Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/301 E. 2023/378 K. 16.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2023/301 Esas – 2023/378
T.C.

14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2023/301 Esas
KARAR NO : 2023/378

HAKİM : ….
KATİP :…

DAVACI :….
DAVALI ….

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/06/2016
KARAR TARİHİ : 16/06/2023
KARAR YAZMA TARİHİ : 19/06/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasında evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile dava dışı kiralayanlar arasında, … adresinde bulunan arsa vasıflı arsanın Akaryakıt ve LPG tesisleri kurularak işletilmesi hususunda kira sözleşmesinin 15.11.2006 tarihinde akdedildiği, sözleşmede kira süresinin ruhsat tarihinden itibaren 10 yıl olarak belirlendiği ve 3 yıllık uzatma süresi öngörüldüğünü, taşınmaz maliklerince, davacı aleyhine başlatılan icra takibinde, davacının taşınmazdan tahliyesi istenildiği, Örnek 13 Ödeme emrinin davacıya usulüne uygun olarak tebliğ edildiği tespiti ile … 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/694 esas sayılı dosyasında 18.09.2012 tarihinde davacının tahliyesine karar verildiği, ancak, … 2. İcra Hukuk Hâkimliğinin 2012/1132 esas sayılı dosyasına hazırlanan imza incelemesine ilişkin bilirkişi raporunda, … 26. İcra Müdürlüğünün 2012/9712 sayılı 20.06.2012 tarihli tebliğ mazbatasında adına atılı bulunan imzanın Mehmet Sezerer’e ait olmadığının belirlendiği, … 2. İcra Hukuk Mahkemesinin 2012/1132 esas sayılı dosyasında 08.03.2013 tarihinde verilen karar ile davacının takibi öğrenme tarihinin 26.11.2012 olarak kabulüne karar verildiği, ancak, taşınmazın bu süreçte dava dışı bir firmaya kiralanması sebebi ile davacının tekrar taşınmazı kullanamadığı, kendisine yapılmayan tebliğin usulsüz olarak kendisine yapılmış gibi gösterilerek icra takibinin kesinleşmesine ve zarara uğramasına sebebiyet verildiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00 TL’nin haksız tahliyenin yapıldığı 26.11.2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi, olmadığı takdirde kanuni faizi ile birlikte davalıdan tahsilini ve müvekkilin kusurlu işlem nedeniyle uğradığı zarar-kazanç kayıplarına karşılık olarak davalıdan tazminine karar verilmesini talep etmiştir.
… 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/03/2023 tarihli ve 2016/314 – 2023/137 E.K sayılı kararında davanın ticari işletme ile ilgili hususlardan doğan uyuşmazlık olduğundan bahisle Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu kanaatine varılmıştır.
Dava, davalının çalışanın kusurlu eylemi nedeniyle meydana gelen haksız fiil sonucu davacının uğradığı zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Ticari davalar, mutlak ticari davalar, nispi ticari davalar ve yalnızca bir ticari işletmeyle ilgili olmasına rağmen ticari nitelikte kabul edilen davalar olmak üzere üç gruba ayrılmaktadır.
Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde sayılan davalardır. Ayrıca, bazı özel kanunlarda belirlenmiş olan davalar da mutlak ticari dava niteliğindedir (Kooperatifler Kanununun 99.; İcra ve İflas Kanununun 154.; Finansal Kiralama Kanununun 31.; Ticari İşletme Rehni Kanununun 22. maddesi). Mutlak ticari davalar için tarafların tacir olması veya ticari işletmesiyle ilgili olması şartı aranmayacaktır. Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alan veya özel kanunlarında ticari dava nitelendirilmesi bulunan davalar mutlak ticari davalardır.
Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması halinde ticari nitelikte sayılan davalardır.
Üçüncü grup ticari davalar, yalnızca bir tarafın ticari işletmesini ilgilendiren havale, vedia ve fikri haklara ilişkin davalardır.
Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde yazılı şartların birlikte bulunmaması halinde, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması halinde ticari dava olması için yeterli değildir. Ticari iş karinesinin düzenlendiği Kanunun 19/2. maddesi uyarınca, tarafların biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari hale getirmeyecektir.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, davacı ile davalı … A.Ş arasında herhangi bir sözleşme ilişkisi bulunmadığı, davalının çalışanın kusurlu eylemi sonucu meydana gelen haksız fiilin davacının ticari işletmesi ile ilgili olarak değerlendirilemeyeceği, davalının sorumluluğunun adam çalıştıranın sorumluluğu kapsamında olduğu, dava dilekçesindeki iddianın ileri sürüş şekli dikkate alındığında davanın davalı kurumun kusur, ihmal veya kastı nedeniyle haksız fiile dayalı olarak açılmış maddi tazminat davası olduğu, ticari işletmeyle ilgili işleminden kaynaklanan bir dava olduğundan bahsedilemeyeceği ve ticari dava olarak sayılan uyuşmazlıklardan da olmadığı, bu hali ile uyuşmazlığın genel hükümlere göre çözümlenmesi gereken davalardan olduğu ve genel mahkemelerin görevli olduğu anlaşıldığından mahkememizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun TESPİTİNE,
… 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/314 Esas 2023/137 Karar sayılı dosyasında da görevsizlik kararı verildiğinden, mahkememiz kararının İstinaf Yoluna başvurulmadan kesinleşmesi halinde yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın … Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’ne GÖNDERİLMESİNE,
Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/06/2023

Katip …
¸

Hakim…
¸