Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/327 E. 2022/409 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. … 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Karar
T.C.
… TÜRK MİLLETİ ADINA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/327
KARAR NO : 2022/409

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … TC nolu
VEKİLİ : Av. … [elektronik tebliğ]

DAVALI : … – … TC nolu
VEKİLİ : Av. … [elektronik tebliğ]

DAVA : Menfi Tespit – İstirdat (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/05/2018
KARAR TARİHİ : 14/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 29/06/2022

Mahkememize açılan davanın yapılan yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
Davacı vekili ayrıntısı dava dilekçesinde yazılı olduğu üzere, taraflar arasında … ili, Gölbaşı ilçesi, Gazi Üniversitesi Yerleşkesi içinde bulunan davacıya ait … Kafe isimli işletmenin ahşap doğrama işleri için nakliye, imalat, montaj ve KDV dahil olmak üzere 50.000,00 TL’ye sözlü olarak sözleşme yaptıklarını, davalıya sözlü olarak kararlaştırılan iş karşılığında toplamda 40.000,00 TL ödeme yapıldığını, davalı tarafından sözleşme uyarınca yapılması kararlaştırılan işlerin eksik ve hatalı olarak yapılarak teslim edildiğini, eksik ve hatalı işler nedeniyle fazla yapılan ödemenin iadesi için ihtarname gönderdiklerini, davalının fazla yapılan ödemeyi iade etmediğini, davacı hakkında icra takibi başlattığını, davalı tarafından takibe konu edilen faturanın tek taraflı düzenlendiğini ve davacıya tebliğ edilmediğini, faturanın tek başına alacak hakkı vermediğini belirterek … 5. İcra Dairesinin 2018/2395 esas sayılı dosyasında takibe konu edilen borca ilişkin olarak borçlu olunmadığının tespitine, eksik, hatalı ve ayıplı işler nedeniyle uğranılan zarara karşılık olmak üzere fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 10.000,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ayrıntısı beyan dilekçesinde yazılı olduğu üzere, davacının ahşap doğrama işi ile uğraştığını, tarafların davacıya ait kafeye ilişkin olarak ahşap işlerinin yapılması hususunda 48.000,00 TL + KDV olacak şekilde sözleşme yaptıklarını, davacının toplamda 40.000,00 TL ödeme yaptığını, sözleşme uyarınca imalatı yapılan malzemenin davacıya teslim edildiğini, bir kısım malzemelerde davacı tarafın talepleri doğrultusunda değişiklikler yapıldığını, davalı tarafından sözleşme uyarınca işin tam olarak yapıldığını ve teslim edildiğini, davacı tarafından sözleşmede belirtilen KDV’nin ödenmemesi üzerine KDV’ye isabet eden kısım yönünden icra takibi yaptıklarını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklandığı belirtilen alacağa ilişkin yapılan takibe karşı açılan borçlu olunmadığının tespitine yönelik menfi tespit ve fazladan ödendiği belirtilen miktar yönünden istirdat talebine yöneliktir.
… 5. İcra Dairesinin 2018/2395 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davalı tarafından davacı hakkında “10/10/2017 tarihli, A018669 sıra nolu fatura” açıklaması ile 13.000,00 TL alacağın takip öncesi işlemiş faizi ile birlikte ödenmesi için takip başlatıldığı, 7 örnek ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, takibin kesinleştiği anlaşılmıştır.
Gölbaşı (…) Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/16 değişik iş sayılı dosyasının incelenmesinde, tespit isteyenin davacı, karşı tarafın davalı olduğu, davacıya ait dava konusu yerde davalı tarafından yapıldığı belirtilen ahşap işlerinin neler olduğuna ilişkin tespit talebinden oluştuğu, bilirkişi aracılığı ile yerinde tespit yapıldığı ve bilirkişi tarafından dosyaya yapıldığı belirtilen işlere ilişkin olarak yapılan tespitleri içerir raporun dosyaya sunulduğu anlaşılmıştır.
Taraflara ait ticari defterler üzerinde yapılan incelemeye ilişkin bilirkişi raporuna ile, takip konusu edilen 10/10/2017 tarih, A 018669 seri nolu faturanın 45.000,00 TL asıl alacak ve 8.100,00 TL KDV olmak üzere her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında sözlü eser sözleşmesinin bulunduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaması, yapılan iş ve bedeli hususunda uyuşmazlık bulunması nedeniyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 481. maddesi dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğinden davacı, davalı iş yeri çalışanları ve taraf vekillerinin katılımı ile yerinde keşif yapılmıştır. Tarafların sözleşmeleri kapsamında asıl alacak ile birlikte KDV’nin de dahil olduğu belirtildiğinden bilirkişiden bu husus dikkate alınarak hesaplama yapması istenilmiştir (Yargıtay 15. HD. 27/11/2019 tarih, 2019/815 e, 2019/4872 k).
Keşif sonrasında dosyaya sunulan inşaat bilirkişi raporu ile, taraflarca davalı tarafından yapıldığı kabul edilen ahşap malzemelerin toplam değerinin 21.950,00 TL, KDV’sinin ise 3.951,00 TL olduğunun ve bu hali ile toplam iş bedelinin 25.901,00 TL olduğunun tespit edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında belirtilen sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 470. ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindedir. Sözleşme kapsamında davacı iş veren, davalı ise yüklenicidir.
Taraflar arasında sözlü olarak sözleşme yapıldığı ve davacı tarafından davalıya 40.000,00 TL ödeme yapıldığı hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Eser sözleşmelerinde, yüklenicinin sözleşme kapsamındaki edimlerini fen ve sanat kurallarına ve iş sahibinin amacına uygun olarak tamamlamak suretiyle iş verene teslim ettiğini ve bedele hak kazandığını, iş sahibinin ise iş bedelini ödediğini kanıtlaması gerekmektedir. Taraflar arasında bu kuralın aksinin kararlaştırıldığına ilişkin herhangi bir beyan ve bilgi dosyaya sunulmamıştır.
Davacı vekili 22/04/2019 tarihli dilekçesi ile, istirdata konu talebini 25.000,00 TL olarak, 06/04/2020 tarihli dilekçesi ile ise, 14.099,00 TL olarak artırdığını beyan etmiştir.
Mahkememizce davanın kabulüne dair verilen kararın … Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin 01/04/2022 tarih, 2020/1057 esas, 2022/370 karar sayılı kararı ile tarafların tacir olup olmadıklarının tespiti ve görevli mahkemenin buna göre belirlenmesi gerektiği gerekçesi ile kaldırılması üzerine dosya yazılı esas sırasına kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
… Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesinin kaldırma kararı uyarınca, tarafların tacir olup olmadıklarının tespiti yönünden … Ticaret Sicili Müdürlüğüne, Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonuna, Gölbaşı (…) Vergi Dairesi Müdürlüğüne ve Yahya Galip Vergi Dairesi Müdürlüğüne yazılan yazılara verilen cevaplar dosya arasına alınmıştır.
Tüm dosya kapsamı üzerinde yapılan değerlendirme neticesinde, taraflar arasında davacıya ait … Kafe isimli iş yerinin ahşap mobilya işlerinin yapılması hususunda sözlü eser sözleşmesi bulunduğu, davacının iş veren, davalının yüklenici olduğu, sözleşme uyarınca davacı tarafından davalıya toplamda 40.000,00 TL ödeme yapıldığı, yapılan işe ilişkin olarak taraflar arasında uyuşmazlık bulunması nedeniyle davalının, davacı işçilerinin ve taraf vekillerinin katılımı ile yerinde inşaat mühendisi bilirkişi aracılığı ile yapılan keşif sırasında davalı tarafından yapıldığı taraflarca kabul edilen ahşap işlerine ilişkin olarak 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 481. maddesi hükmü de dikkate alınmak suretiyle bilirkişi tarafından yapılan incelemeye göre yapılan iş miktarının KDV dahil 25.901,00 TL olduğu, tarafların arasında yazılı sözleşme bulunmadığı, eser sözleşmelerinin niteliği dikkate alındığında yüklenicinin yaptığı iş kadar iş verenden alacaklı olabileceği, alınan bilirkişi raporuna göre yapılan iş miktarı 25.901,00 TL ile davacı tarafından işe karşılık yapılan ödeme miktarı 40.000,00 TL dikkate alındığında davacının davalıya borçlu olmadığı, yaptığı ödemenin ise yapılan iş miktarından fazla olduğu, davacının fazladan yaptığı tespit edilen 14.099,00 TL ödemeyi davalıdan talep edebileceği, tarafların tacir olup olmadıklarının tespiti yönünden yazılan yazılara verilen cevap içeriklerine göre davacı ve davalının tacir sıfatını taşıdıkları ve dava yönünden mahkememizin görevli olduğu, HMK’nin 176/2. maddesi uyarınca tarafların aynı davada ancak bir kez ıslah yoluna başvurabilecekleri, davacı tarafından yargılama sırasında 22/04/2019 ve 06/04/2020 tarihlerinde olmak üzere iki defa ıslah dilekçesi sunduğu, ikinci ıslah dilekçesinde açıkça bakiye taleplerinden feragat ettiklerine yönelik bir açıklamanın bulunmadığı, davalının da davanın geri alınmasına yada talebin eksiltilmesine yönelik muvafakati olduğuna ilişkin bir beyanın dosya kapsamında yer almadığı, bu hali ile istirdat talebi yönünden dava değerinin davacı tarafından sunulan 22/04/2019 tarihli ıslah dilekçesinde yer alan 25.000,00 TL olduğu, kaldırma kararı sonrasında dosya kapsamında yapılan incelemede mahkememizce verilen önceki karardan ayrılınmasını gerektirir başkaca bir bir hususun da tespit edilemediği anlaşıldığından davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1) Davanın KISMEN KABULÜ ile,
(a) … 5. İcra Dairesinin 2018/2395 esas sayılı dosyasında DAVACININ DAVALIYA BORÇLU OLMADIĞININ TESPİTİNE,
(b) 14.099,00 TL’nin dava tarihi olan 21/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek REESKONT AVANS FAİZİ ile birlikte DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2) (a) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 963,10 TL harçtan, dava açılışında alınan 229,29 TL peşin harç ile yargılama sırasında yatırılan 257,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 486,29 TL harcın düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 476,81 TL harcın DAVALIDAN ALINARAK HAZİNEYE GELİR KAYDEDİLMESİNE,
(b) Davacı tarafından sunulan ikinci ıslah dilekçesi nedeniyle 06/04/2020 tarih, AB2020 seri, 12480 sıra nolu sayman mutemedi alındısı ile yatırılan 71,00 TL harcın karar yatırana iadesine,
3) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 35,90 TL başvurma harcı, 97,00 TL tebligat ücreti, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 384,90 TL keşif harcı, 300,00 TL keşif araç ücreti, 14,00 TL posta gideri, 11,00 TL gerekçeli karar tebliğ gideri, 45,50 TL istinafa dosya gönderme gideri, 3,00 TL yazışma gideri, 13,00 TL kaldırma kararı ve yeni duruşma günü tebliğ gideri toplamı 2.404,30 TL’nin davanın kabul oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.355,93 TL’si ile dava açılışında alınan 229,29 TL peşin harç ve yargılama sırasında yatırılan 257,00 TL ıslah harcı toplamından oluşan 1.842,22 TL yargılama giderinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
4) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca menfi tespit davası yönünden hesaplanan 5.100,00 TL ile istirdat davası yönünden hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVALIDAN ALINARAK DAVACIYA VERİLMESİNE,
5) Davalının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL vekalet ücretinin DAVACIDAN ALINARAK DAVALIYA VERİLMESİNE,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak YATIRANLARA İADESİNE,
Dair, davalı vekilinin YÜZÜNE KARŞI, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.14/06/2022

Katip … Hakim …
e – imzalıdır e – imzalıdır
Bu gerekçeli karar güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.