Emsal Mahkeme Kararı Ankara 14. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/729 E. 2022/858 K. 22.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/729 Esas – 2022/858
T.C.
ANKARA
14. ASLİYE TİCARET
MAHKEMESİ “TÜRK MİLLETİ ADINA”
KARAR
ESAS NO : 2021/729 Esas
KARAR NO : 2022/858

BAŞKAN :…
KATİP :….

DAVACILAR …
DAVALI : …
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 13/12/2021
KARAR TARİHİ : 22/12/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 12/01/2023
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Kendi adına asaleten diğer davacılar adına vekaleten Av. …sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin 1976 yılında kurulduğunu, amacının her bir üyeye 500 m2 arsa sağlamak olduğunu, bu amaçla 4 adet arsa aldığını, üyelerin 500 m2 arsa sahibiyim diyerek bu güne kadar geldiğini, ancak son yönetimin iki arsayı 1/10 fiyatına sattığını ve bunu üyelere bildirmediğini, 14.11.2021 tarihinde yapılan genel kurulda bu arsaların parası gösterilmediği gibi arsaların satışının üyelerden gizlendiğini, bu iki arsanın satış tarihindeki ederinin 2.500.000.00-TL olduğunu, ancak arsaların toplamda 400.000.00 TL ye satıldığını, bilançoda yer almadığını ve üyelere genel kurulda bilgi dahi verilmediğini, üyeler ayda 50,00-TL, yılda 600,00- TL para ödemesi yaparken son genel kurulda aidatın hiç sebep yokken yılda 1.000.00-TL ye çıkarıldığını ve arsa alımı için de 25.000,00 TL talep edildiğini, bu talebin oylamada kabul edildiğini, oysa kooperatifin bu paraya ihtiyacı bulunmadığını, arsa alınacak iken arsa satılmasının absürt bir durum olduğunu belirterek davalı kooperatifin 14.11.2021 tarihli genel kurulunun ve 25.000,00 TL ödeme kararının yasaya aykırılık ve butlanla sakat olması nedeni ile iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; genel kurulun iptalini talep eden davacıların hiçbiri tarafından 14.11.2021 tarihli genel kurul maddelerine şerh düşülmediğini, muhalefet şerhi bulunmayan kooperatif üyelerinin genel kurulun iptali davası açmasının mümkün olmadığını, bu nedenle huzurdaki davanın öncelikle usulden reddi gerektiğini, dava dilekçesinde belirtilen kooperatife ait tarla vasıflı iki taşınmazın, kooperatifin bir önceki genel kurul toplantısında alınan karar doğrultusunda açık artırma yöntemiyle satıldığını, satış yetkisinin ilk kez şu an görevde olan yönetim kuruluna verilmiş bir yetki olmadığını, müvekkili kooperatifin yaklaşık 9 sene boyunca tasfiye halinde kaldığını, arsalara alıcı çıkmadığından satışının yapılamaması gerekçesiyle tasfiyenin tamamlanamadığını, 16.06.2019 tarihli genel kurul toplantısı gereğince satılan tarlaların, huzurdaki dava konusu 14.11.2021 tarihli genel kurul toplantısı ile alakası bulunmadığını, Dikili Sulh Hukuk Mahkemesi’nce yapılan tespit sonucunda kooperatifin en kıymetli parseli için değerleme olarak m2 bakımından 250,00 TL değer tespitinde bulunulduğunu, söz konusu raporun, satış tarihine çok yakın bir zamanda tanzim edildiğini, bu yönüyle satışı gerçekleştirilen taşınmazın m2 değeri ile ilgili fahiş ve gerçeği yansıtmayan iddiaların gerçek dışı olduğunu, 14.11.2021 tarihli genel kurul toplantısının, usulüne uygun çağrı ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yapılan başvuru neticesinde yetkilendirilen bakanlık görevlilerinin nezaretinde kanuna ve ana sözleşmeye uygun şekilde gerçekleştirildiğini, Hazirun Tutanağına ilişkin davacıların usulsüzlük ve sahtekarlık iddialarının tamamıyla algı yaratmaya yönelik olduğunu, toplantı çağrısında toplantının başlangıç saati olarak belirlenen 11:00’dan toplantının açılışının yapıldığı 11:30 saatine kadar toplantıya fiziken katılan üyelerin kimliklerinin kontrol edildiğini, hazirun listesinin ve vekaletnamelerin kontrolü yapıldıktan sonra bakanlık görevlilerinin de onayı ile toplantının açıldığını ve gündem maddelerinin görüşülmesine geçildiğini, bunun aksi yönündeki iddiaların tutanakta imzası bulunan divan heyetini, şerh düşülmesine engel olunduğu ve bu kişilerin tehdit edildiği yönündeki iddiaların ise toplantıya nezaret eden bakanlık görevlilerini zan altında bırakmaya yönelik bulunduğunu, gündem maddelerinin görüşülmesinden önce 37 ortağın imzası ile gündeme madde ekletilmesinin oylandığını, önergenin kendileri dışındaki tüm diğer üyelerin oyu ile reddedildiğini, 2019 ve 2020 yılı bilançolarında 2021 yılı işleminin belirtilmediği, bu şekilde satış işleminin gizlendiği yönündeki iddianın abesle iştigal olduğunu, hem kooperatif üyelerini hem de mahkemeyi yanıltmayı amaçladığını, davacıların iddia ettiği şekilde üyelerin hiçbir suretle ihraç ile tehdit edilmediğini, Yapı Kooperatifi olan müvekkilinin, yapılaşmaya uygun olmayan herhangi bir taşınmazı kooperatifin kuruluş amacına uygun düşmemesi sebebiyle satışında yasal ve mantıksal bir engel bulunmadığının ortada olduğunu, davaya konu genel kurul toplantısı bakımından emredici hukuk kurallarına aykırılık söz konusu olmadığından butlanı gerektiren bir durumun da bulunmadığını, para toplama kararını içeren 10. nolu gündem maddesi de dahil tüm gündem maddeleri için toplantı ve karar nisabı sağlandığından “iptal edilebilirlik” halini doğuran bir hukuki sebebin de ortada olmadığını, dava dilekçesindeki beyanlarda 25.000,00 TL tek bir seferde ve hemen toplanılacakmış algısı yaratılmaya çalışıldığını, oysa ki 14.11.2021 tarihli genel kurul toplantı tutanağı incelendiğinde, genel kurulun ilk etapta 10.000,00 TL ödenmesine, ortaklığın giderilmesi davasının kesinleşerek ihale süreci başlamadan önce de 3 eşit taksitte toplam 15.000,00 TL’nin ödenmesine karar verildiğini, söz konusu kararın, 188 üyenin temsil olunduğu geniş katılımlı toplantıda üyelerin bütçelerine ve kooperatif gereklerine en uygun görülen şekilde alınmış bir karar olduğunu, genel kurul toplantısında alınan para toplama kararının ek ödeme olmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davalı kooperatifin 14.11.2021 tarihli genel kurulunun ve 25.000,00 TL ek aidat kararının butlan nedeni ile iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Mahkemenizin 02.06.2022 tarihli duruşmasında, davacılar İ… tarafından açılan davaların HMK’nın 114/1-d, 115/1-2 maddeleri uyarınca taraf ehliyeti (aktif husumet) dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmek üzere tefrikine karar verilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi tarafından düzenlenen 05/09/2022 tarihli raporda özetle; 1163 Sayılı Kooperatifler Yasası’nın 53. maddesi uyarınca iptal davasının genel kurulu kovalayan günden itibaren 1 ay içerisinde açılması gerektiği, iş bu davada davalı kooperatifin 14.11.2021 tarihli genel kurulunda alınan kararların iptali talep edilmekte olup, davanın ise 13.12.2021 tarihinde açıldığı, Bakanlık temsilcilerinin katılımı ile yapılan 14.11.2021 tarihli genel kurul toplantı tutanağının incelenmesinde, gündem maddelerini içerir genel kurula çağrının ortaklar listesine kayıtlı 307 ortaktan 304 ortağa Maltepe … şubesinden 01.10.2021 tarihinde gönderilen taahhütlü mektupla, 2 ortağa da 02.10.2021 tarihinde imza karşılığı yapıldığı, genel kurul toplantı tutanağına göre, ortaklar listesine kayıtlı 307 ortaktan, 104 ortağın asaleten, 84 ortağın vekaleten olmak üzere toplam 188 ortağın katılımı ile yapıldığının anlaşıldığı ve de anılan genel kurul tarihi itibarıyla kooperatifin tasfiye halinde olması ve özel bir toplantı nisabı gerekmemesi nedeniyle şu aşamada toplantı nisabında yasa ve anasözleşmeye bir aykırılık tespit edilmediği, gündemin 6. maddesinde alınan ‘yönetim ve denetim kurulunun ibrasına’ ilişkin karara davacılardan Yasemin TEMELAT ve Mehmet ŞAHİN’in muhalefet şerhini yazdırdığı, başkaca muhalefet şerhi yazdırılan bir genel kurul kararına rastlanmadığı, ancak dava dilekçesinde üye olmayan kişilerin genel kurula katılıp oy kullandığı iddia edilmiş olmakla iptali kabil kararlar yönünden davacıların 1163 Sayılı kanunun 53. maddesi uyarınca dava açma hakkı bulunup bulunmadığı hususunun mahkemenin takdirinde olduğu, dosya kapsamında bulunan davalı kooperatifin 16.06.2019 tarihli genel kurulu gündeminin 15. maddesinde “1 numaralı parseldeki kooperatif hissesinin m2’sinin 80,00 TL’den az olmamak üzere satmaya, takas yapmaya ya da izale-i şuyu yetkisi vermeye, 8 numaralı parseli m2’si 50,00 TL’den az olmamak şartıyla satmaya ya da takas yapmaya, 1682 numaralı parseli ve 1685 numaralı parseli m2’si 1,00 TL’den aşağı olmamak şartıyla satmaya ya da takas yapmaya, alım satım, satım için fiyat belirleme, takası ya da izalei şuyu konusunda 3 kişilik komisyon kurulmasına ve komisyonun yönetim kurulu tarafından oluşturulmasına” karar verildiğinin tespit edildiği, dava dilekçesinde yönetim ve denetim kurulunun ibrasına ilişkin kararın iptaline yönelik açık bir talep bulunmadığından ve uyuşmazlık konuları arasında da yer almadığından şu aşamada bu hususta bir değerlendirme yapılmadığı, hazirun cetvelinin yönetim kurulu, divan heyeti ve bakanlık temsilcileri tarafından imzalı olduğunun görüldüğü, hem asalaten hem vekaleten imzalanmış olup da vekaleten kısmı çizilen üyelerin asaleten katıldığı kabul edilerek ve diğer iptal yazılan üyeler dikkate alınmaksızın hazirun cetvelinde imzası bulunan üyelerin sayılmasında, 106 ortağın asaleten, 82 ortağın vekaleten olmak üzere toplam 188 ortağın genel kurula katıldığının tespit edildiği, genel kurulda 104 asaleten 84 vekaleten olmak üzere toplam 188 ortağın katıldığı yazılı olduğu, sonuç olarak asaleten ve vekaleten katılanların toplam sayısı aynı şekilde 188 olarak tespit edildiğinden toplam katılan üye sayısının değişmediği, yönetimin boş vekalet ile genel kurul yapması halleri kısmında isimleri yazılı 28 kişi ile genel kurula hiç katılmamış kişilerin yerine atılan sahte imzalar kısmında, isimleri yazılı 7 kişi olmak üzere toplam 35 kişinin genel kurulda alınan kararlara olumlu oy verdiği kabul edilip bu 35 kişi ve kabul oyları geçersiz kabul edilip çıkarıldığında, toplantı nisabı etkilenmediği gibi karar nisabının da etkilenmediği, ortakların şahsi sorumluluklarının ağırlaştırılması veya ek ödeme yükümleri ihdası hakkında alınacak kararlar için bütün ortakların 3/4’ünün rızasının gerekli olduğu, genel kurulun 9. maddesinde alınan kararda, alınacak taşınmazın yeri ve niteliği, azami alış fiyatı belirlenmiş olduğundan bu kararda şekil açısından anasözleşmeye bir aykırılık bulunmadığı, ayrıca bu kararın 4 çekimser oya karşılık 188 kabul oyuyla alındığı, iptali talep edilen gündemin 10. maddesinde alınan kararın ortakların şahsi durumunu ağırlaştırması veya ek ödeme yükümü niteliğinde olması halinde ortaklar listesine kayıtlı 307 ortak olduğundan 3/4 ortağın dolayısıyla (307 x 3/4= 230,25) 231 ortağın olumlu oyu ile alınması gerektiği, somut olayda ise 119 kabul oyu ile alındığından bu maddede alınan kararın batıl bir karar olacağı, Kooperatif anasözleşmesinde nitelikli karar nisabına ilişkin olarak sadece 33/3. maddesinde “Ancak, kooperatifin dağılması, diğer bir kooperatifle birleşmesi veya anasözleşmede değişiklik yapılması ile ilgili kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanların 2/3 çoğunluğu ile verilir.” hükmü bulunduğu, ancak ana sözleşmede ek ödeme yükleminin düzenlenmediği, ortaklardan aşamalı olarak ilk etapta 10.000,00 TL ve izaleyi şüyu kararının kesinleşmesinden 3 ay içinde ödenecek 15.000,00 TL olmak üzere toplam 25.000,00 TL’nin, kooperatifin amacı, ortakların sosyo ekonomik durumu, ortakların durumunu ağırlaştırıp ağırlaştırmadığı dolayısıyla anılan kararın 1163 sayılı kanunun 31/1 maddesi anlamında ek ödeme yüklemi niteliğinde olup olmadığı, dolayısıyla nitelikli nisap gerekip gerekmeyeceği hususunun mahkemenin takdirinde olduğu açıklanmıştır.
Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerince itiraz dilekçesi sunulmamıştır.
Toplanan deliller ve dosya içeriği birlikte değerlendirildiğinde; genel kurula üye olmayan kişilerin katıldığı hususunun kanıtlanamadığı, toplantı ve karar nisabının sağlandığı, genel kurul kararına davacılardan sadece Yasemin Temelat ve Mehmet Şahin’in, Gündemin 6. maddesinde alınan “Yönetim ve Denetim Kurulunun ibrasına” ilişkin karara muhalefet şerhini yazdırdığı, ancak dava dilekçesinde yönetim ve denetim kurulunun ibrasına ilişkin kararın iptaline yönelik açık bir talep bulunmadığı, Gündemin 10. maddesindeki alınacak arsa için para toplanması kararının ek ödeme niteliğinde olmadığı, nitelikli nisap gerektirmediği, butlan sebeplerinin ve iptal koşullarının bulunmadığı, belirtilen dışındaki davacıların genel kurul kararlarına usulüne uygun şekilde itiraz etmedikleri anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM:
Davanın REDDİNE,
492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL harcın davacılardan alınarak hazineye irad kaydına,
Kendisini duruşmalarda vekil ile temsil ettiren davalı yararına AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya ödenmesine,
Davacılar tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
Davacılar tarafından yatırılan ve artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacılara iadesine,
Dair, davacılar vekili Av. …ile davalı vekili Av. …’ın yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren İKİ HAFTA içerisinde ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ’ne İSTİNAF BAŞVURU YOLU açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 22/12/2022

Başkan…
✍e-imzalı
Katip ….
✍e-imzalı