Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. ANKARA 14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/720 Esas – 2022/868
T.C.
ANKARA “TÜRK MİLLETİ ADINA “
14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/720 Esas
KARAR NO : 2022/868
HAKİM : …
KATİP ….
DAVACI ….
DAVALI ….
DAVA : Tazminat (Kasko Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 28/12/2022
KARAR YAZMA TARİHİ : 03/01/2023
Mahkememize açılan davanın yapılan açık yargılaması sonucunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ ;
DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Manisa ili Soma ilçesi Adil mahallesinde faaliyet gösteren davacı müvekkili … İnş. Tic. Ve Taah. Ltd. Şti. tarafından işletilen maden sahasında görevli müvekkili şirkete ait … plakalı, beyaz renkli, Mercedes Arocs marka kamyon 31.07.2021 tarihinde Yeni Anadolu maden ocağının lavar tesisine yükünü boşalttıktan sonra … maden sahasına doğru dönüş istikametinde seyir halinde iken zeminin ıslak ve gevşek olması nedeniyle yoldan çıkarak yaklaşık 7-8 metre yükseklikten şarampole düşmüş ve sol tarafı üzerine devrilmiş olduğunu, müvekkil şirkete ait işbu kazaya konu … plakalı kamyon 1188114921 poliçe numaralı 30.04.2021 Kasko Poliçesi ile davalı sigorta şirketi tarafından sigorta edilmiş olup 31.07.2021 tarihinde karıştığı kaza nedeniyle ağır hasar almış ve yüklü miktarlarda onarım bedellerini söz konusu hale gelmiş olduğunu, bununla birlikte söz konusu araç müvekkil şirketin faaliyetleri kapsamında hafriyat taşıma işine özgülenerek kullanılmakta olup söz konusu araç onarım süreleri boyunca özgülendiği hizmete yönelik kullanılamamış olduğundan müvekkili şirket kazaya konu aracının onarım süreleri boyunca faaliyet gösteremiyor olması nedeniyle aynı zamanda kar mahrumiyeti ve ikame araç bedeli gibi giderlere de katlanmak zorunda kalmış olduğunu, davacı müvekkili şirkete ait … plakalı aracın karıştığı kaza nedeniyle uğradığı zararların müvekkil şirket ile davalı sigorta şirketi arasında mevcut anılan 1188114921 numaralı Kasko Poliçesi kapsamında yer alan teminatlar dâhilinde karşılanması gerekmekte iken davalı sigorta şirketi … plakalı araç sürücüsünün mezkûr trafik kazası sonrası Soma Devlet Hastanesi’nde gerçekleştirilen muayenesi sırasında 0.14 promil gibi oldukça düşük ve yasal sınırların altında alkollü olduğunun tespit edildiği gerekçesi ile aracın uğradığı hasarların Kasko Poliçesi teminatları dışında kaldığı iddia ve beyan edilerek müvekkil şirkete işbu poliçe kapsamında yapılması gereken ödemeler hiçbir şekilde gerçekleştirilmemiş olduğunu, arabuluculuğa başvurduklarını, sonuç alamadıklarını, müvekkili davacı şirkete ait kamyon sürücüsünün adli muayene esnasında çok düşük oranda alkollü olduğunun tespit edildiği gibi art niyeti bir gerekçe ile müvekkili şirketin uğradığı zararın davalı sigorta şirketi tarafından karışlanmadığını, KTK 48. Maddesine göre belirlenmiş olan yasal 0,21 promil alkol sınırının altında kaldığını, bu nedenle sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkili olup olmadığının mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konularında uzman bilirkişilerden rapor alınması gerektiğini, …6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/155 D.iş dosyası ile müvekkili şirketin uğradığı hasara ilişkin bilirkişi raporu aldıklarını, davacı müvekkili şirkete … plakalı aracın kusursuz bir şekilde hasara uğramış olduğunu, buna göre şimdilik 50,00.TL ’nin avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsil edilmesine, tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davanın yetkisiz mahkemede açılmış olduğunu, bu nedenle davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın aracının kasko sözleşmesi kapsamında güvence altına alınmış olup ayrıca ölçüm sonucu sürücünün 0,14 promil alkollü olduğunun tespit edildiğini, bunun kaza anı itibariyle uyarlandığında sigortalı aracı kullanan sürücünün 0,34 promil alkollü olduğunu, sigortalı aracın kamyon olup söz konusu aracın sürücüsünün 0,20 promil üstünde alkollü araç kullanmasının yasak olduğunu, KTK yönetmeliğin 97. Maddesine göre teminat dışında kaldığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Ayrıca araçta meydana geldiği iddia edilen hasar tutarının son derece fahiş olduğunu, meydana gelen hasarın net olarak tespit edilmesi gerektiğini, bu nedenle bilirkişi incelemesi yapılması gerektiğini, belirtilen nedenlerle açılan davanın reddini savunmuştur.
Davalı tarafın yetki itirazında bulunulmuş olup mahkememizin öninceleme duruşmasında, davalı sigorta şirketinin Ankara da Bölge Müdürlüğü Bölge Müdürlüğü bulunduğundan KTK.nun 110.maddesine göre davalı tarafın yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
…6.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/155 D.İŞ dosyasına ait belgeler UYAP üzerinden ile davacıya ait … plakalı, Mercedes Arocs marka kamyona ait kasko hasar dosyası ile kaza tarihi olan 31.07.2021 tarihini kapsayan 30.04.2021 ile 30.04.2022 tarihleri kapsayan 1188114921 poliçe nolu kasko poliçesi davalı sigorta şirketinden celp edilerek dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce tarafların delilleri toplanmış, tüm deliller toplandıktan sonra Makine Mühendisi Trafik Kazası Uzmanı …, Sigorta Hukukçu Bilirkişi … ile Nöroloji Uzmanı… ‘a bilirkişi kuruluna dosya tevdi edilmiş bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 21/06/2022 tarihli raporda, A) Alkol Yönünden; Dava konusu olayın davacı adına kayıtlı ve davalıya kasko sigortalı … plakalı araç sürücüsü … ‘ün sabaha karşı ıslak zeminli stabilize yolda dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu kazanın meydana gelmesine neden olduğu, olayın münhasıran alkolün tesiri ile meydana gelmediği, B) Tazminat Yönünden; Davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen hasar miktarının olay tarihi olan 31/07/2021 tarihi itibarıyla 599.910,24 TL olacağı, araç kazanç kaybının 36.000,00 TL olduğu, buna göre toplam zararın 635.910,24 TL olduğu, aracın ikinci el piyasa değeri ile hasarlı haldeki değerine göre onarımın ekonomik olduğu, ancak poliçede ikame araç klozunun bulunmadığı, buna göre 36.000,00 TL miktarın talep edilip edilmeyeceğinin Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu, olayın münhasıran alkolün tesiri ile meydana gelmemesiyle araç ve damper hasarının teminat kapsamında olduğunun değerlendirildiği, sonuç ve kanaati belirtilmiştir.
Bilirkişi Kurulunun alınan raporuna karşı davalı sigorta şirketi vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İstanbul Adli Tıp Kurulundan rapor alınması için müzekkere yazılmış olup İstanbul ATK …Kurulunun 21/09/2022 tarihli tarafından düzenlenen 30/09/2022 tarihli raporda; 13.10.1983 tarih ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu uyarınca trafik güvenliğini ilgilendiren hususlarda alınacak tedbirler ile ilgili olarak düzenlenen 18.07.1997 tarih ve 25053 mükerrer sayılı Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97. maddesinin 2. fıkrasında özellikle belirtilen ve alkollü içki almış olarak araç sürmelerine izin verilmeyen sürücülerin dışında kalan diğer araç sürücülerinin kanlarındaki alkol seviyelerinin 0,50 promilin üzerine çıkması halinde araç kullanamayacakları belirtilmiş ve bu seviyenin üstünde alkol almış iken araç sürülmesi bir trafik ihlali olarak tanımlanmıştır. Saptanan alkol seviyesine bireyin yanıtı incelendiğinde; alkol kullanmış bir kişinin meydana gelen olaylara göstereceği tutum ve davranışlarının; alkolün düzeyi ile yaş, cins, vücut ağırlığına, sahip olunan enzimatik aktivite, genel sağlık durumu ve beraber kullanılan ilaçlar gibi kişisel farklılıklara bağlı olarak değişen derecelerde etkilendiği, kişisel farklılıklarla birlikte ayrıca kandaki alkol düzeyine bağlı olarak da artan; gevşeme, dikkat azalması, uykuya meyil, cesaretlenme, risk alma eğiliminin artma, çevresel uyaranların algılanmasında yavaşlama, göz ve beyin arasındaki iletişim sürecinde uzama, algılanan çevresel uyarıların beyinde işlenmiş veriler haline dönüşmesinde gecikme, dolayısıyla uyaranlara karşı reaksiyon zamanında uzama, beyinciğin etkilenmesi suretiyle denge ve koordinasyonun olumsuz yönde etkilenmesi, ani karar verebilme gibi birden fazla hareketi bir anda yapabilme kabiliyetinde azalma, uyaranları erken fark edip doğru tepkiler verme, istemli göz hareketleri, gözün takip yeteneği, karanlığa adaptasyon, hız ve mesafe tayini gibi becerilerde olumsuz yönde etkilenme, istemsiz göz hareketleri gibi bulguların ortaya çıktığının bilimsel olarak bilindiği, sonuç olarak alkollü bir şekilde trafikte seyreden bir sürücünün alkol konsantrasyonu hangi seviyede olursa olsun bireysel farklılıklar göstermekle birlikte trafik güvenliği açısından değişen derecelerde risk oluşturabileceği, dolayısıyla sürücünün tesiri altında bulunduğu alkol seviyesinde araç kullanması halinde “emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde” olup olmadığının tespitinin bireyin o andaki sürüş ehliyetini belirleyebilecek; dikkat, algı, denge, refleks, psikomotor ve nöromotor koordinasyon gibi nörolojik, nistagmus, akomodasyon, görme gibi oftalmolojik ve genel durumunun tespitine yönelik detaylı dâhili muayenesine ait tıbbî verilerin değerlendirilmesi ile mümkün olabileceği, ancak söz konusu vakada bu tespit yapılmamış-yaptırılmamış olduğu, 0,14(sıfırvirgülondört) Promil düzeyindeki alkolün bireylerin hemen tümüne yakınında önemli bir etkilenmeye yol açmayacağı cihetiyle …’ün emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyeceğinin tıbben beklenmediği, kazanın münhasıran alkolün etkisiyle meydana gelip gelmediği hususunun sadece kişinin alkol düzeyinin değerlendirilmesi ile tespit edilemeyeceği; kaza oluşumuna sebep olabilecek yol, araç, iklim durumu gibi diğer koşulların kazadaki rolünün bulunup bulunmadığı hususunun tıbbi bir konu olmadığı, kusur sorulması halinde Trafik İhtisas Dairesi’nden görüş alınabileceği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Davacı vekilinin dosyaya sunduğu 19/11/2022 tarihli talep artırım ıslah dilekçesi ile, ıslah taleplerinin kabulü ile toplamda 588.910,24.TL tutarındaki alacaklarının kaza tarihi olan 31.07.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden alınarak müvekkili şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ederek ıslah harç makbuzunu dosyaya sunmuş olup ıslah dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmiştir.
… 17. Hukuk Dairesinin 2013/6925 Esas, 2013/8892 Karar sayılı ilamında; ” 2918 sayılı KTK’nın 48. maddesinde; alkollü içki alması nedeniyle güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu ifade edilmiştir. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin “Uyuşturucu ve Keyif Verici Maddeler ile İçkilerin Etkisinde Araç Sürme Yasağı” başlıklı 97. Maddesinde alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli sürme yeteneğini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmelerinin yasak olduğu açıklandıktan sonra konu ile ilgili olan “b-2” bendinde “alkollü içki almış olarak kandaki alkol miktarına göre araç sürme yasağı kenar başlığı altında; alkollü içki almış olarak araç kullandığı tesbit edilen diğer araç sürücülerinden kandaki alkol miktarı 0.50 promil üstünde olanların araç kullanamayacakları açıklanmıştır.Ayrıca, Zorunlu Mali Mesuliyet Sorumluluk Genel Şartlarının B.4.d maddesinde; tazminatı gerektirin olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının sigorta ettirene rücu hakkı olduğu açıklanmıştır. Bununla birlikte, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinin dayanağını teşkil eden KTK’nın 48. Maddesinin yasaklamayı düzenleyen ilk fıkrasında, alkollü içki almış olması nedeniyle güvenli araç sürme yeteneklerini kaybetmiş kişilerin karayolunda araç sürmeleri yasaklanmış olup, aynı maddenin 2. fıkrasındaki yönetmelik düzenlenmesine olanak tanıyan hükümde, yasaklama yetkisi yönetmeliğe bırakılmış olmadığından, Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 97. maddesinde, yukarıda anılan yasa hükmü tekrarlandıktan ve mütakip, uyuşturucu veya keyif verici maddeler ile alkollü içkilerin oranlarının ne şekilde saptanacağı belirlendikten sonra, yasada yer alan hükmü dikkate almadan salt 0.50 promilin üstünde alınan alkol miktarına göre araç kullanma yasağı getirilmesinin yasal dayanağı bulunmadığından geçersiz bulunmaktadır. Geçersiz yönetmelik hükümlerinin yasaya aykırı bir şekilde genel şart olarak kabulü de mümkün değildir. O halde, hasarın teminat dışı kalabilmesi için kazanın meydana geliş şekli itibariyle sürücünün salt (münhasıran) alkolün etkisi altında kaza yapmış olması gerekmektedir. Diğer bir anlatımla sürücünün alkollü olması tek başına hasarın teminat dışı kalmasını gerektirmez. Üstelik, böyle bir durumda hasarın teminat dışı kaldığının ispat yükü TTK’nun 1281.maddesi hükmü gereğince sigortacıya düşmektedir. …’ın yerleşik uygulamalarında; sürücünün aldığı alkolün oranının doğrudan doğruya sonuca etkisi bulunmadığından, mahkemece nöroloji uzmanı, hukukçu ve trafik konusunda uzman bilirkişilerden oluşan bilirkişi kurulu aracılığıyla olayın salt alkolün etkisiyle gerçekleşip gerçekleşmediğinin, alkol dışında başka unsurlarında olayın meydana gelmesinde rol oynayıp oynamadığının saptanması, sonuçta olayın tek başına alkolün etkisiyle meydana geldiğinin saptanması durumunda, oluşan hasarın poliçe teminatı dışında kalacağından davanın reddine aksi halinde kabulüne karar verilmesi gerekeceği ilkesi benimsenmektedir. ( YHGK 23.10.2002 gün ve 2002/11-768-840; YHGK 7.4.2004 gün ve 2004/11-257-212; YHGK 2.3.2005 gün ve 2005/11-81-18; YHGK 14.12.2005 gün 2005/11-624-713 sayılı ilamları ile … 4.Hukuk Dairesinin 18/10/2021 Tarihli 2021/9693 Esas, 2021/6982 Kararı ) ” şeklinde belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, davacı tarafın sigortalı olarak kasko sigortacısına karşı açtığı tazminat davasına ilişkindir. Uyuşmazlık: davacı şirkete ait kazaya karışan aracı kullanan sürücünün alkol promil durumu ile beraber araç kamyon olduğundan KTK 48. Maddesi ile yönetmeliği 97. Maddeleri kapsamında sürücünün alkol promil değerinin doğrudan doğruya meydana gelen kaza ve hasara etkisi olup olmadığı hususunda nöroloji, sigorta uzmanı ile birlikte trafik konusunda uzman bilirkişi vasıtasıyla rapor alınarak bu durumun tespiti ile birlikte ayrıca alkolün kazaya etkisi bulunmadığı bilirkişiler tarafından belirlenmesi halinde araçta meydana gelen hasardan dolayı yine makine mühendisi bilirkişi tarafından hasar bedelinin belirlenerek bu kapsamda davacı tarafın talep edebileceği tazminat ile birlikte davalı tarafın da kasko sigortası kapsamında sorumlu olduğu bir miktarın bulunup bulunmadığının tespiti ile yetki hususunun değerlendirilmesine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı, iddia, savunma ile arabuluculuk son tutanağı, …6.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2021/155 D.İŞ dosyası ile davacıya ait … plakalı, Mercedes Arocs marka kamyona ait kasko hasar dosyası ile kasko poliçesi ile birlikte toplanan tüm belge ve deliller ile dosya kapsamında alınan bilirkişi kurulunun 21/06/2022 tarihli raporu ile birlikte itiraz üzerine İstanbul Adli Tıp Kurumu …Kurulunun 21/09/2022 tarihli raporu birlikte değerlendirildiğinde, alınan bilirkişi kurulu ile yine İstanbul ATK. …Kurulunun alınan raporlar denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülerek, gerek nöroloji uzmanı bulunan bilirkişi kurulundan alınan rapor ile gerek ise İstanbul ATK. …Kurulunun nöroloji uzmanı bulunan raporunda; davacı adına kayıtlı ve davalıya kasko sigortalı … plakalı araç sürücüsü … ‘ün sabaha karşı ıslak zeminli stabilize yolda dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu kazanın meydana gelmesine neden olduğu kazada, olayın münhasıran alkolün tesiri ile meydana gelmediği, tespit edilmiş olup, ayrıca bilirkişi kurulunun 21/06/2022 tarihli raporda buna göre davacı şirkete ait … plakalı kamyon araçta meydana gelen hasar miktarının olay tarihi olan 31/07/2021 tarihi itibarıyla 599.910,24 TL olacağı belirtilmiş olup meydana gelen trafik kazası olayının münhasıran alkolün tesiri ile meydana gelmemesiyle nedeniyle araç ve damper hasarının teminat kapsamında olduğu tespit edilmek ile davacının kasko poliçesi kapsamında talep edebileceği tazminat miktarı 599.910,24.TL olacağı tespit edilmekle, yukarıda belirtilen … ilamları ile birlikte davacı tarafın dava ve ıslah dilekçesi kapsamında; davanın kabulü ile, 599.910.24.TL tazminat alacağının temerrüt tarihi olan 04.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacya ödenmesine karar verilmiştir. Ayrıca kasko sigortasına konu araç kamyon olarak ticari araç olduğundan hükmedilen tazminata temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M ; Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere,
1-)Davanın KABULÜ İLE, 599.910.24.TL tazminat alacağının temerrüt tarihi olan 04.11.2021 tarihinden itibaren işleyecek AVANS faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacya ödenmesine,
2) 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 40.979,87.TL karar ve ilam harcının, dava açılışında davacıdan alınan 59,30.TL peşin harç ile 10.245,00.TL talep artırım ıslah harcı olmak üzere toplam 10.304,30.TL’nin düşülmesi ile eksik alındığı anlaşılan 30.675,57.TL harcın davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
3) 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5/A ve 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanununun 18/A-13.maddesi uyarınca alınması gereken 1.320,00.TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydedilmesine,
4) Davacının yargılama sırasında yapmış olduğu 59,30.TL başvurma harcı, 59,30.TL peşin harç, 10.245,00.TL talep artırım ıslah harcı, 75,85.TL tebligat ücreti, 3.000,00. TL bilirkişi ücreti ile 1.806,50.TL İstanbul ATK rapor ücreti olmak üzere toplam 15.245,95. TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5) Davacının yargılamada vekil ile temsil edildiği anlaşıldığından yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 83.990,13.TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6) Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider ve delil avansının HMK’nin 333. maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Hukuk Muhakemeleri Kanunu Gider Avansı Tarifesinin 5. maddesi dikkate alınarak yatıranlara iadesine,
Dair, davacı vekili yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMK’nin 345/1. maddesi uyarınca 2 (iki) hafta içerisinde Ankara Bölge Adliye Mahkemesine istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 28/12/2022
Katip …
¸
Hakim …
¸
¸* Bu karar 5070 sayılı kanun gereğince elektronik imza ile imzalanmıştır*¸