Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/201 E. 2023/403 K. 07.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. …14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/201 Esas – 2023/403
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/201 Esas
KARAR NO : 2023/403

HAKİM :….
KATİP : ….

DAVACI :….
DAVALI :….

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 07/07/2023
KARAR YAZMA TARİHİ : 19/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıya elektrik malzemesi verilmesi hususunda davalı ile anlaştıklarını, müvekkili tarafından düzenlenen faturalar karşılığı alınan hizmet nedeniyle ödenmesi gereken alacağın ödenmediğini, bu nedenle borçlu aleyhine …2. İcra Dairesinin 2021/10118 Esas sayılı dosyası ile takipte bulunduklarını, davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek davalının takibe vaki itirazının iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ: Davalı davaya cevap vermemiştir.
DAVANIN NİTELİĞİ VE UYUŞMAZLIK: Dava; davacının davalıya ticari satım kapsamında teslim ettiği ürünlere yönelik düzenlediği faturanın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu görüldü. Mahkememiz yetkisine itiraz edilmemiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; cevap verilmemiş olmakla dava dilekçesindeki tüm hususlar uyuşmazlık konusu olmakla birlikte, özellikle davacının alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı, davalının itirazında haklı olup olmadığı, icra inkar tazminatının şartları, faizin başlangıcı ve oranına ilişkin olduğu tespit edildi.
DELİLLER: …2. İcra Müdürlüğünün 2021/10118 Esas Sayılı dosyası dosyamız içerisine kazandırılmış, alacaklısının dosyamız davacısı, borçlusunun dosyamız davalısı olduğu, alacaklı tarafından 3.394,79 TL bakiye fatura alacağının tahsili için genel haciz yolu ile icra takibinde bulunduğu, ödeme emrinin davalıya tebliğe çıkartıldığı, tebligatın iade edildiği, iadeye rağmen davalı şirket yetkilisi tarafından 01/09/2021 tarihinde borca itiraz ediliği, borca itirazın ve davanın yasal süresi içerisinde olduğu görülmüştür.
Davalının çıkarılan muhtıraya rağmen defterlerini ibraz etmemesi nedeniyle ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılamamıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde SMMM bilirkişi aracılığıyla bilirkişi incelemesi yaptırılmış, Bilirkişi Sultan Erdoğan 07/09/2022 tarihli raporunda; Davacı firmanın incelenen ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdikleri süresi içerisinde yapıldığı, defter
bakiyelerinin birbirini teyit ettiği lehe delil niteliği taşıdığı,
dava dilekçesine konu edilen faturaların davacı taraf defter kayıtlarında bulunduğu,
davalı taraf defterleri üzerinde inceleme gerçekleştirilemediğinden alacağa konu faturanın kayıtlarında olup
olmadığı, var ise ödeme bulunup bulunmadığı hususlarında bir değerlendirme yapılamadığı,
takip tutarı 3.394,79 TL olarak belirtilmiş olup ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıdan 776,93 TL alacağı
bulunduğu,
tazminat talebinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu mütala edilmiştir.
Davacı vekilinin sehven başka bir firma adına yapılan ödemenin davalının borcundan düşüldüğüne dair sunduğu evrak suretleri dosyaya celp edildikten sonra tarafların beyan ve itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş, SMMM bilirkişi Sultan Erdoğan 19/01/2023 tarihli ek raporunda; Davacı tarafından takip tutarının 3.394,79 TL olarak belirlendiği, 04.02.2020 tarihli 2.500,00 TL tutarlı işlemin muhasebe kayıt hatası olarak değerlendirilmesi durumunda davacı taraf
defter bakiyesinin 3.276,93 TL olacağı mütalaa edilmiştir.
Dosyanın tarafların beyan ve itirazlarını karşılar şekilde ek rapor düzenlenmesi için yeniden bilirkişiye tevdine karar verilmiş, SMMM bilirkişi Sultan Erdoğan 21/03/2023 tarihli 2. Ek raporunda; Davacı tarafından takip tutarının 3.394,79 TL olarak belirlendiği, 04.02.2020 tarihli 2.500,00 TL tutarlı işlemin muhasebe kayıt hatası olarak değerlendirilmesi durumunda davacı taraf
defter bakiyesinin 3.276,93 TL olarak değişeceği ve davalıdan 3.276,93 TL alacağı olacağı mütalaa edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Toplanan delillere, davacı yanın ticari defter ve kayıtları, takibe konu faturalara göre; HMK’nun 222/3. Maddesinde yer alan; “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)…” hükmü uyarınca davacının defterleri, davalının çıkartılan muhtıraya rağmen davalının defterlerinin yer ve ilgilisini bildirmediği, defterleri ibraz etmemiş olması nedeniyle davacının defterleri lehine delil olarak kabul edilmiş olup, taraflar arasında ticari hizmet ilişkisi sabit olup davacının ticari defter ve kayıtları ile defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalı tarafından davacının defterlerinde sehven ödemenin düşülmesine bir itirazının bulunmamasına göre, davalıdan irsaliye faturaları sunulmuş olan toplam 2.120,93 TL alacaklı olduğundan, davacı alacağının bu kısmı yönünden alacağının tahsilini talep edebilir. Davalı tarafından icra takibine takip tarihi itibariyle davacıya borcunun bulunmadığı iddia edilmiş ise de, yargılama aşamasında buna ilişkin hiçbir delil sunmadığı gibi, davacının toplam 2.120,93 TL alacaklı olduğu, alınan bilirkişi raporu, davacı vekilinin sunmuş olduğu alacağa dair fatura suretleri ile doğrulanmıştır, ancak davacı reddine karar verilen alacağına ilişkin takibe geçtiği 1.156,00 TL’den ibaret alacağına ilişkin irsaliyeli faturayı sunmamış olduğundan, bu nedenlerle davanın bilirkişi raporu ile tespit edilen 2.120,93 TL üzerinden kabulü ile davalının icra takibindeki itirazının iptaline, takibin 2.120,93 TL asıl alacak üzerinden devamına, devamına karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine ve davalı takibe haksız olarak itiraz etmiş olduğundan itirazın iptaline karar verilen asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Yukarıda Açıklanan Gerekçelerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, davalının …2. İcra Müdürlüğünün 2021/10118 Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 2.120,93 TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Davalı takibe haksız olarak itiraz etmekle takibin devamına karar verilen alacağın %20’si oranında olmak üzere 424,18 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 179,90 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 80,70 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,20 TL’nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olması nedeniyle, suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.560,00 TL zorunlu alabuluculuk ücretinin haklılık durumuna göre 974,63 TL’sinin davalıdan, 585,37 TL sinin ise davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı taraf kendini bir vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’ne göre hesap edilip takdir edilen 2.120,93 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Karar ve ilam harcından mahsup edilen 80,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan yargılama gideri 80,70 TL başvuru harcı, 11,50 TL vekalet harcı, 1.000,00 TL bilirkişi ücreti, 81,25 TL tebligat ve müzekkere posta gideri olmak üzere toplam 1.173,45 TL’nin, davada red ve kabul oranına göre 733,12 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine fazlaya ilişikin giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333 ve GAT’nin 5. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının kalan kısmının hüküm kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı şirket yetkilisinin yüzüne karşı kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2023

Katip …
¸

Hakim …
¸