Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/159 E. 2022/476 K. 30.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/159 Esas – 2022/476
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2022/159 Esas
KARAR NO : 2022/476

BAŞKAN :…
KATİP : …

DAVACI …
DAVALI :…
DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2022
KARAR TARİHİ : 30/06/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 06/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sigortalısı olan dava dışı … Lojistik Anonim Şirketi ile davalı arasında 30/06/2019 tarihli “Kiralık Lokomotif ve Vagon Sözleşmesi” düzenlendiğini, sözleşme uyarınca … şirketinin mülkiyeti davalıya ait olan lokomotif ve vagonları işletmek üzere kiraladığını, taraflar arasındaki kira ilişkisinin, lokomotif ve vagonların bakım ve onarımına dair hususların kira sözleşmesinde düzenlendiğini, dava dışı sigortalı … şirketi tarafından işletilen trenin 21/02/2021 tarihinde Fevzipaşa Bahçe Ayran 1.2. Yol ayrımında dray olduğunu, kazadan sonra davalı kurum tarafından hasar tespiti yapıldığını ve KDV dahil 2.578.856,84 TL’lik hasar oluştuğunun belirlendiğini, davalı, kazadan sonra herhangi bir kusur belirlemesi yapılmamışken bu hasardan dava dışı sigortalının sorumlu olduğundan bahisle zararın tazmin edilmesini istediğini ve sigortalı tarafından davalıya 17/09/2021 tarihinde 2.578.856,84 TL ödeme yapıldığını, müvekkili şirketin de sigortalısına 2.578.856,84 TL ödeme yaparak bu kazadan kaynaklanan doğmuş ve doğacak her türlü dava ve alacak hakkını temlik aldığını, müvekkili şirket tarafından temlik alınan alacak hakkı çerçevesinde yapılan incelemelerde, tren kazasında sigortalının kusurlu olmadığının, sigortalıya “trenin işletilmesi veya personel kusuru” gerekçe gösterilerek sorumluluk yüklenemeyeceğinın anlaşıldığını, dolayısıyla sigorta tarafından davalıya ödenen paranın taraflarına iadesi gerektiğini, kaza sonucunda oluşan hasardan bizatihi davalı şirketin sorumlu olduğunu belirterek fazlaya dair hak ve her türlü hukuksal talepleri saklı kalmak kaydıyla; müvekkili şirketin kazadan kaynaklanan doğmuş ve doğacak her türlü dava ve alacak hakkını temlik aldığı dikkate alınarak, davalının sorumluluğunda bulunan ve yapısal bozukluktan ileri gelen dray olayında kusur belirlemesi yapılmadan sigortalı tarafından davalıya ödenen 2.578.856,84 TL’nin, ödemenin yapıldığı 17/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımına uğradığını, davaya konu uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğunu, müvekkili şirkete ödenmeyen bir meblağın müvekkili şirkete husumet yöneltilmek suretiyle istirdat talebine konu olabilmesinin mümkün olmadığını, bu sebeplerle davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatte olursa davanın esasına ilişkin olarak, 13/10/2017 tarihli Kiralık Lokomotif ve Vagon Sözleşmesi kapsamında 31756641421-3 numaralı vagonun revizyonu yaptırılmış halde 08.08.2018 tarihinde … A.Ş.ye teslim edildiğini, söz konusu deray (demiryolu aracının raydan çıkması) hadisesinin, sözleşme hükümleri gereğince … A.Ş.nin sorumluluğunu yerine getirmemesi nedeniyle 31756641421-3 numaralı vagondan kaynaklandığını, sözleşme uyarınca, kiralık vagonun fabrika revizyonlarının yaptırılmasının müvekkili şirkete, vagonların ULM’leri (tahribatsız muayene) ve cari tamir ve onarımları ile bu kapsamdaki VOA (Vagon Arıza Onarımı) ve VOH (Vagon Hasar Onarımı) onarımları davacının sigortalısı olan … A.Ş.ye ait olduğunu, kazanın meydana geldiği tarih öncesinden … A.Ş. tarafından müvekkili şirkete söz konusu vagon için sözleşmenin 5.1 maddesi gereğince revizyon sebebiyle değişiklik talebi gelmediği gibi, bu tarih itibariyle de söz konusu vagon için gereken revizyon süresinin de henüz dolmadığını, vagondaki dingilin kırılmasından kaynaklı meydana gelen kazada tam kusurlu olduğunu, trenin deray etmesi sonucunda demiryolu altyapı işletmecisi olan dava dışı … İşletmesi Genel Müdürlüğüne bağlı 6. Bölge Müdürlüğünce 12.07.2021 tarihli ve 90080524-663.07-E sayılı Soruşturma Raporu tanzim edildiğini, bu raporda müvekkili şirketin hiç bir kusurunun olmadığının. davacının sigortalısı … A.Ş.nin ise dava konusu deray hadisesinde tam kusurlu olduğunun açık şekilde tespit edildiğini, deray hadisesinin diğer önemli bir sebebinin ise, arızalı vagonun da içerisinde yer aldığı trenin sefere çıkarılmadan önce usulüne uygun şekilde gerekli kontrolleri yapılmaksızın … A.Ş. tarafından demiryolu trafiğine çıkarılmış olması olduğunu, davacının halef olduğu sigortalısı … A.Ş.’nin, deray sonucunda vagonun ıskat edilmesi nedeniyle müvekkili şirkete kira sözleşmesinin 6. maddesi uyarınca ödeme yaptığını, … A.Ş. tarafından yapılan ödemenin, deray hadisesinin kendi kusurundan kaynaklı nedenle meydana geldiğinin açık ikrarı olduğunu, halifiyet esasları gereğince bu ikrarın, davacı sigorta şirketini de bağladığını, kabul anlamına gelmemesi kaydıyla bir an için iddia edildiği gibi kazanın vagon aksamının kalitesinden yorulmasından kaynaklandığı düşünülse dahi kiracı olarak yaklaşık 2 buçuk yıl boyunca kullandığı vagonun tüm sorumluluğu kendisinde olmasına rağmen vagon aksamının değiştirilmesi yönünde müvekkili şirkete talepte bulunmayarak vagon aksamından kaynaklı kazadan müvekkili şirkete kusur atfedilmesinin mantıki ve hukuki hiç bir tutar yanı bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; Kiralık Lokomotif Ve Vagon Sözleşmesi kapsamında düzenlenen Ücüncü Şahıs Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi nedeniyle sigortalıya yapılan ödemenin istirdatı istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmıştır.
HMK.nın 114/1-c maddesinde, mahkemenin görevli olması dava şartı olarak sayılmış, anılan kanunun 115/1. maddesinde de, mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı belirtilmiştir.
Davacının halefi olduğu sigortalısı ile davalı arasında “Kiralık Lokomotif ve Vagon Sözleşmesi” ilişkisi bulunduğu uyuşmazlık konusu değildir.
Davacı sigorta şirketi, iş bu davayı sigortalısının halefi olarak açtığına göre, görevli mahkemenin tayininde sigortalı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin gözönüne alınması gerektiği, sigortalı şirket ile davalı arasında “Kiralık Lokomotif ve Vagon Sözleşmesi” bulunduğu, 6100 Sayılı HMK’nın 4/1. maddesine göre; kira ilişkisinden doğan alacak davalarıda dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda Sulh Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu anlaşıldığından HMK’nın 114/1-c, 115/1-2 maddeleri uyarınca davanın görev şartı nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:
Davanın HMK’nın 114/1-c, 115/1-2 maddeleri uyarınca görev dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE, mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Ankara Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunun tespitine,
Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesine,
6100 Sayılı HMK’nın 20.maddesi uyarınca tarafların birinin süresi içerisinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuş ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurularak dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
Yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin görevli mahkeme tarafından nazara alınmasına,
Dair, davacı vekili Av. BÜLENT YÜKSEL ile davalı vekili Av. HASAN AKDEMİR’in yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 30/06/2022

Başkan..
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı