Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/188 E. 2022/427 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2022/188 Esas
KARAR NO : 2022/427

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … …
DAVALILAR : 1- … – … …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin)
DAVA TARİHİ : 17/03/2022
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 24/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Yöneticilerin Azline İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, 2008 yılında …Esnaf ve Sanatkarlar Sicilinde kayıtlı, kum, çakıl, ocağı işletmeciliği faaliyet alanında iştigal eden bir işletmeci olduğunu, davalı … ve kardeşlerinin ise müvekkilin akrabası olduklarını, lokantacılık faaliyeti ile iştigal ettiklerini, 2013 yılında, … ve kardeşlerinin, …ili Eldivan ilçesinde bir maden sahasının işletilmesi ve işletmeden kazanç sağlanması konusundaki fikirlerini ve tekliflerini müvekkiline ilettiklerini, müvekkilinin hem makine parkı hem de işletme tecrübesinden yararlanmak istediklerini, kendilerinin de ekonomik finansman sağlayacaklarını beyan ederek bir ortaklık kurmayı talep ettiklerini, bu konuda taraflarca görüşmeler yapıldığını, müvekkili ile davalılar, kardeşleri ve babaları Yüksel Atak arasında yapılan istişareler ve fizibiliteler ile maden ruhsat sahibi… ile yapılan görüşmeler neticesinde tarafların …ili Eldivan ilçesinde Yukarıyanlar Köyü’nde bulunan…’ya ait maden sahasının işletilmesi konusunda mutabakata vardığını, bunun üzerine… İnşaat Madencilik Beton Yol Yapı Petrol Ürünleri Nakliye Taşımacılık Otomotiv Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.’nin, kurucuları … ve … olmak üzere kurulduğunu, basiretli bir esnaf ve söz konusu maden işletmesi hususunda deneyimli olan müvekkili ve şirketin diğer ortağı davalı …’ın, şirketin yönetimini birlikte idare etmek hususunda anlaştıklarını ve şirket sözleşmesinin 8. maddesi ile … ve …’ın şirketin müdürleri olarak belirlendiğini, müşterek temsil ile yetkilendirildiklerini, şirketin kurulmasından önce… ile …-… Ortaklığı arasında ve şirket kuruluşundan sonra… ile… İnşaat Madencilik…Tic.Ltd.Şti. arasında akdedilen 20.04.2013 tarihli “Rödovans Sözleşmesi” ile ruhsat sahibi…’ya ait …ili Eldivan ilçesi Yukarıyanlar Köyü’nde kain ER:3279147 Sicil:82760 numaralı maden işletme ruhsatı bulunan ruhsat sahasında işletme ruhsatı dönemlerinde maden üretiminin yapılması hususunda sözleşme imzalandığını, sözleşmenin … kayıtlarına ve siciline kayıt edildiğini, tarafların, şirketin kuruluşu ve rödovans sözleşmesinin imzalanarak kendilerine maden sahasının tesliminden sonra ve …Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğünün 29.05.2013 tarihli 181 nolu kararı ile “… gerekli değildir” kararı ile birlikte işletmenin iştigaline başladığını, şirketin kuruluş ve faaliyete başlama giderleri için şirket banka hesabına 565.119,00 TL ödeme yapıldığını ve bu paranın söz konusu iş ve işlemler için kullanıldığını, müvekkiline ait makine parkının, işletmede kullanmak ve faaliyete tesis etmek için, müvekkiline ait olan tüm makine, kamyon, kamyonet, maden sahası kırma eleme tesisi ve şantiye ekipmanlarının şirket adına kayıt edilebilmesi için şirkete düşük bedeller gösterilerek satışı yapıldığını, söz konusu makine ve ekipmanın devir tarihindeki gerçek değerinin 1.500.000,00 TL, şu anki değerinin ise yaklaşık ve ortalama 10.000.000,00 TL olduğunu, müvekkilin, ayni olarak şirkete yaptığı yatırımın yanı sıra, şirketin ve işletmenin giderleri için çok miktarda çek keşide ettiğini, müşterilerden aldığı çekleri de cirolayarak ve yine nakdi ödeme yaparak, kredi ödemelerini yaparak şirkete nakdi katkıda da bulunduğunu, çek ve nakdi ödemelerden tespit edebildiklerinin toplam tutarının 185.500,00 TL civarında olduğunu, müvekkilin, tüm varlığını şirketin ve işletmenin geleceği için seferber ettiğini, hiçbir fedakarlıktan kaçınmadığını, ayrıca söz konusu faaliyet konusunda tecrübeli olduğundan işletmede bulunduğunu, 7/24 işletmede çalıştığını, şantiye kurulumunu yaptığını, bir kısım çevre sakini tarafından, işletme için verilen “… gerekli değildir” kararın iptali talebiyle Kastamonu İdare Mahkemesinin 2014/778 Esas sayılı davasının açıldığını, bu davada, 15.10.2015 tarihli ve 2015/1015 Karar sayılı karar ile dava konusu … gerekli değildir kararının iptaline karar verildiğini, kararın …14. Dairenin 2015/11087 Esas – 2016/2575 Karar sayılı ve 06.04.2016 tarihli kararıyla onandığını ve kesinleştiğini, bu sırada, … davasını açan davacılar tarafından maden ruhsatının iptali talepli Kastamonu İdare Mahkemesinin 2014/777 Esas sayılı bir dava daha açıldığını, mahkemenin 15.10.2015 tarihli ve 2015/1020 Karar sayılı kararı ile işletmenin … gerekli değildir kararının uygun olmadığından bahisle ruhsatın da iptaline karar verdiğini, iş bu kararı …8. Dairesinin bozduğunu, sonrasında yapılan yargılamada davanın reddine karar verildiğini, tüm bu davalar görülürken ve işletmede faaliyet mecburen durmuşken, şirketin bu aşamadaki mutat işlemlerinin görülebilmesi için, müvekkili ve davalının müştereken düzenlediği vekaletname ile şirket iş ve işlemlerinin yürütülmesi konusunda davalının kardeşi davalı …’ın, Altındağ 5. Noterliğinin 05.01.2015 tarihli 00174 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile, davalının diğer kardeşi Fuat Atak’ın ise yine işletmede bir kısım işi yerine getirmek üzere …2. Noterliğinin 14.07.2014 tarihli 5470 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile vekil tayin edildiğini, söz konusu maden sahasının, Mahmut Uzunkaya tarafından devir edilmek istenmesi üzerine, maden sahasının, şirket ortağı ve müdürü davalının kardeşi … üzerine devir alınması hususunun değerlendirildiğini, bu şekilde, yalnızca rödovans süresi ile sınırlı olmaksızın işletmenin yapılabileceği değerlendirilerek söz konusu devire 19.12.2014 tarihinde muvafakat verildiğini, sonrasında müvekkili tarafından haricen maden işletme ruhsatının …’a değil, Fuat Atak’a 15.01.2019 tarihinde devredildiğinin öğrenildiğini, söz konusu devir konusunda ortak ve müdürler tarafından …’a devri konusunda muvafakatname verilmişken ruhsatın Fuat Atak’a hangi muvafakaname ve onay ile devredildiği konusunda müvekkiline bir açıklama yapılmadığını, müvekkilin söz konusu durumu anlamadığını, faaliyete başlandıktan sonra işletmeye tesis edilen makine, araç ve ekipmanın müvekkilinin bilgisi dışında bir kısmının satıldığını, bir kısmının kiraladığını, bazı makinaların çalındığını, bazılarının ise çürümeye terk edildiğini, şirketin 2014-2020 yılları arası defterlerinin incelenmesi halinde hiçbir mal varlığının kalmadığının anlaşılacağını, rödovans sözleşmesinin imzalanmasından sonra şirketin 5 aylık süreçte belirlenen sahada üretime elverişli ortamı oluşturduğunu, … Ltd.Şti.’nin ve şirket ortağı olan müvekkilinin söz konusu yatırım masrafları karşılığında ticari beklentisinin, rödovans sözleşmesi süresi olan 15 yıl boyunca üretim yapılarak gelir getirmesi olduğunu, davalıların amaçlarının, gerekli üretim ve işletme yatırımları yapılmış saha üzerindeki rödovans sözleşmesini devre dışı bırakarak sahada şahsi amaçları doğrultusunda tasarrufta bulunmak olduğunu, ancak sahada yatırım yapanın… şirketi olduğunu, müvekkilinin tüm sözlü uyarılarına, çabalarına rağmen şirketin faaliyetine başlamasının bugüne kadar mümkün olmadığını, müvekkilinin keşide ettiği ihtarnameden sonra davalılar ile yapılan toplantılardan da bir sonuç alınamadığını belirterek TTK 630/2 maddesi gereğince davalı …’ın… İnşaat Madencilik Beton Yol Yapı Petrol Ürünleri Nakliye Taşımacılık Otomotiv San. Tic. Ltd. Şti’nin müdürlüğü görevinin kaldırılmasını, şirketi temsil ve idaresine ilişkin yetkilerinin kaldırılmasını, bunun kabul görmemesi halinde yetkisinin sınırlandırılarak şirketin maden ruhsatı rödovans sözleşmesine ilişkin sözleşme muhataplarına karşı yapılaca idari ve adli makamlar nezdinde yapılması gereken iş ve işlemlerin yürütülmesi, şirket zararının ilgililerden ve ortaklardan tazmini konularına ve bu konularda vekil (avukat) tayin edilmesine ilişkin yetkisinin kaldırılmasını, müşterek temsil yetkisinin kaldırılarak, müvekkilin şirket iş ve işlemleri, şirketin temsil ve idaresi bakımından münferit yetki ile yetkili olduğuna karar verilmesini ve diğer davalı …’ın vekalet yetkisinin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, müvekkilinin dava dışı … Ltd. Şti tarafından… 5. Noterliğinde 05/01/2015 tarihinde vekil tayin edilerek şirket menfaatleri ve talimatları doğrultusunda vekil olarak görevini yerine getirdiğini, dava dilekçesinde müvekkilinin hangi işlemlerinin davalı şirketin iradesi dışı yaptığı ve hangi işlemlerine şirketin zararına olduğunun açık ve net bir şekilde belirtilmediğini, müvekkili tarafından yapılan tüm iş ve işlemlerde şirketin ve ortaklarının muvafakati ve onayı olduğunu, davacının dilekçesinde belirttiği malları şirketin hizmetine verilmediğini, bizzat sermaye olarak şirkete devredildiğini, davacı tarafça malların bedellerinin 1.500.000,00 TL olduğu belirtilmiş ise de malların gerek filli gerekse resmi kayıtlardaki bedelinin 273.000,00 TL civarında olduğunu, davacının 1.500.000,00 TL gibi bir sermayesi olsaydı ortaklığa gerek kalmadan kendi öz sermayesi ile ticari faaliyetine devam edebileceğini, dava dilekçesinde belirtilen satış işlemlerinin tamamının davacının bilgisi dahilinde olduğunu ve satışlardan kaynaklı alınan çek veya senetlerde bizzat davacın cirosu bulunduğunu, davacı faaliyette olmayan bir tesisin zarar etmesini anlayamadığını beyan etmişse de faaliyette olmayan bir tesisin zarar etmesinden doğal bir durum olamayacağını, faaliyet olmasa dahi tesisin güvenliği açısında personelin gerekli olduğunu, makine bakımının yapılması gerektiğini, vergi yükümlülüğü ve muhasebe ücreti ödemelerinin devam ettiğini, müvekkilinin Garanti Bankası Küçükesat Şubesinde bulunan hesabının dökümü incelendiğinde, şirketin genel giderleri ve borçları için ödemeler yaptığının ve şirketin acze düşmesine engel olduğunun anlaşılacağını, hesap dökümleri incelendiğinde … isimli şahsa yapılan ödemelerin şirketle alakalı olduğunu, ödemelerin yapıldığı dönemde adı geçen şahsın şirketin SSKlı çalışan olduğunu, “… ödemesi” açıklaması ile şirketin genel borçlarının ödendiğini, şirketin faaliyette bulunduğu maden ocağının dava sonucunda faaliyetinin durması akabinde davacı tarafın şirket merkezine ve şirkete ait tesisin olduğu alana hiç uğramadığını ve üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, şirketin tüm maddi yükünün diğer ortak …’a kaldığını, …’ın defalarca davacı tarafa şirketin ayakta kalması için üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesi için uyarı da bulunmasına rağmen kendisinin oralı olmadığını, şirketin ayakta kalması için müvekkilinin kendi şahsi hesabında dahi şirket adına ödeme yaptığını, davacı tarafından müvekkili için şirketi boşalttığı iddiasının mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, davaya konu ticari işletmenin …Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne kayıtlı olduğunu, mahkemenin yetkili olmadığını, dava şartı arabuluculuk yoluna gidilmediğini, davanın dava şartı yokluğundan usul yönünden reddedilmesinin gerektiğini, Mahmut Uzunkaya adına tescilli ve kayıtlı maden sahası için, ruhsat alanında bulunan ocağın rödövans sözleşmesi ile işletilmesi üzerine anlaşıldığını, müvekkilinin bu süreçten önce hiçbir şekilde…’yı tanımadığını, işi ile irtibatlı olduğu kişi olan dava dışı… ve davacı …’ın birbirlerini eskiden beri tanıdığını, konusunda deneyimi olan kişinin Esnaf ve Sanatkarlar Odasına kayıtlı … olduğunu, şirketin işletmeciliğinin davacı tarafından yürütülmek üzere anlaşıldığını, ancak şirket sözleşmesinde şirket ortaklarının müşterek temsil ile yetkilendirildiklerini, şirketin kurulması sonrası, … Madencilik ile… arasında rödövans sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin …’ev tescil ve kayıt edildiğini, şirketin kurulması esnasında tarafların şirkete ayni ve nakdi bir takım yatırımlarda bulunduğunu, bunların nakdi kısmının tamamına yakınının müvekkili tarafından, makine ve ekipmanların bir kısmının ise davacı tarafından şirkete sermaye olarak konulduğunu, davacının iddia ettiği şekilde makine ve ekipman bedellerinin düşük bedellerle değil gerçek piyasa değeri üzerinden değerlendirildiğini, davacı tarafından şirkete kazandırılan makine ve ekipmanların tamamının eski model olduğunu ve birçoğunun bakımlarının şirket tarafından yaptırıldığını, davacının iddialarının aksine şirket mizanında görüleceği üzere 331 kodlu Ortaklara Borçları başlıklı sırada şirketin müvekkili …’a 855.055,67 TL, davacıya ise 625.554,20 TL borçlu gözüktüğünü, davacı tarafın kendi şahsi ödemelerini şirket harcaması gibi ve yaptığı yatırım miktarını yüksek gösterdiğini, davacı şirket ortağının şirket çeklerini müşterek temsil olması nedeniyle tek başına imzalayamadığını ancak kendi şahsi borçlarını ödemek için müvekkili adına kendisinin imzaladığını ve suç işlediğini, müvekkilinin bu durumu öğrendiğinde davacı ile konuştuğunu ve ihtiyacı olduğunu bu durumun bir daha gerçekleşmeyeceğine dair söz aldığını böylece şikayetçi olmadığını, bu durumdan sonra ortaklar arasındaki güvenin sarsıldığını, müvekkilinin davacının iş konusundaki deneyimi ve tecrübesine güvenerek, dava konusu iş için yatırım yaptığını ancak davacının hiçbir şekilde şirkete menfaat sağlamadığını, bunun üzerine müvekkili ve davacının ortak iradesi ve davacının ısrarları neticesinde …’a şirket işlerinin takibi amacıyla vekalet verildiğini, …’a verilen yetkinin sınırsız olmadığını, hiçbir şekilde çek cirolama yetkisi bulunmadığını, çeklerin şirket ortağı olan müvekkili ve davacı tarafından cirolandığını, şirketin borçlarının … tarafından düzenlendiğini ve borçları kapatarak şirkete temize çıkarma gayreti içinde olduğunu, bu süreç içerisinde şirket aleyhine haciz vb işlemlerin uygulanmadığını, şirketin itibarının korunduğunu, faaliyetler devam ederken, yerli halk tarafından maden ruhsatının iptali için açılan davada Kastamonu İdare Mahkemesi 2014/777 E., 2015/1020 K. Sayılı kararı ile işletmenin … gerekli değildir kararının uygun olmadığından bahisle ruhsatın da iptaline karar verildiğini, …8.Dairesinin 2016/34 E. 2017/5608 K. Sayılı 20.06.2017 tarihli kararıyla, … kararının iptal edildiğinden bahisle dava konusu ruhsatın iptaline karar verilmesinde isabet olmadığı, … sürecinin yeniden yürütülebileceği belirtilerek kararın bozulduğunu, söz konusu maden sahasına Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından hammadde üretim izni ruhsatı çıkarıldığını, bu sürecin yargıya taşındığını, Kastamonu İdare Mahkemesinin 2018/49 Esas – 2019/102 Karar sayılı kararı ile idari işlemin iptaline karar verildiğini, eski ruhsat sahibi…’nın ruhsatı devretmek istediğini davacıya bildirdiğini ve alması yönünde teklifte bulunduğunu, davacının maddi durumunun müsait olmadığını beyan ederek bu teklifi reddettiğini, aynı teklifin dava dışı Fuat Atak’a iletildiğini ve Fuat Atak’ın teklifi kabul ederek ruhsatı devraldığını, davacının dava dilekçesinde hiçbir borç olmadan şirketin kurulduğu, şirketin faaliyetleri sırasında giderinin olmadığı, faaliyetler durunca da hiçbir alacak verecek ilişkisi kalmadığını düşünerek bir takım iddialarda bulunmuş ise de bir yatırım yapıldığını ve doğal olarak borçlanıldığını, bu borçların tabii olarak şirket varlığından karşılandığını, ekskavatörün kiralandığı ve sigorta ve kasko yapılmadığı gerekli özen gösterilerek takip edilmediği iddialarının asılsız olduğunu, söz konusu iş makinesinin Anzeli Yapı İnşaat Nakliye ve Sanayi Ticaret Ltd. Şti isimli firmaya DSİ’nin baraj inşaatında kullanması amacıyla verildiğini, DSİ’nin ödenekleri durdurmasını müteakip şirketin işi durdurduğunu ve baraj inşaatını terk ettiğini, bu haliyle de kiralamanın sona erdiğini, müvekkilin iş makinesinin nakliyesi için davacı tarafla görüşmeleri neticesinde maddi imkanların sağlanamadığını, iş makinesinin baraj inşaatının şantiye alanında nakli gerçekleşmeden çalındığını, bu konu ile ilgili yapılan şirket içi görüşmelerde davacı ile alınan ortak karar neticesinde kiralayan şirket hakkında şikayetçi olunmadığını, ekskavatörün çalınması, araçlardan birinin yürür durumda olmaması nedeniyle gelir elde edilemediğini ve biriken akaryakıt, bakım ve onarım ücretlerinin ödenememiş araçlar satılarak şirket borçlarının ödendiğini, şirketin sadece müvekkilinin desteğiyle ayakta durduğunu, işletmede faaliyetlerin durması sürecinin akabinde davacının hiçbir şekilde şirket ile iştigali olmadığını, bu süreçte borç ödemelerinin devam ettiğini, şirket araçlarının satıldığını, bu durumdan da davacı tarafın bilgilendirildiğini, bu satışlara ilişkin alınan çeklerinde davacının imzası ile cirolanarak borç ödemelerinde kullanıldığını, limited şirket ortaklarının müdürün azlini isteyebilmesi için TTK madde 630/2 uyarınca haklı sebebin varlığın ispatlanması gerektiğini, huzurdaki davada davacı tarafından müşterek yetkinin kaldırılarak tek başına münferiden yetkili kılınmasını, müvekkilin müşterek temsilden azlinin talep edildiğini ancak müvekkilinin azli halinde davacı tarafın tek başına münferiden temsil ve ilmaza yetkili müdür olarak kalacağını belirterek davanın öncelikle usulden reddini, mahkeme aksi kanaatte olursa davanın esastan reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 630/2 maddesi uyarınca davalı …’ın temsil yetkisinin kaldırılması/sınırlandırılması, davalı …’ın vekalet yetkisinin kaldırılması istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, dava konusu şirketin ticaret sicil özeti getirtilmiştir.
…Ticaret Sicil Müdürlüğüne yazılan yazıya 21.03.2022 tarihinde verilen cevaptan; dava konusu… İnşaat Madencilik…Tic.Ltd.Şti’nin 109-Eldivan sicil numarasında kayıtlı olduğu görülmüştür.
6100 Sayılı HMK’nın 14/2. maddesine göre; özel hukuk tüzel kişilerinin, ortaklık veya üyelik ilişkileriyle sınırlı olmak kaydıyla, bir ortağına veya üyesine karşı veya bir ortağın yahut üyenin bu sıfatla diğerlerine karşı açacakları davalar için, ilgili tüzel kişinin merkezinin bulunduğu yer mahkemesi kesin yetkilidir.
…Ticaret Sicil Müdürlüğüün 23.02.2022 tarihli yazısında, tarafların ortağı oldukları şirketin ticaret sicil merkezinin Eldivan/Çankırı’da bulunduğu, HMK’nın 114/1-ç maddesinde, kesin yetkinin dava şartı olarak sayıldığı anlaşıldığından davanın, 6100 sayılı HMK’nın 14/2, 114/1-ç, 115/1-2 maddeli uyarınca yetki yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Davanın 6100 sayılı HMK’nın 14/2, 114/1-ç, 115/1-2 maddeleri uyarınca yetki yönünden USULDEN REDDİNE, mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE
…Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesinin (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) yetkili olduğunun tespitine,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın yetkili …Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) gönderilmesine,
6100 Sayılı HMK’nın 20. maddesi uyarınca süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kararın kesinleşmesi veya kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurularak dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Yargılama giderlerinin yetkili mahkeme tarafından değerlendirilmesine,
Dair, davalı … vekili Av. … ile davalı … vekili Av. …’nın yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde… BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİNE, İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 16/06/2022

Başkan …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı