Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/740 E. 2022/776 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/740 Esas – 2022/776
T.C.
… “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/740 Esas
KARAR NO : 2022/776
HAKİM : …
KATİP :…
DAVACI : …
DAVALI : …
DAVA :İtirazın İptali(Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 22/11/2022
KARAR TARİHİ : 23/11/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 23/11/2022
Mahkememize açılan davanın yapılan tensip önincelemesi sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davacı müvekkili ile davalı şirketin sahibi ve yetkilileri arasında akrabalık ilişkilerinden kaynaklı yazıya dökülmemiş ancak sözlü olarak akdedilmiş kamyon kiralama hizmet sözleşmesi mevcut olduğunu, Kamyon kiralama Hizmetinin kiralama gerçekleştiği anda hizmetin tamamlanmış olup, kiralanan kamyon hizmetinin davalı borçlu tarafından kullanılmış olduğunu. Kamyonun borçlu şirket tarafından kullanılıp hiçbir şekilde ayıp ihbarında bulunulmadığını. müvekkili tarafından davalı şirkete 14.02.2022 Tarih ve GIB2022000000002 Fatura Numaralı 115.640,00 TL’lik fatura alacağı ile 03.08.2022 Tarih ve GIB2022000000006 Fatura Numaralı 59.000,00 TL’lik fatura alacağı olmak üzere iki adet Fatura kesildiğini, davalı şirket tarafından ise 115.640,00 TL’lik Fatura alacağının 100.000,00 TL lik kısmının ödendiğini, geriye kalan 15.640,00 TL ile 59.000,00 TL’lik Faturaların ödemesinin gerçekleştirilmediğini. bunun üzerine davacı müvekkili tarafından … 22. İcra Dairesi 2022/15536 E. Sayılı dosyasında işbu davaya konu faturaların tahsili için takip başlatıldığını ve davalı borçlu şirket tarafından haksız ve kötü niyetli olarak hiç bir dayanak gösterilmeden borcun tamamına ve ferilerine itiraz ettiğini, akabinde arabuluculuğa başvuru yapıldığını ancak anlaşılamadığını, 1 dava sonunda müvekkilinin, davalıdan alacağı miktarın sonuçsuz kalma ihtimali bulunduğundan, davalı şirket adına kayıtlı bulunan taşınmazlar ile banka hesaplarına, varsa üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklarının üzerine ve ihtiyati tedbir konulması gerektiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; uygun görülecek teminat karşılığında, dava sonunda müvekkilinin, davalıdan alacağı miktarın sonuçsuz kalma ihtimali bulunduğundan, şirket mal varlığı ile şirkete ait üçüncü kişilerdeki hak ve alacaklar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, davalı borçlu şirketin borca ve icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takibin … 22. İcra Müdürlüğünün 2022/15536 esas sayılı dosyası üzerinden devamına davalı borçlunun takip konusu borcu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın % 20’sindan az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talep ve dava etmiştir.
DAVA, taraflar arasında sözlü düzenlendiği belirtilen araç kamyon kira sözleşmesi nedeniyle, düzenlenen kira fatura alacağından kaynaklanmakta olup araç kira ilişkisinden kaynaklanmaktan doğan alacağın tahsiline yönelik başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine yöneliktir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya asliye ticaret mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme olmalıdır. Örneğin, ödünç para verme işlemlerine ilişkin uyuşmazlıklar Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, iflas davaları ise 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 154. ve devamı maddeleri hükmünce ticari dava sayılır. Buna karşılık Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca, tarafların tacir olup olmamasına bakılmaksızın ticari dava sayılan havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin uyuşmazlıklardan doğan davalar herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmiyorsa, ticari dava vasfını kaybedecektir.
Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hâl böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Bu kapsamda, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK’nun 4/1-a maddesine göre; kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda “Sulh Hukuk Mahkemesi” görevlidir.
Görevle ilgili düzenlemeler HMK.nın 114/1-c maddesine göre kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi HMK.nun 115/1.maddesine göre yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. ( Yargıtay 3.Hukuk Dairesinin 2019/3063 Esas, 2019/7816 Kararı)
Somut olayda; uyuşmazlık sözlü olarak akdedilmiş kamyon kiralama hizmet sözleşmesine ilişkin araç kira ilişkisinden kaynaklanmakta olup, kiralık araç şoförsüz olarak davalı tarafından kiralanmış olup ( Yargıtay …Hukuk Dairesinin 2017/6402 Esas, 2019/2883 Kararı) dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK’nın 4/1-a maddesi uyarınca, dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi’ne aittir. HMK’nın 114/c maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan anılan yasanın 115/2. maddesi uyarınca bu durumda, mahkememizce davanın görev yönünden usulden reddi ile … Nöbetçi Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1- Uyuşmazlığın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girdiği dikkate alınarak, dava mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığından mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK’nın 114/c maddesi gereğince görev dava şartı olduğundan anılan yasanın 115/2. maddesi uyarınca dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
3-Tarafların, görevsizlik kararına karşı kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulması halinde ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde mahkememize müracaatı halinde dava dosyasının görevli … NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE gönderilmesine, aksi durumda davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğine,
4-Davacı vekilinin İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNİN görevli mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
5-Yargılama giderlerinin HMK’nun 331/2 maddesi gereğince görevli mahkemece nazara alınmasına,

Dair, dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren, HMK.nun 345.maddesine göre 2 (iki) hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf başvuru yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 23/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸