeme yasağı koydurduğunu, çekin bankadaki fotokopisini incelediğinde imzanın yetkilisine ait olmadığını, kendi imzasına benzer şekilde sahte imza atıldığını, lehtarının davalı Şirket, cirantalarının sırasıyla …, … ve yetkili hamilinin ise … olduğunun belirlendiğini, bilahare kendisini hamil kişinin vekili olduğunu söyleyen kişinin aradığını, anılan çekin müvekkili adına müvekkili şirket çalışanı … tarafından, kendisine müvekkili şirket tarafından vekaletnameye istinaden keşide edildiğini, görüşmek istediklerini bildirdiğini, müvekkili çalışanına … … Noterliği’nin 03/07/2003 tarih ve … yevmiye numaralı vekaletnamenin verildiğini, ancak böyle bir çek keşide edilmesi talimatının verilmediği gibi, ne müvekkilinin ne de müvekkili yetkilisi …’nin lehtar görünen davalı şirket ile ne de diğer cirantalar ve hamile bir borcunun bulunmadığını, aksine, davalı lehtar görünen şirket ile ciranta olarak yer alan …’in yetkilisi bulunduğu dava dışı … Teks. Ltd. Şti’nin ve …’ın müvekkiline borcunun olduğunu, bu borçların vadesinde ödenmediğinden haklarında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin alacakları için …… Müdürlüğü’nün 2006/8135, 2006/7222, 2006/7220, 2006/7219, 2006/7221, 2006/8148 ve 2006/7223 takip sayılı dosyalarında takip başlatıldığını, anılan takiplerle ilgili olarak … vekili ve … ile 13/07/2006 tarihli protokol imzalandığını, bu kişi tarafından ödeme taahhüt edildiğini, borcu olmadığını, müvekkili çalışanı ile çekteki ilgili kişilerin işbirliği yaparak ve müvekkilinin imzasını taklit ederek çeki düzenlediğini, bu tutarlı çekin 1 gün içinde 4-5 kere eldeğiştirmesinin hayatın olağan akışına aykırı bulunduğunu ileri sürerek, anılan çekten dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, süresinde yanıt vermemiştir.
BİRLEŞEN … 7. ATM’NİN 2006/466 ESAS SAYILI DOSYASINDA DAVA: Davacı vekili, asıl davadaki maddi vakıaları tekrar ederek müvekkilinin adına çek keşide eden vekilinin lehtar, cirantalar ve davalı hamille işbirliği içinde olduğunu, davalının anılan çeki … … Dairesi Müdürlüğü’nün 2006/9011 takip sayılı dosyasında icraya koyduğunu, müvekkili işyerinde haciz tatbik ettirdiğini, müvekkilinin ticari itibarı ve kredibilitesinin tehlike altına girdiğini, hassasiyetini bildikleri için asıl davanın davalısı ile cirantalar hakkındaki suç duyurusundan ve takiplerden vazgeçilmesinin istendiğini, müvekkilinin toplam 150.000,00 TL tutarlı 4 ayrı çeki keşide etmek zorunda kaldığını, protokol yapıldığını, anılan protokolün haciz tehdidi ve baskı altında düzenlendiğini, davalının iyiniyetli kişi olmadığını ileri sürerek, anılan çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DAVADA CEVAP: Davalı vekili, taraflar arasında protokol imzalandığını, tehdit ve baskı iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilinin alçıpan ustası olduğunu, kendisinin ve arkadaşlarının …’in taşeronluğunu yaptığı işlerde gerek malzeme tedariki gerekse işçi olarak çalışması nedeniyle alacaklı olduğunu, 250.000-YTL çekin bu nedenle verildiğini, çekin davacının vekili tarafından keşide edildiğini savunarak, davanın reddini istemiş ve % 40’tan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
KANITLAR: Davacı vekili dava dışı … ile asaleten ve dava dışı … Teks. Lt. Şti’ni temsilen … ile imzaladıkları 13/07/2006 tarihli protokol örneğini sunmuştur.
Davacı taraf, dava dışı … ile ilgili iş sözleşmesi ve maaş bordrosu örneğini ibraz etmiştir.
Dava konusu çekin fotokopisi sunulmuş, keşidecisinin asıl ve birleşen davada davacı, lehtarının asıl davada davalı, cirantalarının …, …, hamilinin ise birleşen davada davalı … olduğu belirlenmiş, çekin süresinde ibraz edildiği, TTK’nın 713/3. maddesi uyarınca ödeme yasağı şerhinin vurulduğu anlaşılmıştır.
Asıl ve birleşen davada davacının, dava dışı …’a verdiği … Noterliği’nin 03/07/2003 tarihli, çek keşide etme yetkisini tanıdığı 20050 yevmiye nolu vekaletname örneği sunulmuştur.
Dava dosyasında açıklanan icra dosyaları celbedilmiştir.
… 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 2015/60 Esas sayılı dosyası getirtilmiş, anılan dosyanın incelenmesinde asıl ve birleşen davanın davacısının vekili olarak çek keşide eden ile birleşen davanın davalısı dahil tüm sanıkların delil yetersizliği nedeniyle beraatlerine karar verildiği, kanun yolu incelemesi görerek bu kararın kesinleştiği, çeki asıl ve birleşen davanın davacısının vekili olarak keşide eden dava dışı kişinin, baştan itibaren çeki asilin talimatıyla düzenlediğini, protokolü onun talimatıyla imzaladığını, lehtar firma ile asıl ve birleşen davanın davacısının önceye dayalı ticari ilişkisinin olduğunu bildirdiği, sanık …’ın bu şirketin temsilcisi bulunduğu, onun cirosuyla çeki elde eden …’in ise lehtarın taşeronu olduğunu, alacakları nedeniyle çeki aldığını, tahsil etmesi için birleşen davalının davalısına ciro ettiğini, birleşen davanın davalısının da …’ten kısmi alacağının bulunduğunu, tahsil etmesi için çeki kendisine ciro ettiğini savunduğu, defter ve kayıt incelemesinde de asıl ve birleşen davanın davacısının çek keşide tarihi itibariyle alacaklı göründüğü, ancak kayıtların düzenli tutulmadığının, öncesinde de ticari ilişkinin bulunduğunun tespit edildiği, çekteki imzanın asıl ve birleşen davanın davacısının vekilinin elinin ürünü olduğunun tespitinin yapıldığı anlaşılmıştır.
Birleşen davada tarihsiz protokol ile 03/08/2006 tarihli protokolün örneği ibraz edilmiştir.
Yeminli mali müşavirden rapor aldırılmış, anılan raporda; Davacı ile asıl davada davalı …İnşaat arasında 2005 yılı sonuna kadar ticari ilişki bulunmakla birlikte, lehtarı …İnşaat, keşidecisi asıl ve birleşen davada davacı Şirket olan, … Seri A 4056545 nolu 250.000,00 TL bedelli 24/07/2006 keşide tarihli çekin düzenleme tarihi itibariyle davacının davalıya borçlu olmadığı, aksine 28.840,66 TL alacaklı olduğu, davacının haciz baskısı altında davalılardan …’a verdiğini iddia ettiği çeklerin, 03/08/2006 tarihli protokol ile kararlaştırılan 4060757, 4060759 ve 4060760 seri nolu toplam 4 adet ve 150.000,00 TL tutarındaki çeklerden ibaret bulunduğu, 250.000,00 TL tutarlı çekten kaynaklı … … Müdürlüğü’nün 2006/9011 sayılı icra takip dosyasından feragat edildiği görüş olarak açıklanmıştır.
Asıl davada davalı şirket terkin edildiğinden ihyası sağlanmıştır.
GEREKÇE: Asıl ve birleşen dava, borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayda asıl davanın konusu teşkil eden çekin, asıl ve birleşen davanın davacısının adına olan çek hesabından verilme olduğu, çek keşide etmeye yetkisi olan vekili ve çalışanı dava dışı … tarafından düzenlendiği, bu durumun asıl ve birleşen davanın davacısının da kabulünde bulunduğu gibi vekil, birleşen davanın davalısı ve dava dışı cirantalar hakkında açılan ceza yargılamasıyla da sabit bulunduğu, çekin lehtarı olan şirketle asıl ve birleşen davanın davacısı arasında önceye dayalı ticari ilişkinin olduğu, kayıtların sağlıklı tutulmadığı, kayıtlar öncesi de ticari ilişkinin bulunduğu, ciranta …’ın bu lehtarın yetkilisi olduğu, bu kişinin cirosuyla çekin …’e geçtiği, anılan kişinin … unvanlı şirketinin bulunduğu, inşaat alanında faaliyet gösterdiği, savunmalarında asıl davanın davalısının taşeronu olduğunu, alacağının bulunduğunu bildirdiği, birleşen davanın davalısı hamilin ise keşideciyi tanımadığı, kısmi alacağını tahsil etmesi bakımından çekin kendisine ciro edildiğini bildirdiği , birleşen davanın konusunu teşkil eden çeklerin temelini teşkil eden protokolün asıl ve birleşen davanın davacısı tarafından imzalandığı hususları dosya kapsamıyla sabittir.
Asıl davada çekişme, davacının vekilinin keşide ettiği çekin talimatı dışında ve davalı lehtar ile işbirliği içinde keşide edilip edilmediği, bu nedenle davacının borçlu bulunup bulunmadığı, birleşen davada ise keşide edilen çeklerin temelini oluşturan protokolün haciz baskısı ve tehdit altında imzalanıp imzalanmadığı ve bu nedenle borcun olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
İddialar, savunmalar, ceza dosyası kapsamı, bu dosyada alınan bilirkişi raporları, çeklerin içerikleri, mahkememizce alınan bilirkişi raporu ve tüm kanıtlardan, asıl davanın konusu çekin, asıl ve birleşen davanın davacısı şirketin çek keşide etme yetkisi de bulunan vekili ve çalışanı tarafından keşide edildiği, kural olarak bu çekten dolayı sorumluluğun asilde olduğu, vekilin, ceza dosyasında baştan beri çekin asıl ve birleşen davanın davacısının talimatıyla ve ticari ilişkisi bulunan lehtarla yapılan anlaşma nedeniyle keşide ettiğini savunduğu, lehtar davalı firma ile asıl ve birleşen davanın davacısının öteden beri ticari ilişkisinin bulunduğu, çek keşide tarihi itibariyle alacaklı görünse de kayıtların sağlıklı tutulmadığı, esasen çeklerin ticari defter ve kayıtlarda belirtilmesi zorunluluğunun bulunmadığı, bir ödeme aracı olduğu, lehtar firma ile sonraki cirantalar arasında da ticari ilişki bulunduğu, inşaat alanında faaliyet gösterdikleri, birleşen davanın davalısı hamilin de kısmi alacağı nedeniyle çeki önceki cirantadan aldığını savunduğu, asıl ve birleşen davanın davasıyla ticari ilişkisinin bulunmadığı, asıl ve birleşen davanın davacısının birleşen davanın konusu çeklere temel teşkil eden protokolü tehdit ve baskı altında imzaladığını kanıtlayamadığı, her ne kadar delil yetersizliğinden dolayı ceza dosyasının bağlayıcılığı bulunmasa da bu dosyadaki beyanlar, ticari defter ve kayıtlar, ticaret sicil dosyaları ile tüm kanıtlardan asıl ve birleşen davanın davalılarının kötüniyetin ispatlanmadığı, ispat yükünün asıl ve birleşen davanın davacısında olduğu, ayrıca ve açıkça yemin deliline de dayanmadığı, vekilin keşide ettiği çekin geçerli bulunduğu, birleşen davada ihtiyati tedbir kararının infaz edildiği, birleşen davanın davalısı yararına İİK’nın 72/4 maddesinde açıklanan tazminat koşullarının oluştuğu, davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan hüküm uyarınca tazminat oranın %40 olarak belirlenmesi gerektiği sonucuna varılarak asıl ve birleşen davanın reddi yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının asıl davasının reddine,
a-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 3.375,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.195,1‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
b-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 38.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
d-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
2-a-Davacının birleşen … 7. ATM’nin 2006/466 Esas sayılı davasının reddine,
2-b-tedbir kararı verilip infaz edildiğinden İİK’nın 72/4 maddesi uyarınca asıl alacağın %40’ı olan 60.000.00 TL tazminatın davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
c-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin alınan 2.025,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.845,10 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
ç-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 38.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
d-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
e-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş bulunduğundan AAÜT uyarınca belirlenen 23.500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
f-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, asıl ve birleşen davada davacı vekili ile birleşen davada davalı …’ın yüzüne karşı, kararın tebliği tarihinden itibaren 2 hafta içinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
12/01/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır